Borderline kişilik bozukluğu olgularında anne-baba kişilik özellikleri ve aile ilişkileri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 132091
- Danışmanlar: DOÇ. DR. DOĞAN ŞAHİN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2003
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 219
Özet
186 ÖZET Bu çalışma İ.Ü.İstanbul Tıp Fakültesi, Sosyal Psikiyatri Servisinde, Eylül.2002- Mayıs.2003 tarihleri arasında takip edilen borderline kişilik bozukluğu tanısı almış hastaların ebeveynleriyle yapıldı. 50 kişiden oluşan hasta ebeveynleri deney grubu olarak ve çocuklarında herhangi bir psikiyatrik rahatsızlık olmayan 50 kişi de kontrol grubu olarak alındı. Her iki gruba da sosyo-demografik veri formu, DSM HIR için yapılandırılmış SCID- II, Rotter' in İç-Dış Kontrol Odağı Ölçeği (RİDKOÖ), Aile Değerlendirme Ölçeği (ADÖ) ve Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri (MMPI) uygulandı. Elde edilen veriler önce deney ve kontrol grubu arasında daha sonra deney grubu kadın ve erkekleri île kontrol grubu kadın ve erkekleri arasında, ardından erkek ve kadın hasta ebeveynleri ile kontrol grubu arasında ve son olarak da erkek ve kadın hasta anne ve babalan ile kontrol grubu kadın ve erkekleri arasında karşılaştırıldı. Elde edilen nitel verilerin istatistiksel değerlendirmesinde ki-kare testi, nicel verilerin değerlendirilmesinde ise t-testi uygulanmıştır. Elde edilen sonuçların dağılımı şu şekilde olmuştur; Borderline çocukların yetiştiği ailelerde, kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek sayıda çocuk olduğu görülmüştür. Deney grubunda ve özellikle kadın hasta ebeveynlerinde psikiyatrik hastalık öyküsü kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur.187 Hasta grubunda 3 kişide intihar girişimi öyküsü olması ve kontrol grubunda intihar girişimi öyküsü bulunmamasına karşın sayıların düşük olması istatistiksel bir anlamlılığa ulaşmaya elvermemiştir. Deney grubunda hem kadın hem de erkek hasta ebeveynlerinde psikiyatrik hastalık öyküsü kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Ayrıca erkek hasta ebeveynlerinde babada psikiyatrik hastalık öyküsü kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek tespit edilmiştir. Erkek hasta annelerinde son 5 yılda toplam işsizlik suresi, son 5 yılda en uzun çalışma süresi ve toplam işsizlik süresi kontrol grubu kadınlarına ve kadın hasta grubuna göre yüksek bulunmuştur. Deney grubu kadınlarında da toplam işsizlik süresi kontrol grubu kadınlarına göre yüksek saptanmıştır. Kadın hastaların ailelerinde daha belirgin olmak üzere hasta grubu ebeveynlerinin, kontrol grubu ebeveynlerine göre daha fazla sayıda stres yaratıcı yaşam olaylarına maruz kalmış oldukları, ayrıca hasta ebeveynlerinde sters yaratıcı yaşam olaylarına maruz kalma yaşının anlamlı olarak daha düşük olduğu görülmüştür. Hasta grubunda ebeveynlerin yaşam olaylarına maruz kalma ortalama yaşma denk düşen ortalama çocuk yaşılarının erkek hastalarda 6, kadın hastalarda 4 yasa tekabül ettiği gözlenmiştir. Deney grubunda, baba ölümü, kardeş ölümü, arkadaş ve/veya akraba ölümü öyküleri, ayrılık öyküsü, öğrenimini yarıda bırakma öyküsü ve ortam değişikliği öyküsü anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Kişilik bozuklukları tanılan ve SCID-II'den elde edilen ortalama semptom sayılan karşılaştırıldığında, deney grubunun tümünde ve erkek hasta ebeveynlerinde bağımlı kişilik bozukluğu için ortalama semptom sayısı kontrol grubuna göre anlamlı olarak188 düşük elde edilmiştir. Yine deney grubunda erkek ve kadın hasta ebeveynlerinde şizoid kişilik bozukluğu için ortalama semptom sayısı kontrol grubuyla karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Ayrıca deney grubunda antisosyal kişilik bozukluğu, paranoid kişilik bozukluğu, kadın hasta ebeveynlerinde borderline kişilik bozukluğu ve histrionik kişilik bozukluğu için ortalama semptom sayısı kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. Deney grubu erkek ve kadın hasta ebeveynlerinde, hem A Kümesi kişilik bozukluğu hem de B Kümesi kişilik bozukluğu tanısı alan kişi sayısı ve ortalama semptom sayısı anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. Toplam kişilik bozukluğu tanısı alan kişi sayısı ve ortalama semptom sayılan da yüksek bulunmuştur Deney grubu erkeklerinde hem erkek hem de kadın hasta babalan açısından ortalama RİDKOÖ puanlan kontrol grubu erkekleriyle karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek elde edilmiştir. ADÖ'de Kadın hasta ebeveynlerinde davranış kontrolü, gereken ilgiyi gösterme ve iletişim alt-ölçeklerinde sağlıksızlık sayısı ve oram kontrol grubuyla karşılaştırıldığında istatistiksel açıdan anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. Ayrıca deney grubu erkeklerinde iletişim alt ölçeğinde, erkek hasta annelerinde ise problem çözme alt-ölçeğinde sağlıksız bulunanların sayısı ve oram kontrol grubu erkekleri ile karşılaştırıldığında anlamlı düzeyde yüksek bulunmuştur. MMPFda kontrol grubu ile karşılaştırıldığında Histeri (Hy) alt-testi ortalama T puanlarının deney grubunda düşük olması dışında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktur. Erkek hasta babalan ile kadın hasta babalan ve kontrol grubu arasında Hipomani (Ma) alt-testinde ve, kadın hasta babalan ve kontrol grubu erkekleri arasında189 Maskülenite-Feminite (Mf) ve Hipomani (Ma) aît-testlerinde ortalama T puanlan ve patolojik bireysel profiller açısından istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşüklük saptanmıştır. Kadın hasta anneleri ve kontrol grubu kadınları arasında Hipokondri (Hs), Histeri (Hy) ve Hipomani (Ma) alt-testlerinde istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük değerler elde edilmiştir. Tüm bu veriler nesne ilişkileri kuramı, kendilik psikolojisi kuramı ve etyolojik kuramlar çerçevesinde değerlendirilmiş ve borderline kişilik bozukuluğu olan hastaların aileleri sağlıklı kişilerin aileleri ile kıyaslandığında bu kuramları destekleyen sonuçlar elde edilmiştir.
Özet (Çeviri)
190 ingilizce özet (SUMMARY) This research is carried out with willing subjects chosen among all the patients who applied to the Social Psychiatry Section of Psychiatry Department in the Medical Faculty of Istanbul University since September. 2002, till May2003 -06-10. 50 parents' of patients with borderline personality disorder and 50 parents' of normal control were attendent to the studuy. For each group, socio-demographic data form, SCID II (Structured Clinical Interview for DSM IIIR), Family Rating Scale, MMPI (Minnesota Multiphasic Personality Inventory) and Rotter's Internal-External Locus of Control Scale were applied to the subjects. The data gathered by the scales, first compared between patients' parents' group and normal control group, than, patients' mothers and the fathers' groups and normal control groups of men and women, and last, women and men patients' mothers and fathers and normal control groups of men and women. Responses were examined statistically using chi-square and t-test. As a result, the parents of patients with borderline personality disorder are quite different from parents of normal controls. These results are similar to the evoluations of Object Relations Theory, Self Psychology Theory and Etiological Consents of Borderline Personality Disorder.
Benzer Tezler
- Lise öğrencilerinde kendine zarar verme davranışı: İşlevleri, emosyonel regülasyon ve ayrılma bireyleşme
Non-suicidal self injurious behavior among high school students: Its functions, emotion regulation and separation individuation
BÜRGE KABUKÇU BAŞAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
PsikiyatriEge ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TEZAN BİLDİK
- Kendine zarar verme davranışı olan genç erişkin hastalarda intihar girişimi olan ve intihar girişimi olmayanların klinik tanıları, borderline kişilik özellikleri, mizaç ve karakter özellikleri açısından karşılaştırılması
Clinic diagnosis of young adult patients with self injury behaviour with and without suicide attempt, with respect to borderline personality characteristics, temperament and character features
SEÇİL UYSAL
- Sivas ilinde intihar girişiminde bulunan bireylerde psikopatoloji ve sosyodemografik özelliklerle ilişkisi
Psychopathology in ındividuals who attempted suicide in province of Sivas and association with sociodemographic characteristics
NURYIL YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2010
PsikiyatriCumhuriyet ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NESİM KUĞU
- Ergenlik döneminde görülen 'Borderline kişilik özelliklerinin' yordayıcı faktörleri
Predictive factors of 'Borderline personality traits' in adolescents
ESRA KAYGISIZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiÇocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET FATİH CEYLAN
- Major depresyonu olan olgularda intihar girişimi ve erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ilişkisi
Association of suicide attempt and adult attention deficit hyperactivity disorder in major depression
AYFER EPÖZDEMİR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
PsikiyatriCumhuriyet ÜniversitesiRuh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. DERYA GÜLİZ MERT