Kolorektal karaciğer metastazlarının değerlendirilmesinde dinamik kontrastlı spiral BT ile SPFeO'li MRG bulgularının karşılaştırılması
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 129916
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 65
Özet
8. ÖZET Karaciğer metastazlarının tespitinde intraoperatif USG'den sonra en duyarlı yöntem olan BTAP, invaziv, pahalı ve perfüzyon değişikliklerine bağlı yalancı pozitiflik oram yüksek bir görüntüleme yöntemidir (60,61). DKSBT kısmen noninvaziv bir yöntem olup hepatik lezyonları saptamada iyi sonuçlar vermektedir (3). Rutin hepatik görüntüleme yöntemleri içinde DKSBT bir çok kaynağa göre halen altın standart olarak kabul edilmektedir (51,64). DKSBT hızlı bir çekim yöntemi olup maliyeti daha azdır ve ekstrahepatik hastalık tanısında (ör: paraaortik LAP) MRG'den daha üstün olduğu bilinmektedir. SPFeO karaciğere spesifik bir kontrast madde olu RES hücreleri tarafından selektif tutulduğundan normal karaciğer parankiminde Tl ve T2A görüntülerde belirgin sinyal kaybına yol açmakta olup kupffer hücresi içermeyen lezyonlarda (Örneğin:metastaz) sinyal kaybına neden olmamaktadır. Bu etkisinden dolayı kontrast /noise oranı artarak siyah zeminde hiperintens olarak izlenen metastazların (özellikle milimetrik boyuttaki lezyonların) saptanmasını kolaylaştırmakta bu da cerrahi planlamasında önemli rol oynamaktadır. Çalışmamızda, kolorektal tümör nedeniyle öpere olup karaciğer metastazı tanısı alan 24 hastada, DKSBT ile SPFeOTi MRG'nin metastatik lezyonlann sayısı ve lokalizasyonunu saptamadaki duyarlılıkları araştırıldı. Çalışmamıza dahil edilen tüm hastalara ilk önce DKSBT tetkiki ve ortalama 4 gün sonra (1-17 gün) SPFeO kullanılarak MRG tetkiki uygulandı. Dinamik kontrastlı spiral BT tetkiki, hastalara 150 ml/300 mg noniyonik kontrast maddenin 4 ml/sn hız ile İV enjeksiyonu sonrası 25. sn'de arteriyel, 65-70. sn' de portal venöz fazlar alınarak gerçekleştirildi. MRG tetkiki, 18 hastada 1 Tesla magnet gücü olan ve 6 hastada ise 1.5 Tesla magnet gücü olan MRG cihazları kullanılarak gerçekleştirildi. Tüm hastalarda vücut sarmalı kullanılarak çekimler yapıldı. İnceleme SPFeO (Endorem, Guerbet, Nedeland) uygulaması öncesi ve sonrası yüksek TR ve TE değerleri taşıyan T2A 53TSE, yağ baskılamak T2A TSE ve Tl A GRE sekansları alınarak yapıldı. Kontrast madde her hasta için 15 mikromol/ kg demir hesaplanarak 100 mi % 5 lik dekstroz solüsyonu içinde dilüe edildikten sonra 30 dakikalık infüzyon şeklinde verildi. Infüzyon ilk 10 dakika 40 damla/dakika ve son 20 dakika ise 80 damla/dakika şeklinde ayarlandı. SPFeO sonrası incelemler, kontrast madde infüzyonunu takiben yaklaşık 3 saat (1-6 saat) sonra aynı sekanslar alınarak gerçekleştirildi. Bu çalışmada öpere olan hastalarda tespit edilen lezyon sayıları operasyon ve patoloji ile veriliye edildi. Çalışmamıza dahil edilen 24 hastanın 14'u rezektabl, 10'u ise nonrezektabl olarak değerlendirildi. Öpere olan 14 olgunun sekizinde, öpere olmayan 10 hastanın ise dördünde SPFeO'li MRG'de saptanan lezyon ve segment sayısı DKSBT'de saptanandan daha fazla bulundu.Operasyon ile verifiye 47 metastatik lezyonun 43 'ü MRG'de (duyarlılık: %93.55, pozitif prediktif değer: % 95.55, doğruluk: % 91.48), 31 'i BT'de (duyarlılık: % 65.95, pozitif prediktif değer: % 100, doğruluk: % 65.95) saptanmıştır. BT'de saptanan tüm lezyonlar operasyon ile verifiye edildiğinden BT' nin pozitif prediktif değerinin % 100, MRG'de metastatik lezyon olarak değerlendirilen 2 lezyon operasyonda izlenmediği için MRG'nin pozitif prediktif değeri % 95.3 olarak saptandı. SPFeO'li MRG'nin küçük boyutlu hepatik lezyonlann tespitindeki yüksek duyarlılığı nedeniyle operasyon planlamasında ve rezektabilite kararının verilmesinde önemli rol oynamaktadır. SPFeO'li MRG'nin lezyon demarkasyonu (kontur ve kenar keskinliği), DKSBT' ye göre daha iyidir. Bu durum özellikle bilobüle lezyonlann segmental yayılımının değerlendirilmesinde ve cerrahi planlamanın doğru yapılmasında önemli rol oynamaktadır. 54
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Kolorektal kanser karaciğer metastazlarında radyoembolizasyon tedavisinin etkinliğinin değerlendirilmesi
Evaluation of the efficacy of radioembolization in colorectal cancer liver metastases
DUYGU KARAHACIOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Radyoloji ve Nükleer TıpAnkara ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. UMMAN NUREDDİN SANLIDİLEK
- Kolorektal kanserin karaciğer metastazlarında hastalıklı ve hastalıksız sağ kalım analizi ve bunlara etki eden faktörler
Overall and disease free survival analysis on colorectal cancer liver metastasis and the factors affecting them
MUHAMMED TAHİR AKÇA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Genel CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
UZMAN DR. METİN TİLKİ
- Koloraktal kanser karaciğer metastazlarının cerrahi tedavisinin kısa dönem sonuçları
Short-term results of surgical therapy in colorectal liver metastases
Ö. KEMAL AYALP
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2003
Genel Cerrahiİstanbul ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ORHAN BİLGE
- Kolorektal kanserlerin karaciğer metastazlarında kullanılan kemoterapötik ajanların hepatotoksik etkisinin ve Pioglitazon'un bu hepatotoksik etki üzerindeki rolünün incelenmesi.
Hepatotoxic effects of chemotherapotic ajents used in liver metastases of colorectal cancers and the role of pioglitazon in this aspect
SEBAHATTİN ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Genel CerrahiHacettepe ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERHAN HAMALOĞLU
- Kolorektal kanser metastazlarının tedavisinde radyofrekans ablasyon: Uzun dönem klinik sonuçları
Radiofrequency ablation in the management of colorectal cancer metastasis: Long term outcomes
SERAY AKÇALAR YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Radyoloji ve Nükleer TıpHacettepe ÜniversitesiRadyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. OKAN AKHAN