Geri Dön

Renal transplant hastalarında hasta ve graft sağ kalımına etki eden faktörlerin analizi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 131930
  2. Yazar: MEHMET KÜÇÜK
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. AYDIN TÜRKMEN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Nefroloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 94

Özet

7. ÖZET Renal transplantasyon, günümüzde son dönem böbrek yetersizliğinin en seçkin tedavi yöntemidir. Organ bulmadaki ciddi güçlükler nedeni ile, transplantasyon şansı bulan hastaların organlarının mümkün olabildiğince uzun sürelerle ve sağlıklı olarak yaşatılması büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle, hastaların posttransplant erken ve uzun dönemdeki poliklinik takipleri son derece önemlidir. İstanbul Tıp Fakültesi Transplantasyon Polikliniği, 1978 yılından beri hastalara hizmet veren ve bu konuda büyük potansiyele sahip bir merkezdir. Gerek kendi merkezimizde, gerekse yurt içi ve yurt dışı değişik merkezlerde transplantasyon yapılmış olan 855 hasta, 15 seneyi aşan süre ile bu poliklinikte izlenmiştir. Bu çalışma, önemli sayıdaki renal transplantasyon hastasını içeren tüm poliklinik hastalarının izlem verilerinin değerlendirilmesi, hasta ve graft yaşam sürelerinin belirlenmesi ve bunlara etki edebilecek faktörlerin ortaya konması amacıyla yapılmıştır. Bu amaca yönelik olarak, İstanbul Tıp Fakültesi İç hastalıkları Ana Bilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı Transplantasyon Polikliniği' nde 19.9.1978 ile 31.12.2001 tarihleri arasında izlenen 281'i kadın, 574'ü erkek ve 557'si canlı, 298'i kadavra donörden toplam 855 renal transplantasyonlu hasta retrospektif olarak incelenmiştir. Polikliniğe gelen hastalar transplantasyon tipi ve yapılma yerine göre 6 gruba ayrılarak ve bu gruplar da kendi içlerinde A-Kreatinin düzeyi normal sınırlarda olsun ya da olmasın halen aktif olarak takip ettiğimiz ve diyaliz ihtiyacı olmayan hastalar. B-Diyalize dönen hastalar. C-Ölen hastalar (diyalize döndükten sonraki ilk üç ay içerisinde ölenler dahil). D-Takip için başka merkezlere giden ya da son iki yıl içerisinde poliklinik takiplerine gelmeyen hastalar olarak sınıflandırılmıştır. 85Merkezimizin yıllar içerisinde deneyimi ve hasta sayısı giderek artmaktadır, canlıdan renal transplantasyon yapılan hasta sayısı ilk 7 yıl 30 iken sonraki beş yıllık dönemde 119 hastaya, son beş yıl içerisinde ise 168 hastaya transplantasyon yapılmıştır. Ayrıca kronik takip amacı ile gerek yurtiçi, gerekse yurtdışı birçok merkezden hasta akışı da olmaktadır. Kadavra transplantasyon oranının %34,8 gibi düşük bir oranda kaldığı, erkek hastaların daha çok transplantasyon şansı buldukları ve genellikle hastaların genç gruptan oldukları saptanmıştır. Primer böbrek hastalığı açısından bilinen nedenler içinde kronik glomerulonefritlerin en önde gelen neden olduğu, ayrıca amiloidozun fazlalığı ve diabetik nefropatinin azlığı ile batı ülkelerinden farklılıklarımız olduğu ortaya çıktı.. İlk uygulanan renal replasman tedavisi ülkemiz gerçeklerine uygun olarak hemodiyaliz olarak karşımıza çıktı. Sonuçların çok iyi olmasına rağmen preemptif transplantasyon yapılan hasta oranı oldukça azdı. Immunsupressif protokoller göz önüne alındığında siklosporin, azatiopurin, steroid ve siklosporin, steroid tedavilerinin en sık kullanılan tedaviler olduğu görüldü. Serimizde en az akut rejeksiyon %18,7 ile İTF canlı donör transplantasyonda izlendi. İstanbul Tıp Fakültesi serisinde canlı ve kadavra transplantasyon arasındaki en can alıcı fark ATN gelişiminde izlenmektedir. Canlı transplantasyonda ATN gelişim oram %3 iken kadavra transplantasyonda bu oran %68,4'e kadar yükselmiştir. Hipertansiyon en önemli sorunlardan birisidir ve posttransplant dönemde hastaların %66,4'ünde saptanmıştır. Rekürrens ve de novo hastalık gelişimi tüm serinin sadece %1,1 inde izlenmektedir. Canlı donör renal transplantasyonda %51,5 ve kadavra donör renal transplantasyonda %36,8 sıklıkla en sık rastlanan graft kaybı nedeni kronik allograft nefropatisidir. Mortalite nedenleri sıklık sırasına göre infeksiyonlar, kardiak nedenler, kronik karaciğer hastalıkları, maligniteler, CVA, travma ve diğer nedenler olarak sıralanmıştır. Ölen hastaların büyük çoğunluğunun fonksiyone graftları ile ölmesi dikkat çekicidir (canlı ve kadavra için %82 ve %48). 86Grafit yan ömürleri canlı donör transplantasyonda 12 yıl, kadavrada ise 8,5 yıl olarak bulundu. Genç hastalarda ve diyaliz süresi kısa olan hastarda hem grafit hem de hasta yaşam süreleri daha iyi bulundu. Serinin hasta sağ kalımı açısından değerlendirmesinde (1.-5. yıl) canlı transplantasyonda %95-%87, kadavra transplantasyonda %85-%75 bulundu. Graft sağ kalımı açısından ise (1.-5. yıl) canlı transplantasyonda %92-%74, kadavra transplantasyonda %71-%48 olarak bulundu. Amiloidoz ya da hipertansif nefroskleroz gibi sistemik tutulumu olan hastaların, kronik pyelonefrit yada kronik glomerulonefrit gibi daha az sistem tutulumu gösteren hastalara oranla daha kötü sağ kalım oranlarına sahip olduğu görüldü. Erken dönemde yaşanan akut rejeksiyon atakları, akut tubuler nekroz ve gecikmiş grafit fonksiyonunun gerek grafit, gerekse hasta sağ kalımını olumsuz etkilediği ortaya çıktı. Sık rastlanan bir sorun olan hiperlipidemi için statin kullanan hastalarda grafit sağ kalımının anlamlı olarak daha iyi olduğu saptandı. Sonuç olarak, İstanbul Tıp Fakültesi Transplantasyon Poliklinik Serisi ülkemizdeki tüm transplantasyonlu hastaların %20 gibi çok önemli bir kesimini oluşturmaktadır. Bu serinin, çalışma sonrasında ortaya çıkarılan hasta ve grafit sağkalım oranlan batı ülkeleri kayıt sistemlerinde verilen rakamlarla kıyaslanabilir olması ülkemizdeki transplantasyon pratiğinin ulaştığı noktayı göstermesi bakımından önemlidir. Sağkalım oranlarındaki bu başarılı sonuçlan posttransplant komplikasyonlarda da elde etmek mümkün olmuştur. Bu çalışma ayrıca diabetes mellitus ve amiloidoz gibi hastalıklar açısından batı ülkeri ile farklılığımızı açıkça ortaya koymuş, transplantasyon pratiğinin ülkeler bazında büyük farklılıklar içerebileceğini kanıtlamıştır. Yıllar içinde artan deneyimin faydalan hasta ve graft sağkalımlarındaki olumlu gelişmeler ve ölüm nedenlerindeki değişimlerle kendini göstermiştir. Ülkemizin ve belki de dünyanın en önemli sorunu olan kadavra donörden organ temini artırma çalışmalan yapılırken, bir yandan da deneyimli uzmanlar tarafından yürütülmek zorunda olan transplantasyon polikliniklerinin sayılarının da artırılması gereklidir. 87

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Renal transplantasyon hastalarında ürik asit düzeyi ile ilişkili faktörler ve ürik asit düzeyinin graft ve hasta sağ kalımı ile ilişkisi

    Factors related to uric acid level in renal transplantation patients and relationship between uric acid level with graft and patient survival

    EYLEM ATASOY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Nefrolojiİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. SİNAN TRABULUS

  2. Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde böbrek nakli hastalarında hasta ve greft sağkalımına etki eden faktörler

    Factors affecting patient and graft survival in renal transplant patient in the Karadeniz Technical University Faculty of Medicine

    NAZIM ONUR ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    NefrolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RUKİYE KÜBRA KAYNAR

  3. Böbrek transplantasyonunda kardiyovasküler hastalıklar ve risk faktörleri

    Cardiovascular diseases and risk factors in renal transplantation

    MOHAMMED JUMA MOHAMMED

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Kardiyolojiİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. SÜHEYLA APAYDIN GÜVEN

  4. Kadavra vericili böbrek nakli sonrası greft sağkalımı ve genel sağkalım üzerine etkili faktörler

    Factors Having Effect on Graft and Patient Survival in Deceased DonorKidney Transplantation

    ABDULLAH TANRIKULU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    NefrolojiAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RAMAZAN ÇETİNKAYA

  5. Akut rejeksiyonda ve kronik allograft nefropatisinde panel reaktif antikor ve Fcγ reseptör gen polimorfizmi

    Başlık çevirisi yok

    NEŞE ÖZKAYIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    NefrolojiEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEVGİ MİR