Geri Dön

Pulmoner tromboembolilerde spiral BT'nin tanı değeri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 142238
  2. Yazar: ABDULLAH KOYUNCU
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MUSTAFA TAŞAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2004
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 66

Özet

VI.ÖZET Pulmoner emboli sistemik venlerden kopan trombüslerin pulmoner arterlere yerleşmesi ve pulmoner dolaşımı etkilemesi sonucu oluşan klinik bir tablodur. Bir akciğer hastalığı olmayıp daha çok alt ekstremitelerde oluşan DVT'nin bir komplikasyonudur. Tedavi edilmeyen olgularda mortalite oranı % 30'dur. Doğru tanı konup tedavi edilen olgularda mortalite oranı % 2-8'lere kadar düşmektedir. Bu yüzden PE'nin doğru tanı ve tedavisi hayati önem taşımaktadır. PE'lerin yaklaşık 2/3'üne tanı konanamaktadır. Bunun nedeni güvenilir bir laboratuvar bulgusunun ve tanısal algoritmanın olmamasıdır. Bu nedenle tanı sıklıkla görüntüleme yöntemlerine dayanmaktadır. PA akciğer radyografisi, tanıda ilk kullanılan yöntemdir. Ancak nonspesifik olduğu için tanısal değeri düşüktür. Yaklaşık 20 yıldır kullanılan Ventilasyon/Perfüzyon sintigrafisi trombüsü direkt olarak gösterememekte ve sonucu olasılıklara dayanmaktadır. Hastaların yaklaşık yarısında tanısal değeri düşük sonuçlar vermektedir. Bu nedenle PE tanısında duyarlılığı ve özgüllüğü yüksek yöntemlere ihtiyaç vardır. Son yıllarda spiral BT, MR anjiografi ve olası trombüs kaynağını göstermek için derin ven RDUS kullanıma girmiştir. MR anjiografi pahalı ve zaman alıcı olması nedeniyle tercih edilmemektedir. Spiral BT duyarlılığının ve özgüllüğünün yüksek olması, hızlı sonuç vermesi ve vasküler yapıların yanında plevra, parankim ve toraks lezyonlarını da gösterebilmesi gibi avantajlarından dolayı klinisyenler tarafından daha sık tercih edilir hale gelmiştir. Biz çalışmamıza Eylül 2002 ile Haziran 2004 tarihleri arasında Göğüs Hastalıkları ve diğer anabilim dallarından PE şüphesi ile refere edilen 54 kişiyi dahil ettik. Bu hastaların 30'u erkek, 24'ü bayandı (Yaş ortalaması 51 ve yaş aralığı 21-81). Hastalar ilk 48 saat içerisinde Ventilasyon/Perfüzyon sintigrafisi, spiral BT ve multidetektör BT ile yapılan BT anjiografi, derin ven RDUS ve DSA ile değerlendirildi. 54 hastanın 26'sına PE tanısı kondu. Bunların 16'sında Ventilasyon/Perfüzyon sintigrafisi yüksek olasılıklı idi (Duyarlılık % 62). 28 hastada PE tanısı ekarte edildi. Bu hastakların 23'ünde Ventilasyon/Perfüzyon sintigrafisi yüksek olasılıklı değildi(özgüllük % 82). 5354 hastanın 36'sına (% 67) spiral BT ve 18'ine (% 33) multidetektörlü BT yapıldı. Spiral BT yapılan 36 hastanın 17'sine PE tanısı kondu. Bunların 16'sı DSA ve klinik takiple doğrulandı(Bir yanlış pozitif, duyarlılık % 100). PE tanısı ekarte edilen 20 hastanın 19'unun spiral BT ile yapılan dinamik toraks BT'sinde PE bulgusu mevcut değildi (Özgüllük % 96). Multidetektör BT yapılan 18 hastanın 10'una PE tanısı kondu ve 8'inde PE bulgusu mevcut değildi. Bu sonuçlar klinik takip ve DSA ile doğrulandı (Duyarlılık ve özgüllük % 100). PE tanısında multidetektör BT ile spiral BT arasında özgüllük ve duyarlılık yönünden istatiksel olarak anlamlı farklılık bulmadık (p>0.05). Multidetektör BT ve spiral BT'nin özgüllük ve duyarlılık yönünden Ventilasyon/Perfüzyon sintigrafisinden üstün olduğunu saptadık. Sonuç olarak; spiral BT'nin duyarlılık ve özgüllüğünün yüksek olması, hızlı sonuç vermesi, vasküler yapıların yanında plevra parankim ve toraks lezyonlarını da gösterebilmesi gibi avantajlarından dolayı PE tanısında ilk tanısal test alarak kullanılabilir. Subsegmenter embolilerin saptanmasındaki sorunlar multidetektör BT ile büyük oranda çözülmüştür. Duyarlılık ve özgüllük değerlerinin PA'ya yakın olması ve subsegmenter embolilerin çoğunu tespit edebilmesi nedeniyle multidetektör BT PA'ya alternatif olabilecek güvenilir bir testtir. 54

Özet (Çeviri)

VH.SUMMARY Pulmonary emboli is such a clinical disorder as a result of thrombuses existing from deep crural veins and their effects to the pulmonary circulation. It is a complication of deep venous thrombosis mostly from lower extremities rather than being a pulmonary disease. The mortality rate is %30 in un treated patients but with the correct diagnosis at the right time it decreases to %2-8 so it is so important to make the correct diagnosis. 2/3 of all pulmonary embolies remain undiagnosed because there is no reliable laboratory finding and no definite diagnostic algorhytm. Diagnosis is usually based on radiologic examinations. The first study to be done is Postero-anterior Radiography but as it is nonspecific, it has a low diagnostic value. Ventilation-perfusion scintigraphy used for the last 20 years can not show the thrombus directly and the results are based on probabilities. The diagnostic value in half of the patients is low so studies with high specifity and sensitivity are needed in diagnosis of pulmonary emboli. Recently, spiral CT, MR angiography and in order to observe deep crural venous thrombosis CDUS are being used. MR angiography is not cost-effective so it is not the modality of choice but spiral CT has been the modality of choice as it has high sensitivity and specifity, also it is possible to imagine pleura, paranchyma and thorax lesions together with the vascular structures and besides it a rapid technique to get the result. We evaluated 54 patients suspicious for pulmonary emboli and referred from other clinics between September 2002 and June 2004. 30 of these patients were men and 24 were women with an age average of 51 and the age range was 21-81. The patients were evaluated with Ventilation-perfusion scintigraphy, spiral CT and deep venous CDUS and DSA in first 48 hours. 26 of 54 patients were diagnosed as PE and Ventilation perfusion scintigraphy resulted with high probability (sensitivity was %62). In 28 patients PE was excluded and in 23 of them Ventilation-perfusion scintigraphy resulted with a low probability (sensitivity was %82). Spiral CT was performed in 36 ( %67 ) and multidetector CT was done in 18 ( %33) patients. 17 of the patients were diagnosed as PE in spiral CT and 16 of them 55were proved by DSA and clinical follow-up (1 false-positive, sensitivity was %100). In 19 of 20 patients in whom PE was excluded, spiral CT was perormed (specifity %96). 10 of 18 patients were diagnosed as PE with multidetector CT AND in 8 of them, there was no finding of PE. These findings were confirmed with clinical follow-up and DSA (sensitivity and specifity were %100). There was no significant difference between multidetector CT and spiral CT by means of sensitivity and specifity statistically (p>0.05). Multidetector CT and spiral 4CT were superior to Ventilation/perfusion scintigraphy in sensitivity and specifity. Spiral CT is the modality of choice in algorhytm of diagnosis of PE as it has a high sensitivity and specifity and also it is possible to examine not only the vascular structures but also the pleura, parenchyma and thorax lesions. The problems existing in diagnosis of subsegmentary emboli are solved by Multidetector CT. 56

Benzer Tezler

  1. Herediter trombofili zemininde gelişen tromboz vakalarının klinik değerlendirilmesi

    Clinical evaluation of case of thrombosis developed on the ground of herediter thrombophia

    ÜNAL KARACA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HematolojiHacettepe Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SALİH AKSU

  2. Vasküler tutulumlu behçet hastalarında trombofili risk faktörlerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of thrombophilia risk factors in behçet's patients with vascular involvement

    ÜMMÜGÜLSÜM KARAYILDIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    RomatolojiMarmara Üniversitesi

    Dahiliye Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FATMA ALİBAZ ÖNER

  3. Acil serviste pulmoner emboli tanısı konan hastaların özellikleri ve alt ekstremite venöz doplerin değerliliği

    The charecteristics of patients with pulmonary embolism in the ed and the diagnostic vaue of low extremity doppler us

    FERDA MUYAN CELEBCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    İlk ve Acil YardımAkdeniz Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. YILDIRAY ÇETE

  4. Onkoloji hastalarında görülen tromboembolik komplikasyonların irdelenmesi

    Investigation of thromboembolic complications in oncology patients

    GÜLŞAH YENİDÜNYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Onkolojiİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEYNEP HANDE TURNA

  5. Pulmoner arter akımının akut bronş obstrüksiyonuna yanıt; Deneysel çalışma

    Pulmonary arterial flow after acute bronchial obstruction; Experimental model

    TEOMAN EKİM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiTrakya Üniversitesi

    Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YENER YÖRÜK