Teknolojik yeniliklerin küçük ve orta boy inşaat firmalarına yaygınlaşması
Diffusion of technological innovations to small and medium-sized construction firms
- Tez No: 166665
- Danışmanlar: PROF.DR. YILDIZ SEY
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Mimarlık, Architecture
- Anahtar Kelimeler: Teknolojik Yenilik, Yaygınlaşma (Difüzyon), Küçük ve Orta Boy İnşaat Firmaları (İnşaat KOBİ'Ieri) ıx, Technological Innovation, Diffusion, Small and Medium Sized Construction Firms (construction SMEs) XI
- Yıl: 2005
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Bina Bilgisi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 172
Özet
TEKNOLOJİK YENİLİKLERİN KÜÇÜK VE ORTA BOY İNŞAAT FİRMALARINA YAYGINLAŞMASI ÖZET Küçük ve orta boy inşaat firmalarının (inşaat KOBl'Ierinin) performansına yönelik ilgi, inşaat sektöründe faaliyet gösteren firmaların sayıca çoğunluğunu oluşturmalarından kaynaklanmıyor yalnızca...inşaat KOBİ'leri sürdürülebilir uygulamaların sektör genelinde yaygınlaşmasının anahtar aktörleri konumunda sayılıyor. İnşaat sektörü gibi kendisi dışındaki sektörlerde üretilen teknolojik yeniliklere bağımlı olan 'tedarikçi-egemen' sektörlerde, 'teknoloji difüzyonu politikaları ve uygulama araçları' inşaat sektörünün performansını bir bütün olarak artırmak açısından özel bir önem taşıyor. İnşaat alanında yapılan çok az araştırma teknoloji difüzyonu mekanizmasını doğrudan ele alıyor. Bu araştırmalar içinde daha da küçük bir bölümü, 'teknoloji difüzyonu' gibi sosyal boyutu da bulunan olguları anlamak açısından güçlü fırsatlar sunan kalitatif araştırma yöntemlerinden yararlanıyor. Elinizdeki metin, teknolojik ürün ve süreç yeniliklerinin inşaat KOBİ'lerine yaygınlaşmasını etkileyen bağlamsal faktörleri deşifre etmeyi ve anlamayı amaçlayan bir doktora tez çalışmasıdır, inşaat KOBİ'lerinde teknolojik yenilik gündeminin oluşmasını, yeniliklerin değerlendirilmesi-seçilmesini, uygulanması- uyarlanmasını, sonuçlarını ve sonuçlarının değerlendirilmesini etkileyen teknolojik, organizasyonel ve çevresel faktörler araştınlmıştır. inşaat KOBİ'lerinin sahip- yöneticileri ile yapılan derinlemesine görüşmelerde elde edilen veriler içerik analizi tekniği ile değerlendirilmiştir. Teknoloji difüzyonu sürecinin yukarıda değinilen aşamalarını etkilediği anlaşılan çeşitli faktörler belirlenerek bir dizi önerme halinde sunulmuştur. Sırayla açıklanan ve tartışılan bu önermeler teknoloji difüzyonu konusunda yapılacak kantitatif bir araştırmanın olası girdileri olarak görülebilir. Çalışmanın bulguları çok-boyutludur: (i) Yenilik gündeminin oluşması aşamasında teknolojik ve çevresel faktörler organizasyonel faktörlere oranla daha fazla etkilidir; (ii) her tür yenilik için geçerli olabilecek tek ve jenerik bir difüzyon mekanizması bulunmamaktadır; (iii) inşaat firmaları ve müşterileri arasındaki bilgi asimetrisi azaldıkça, yeniliklerin başarılı bir biçimde yaygınlaşma potansiyeli de artmaktadır; ve (iv) arz ve talep faktörlerinin sentezi, teknolojik yeniliklerin yaygınlaşması süreçlerine daha güçlü açıklamalar getirmektedir; (v) yenilikler inşaat firmaları tarafından nadiren uyarlanmaktadır; (vi) teknolojik yeniliklerin benimsenmesinin proje, firma ve sektör düzeyinde sonuçları bulunmaktadır. Tezin bulguları biraz daha yakından ele alınacak olursa, 'ne' -yeniliğin teknolojik bağlamı- ve 'nerede' -yeniliğin çevresel bağlamı- sorularının teknolojik yeniliklerin inşaat KOBİ'lerine yaygınlaşması sürecinin dinamiklerini anlamak açısından özellikle önemli olduğu belirtilebilir. Derinlemesine görüşmeler sırasında yeniliklerin özelliklerine güçlü bir biçimde vurgu yapılmış olması süre, maliyet ve performans açısından göreli avantajlar sunan yeniliklerin daha hızlı ve kolay bir şekilde benimseneceğini savunan araştırmacıları desteklemektedir, incelenen firmaların 1990 sonrasında giderek artan oranda endüstrileşmiş malzeme ve sistemleri kullanmaya yönelmiş olması, yeniliklerin sağladığı göreli avantajlann ayırdına iyi varıldığının bir işareti olarak değerlendirilebilir. VIIITez çalışması, inşaat firmalarının yeniliklerin kullanımı konusunda algıladığı risk düzeyinin içinde faaliyet gösterdikleri çevrelerin özellikleri ile yakından ilişkili olduğunu ortaya koymaktadır. Müşterilerin sosyo-ekonomik statüsü ve“yeniliğin maliyetine kimin katlanacağı”sorusu küçük firmalar için önemlidir. Müşterilerin satmalma gücü, bir yeniliğin kullanımından kaynaklanabilecek riskin hangi ölçüde 'başkaları' tarafından paylaşılacağının ölçüsüdür. Bir firma sahibinin dile getirdiği üzere, faaliyet gösterilen pazardaki teknoloji standartlarının ne üstüne çıkmak ne de altında kalmak bir inşaat KOBl'si için avantaj oluşturmaktadır. Pazardaki rakipler tarafından uygulanan teknolojilerin sonuçlarının gözlenmesi, inşaat KOBİ'lerine yeniliğin göreli riskini azaltma ve pazarda konumlanacakları yeri belirleme açısından fırsat sunmaktadır. Tez bulguları, küçük firmalarda yeniliğe ilişkin faaliyetlerin firma içindeki durumdan ziyade büyük ölçüde dış çevredeki anahtar olaylar tarafından şekillendirildiğini ortaya koyan literatürü desteklemektedir. Derinlemesine görüşmelerde elde edilen bulgular, çevrede gerçekleşen anahtar olayların etkisinin salt iş çevresinde gerçekleşenler ile sınırlı kalmadığını göstermektedir. Örneğin, 1 999 yılında meydana gelen büyük ve yıkıcı Gölcük depreminin ve onu izleyen diğer depremlerin incelenen firmalar için bir dönüm noktası olduğu anlaşılmaktadır. Depremler bir yandan profesyonelleri ve müşterilerini özellikle yapı kalitesini artıracak yeni teknolojileri kullanmaya yöneltirken, diğer yandan, otoriteleri daha agresif önlemler almaya ve inşaat sektörünün yasal işleyişine dair düzenlemeler yapmaya zorlamıştır. Tez çalışmasının bulgularına lineer yenilik teorisinin ('linear innovation theory') gözlüğü ile bakılacak olursa, teknoloji difüzyonu süreçlerinin, arz ve talep faktörlerinin sentezi yapıldığında daha güçlü bir biçimde açıklanabileceğini savunan literatür desteklenmektedir. Tez çalışmasında, inşaat sektöründeki her tür teknolojik yeniliğin yaygınlaşmasını açıklayabilecek tek ve jenerik bir mekanizmanın olmadığı sonucuna vanlmıştır. inşaat sektörünün sıradan bir kullanıcısının ilgi alanına giren teknolojilerin sayısı sınırlıdır. Üreticiler ile tüketicilerin paylaştığı teknik bilgi daha simetrik hale geldikçe; başka bir deyişle, sektörün müşterisi belirli bir teknolojiyi daha kolay gözlemleyebiliyor, anlayabiliyor ve faydalarını okuyabiliyorsa, o teknolojinin yaygınlaşma potansiyelinin daha fazla olduğu söylenebilir. Buna karşılık, inşaat sektörünün müşterileri için“opak”olan ya da bir“kara kutu”olarak kalan teknolojiler, daha zor yaygınlaşmaktadır. Sektörün iç dinamiklerinin, inşaat firmalannın ilgi alanına giren teknolojilerin yaygınlaşmasında genellikle daha fazla etkili olduğu görülmektedir (örneğin, hazır kalıp istemleri gibi şantiyedeki verimliliğe doğrudan etki eden teknolojiler). Bu çerçevede, inşaat sektöründe opak ve daha az opak olan teknolojileri ve aralarındaki farkları anlamak ve ayırdetmek, teknoloji difüzyonu alanında politika üretenler için doğru bir başlangıç noktası olarak değerlendirilebilir. Tez çalışması, yapı fuarları gibi geleneksel enformasyon kaynaklarının inşaat KOBİ'lerinin teknolojik yeniliklerden haberdar olmalarını sağlayan başlıca medya arasında yer aldığını göstermektedir. Buna karşılık KOBİ'Ier İnternet gibi yeni araçların sunduğu olanaklardan yeterince yararlanmamaktadır. Son olarak, tez çalışması, inşaat KOBİ'lerinin genel olarak KOBl'Iere özgü bir dizi ortak özelliği taşıdığını ortaya koymaktadır. Bu durum, pratikte, diğer sektörlerde başarılı bir biçimde uygulanan bir dizi teknoloji difüzyonu politikasının ve aracının inşaat sektörüne uyarlanabileceğin^ göstergesi olarak değerlendirilebilir.
Özet (Çeviri)
DIFFUSION OF TECHNOLOGICAL INNOVATIONS TO SMALL AND MEDIUM SIZED CONSTRUCTION FIRMS SUMMARY Small firms' performance in the innovation era is of interest for various bodies not only because they dominate the construction industry, but also they are the key actors to achieve industry-wide usage of sustainable practices. In a supplier- dominated industry such as construction, which is dependent on the flow of innovations from other industries, technology diffusion policies and tools have a key role to improve the overall performance. However, there are few studies that directly focus on this mechanism, and few researchers take advantage of qualitative research methods which are powerful instruments to understand diffusion phenomenon. This manuscript reports tie findings of a PhD study which aimed to decipher the contextual factors that affect the diffusion of product and process innovations to small construction firms. Technological, organizational and environmental factors that affect innovation agenda formation, evaluation-selection, and the implementation-appropriation phases were identified. Data gathered through face-tö-face interviews with the owner-managers of small construction firms were analyzed using content analysis technique. Various factors that affect the above- mentioned phase were identified, translated into a set of propositions and they were explained. These propositions should be considered as inputs for those who intend a quantitative research. The findings of the study are multi-dimensional: (i) Technological and environmental factors are more influential than organizational factors at the agenda formation phase; (ii) there is not a single generic diffusion mechanism applicable for all types of innovations; (iii) the less the 'knowledge asymmetry' between contractor and client, the more is the potential for the successful diffusion of innovations; (iv) a synthesis of demand and supply-side factors results in stronger explanations to technology diffusion processes; (v) innovations are rarely appropriated by small construction firms; and, finally, (vi) adoption of innovations has various project, firm and industry-level consequences. The findings of this study suggest that 'what' (technological context) and 'where' (environmental context) questions appear particularly to be important for understanding the dynamics of technology diffusion to small contractors. The emphasis put by the sampled contractors on the characteristics of innovations supports the innovation literature which suggests that innovations that offer relative advantages in time, cost and performance in construction have higher adoption rates. The increasing usage of industrialized systems and materials by contractors after 1990 is perhaps a result of the better recognition of these advantages. The study suggests that perceived risk of innovation is closely associated with the characteristics of the environments in which firms operate. As evidenced by the emphasis put on the socio-economic status of clients,“who will pay for it”appears to be the key question for small contractors. The purchasing power of the clients is a measure of the extent to which the risk of innovations will be shared by 'others'. As one owner-manager argued, neither being below nor being over the (technology)standards of the market are advantageous for a small contractor. Observing the results of innovations previously implemented by others in the market is another common way of reducing the risk as this helps contractors appropriately position themselves in the market. This emphasis placed on the environmental context of agenda formation might be a support for researchers who argued that“innovation activity of small construction firms is triggered predominantly by key events in its external environments, rather than within the firm itself”. Interview data suggest also that the influence of key external events is not necessarily limited to those which happen in the 'business' environment. In the case of Turkish contractors, a natural disaster, the catastrophic earthquake of 1999 was a turning point for both professionals and clients as it motivated the usage of new technologies, particularly those which enhance building quality. It also made public authorities take more aggressive measures and re-organize the regulatory environment. From the standpoint of (linear) innovation theory, the findings of this case-study support researchers who have argued that a synthesis of demand and supply-side factors results in stronger explanations to technology diffusion processes. Taken as a whole, the findings suggest also that there is not a single and generic diffusion mechanism applicable for all types of innovations. Not all of the technologies, for example, are of primary interest for an ordinary client. When the technical knowledge of contractor and client is more symmetric, that is, when the latter can easily observe, understand, and read the benefits of a particular technology, the potential for its diffusion might be higher. As long as a technology is“opaque”, or when it remains as a“black box”for a client, internal dynamics of the construction industry can only facilitate the diffusion of innovations which are of more interest for contractors (e.g. those which might have immediate impact on productivity). It is, probably, a good start for the policy maker to understand, and distinguish between, opaque and less opaque technologies since their diffusion paths are not necessarily alike. This study showed that traditional information sources such as industrial fairs are still among the major media of SMEs to become aware of technological innovations. Small contractors are not fully aware of the potential of new tools such as Internet. Finally, the findings of this PhD thesis suggest that SMEs, regardless of the industry that they operate in, have many common characteristics, which, in practice, means that various technology diffusion tools of other industries can be used in the construction industry if they are appropriately translated.
Benzer Tezler
- Küçük ve orta boy işletmelere (KOBİ) yönelik fuar teşvikleri ve fuarların Türkiye ekonomisine katkısı
Exhibition incentives for small and mid size enterprises (SME) and contribution of these exhibitions to the economy of Turkey
ŞAKİR SARIÇAY
- Bankaların proje finansmanında risk sermayesi modelini uygulama olanakları
Possibilities of application of venture capital financing methods as a mean of project finance by Azerbaijane banks
MÜBARİZ HASANOV
- Küçük ve orta boy işletmeler ve bölgesel kalkınma: Türkiye örneği
Small and medium size enterprises and regional development: The case of Turkey
NAZMİYE BALTA
Yüksek Lisans
Türkçe
1997
Şehircilik ve Bölge Planlamaİstanbul Teknik ÜniversitesiŞehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FULİN BÖLEN
- Küresel ekonomik gelişmelerin insan kaynakları yönetimi üzerinde oluşturduğu yeni arayışlar ve yönelimlerin analizi
Global ekonomic developments,analysis of new internships and initiatives that have been created on human resources management
MUSTAFA NECATİ KORKMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
İşletmeİstanbul Gelişim Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ALAATTİN FIRAT
- Risk sermayesi sisteminin küçük ve orta boy işletmeler için önemi ve Türkiye'de uygulanma olanakları
Başlık çevirisi yok
BUKET GENÇER