Geri Dön

Erişkinlerin akut santral sinir sistemi hastalıklarında hiponatremi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 137923
  2. Yazar: MURAT YERLİYURT
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. DURSUN AYGÜN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
  6. Anahtar Kelimeler: Akut santral sinir sistemi hastalıkları, hiponatremi VI, Acute central nervous system disorders, hyponatremia VIII
  7. Yıl: 2003
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ondokuz Mayıs Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 63

Özet

ÖZET AMAÇ: Bu prospektif çalışmamızın amaçlan; akut santral sinir sistemi (SSS) hastalıklı erişkinlerde, hiponatremi sıklığını belirlemek, hiponatreminin ve acil tedavisinin klinik önemini vurgulamak, hiponatremi ile lezyonun tipi ve lokalizasyonu arasındaki ilişkiyi belirlemek ve hiponatreminin patogenezini incelemekti. METOT: Çalışma, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalında Mayıs 2001 -Haziran 2002 tarihleri arasında yapıldı. Çalışmaya, akut SSS hastalıklı 87 erişkin hasta ve kontrol amaçlı aynı yaş grubundan oluşturulan (vertigo, baş ağrılı, karın ağrılı, göğüs ağrılı, yumuşak doku zedelenmeli ve normal fizik muayene bulgusu olan) 30 kişi olmak üzere toplam 117 kişi alındı. Öykü, kraniyal tomografi ve laboratuvar çalışmaları sonucunda akut SSS hastalığı olanlar kontrol grubu ile birlikte altı subgruba ayrıldı (Grup 1: Kontrol, Grup 2: İskemik inme, Grup 3: İntraserebral kanama, Grup 4: Subaraknoid kanama (SAK), Grup 5: Kafa travması ve Grup 6: SSS enfeksiyonu). Çekilen kraniyal tomografideki lezyonlar; normal, bölgesel ve yaygın olarak gruplandırıldı. Serum sodyum değerleri 134 mEq/L ve altı olanlar hiponatremi olarak kabul edildi. Hiponatremi etyopatogenezi için, biyokimyasal değerler ve santral venöz basınç (SVB) ölçümleri yapıldı. SVB6mmHg olanlar ise laboratuvar verileri ile birlikte uygunsuz antidiüretik hormon sendromu (UADHS) olarak kabul edildi. BULGULAR: Olguların % 2 1,83 'ünde hiponatremi saptandı. Bu olgularda ortalama sodyum değeri 130,5 mEq/L idi. Kontrol grubunda hiponatremi gelişimi yoktu. Hiponatremi gelişimi bakımından kontrol grubu ve hasta grubu arasında istatistiksel olarak anlamlı fark vardı (p=0,003). Hastaların %29'unda iskemik inme, %23'ünde intraserebral kanama, % 22 'sinde SAK, %21'inde kafa travması ve %5'inde SSS enfeksiyonu saptandı. Akut SSS hastalıklı subgruplann her biri, hiponatremi gelişimi bakımından, kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, SSS enfeksiyonlu grup dışındakiler anlamlı olarak farklı idi (intraserebral kanama; p=0,002, iskemik inme; p=0,041, kafa travması; Vp=0,047, SAK; p=0,006). Her bir subgrup, hiponatremi gelişimi yönünden kendi aralarında karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (p> 0,05). Çalışmamızda hiponatreminin bir kısmının mekanizmasından, klinik ve laboratuvar veriler eşliğinde, STK sendromu (% 21,05) ve UADHS (%15,78) sorumlu tutuldu. En sık intraserebral kanamalı hastalarda STK sendromu ve UADHS tespit edildi. En fazla hiponatremi gelişimi de %31,5 oranında intraserebral kanamalı olgularda tespit edildi. Hiponatremi gelişmesi bakımından lezyon yeri ile hiponatremi arasında anlamlı ilişki bulunamadı (p>0,05). Bununla birlikte, en çok hiponatremi subaraknoid (%26,3), temporoparietal (%21) ve bazal ganglion yerleşimli (%21) lezyonlarda tespit edildi. SONUÇ: Sonuç olarak, akut santral sinir sistemi hastalığı ile acil servise başvuran erişkinlerde, hiponatremi araştırılmalı ve uygun tedaviye başlanmalıdır.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT AIM: The aims of this study were to determine the frequency of hyponatremia in adults with acute central nervous system (CNS) disorders, to emphasized the clinic importance of hyponatremia and its treatment, to determine the relationship of hyponatremia to both lesion's type and localization and to investigate the pathogenesis of hyponatremia. METHODS: This study was performed on 87 patients with acute CNS disorders in Ondokuz Mayıs University, Emergency department between May 2001 and June 2002. In the same age group, 30 patients with vertigo, headache, abdominal and chest pain, soft tissue injury and healthy objects were enrolled as control group. The patients with acute CNS disorders together with the control group were divided into 6 subgroups (Group 1 : Control, Group 2: Ischemic stroke, Group 3: Intracerebral hemorrhage, Group 4: Subarachnoid hemorrhage (SAH), Group 5: Head trauma and Group 6: CNS infection) according to medical history, laboratory data, and cranial tomography (CT-scan). CT- scan lesions were classified as normal, local and diffuse. Plasma sodium levels less than 134 mEq/L were accepted as hyponatremia. For assessing the etiology of hyponatremia biochemical examinations and central venous pressure (CVP) measurements were obtained. CVP less than 6 mmHg were accepted as cerebral salt wasting (CSW) syndrome and CVP more than 6 mmHg were accepted as syndrome of inappropriate secretion of antidiuretic hormone (SIADH). RESULTS: In 21,83 % of cases, hyponatremia was established, with mean Na+ level of 130,5 mEq/L. Control group had no hyponatremia. For hyponatremia, there was statistically a significant difference between the patients and control group (p=0,003). Of our patients, 28% has ischemic stroke, 23 % had intracerebral hemorrhage, 22 % had subarachnoid hemorrhage (SAH), 21% had head trauma, and 5 % CNS infection. When each subgroup with acute CNS disorders was compared with control group, exclusive of those with acute CNS infections, were significantly difference (intracerebral hemorrhage; p=0,002, ischemic stroke; p=0,041, head trauma; p=0,047, SAH; p=0,006) Each subgroup compared with others for hyponatremia was not different statistically (p>0,05). VIIIn our study CSW syndrome (25,05 %) and SIADH (15,70 %) were responsible from the mechanism of some hyponatremia. These syndromes were established in the patients with intracerebral hemorrhage more than others. Also the patients with intracerebral hemorrhage had a hyponatremia (31,5 %) more than those other groups. There was no significant association between lesion localization and hyponatremia (p>0,05). However, the frequency of hyponatremia was 26,3 % in subaracnoid, 21 % in temporoparietal lesions, and 21 % in basal ganglion lesions. CONCLUSION: Finally, in adults presenting to emergency room with acute CNS disorders, hyponatremia should investigate and it should treat absolutely.

Benzer Tezler

  1. Mirtazapinin sağlıklı gönüllülerde uyku yapısı üzerine etkisi

    Effects of Mirtazapine on healthy young volumeters sleep

    SELÇUK ASLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    PsikiyatriGazi Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

  2. Romatizmal kalp hastalıklarında yürütücü işlevlerin değerlendirilmesi

    Evaluation of executive functions in children with rheumatic heart diseases summary

    NIGAR ALIYEVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PsikiyatriBezm-i Alem Vakıf Üniversitesi

    Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ GÜVEN KILIÇOĞLU

  3. Atak şüphesi ile acil servise başvuran multiple skleroz tanılı hastaların retrospektif analizi

    Retrospective analysis of patients diagnosed with multiple sclerosis presenting to the emergency department with suspicion of an attack

    FATMA GÖK BATTAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ONUR TEZEL

  4. Bakteriyel olmayan sporadik ishal olgularında kalisivirüs sıklığının RT-PCR (Reserve Transcriptase-Polymerase Chain Reaction) ile araştırılması

    Assesment of the frequency of calicivirus in the cases of sporadic nonbacterial diarrhea by using RT-PCR (Reverse Transcriptase-Polymerase Chain Reaction)

    ABDULLAH ALTAN ÖZKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Mikrobiyolojiİstanbul Üniversitesi

    Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KEMAL ALTAŞ