Geri Dön

Rat'larda fasiyal sinirin akut travmatik kalıcı ve geçici lezyonlarının elektrofizyolojik (EMG) ve nörotropik faktörler (BDNF ve CNTF) üzerinde oluşturduğu değişimlerin zaman sabitesi yönünden incelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 150878
  2. Yazar: M. ERKAN KAHRAMAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. SERTAÇ YETİŞER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2006
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: GATA
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 116

Özet

Fasiyal paralizi, fasiyal sinirin motor korteksi ile gittiği motor son plak arasında herhangi bir yerde kendisinin ve çevresindeki komşu yapıların patolojisinden dolayı iletimin bozulması ile ortaya çıkan klinik tablodur. Fasiyal sinir paralizisi; en sık görülen kranial nöropatidir. En sık nedeni, idiopatik nedenler, ikinci en sık neden ise travmatik nedenler'dir. Travmatik nedenler sonucu fasiyal sinir seyri boyunca, intrakranial, intratemporal veya ekstratemporal bölgelerin herhangi birinde etkilenebilir. Travmatik nedenler içinde kesici ve delici alet ile yaralanmaları, künt travmalar, ateşli silah yaralanmaları ve cerrahi girişimlere bağlı iatrojenik sebepler sayılabilir. İntratemporal fasiyal sinir yaralanması çoğunlukla temporal kemik fraktürleri nedeniyle oluşur.Bu çalışma içinde toplam 90 rat kullanıldı. 10 adet rat kontrol grubu olarak seçildi. Geriye kalan 80 rat, 2 farklı gruba ayrıldı ve her grupta 40 adet rat yer alacak şekilde düzenlendi. Bu gruplarda kendi içlerinde 4'er alt gruba ayrıldı ve her bir alt grup için 10 adet rat belirlendi. 1. gruptaki ratlann fasiyal sinirleri üzerinde akut travmatik kalıcı lezyon (sinirin bir kısmının çıkartılması) oluşturuldu. 2. gruptaki ratlann fasiyal sinirleri üzerinde ise akut travmatik geçici lezyon (sinirin bütünlüğünü bozmadan üzerinde bası etkisi yaratma) oluşturuldu. Bu şekilde travma sonucu iki farklı mekanizma ile oluşturulan fasiyal sinir lezyonlannm elektrofizyolojik olarak değerlendirilebilmesi için erken; 1. hafta, orta; 1. ay, geç; 3. ay ve çok geç; 6. ay olmak üzere 4 ayrı zaman kriteri belirlendi. Ayrıca fasiyal sinir üzerinde travmanın oluşturduğu nöral hasarın immüno histokimyasal olarak değerlendirilebilmesi için Rat BDNF (Brain Derived Neutrophic Factor - Sandwich Elisa Kit) ile Rat CNTF (Ciliary Neutrophic Factor) kullanıldı. Diğer yandan farklı zamanlarda akut travmatik kalıcı lezyon oluşturulan 4 alt gruptan alman sinir dokusu örnekleri ışık mikroskopi altında incelenmeye alındı. Bu incelemede zaman açısından sinir dokusunda meydana gelen rejenerasyon ve enflamasyon bulguları değerlendirildi.Akut travmatik kalıcı lezyon oluşturduğumuz 40 adet ratm elektrofizyolojik ölçümlerinde herhangi bir cevap elde edemedik. Elektrofizyolojik olarak ölçtüğümüz latans, amplütüd ve uyan eşik değerleri birlikte değerlendirildiğinde, akut travmatik geçici lezyona uğrayan ratlann fasiyal sinirleri üzerinde travmanın etkisi ile aksonal hasar, myelin kılıfı hasan ve ödem oluşmaktadır. 1. haftadan 6. aya kadar olan çalışma süresi içinde sinir üzerindeki ödemin ve myelin yapımının başladığını gösteren elektrofizyolojik latans ve uyan eşik değerlerindeki azalmanın en çok 1. ayda meydana geldiğini gördük. Bunun tersine akut travmatik geçici lezyon sonrası sinir üzerinde oluşan iskemiye bağlı aksonal hasann 1. haftadan başlayan ve 6. aya kadar devam eden çalışma süresi içerisinde düzelmediğini ve elektrofizyolojik olarak da amplütüd değerlerinin azalmış olduğunu, kontrol grubu seviyesine yani normal değerlere yükselmediğini gördük. Sonuç olarak, fasiyal sinir lezyonlannda cerrahi bir girişim uygulanması düşünülüyorsa elektrofizyolojik ölçümlere göre latans ve uyan eşik değerlerini kullanılmasının amplütüd değerlerine göre daha anlamlı olabileceğini ve bu ölçüm değerlerine göre en uygun zamanın 1. ay olabileceğine karar verdik.Akut travmatik kalıcı lezyon oluşturduğumuz ratlardan alman sinir dokusu örnekleri kontrol grubu hariç tutulursa 1 haftadan itibaren tüm örneklerde kronik inflamasyonun değişik evreleri izlenmiştir. 1. hafta örneklerinde, diğer gruplar dikkate alındığında hasar göreceli olarak yeni olduğundan, daha fazla lenfosit ve sinirin destek hücresi olan Schwann hücre proliferasyonu görülmüştür. Hem Schvvann hücre proliferasyonu hem de inflamatuar hücre infiltrasyonu 1. aydan 6. aya doğru, beklendiği gibi giderek azalmış ve yerini bağ dokusuna yani fibrozise bırakmıştır. Bu beklenen bir süreçtir ve çalışmamızda semikantitatif yöntemle de olsa dökümante edilmiştir.Çalışmamızda kullandığımız nörotropik faktörlerden BDNF, nörotropinler grubunda yer almakta olup, CNTF ise nöropoietinler grubunda yer almaktadır. Çalışmamızda 1. hafta BDNF konsantrasyon değerlerinin kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunması, BDNF'nin; etki mekanizması ve retrograd transport özelliğinden dolayı hedef dokularda da elde edilme özelliğinin bulunmasından kaynaklanmaktadır. Bu nedenle, ratlar üzerinde oluşturduğumuz hem akut travmatik kalıcı ve hem de akut travmatik geçici lezyonlar sonrasında 1. hafta içindeki BDNF konsantrasyon değerlerinin travmaya karşı tepkisel bir yükselme gösterdiğini düşünüyoruz. Bunun tersine, bir nöropoietik faktör özelliği taşıyan CNTF'nin ise hedef dokularda elde edilebilme özelliğinin bulunmaması, bu tür akut kalıcı ve geçici travmatik lezyonlar sonrasında ratlardan alman serum örneklerinin incelenmesinde anlamlı bir değişikliğe ulaşamamasının bir nedeni olarak düşünülmektedir.

Özet (Çeviri)

Facial paralysis is a clinic finding which results when the misconduct occurs anywhere between the motor cortex of the facial nerve and the motor plaque it goes due to the pathology of itself and surrounding structures. Facial nerve paralysis is the most common cranial neuropathy. The most common causes are idiopathic and traumatic relatively. On the course of traumatic caused facial nerve any of the intracranial, intratemporal or extratemporal regions can be affected. Injuries by cutting and piercing tools, blunt traumas, fire arms injuries and iatrogenic reasons from surgical applications can be some of the reasons of traumatic causes. intratemporal facial nerve injuıy commonly results in temporal bone fractures.The total number of rats used for this study was 90, 10 of which were selected as control group. The remaining 80 rats were divided in two groups in which 40 rats were placed. These groups were sub grouped into four, in each of which 10 rats were placed. On the facial nerves of the rats in group 1 acute traumatic peraıanent lesion (removal of a part of the nerve) was created, while on the facial nerves of the rats in group 2 acute traumatic temporary lesion (creating pressure on the nerve by keeping its integrity) was created. Thus, 4 different time criteria were obtained to make an electrophysiological evaluation of the facial nerve lesions created with two trauma caused different mechanisms: early; İst. week, medium; I84 month, late; 3rd month, very late; ö4 month. Rat BDNF (Brain Derived Neutrophic Factor-Sandwich elisa Kit) and Rat CNTF (Ciliary Neutrophic Factor) were applied to do a histochemical evaluation of the neural damage the trauma caused on facial nerve. Meanwhile, the nerve tissue samples taken from 4 sub groups, in which acute traumatic permanent lesions were made in different times, were observed under light microscope. The regeneration and inflammation findings occurred in nerve tissue in time were evaluated in this observation.We were unable to have any responses in electrophysiological measurements of 40 rats that we created acute traumatic permanent lesion. When the latans, amplitude and stimulus threshold values we measured electrophysiologically are to be evaluated together, it is seen that axonal damage, myelin shell damage and edema occur on the facial nerves of the rats that undervvent acute traumatic temporary lesion due to the impact of the trauma. Throughout our study period from the İst week to 6& month we saw that the decrease in electrophysiological latans and stimulus threshold values, which show that edema and myelin produce started, occurred mostly in the lst month. On the contraıy, during our study period we saw that axonal damage due to ischemia which occurred on the nerve after acute traumatic temporary lesion did not recover and electrophysiological amplitude values decreased and failed to increase up to the levels of the control group, that is to the normal values. As a result, we decided that if a surgical procedure is considered in facial nerve lesions, the use of the latans and stimulus thresholds values is more significant than amplitude values according to electrophysiological evaluations and the I84 month is the most proper time according to these measuring values.Excluding the control group, from the l84 week on, the different phases of the chronic inflammation were observed in ali the nerve tissue samples taken from the rats we created acute traumatic permanent lesion. In the lst week samples, more lymphocyte, Schvvann celi, which is the nerve support celi, proliferation were seen because the damage was relatively new considering the other groups. Both Schvvann celi proliferation and inflammatoıy celi infiltration, as expected, were gradually decreased from the month to the 6th month and replaced with ligament tissue, that is to say fibrosis. This is an expected process and was documented in our study with semi quantitative method.BDNF, which is from the neurotrophic factors and we used in our study takes place in neurotrophin group, while CNTF takes place in neuropoietin group. In our study, the statistically significant higher levels of lst week BDNF concentration values than control group results from its influence mechanism and from the fact that it can be obtained in the target tissues because of its retrograde transport trait. So we believe that the 151 week BDNF concentration values of the rats we created both acute traumatic temporary and acute traumatic permanent lesion show a reactionary rise to the trauma. On the contrary, CNTF, vvhich carries a neuropoietic factor, cannot be obtained in target tissues and it is considered that this trait is the reason why a significant change cannot be found in the observations of the serum samples taken from the rats after acute permanent and temporaıy traumatic lesions.

Benzer Tezler

  1. Askorbik asitin, fasiyal sinir hasarından sonra wallerian dejenerasyon üzerine etkisi

    Effect of ascorbic acid on wallerian degeneration after facial nerve injury

    ÜMİT KANAY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÖZGÜR YİĞİT

  2. Ratlarda oluşturulan fasiyal sinir hasarında trimetazidinin etkisinin moleküler ve histopatolojik incelenmesi

    Facial created in rat trimetazidine in nerve damage its effect is molecular and histopathological examination

    ÖMER KOCAMAN

    Diş Hekimliği Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Diş HekimliğiAtatürk Üniversitesi

    Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ZEYNEP BAYRAMOĞLU

    PROF. DR. ZEKAİ HALICI

  3. Ratlarda hipoglosso-fasiyal sinir anastomozunda trombositten zengin fibrin (TZF) membranın fonksiyonel ve histopatolojik iyileşmeye etkisi

    The effect of plathelet rich fibrine (PRF) memrane on functional and histopathological recovery of hypoglosso-facial nerve anastomosis in rats

    AHMET KELEŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Kulak Burun ve Boğazİstanbul Medipol Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YILDIRIM AHMET BAYAZIT

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÖKHAN ALTIN

  4. Ratlarda travmatik fasiyal paralizide E vitamini ve E vitamini ile birlikte kortikosteroid verilerek sinir iyileşmesi üzerindeki etkilerinin elektrofizyolojik olarak değerlendirilmesi(Deneysel çalışma)

    Traumatic facial paralysis in rats vitamin E and together with vitamin E give the corticosteroid healing effects of nerve electrophysiological evaluation as

    PERİHAN TAŞKALE

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Kulak Burun ve BoğazSağlık Bakanlığı

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İLHAN TOPALOĞLU

  5. Ratlarda çizgili kas destekli aortik tüp fasiyal sinir rejenerasyon modelinde fonksiyonel ve morfolojik sonuçların değerlendirilmesi

    Evaluation of functional and morphological results of facial nerve repair by aortic tube and muscle support in a rat model

    ZAFER ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    NöroşirürjiAkdeniz Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ETHEM TANER GÖKSU