Geri Dön

Panik bozukluğunda klinik farklılıklar

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 132081
  2. Yazar: NERMİN ERTUNÇ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MUSTAFA ÖZCAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Panik bozukluğu, Farklı prezentasyon, komorbidite, Panik bozukluğu, Farklı prezentasyon, komorbidite
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dicle Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

ÖZET Amaç: Bu çalışmanın amacı birçok yazar tarafından da homojen bir bozukluk olmadığı desteklenen panik bozukluğunun (PB) semptom dağılımı ile ilişkili olarak farklı prezentasyonları araştırmaktır. Yöntem: DSM-IV tanı kriterlerine göre panik bozukluğu tanısı konan 120 (75 kadın, 45 erkek) poliklinik hastası çalışmaya alındı. Hastalara tarafımızca hazırlanmış olan sosyodemografik bilgi formu, SCID-I, Beck Depresyon Envanteri (BDI), Sürekli Kaygı Envanteri (STAI-II), Panik Agorafobi ölçeği (PAÖ), Yaşam Olayları Ölçeği, Dissosiyatif Yaşantılar Ölçeği, Kısa Fiziksel ve Seksüel Kötüye Kullanım Anketi uygulandı. Bulgular: Panik bozukluğu olan hastaların %69.1' inde bir veya daha fazla Eksen I bozukluğu bulundu. En sık tanı alan Eksen I bozukluğunun sırasıyla; %31.9 majör depresif bozukluk, %13.3 yaygın anksiyete bozukluğu ve %8.2 oranında somatizasyon bozukluğu olduğu görüldü. Çalışmamızda eksen I bozukluğu olan hastalarda çarpıntı semptomunun sıklığı daha fazla bulundu. Bu hastalarda işlevsellik daha düşük, beck depresyon ölçeği, SAÖ, PAÖ ve DYÖ puanlan ise daha yüksekti. Depresyon komorbiditesi olan hastalarda işlevsellik daha düşük, beck depresyon ölçeği, SAÖ, PAÖ, DYÖ puanı daha yüksek saptandı. Bu hastalarda yaşam olayı sayısı da daha fazlaydı. Ayrıca depresyon komorbiditesi olanlarda, terleme şiddeti, parestezi sıklık ve şiddeti daha fazla saptandı ve depresyon düzeyi ile çarpıntı, terleme, titreme- sarsılma, çıldırma korkusu, yaşam olayı puanı, KKA puanı, SAÖ, PAÖ ve DYÖ puanları arasında pozitif korelasyon, İGD arasında ise negatif korelasyon vardı. Agorafobisi olan hastalarda çıldırma korkusu semptomunun sıklık ve şiddeti, PAÖ puanı, yaşam olayı sayısı, haftalık atak sayısı, KKA toplamı daha fazla bulundu. Bu hastalarda işlevsellik daha düşüktü. Aile öyküsü olan panik hastalarında çıldırma korkusu semptomunun sıklık ve şiddeti, aile öyküsü olmayanlarda ise ölüm korkusu semptomunun sıklığı daha fazlaydı. Aile öyküsü olanlarda başlama yaşı daha erken ve DYÖ puanı ise daha yüksekti. Çalışmamızda lineer regresyon analizine göre başlama yaşının düşmesiyle en fazla ilişkili olan panik atak semptomu çıldırma, aklını kaybetme korkusuydu.Yapılan korelasyon değerlendirmesinde ise başlama yaşının düşmesiyle derealizasyon-depersonalizasyon, çıldırma korkusu ve KKA toplamı anlamlı düzeyde korelasyon göstermekteydi. Geç başlangıçtı hastalarda ise ölüm korkusu semptomunun sıklığı daha fazlaydı. Suicid düşüncesi olanlarda çıldırma korkusu semptomunun sıklık-şiddeti, titreme-sarsılma ve nefes darlığı şiddeti daha fazla bulundu. Bu hastalarda bozukluğun başlama yaşı daha erken, işlevsellik daha düşük, beck depresyon ölçeği, SAÖ, DYÖ puanı daha yüksekti. Toplam semptom ve KKA toplamı ise suicid düşüncesi olmayanlara göre daha fazlaydı. Derealizasyonu olan hastalarda çıldırma korkusu semptomunun sıklık- şiddeti, parestezi semptomunun şiddeti, DYÖ puanı, toplam semptom sayısı daha fazla idi. Bu hastaların başlama yaşı ise daha erkendi. Noktumal atağı olan hastaların yaşam olayı sayısı ve haftalık atak sayısı daha fazla, işlevsellikleri daha düşüktü. Hipokondriyak kaygısı olan hasta 51grubunda SAÖ, PAÖ puanları ve çarpıntı semptomunun şiddeti daha fazlaydı. Çalışmamızda cinsiyetler arasında hiçbir parametrede farklılık bulunmadı. Olumsuz yaşam olaylarıyla ilişkili olarak hastalarda; 16 yaş öncesi %15.8 oranında bakım verenden travmatik ayrılık, %17.5 oranında ebeveyn kaybı, %22.5 oranında ebeveynleri tarafından şiddetli cezalandırma deneyimi, %31.6 oranında ailede ciddi bir hastalık ve %40.8 oranında anne-baba arasında fiziksel şiddete tanık olma öyküsü saptandı. Yine çalışmamızda KKA toplam puanı; dissosiyatif yaşantılarda artma, erken başlangıç, düşük işlevsellik ve yüksek depresyon puanı ile ilişkili bulundu. Varimax rotasyon kullanılarak yapılan faktör analizine göre anlamlı üç faktör belirlendi. Respiratuvar semptomların oluşturduğu ilk faktör, varyansın % 15.0'i ile tanımlandı. Vestibular semptomların bulunduğu ikinci faktör varyansın % 13.3'ü ile tanımlandı. Üçüncü faktör (kardiyak) çarpıntı ve ölüm korkusunu içermekteydi ve varyansın % 1 1.0'i ile tanımlandı. Tartışma:Çalışmamızın bulguları diğer birçok çalışma sonuçlarıyla uyumlu olarak homojen bir bozukluk olmayan panik bozukluğunun klinik prezentasyonundaki farklılıkları desteklemiştir.

Özet (Çeviri)

grubunda SAÖ, PAÖ puanları ve çarpıntı semptomunun şiddeti daha fazlaydı. Çalışmamızda cinsiyetler arasında hiçbir parametrede farklılık bulunmadı. Olumsuz yaşam olaylarıyla ilişkili olarak hastalarda; 16 yaş öncesi %15.8 oranında bakım verenden travmatik ayrılık, %17.5 oranında ebeveyn kaybı, %22.5 oranında ebeveynleri tarafından şiddetli cezalandırma deneyimi, %31.6 oranında ailede ciddi bir hastalık ve %40.8 oranında anne-baba arasında fiziksel şiddete tanık olma öyküsü saptandı. Yine çalışmamızda KKA toplam puanı; dissosiyatif yaşantılarda artma, erken başlangıç, düşük işlevsellik ve yüksek depresyon puanı ile ilişkili bulundu. Varimax rotasyon kullanılarak yapılan faktör analizine göre anlamlı üç faktör belirlendi. Respiratuvar semptomların oluşturduğu ilk faktör, varyansın % 15.0'i ile tanımlandı. Vestibular semptomların bulunduğu ikinci faktör varyansın % 13.3'ü ile tanımlandı. Üçüncü faktör (kardiyak) çarpıntı ve ölüm korkusunu içermekteydi ve varyansın % 1 1.0'i ile tanımlandı. Tartışma:Çalışmamızın bulguları diğer birçok çalışma sonuçlarıyla uyumlu olarak homojen bir bozukluk olmayan panik bozukluğunun klinik prezentasyonundaki farklılıkları desteklemiştir.

Benzer Tezler

  1. Panik bozukluğu hastalarında içgörü ve farklı içgörü ölçeklerinin karşılaştırılması

    Insight and comparison of different insight scales in patients with panic disorder

    ÇİSEM YÜCEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PsikiyatriSakarya Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. ATİLA EROL

  2. Agorafobili ve agorafobisiz panik bozukluk tanılı hastalarda uykusuzluk ve uyku kalitesi

    Insomnia and sleep quality in patients diagnosed with panic disorder with and without agoraphobia

    EREN ÇAĞLA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PsikiyatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ASLI BEŞİRLİ

  3. Panik bozuklukta başlangıç ve klinik özellikler açısından cinsiyet farklılıkları

    Gender-related differences in terms of the onset and clinical characteristics in panic disorder

    MEHTAP DELİCE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    PsikiyatriSağlık Bakanlığı

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DR. ABDÜLKADİR TABO

  4. Panik bozukluğu tanısı alan bireylerde çocukluk çağı travma etkileri ve yaşam kalitelerinin incelenmesi

    Investigation the quality of life and the effects of childhood trauma with people who were diagnosed with panic disorder

    MERVE NALÇACI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    PsikolojiÜsküdar Üniversitesi

    Klinik Psikoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SEMRA BARİPOĞLU

  5. Panik bozukluğuna eşlik eden yetişkin ayrılma anksiyetesi bozukluğunda bağlanma biçimleri, mizaç, çocukluk travmaları ve erken yaşam olayları

    Attachment styles, temperament, childhood traumas and early life events in panic disorder comorbid with adult separation anxiety disorder

    NADİDE ELMAS GÜLCÜ OK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    PsikiyatriBaşkent Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET ERKAN ÖZCAN