Konjenital arteriyovenöz fistüllerin tanı ve tedavisinin takibinde venöz kan gazları analizlerinin önemi
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 156644
- Danışmanlar: DOÇ.DR. OSMAN GÜLER
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Genel Cerrahi, General Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2004
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 85
Özet
ÖZET Arteriovenöz fistül (AVF)' 1er anjiyodisplazilerin bir subtipidir. Arterio-venöz fistüller konjenital veya akkiz olabilirler. Konjenital olanlar akkiz formlardan net olarak ayırt edilmelidirler. Konjenital AVF 'ler vücudun herhangi bir yerinde gelişebilirler. AVF'lerin tanısında anamnez ve fizik muayenenin yanısıra kullanılabilecek birçok laboratuar incelemesi de bulunmaktadır. Tedavide cerrahi ve cerrahi olmayan teknikler kullamlmaktadır. Konjenital AVF'lerin çoğu cerrahi gerektirmezler. Ancak hastalığın kürünü sağlamada cerrahi kullanılabilecek ilk tedavi seçeneği olmalıdır. AVF'lerde arteryel kandan venöz kana santiar aracılığı ile arteryel kan geçmektedir.Bu nedenle vöz kanın parsiyel oksijen basıncı ve satürasyon değerlerinin arteryel kan değerlerine yakın olabileceği düşünülür. Bu çalışmada amacımız AVF ile ilişkili olan venöz kangazı analizlerinin hastalığın preoperatif dönemde hastalığın teşhisinde, postoperatif dönemde ise tedavi başarısını ve tedavinin takibinde kullanılan diğer laboratuar tetkiklerine kullanımı, kolaylığı, değerlendirmesi ve maliyeti açısından üstünlüğü olup olmadığım araştırmaktır. Ocak 2001 -Temmuz 2003 yıllan arasında Genel Cerrahi Kliniğine başvuran hastalar arasında 25 olgu konjenital arteriovenöz fistül öntanısıyla kabul edildi.. Bu olgular anamnez, klinik ve laboratuar inceleme yöntemleriyle değerlendirildiler. Çalışmaya dahil edilen 25 hastamızın en küçüğü 16, en büyüğü 59 yaşmda olup ortalama yaş 30,29 bulundu. Olguların 16'sı (%64) kadm, 9'u (%36) erkek olup, kadın/erkek oram 1.77 idi. Preoperatif öntamda, peroperatif ve postoperatif dönemde yapılan tedavinin başarısını değerlendirmede venöz kangazı analizi yapıldı ve anjiyografilerle kıyaslandı. Elde edilen sonuçlar istatiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Venöz kangazının p02, pC02 ve s02 değerlerinin spesivite,sensivite, negatif ve pozitif prediktif değerleri ayrı ayrı hesaplanmış ve anlamlı bulunmuştur. Bu sonuçlar göz önüne alındığında venöz kan gazmda p02, pC02, s02 değerleri analizinin Arteriyovenöz Fistüllerin öntamsmda ve tedavinin takibinde diğer tetkiklerle beraber önemli bir yere sahip olabileceği kanaatine vardık.
Özet (Çeviri)
SUMMARY Arteriovenous fistula which is a subtype of angiodysplasias may be congenitale or acquired. Differential diagnosis should be made between congenitale and acquired form. Congenitale AVF may be seen in any parts of the body. There are some diagnostic to recognise AVF such as history, physical and laboratory examination. Many surgical and medical techniques can be used in treatment. Most of the congenitale AVF's are not candidate for surgical treatment. But if definitive teratment is indicated the surgery should be performed as a first choice treatment method. Arteriel blood is passed through to venous circulation by means of AVF, therefore venous blood p02 and saturation values are thought to be similar to the arterial blood values. The aim of the study is to investigate the role of the venous blood analyses in the diagnosis and postoperative response to therapy, cost, easynes and usebility compared with other techniques used in diagnossis patients with AVF. The 25 patients with AVF were selected for the study between Jan 2001 and July 2003. The patients were evaluated with history, labarotory and clinical findings. Sixteen of the 25 patients were woman (%64) and the rest of of them were man (%36). Age range of these patients was 16 to 59 (mean;30.29). Venous blood analyses is accomplished at the preoperative, peroperative and postoperative period and compared with angiographic findings in order to evaluate to response the therapy. SensMvite, specifity, negative and positive predictive values of venous blood p02, pC02 and S02 data were calculated separately. The results were significant. The analyses of venous blood p02, pC02 and S02 values can be used as diagnostic method alltogether with the other methods. In addition, response the therapy can be monitored using this method.
Benzer Tezler
- Kardiyak cerrahi sonrasında mekanik dolaşım ihtiyacı duyulan pediyatrik vakalarda ekstrakorporeal membran oksijenasyonu (EKMO) kullanımının sonuçlarının değerlendirilmesi
Assessment of outcomes of extracorporeal membrane oxygenation in pediatric cases requiring mechanical circulatory support following cardiac surgery
FIRAT ŞAHİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Kardiyolojiİstanbul Medipol ÜniversitesiPerfüzyon Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ARDA ÖZYÜKSEL
- Konjenital kataraktlı hastalar üzerinde etyolojik araştırma ve ameliyat sonuçları
Başlık çevirisi yok
MEHMET CANTÜRK
- Konjenital hipertrofik pilor stenozu
Başlık çevirisi yok
ALAADDİN ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1985
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Konjenital özefagus anomalileri; Yirmi yıllık deneyim
Congenital anomalies of the esophagus: Twenty years follow up
ALİ OSMAN KATRANCI
- Konjenital talipes ekinovarusta fizyoterapi rehabilitasyonun etkinliğinin araştırılması
Effectiveness of physical therapy and rehabilitation in congenital talipesequinovarus
NİLGÜN BEK
Doktora
Türkçe
2000
Fiziksel Tıp ve RehabilitasyonHacettepe ÜniversitesiFizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
PROF.DR. FATMA UYGUR