Geri Dön

Uterus miyomlarının değerlendirilmesinde konvansiyonel B-mode ultrasonografi, transvajinal ultrasonografi ve pulse inversion harmonik ultrasonografi görüntülerinin karşılaştırılması

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 171658
  2. Yazar: ZEYNEP ÇAĞAVİ
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. TÜLAY ÖZER
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Radiology and Nuclear Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: miyom, pulse inversion harmonic inceleme, konvansiyonel B mod ultrasonografi, transvajinal ultrasonogram 111, myoma, pulse inversion harmonic imaging, conventional B mode ultrasonography, transvaginal ultrasonography
  7. Yıl: 2006
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Zonguldak Karaelmas Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Radyodiagnostik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 96

Özet

ÖZET Ultrasonografi abdominal ve pelvik patolojilerin değerlendirilmesinde primer tanı yöntemidir. Ancak özellikle obez olan çoğu hastada konvansiyonel ultrasonografi yöntemleri; reverberasyon ve side-lob gibi artefaktlar, lateral ve kontrast rezolüsyondaki azalmalar nedeniyle yetersiz kalmaktadır. Son yıllarda sonografideki bu problemleri çözmek amacıyla geliştirilmiş yöntemlerden biriside harmonik görüntüleme yöntemidir. Bu çalışmanın amacı toplumda sık karşılaşılan uterin miyomların değerlendirilmesinde konvansiyonel görüntüleme ve harmonik görüntülemeyi, uterin miyom tanısının primer tanı yöntemi olan transvajinal ultrasonografi ile karşılaştırmak ve genel olarak kistik lezyon tespitinde daha etkin olduğu düşünülen harmonik görüntülemenin, solid lezyon olan miyomların değerlendirilmesinde etkinliğini araştırmaktır. Bu amaçla, çalışmaya kanama, pelvik ağrı, idrar yakınmaları ve infertilite gibi semptomlar ile başvuran ve miyom nodülü şüphesiyle yapılan sonografi tetkiki sonrasında miyom saptanan hastalardan 35 olgu alınmıştır. Olgular önce konvansiyonel B-mode ultrasonografi (KBU) ile sonra PİHİ (pulse inversion harmonik inceleme) ile ve sonrasında da transvajinal yolla (TVUS) değerlendirilmişlerdir. Her üç yöntemde de her bir nodulun 3 ortogonal boyutu alınarak volümleri hesaplanıp görüntüleri kaydedilmiştir. Magnetooptikal diske kaydedilen görüntüler genel imaj kalitesi, lezyon seçilebilirliği, lezyon sınır netliği ve içyapı değerlendirmesi şeklinde dört kategoride değerlendirilmiştir. Her üç inceleme yöntemiyle elde edilen değerlerin karşılaştırması SPSS 13.1 kullanılarak Friedman ve Wilcoxon Signed Ranks testi değerlendirilmiştir. Miyomların ortalama volümlerinin karşılaştırılmasında üç yöntem arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p0,05). Genel imaj kalitesinin değerlendirilmesinde her üç yöntem karşılaştırıldığında aralarında istatiksel olarak anlamlı fark bulundu (p0,05). Üç yöntemin, lezyon sınır netliği açısından karşılaştırılmasında anlamlı fark vardı (p0,05). içyapı değerlendirmesinde üç yöntem arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulundu (p0,05). Sonuç olarak uterin miyomların değerlendirilmesinde TVUS ile değerlendirilemeyen olgularda ve büyük boyutlu miyomlarda çevre dokularında değerlendirilmesi açısından konvansiyonel sonografiden daha başarılı olan PİHİ tercih edilebilir ve PİHİ nın sadece myomların kistik alanlarında değil tamamıyla solid kesimlerde de PİHİ nın konvansiyonel sonografiden daha başarılı olduğunu düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

ABSTRACT Ultrasonography is the primary diagnosis method in evaluating abdominal and pelvic pathologies. However, artifacts like conventional ultrasonography methods; reverberations and side-lob prove insufficient in most obese patients due to reductions in lateral and contrast resolution. One of the methods developed in recent years to solve these problems is harmonic imaging method. The purpose of this study is the comparison of conventional imaging and harmonic imaging with transvaginal ultrasonography, primary diagnosis method of uterine myoma diagnosis, in the evaluation of uterine myomas frequently encountered in the society and research the effectiveness of harmonic imaging, which is generally considered to be more effective in the detection of cystic lesion, in the evaluation of myomas, which are solid lesions. For this purpose, 35 cases, who applied with bleeding, pelvic pain, urinary and infertility complaints and detected to have myoma following sonography examination made upon suspicion of myoma nodule, were included in this study. Cases were first evaluated by conventional B-mode Ultrasonography (CBU) and then PIHI (pulse inversion harmonic imaging) and then by transvaginal method. In all of the 3 methods, 3 orthogonal dimensions of each nodule were taken, their volumes measured and images recorded. Recorded in magnetooptical discs, the images were classified and considered in four categories, being general image quality, lesion detectability, lesion edge sharpness and inner structure evaluation. Comparison of values obtained through all of these three examination methods has been performed using SPSS 13.1 by Friedman and Wilcoxon Signed Ranks test. A statistically meaningful difference (p0,05) was detected IVbetween PIHI and TVUS. Upon examination of general image quality, when all of the three methods were compared, a statistically meaningful difference (p0,05) between PIHI and TVUS. There was a meaningful difference (p0,05) was detected between TVUS and PIHI with regards lesion edge sharpness. Statistically meaningful difference (p0,05) was detected between PIHI and TVUS. As a result, upon evaluation of uterine myomas, PIHI, which is more successful than conventional sonography with regards evaluation of peripheral tissues, may be preferred in cases not evaluated with TVUS and in large size myomas and it is considered that PIHI is more successful than conventional sonography in the evaluation of solid myomas as well as in the evaluation of cystic ones.

Benzer Tezler

  1. Miyom olgularında endoplazmik retikulum ve oksidatif stres düzeylerinin belirlenmesi

    Determination of endoplasmic reticulum and oxidative stress levels in myoma cases

    EBRAR BÜŞRA YILDIRIM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    BiyokimyaSivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Farmasötik Biyokimya Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEMA MISIR

  2. Miyoma uteri tanılı hastalarda serum ileri glikasyon ürünleri düzeyinin ölçülmesi

    Measuring the level of serum advanced glycation end products in patients with a diagnosis of myoma uteri

    ZELAL AYDIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL ÖZDEMİR

  3. Uterus myomunda elektron transport zincirinden sorumlu genlerin ekspresyon düzeylerinin araştırılması

    Investigating expression levels of genes responsible for electron transport chain in uterine fibroid

    AKILE TUNCAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    BiyokimyaEge Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HANDAN AK

  4. Komorbiditelerinden ötürü intramural myomektomi operasyonu yapılan infertil kadınlarda cerrahi sonrası gebelik sonuçlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of pregnancy outcomes after surgery in infertil women who underwent intramural myomectomy due to comorbidities

    SENİHA BETÜL KARLIDAĞ ULUPINAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜSEYİN YEŞİLYURT

  5. Semptomatik uterin miyomlarda uterin arter embolizasyonunun etkinliği

    Efficacy of uterine artery embolisation in symptomatic uterine fibroids

    YASEMİN KOCABAŞ KÖKSEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Radyoloji ve Nükleer TıpAkdeniz Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CAN ÇEVİKOL