Graves hastalığında antitiroid ilaç tedavisinin prognoz üzerine etkisi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 15093
- Danışmanlar: Belirtilmemiş.
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1991
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 44
Özet
26 ÖZET Graves hastalığı hipertiroidiye ait klinik bulgular ile birlikte diffüz büyümüş guatrın varlığı, infiltratif oftalmopati ve lokalize pretibial miksödem gibi özgü klinik bulgularla seyreden otoimmun bir hastalık tablosudur. Endokrinolojik laboratuar yöntemlerinin sağladığı gelişmeler tiroidi uyaran immunoglobulinlerin hipertiroidi tablosundan sorumlu olduğunu ortaya koymuştur, öte yandan immünolojideki ilerlemelerde, bu immunoglobulinlerin yapımına neden olan asıl immun bozukluğun kısmen de olsa anlaşılmasını sağlamıştır. Otoimmun hastalıkların pek çoğunda olduğu gibi, Graves hastalığı da remisyon ve egzaserbasyonlar ile birlikte seyreder. Bu konu ile ilgili literatür kapsamlı bir şekilde gözden geçirildiğinde, çeşitli araştırma grupları tarafından pek çok faktörün nüks veya remisyonu belirleyici etken olarak öne sürüldüğü gözlenmektedir. Bunların içerisinde en çok üzerinde çalışılmış olanlar yaş, cins, guatr büyüklüğü, oftalmopati derecesi, genetik faktörler, diyetteki iod miktarı, hastalığın başlangıcı sırasındaki hormon düzeyleri ve stimulan immunoglobulinlerin düzeyleri olarak sayılabilir. Retrospektif olarak planladığımız çalışmada klinik ve laboratuar bulguları sonucu Graves hastalığı tanısı konulmuş olan hastalarda, en az bir yıllık antitiroid ilaç tedavisi ve ilacın27 bırakılmasından sonra bir yıl süreli takip sonrasında remisyon ve nüks oranları, ayrıca bu oranlara etki eden faktörler belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışma kapsamı içerisine alınan 130 hastadan 22*si çeşitli nedenlerle değerlendirme dışı tutulmuştur.Geri kalan 108 kişilik hasta grubundan 23*ü (%21.3) ilaç kesilmesinden bir yıl sonraki takiplerinde nüks etti. Hastalardan 85%i (%78.7) ise halen remisyonda idi. Bu remisyon oranı literatürde bildirilen ve % 30 ila % 67 arasında değişen remisyon düzeyine oranla belirgin şekilde yüksek idi. Bu yüksek remisyon oranına yol açan faktör ne olabilir ? Dietteki aşırı iyodun otoimmun tiroid hastalıklarında tetiği çektiği ve tedaviyi zorlaştırdığı bilinmektedir, ülkemizin iyod eksikliği bölgesi olması bu yüksek remisyon oranından sorumlu olan faktör olabilir. Bu faktörün yanısıra kliniğimizde tedavi protokolü uzun süreli ve yüksek doz ATI kullanılması, ötiroidi sağlandıktan sonra L-Tiroksin halinde tiroid hormonu eklenmesi şeklindedir. Antitiroid ilaçların tiroid içerisinde immunomodulatör etki gösterdiği bilinmektedir. Bu faktörde yüksek remisyon oranından sorumlu olan bir diğer neden olabilir. Remisyon ve nüks grubu arasında klinik ve laboratuar parametreler karşılaştırılmış, gruplar arasında yaş, cins, guatr büyüklüğü, oftalmopati derecesi yönünden fark bulunmamıştır. Laboratuar bulguları içerisinde ise hastalığın başlangıcındaki T3 ve T3/T4 düzeyleri bakımından remisyon grubunda bu değerlerin oldukça anlamlı bir şekilde yüksek olduğu saptanmıştır. Sonuç olarak ülkemizdeki iyot eksikliğini ve uzun süreli, yüksek doz ATİ tedavisini yüksek remisyon oranından sorumlu28 tutuyoruz. Ayrıca hastalığın başlangıcında belirgin şekilde yüksek T3 ve T3/T4 oranı bulunan hastalarda nü'ks olasılığının daha fazla olduğuna inanıyoruz.
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Graves hastalığında, propiltiourasil ve metimazol tedavisinin, serum oksidatif stres göstergeleri (TAS ve TOS) ve bir inflamatuar belirteç olan osteopontin düzeyleri üzerine etkilerinin karşılaştırılması
Comparing the effects of propylthiouracil and methimazole treatments on serum oxidative stres indicators (tas, tos) and on osteopontine, an inflammatory marker, in graves' disease
MUSTAFA KOÇAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıGaziantep Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERSİN AKARSU
- Basedow gravesli hastalarda anti-tiroid tedavi öncesinde remisyon ve nüks göstergeleri
Predictions of remission and recurrence in basedow-graves patients before antithyroid treatment
ARİF OĞUZHAN ÇİMEN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HARİKA BOZTEPE
- Çocuk ve adölesan yaş grubundaki hipertiroidili olguların değerlendirilmesi ve uzun süreli izlemi
Evaluation and long-term follow-up of children and adolescents with hyperthyroidism
EMREGÜL IŞIK
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıHacettepe ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYFER ALİKAŞİFOĞLU
- Basedow-graves hastalığında antitiroid ilaç tedavisini takiben remisyon, relaps sıklığının ve prediktif faktörlerin belirlenmesi
Determination of remission, relapse frequency and predictive factors following antithyroid drug therapy in basedow-graves disease
EZEL GEDİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FEYZA YENER ÖZTÜRK
- 641 tirotoksik hastada, klinik, laboratuvar ve tedavi sonuçlarının değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
HAKKI KAHRAMAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1990
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiPROF.DR. FARUK ALAGÖL