Egemenliğin dönüşümü: Tarihsel ve siyasal açıdan egemenlik kavramının yeni anlamı
Transformation of sovereignty: The new meaning of sovereignty from historical and political view
- Tez No: 187015
- Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET ALİ AĞAOĞULLARI
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Siyasal Bilimler, Uluslararası İlişkiler, Political Science, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2006
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 331
Özet
Egemenliğin literatüre girmesi, feodal toplumdan modern devlete geçiş sürecindealmaşığı güç odaklarını altederek iktidarda merkezileşme sağlayan mutlak monarşilerinyükselişiyle koşuttur. Özellikle 15 ve 16. yüzyıllarda Orta ve Batı Avrupa'da krallar, hemfeodal beylerin hükümranlıklarına son vererek iktidarda merkezileşme sağlamış hem dekilisenin siyasal yaşam üzerindeki etkilerinin ortadan kalkmasıyla yasaların kaynağınıyeryüzüne indirmişlerdir. Aynı süreçte Avrupalı devletler, Westphalia Anlaşmalarıaracılığıyla birbirlerinin hükümranlıklarına saygı göstermeyi taahhüt etmiş, yani karşılıklıolarak egemenliklerini tanımışlardır. Fransız Devrimi'yle beliren ulusal egemenliğinbelirleyici özelliği, hukuksal bir birim olarak ulusun, devletin meşrûluk kaynağınıoluşturmasıdır.Özellikle II. Dünya Savaşından sonra devlet egemenliği sorgulanmaya başlanmış;mutlak bir egemenlik anlayışının birey ve grup haklarının ihlaline sebep olabileceği vebireysel haklarla özgürlüklerin güvence altına alınmasının sadece devletlerin inisiyatifinebırakılamayacağı fikri uluslararası düzlemde etik ilkelere dayalı normatif bir düzenoluşturulmasına yönelik arayışları beraberinde getirmiştir.Ayrıca küresel kapitalizmin geldiği aşama ulusal ekonomilerin yerlerini tek birküresel ekonomiye bırakmaları yönünde işlemektedir. Küresel kapitalizmin dünyayı tek birpazar olarak gösteren yaklaşımı devletlerin ekonomilere müdahale etmesinin önünükesmeyi amaçlar. Aynı süreçte ulus-üstü kuruluşlar, küresel ekonominin koordinatlarınıbelirleme işini üzerlerine alırlar. Nitekim neo-liberalizm, sosyal devlete karşı çıkansöylemini ulusal egemenliğin, yani devletlerin ekonomi üzerindeki belirleyici rolününortadan kalktığı iddialarıyla destekler.Avrupa Birliği'nin yeni bir siyasal örgütlenme modeli olarak belirişi ve yarattığı?ortak egemenlik havuzu? aracılığıyla ulus-devlet anlayışına farklı bir boyut kazandırması;örneğin çevrenin korunması amacıyla belirli uluslararası anlaşmaları imzalamanın küreseltoplumun bir parçası olarak kalabilmek için adeta bir zorunluluk halini alması ve siviltoplum kuruluşlarının gerek ulusal gerekse uluslararası arenada öteden beri devlettarafından yürütülen birtakım işlevleri üstlenmesi de ?ulusal egemenlik? anlayışında yenibir aşamaya gelindiğini göstermektedir.
Özet (Çeviri)
Debates about the meaning and the future of the sovereignty have always been atthe centre of the state theory. As sovereign political units, the states are both the creatorsand enforcers of law. Modern conceptualization of sovereignty first developed by JeanBodin and Thomas Hobbes in 16 and 17th centuries. They were aimed to establishing thelegitimacy of a single hierarchy of domestic authority.In past decades all people have witnessed the emergence of states that can hardly besaid to belong to the category of strong sovereign states. There are a lot of examples hasshown the sovereignty is not a static conception so said to be it has been transforming inglobalization period. Specially, since Second World War there is strong stress on individualhuman rights.Forces of economic globalization changed radically to penetrate national borders,undermining the assumption of autonomy promised by sovereignty. Some agreements andinternational economic and financial organizations compromised an internationaleconomic order that regulate government intervention in the world political economy.As a conventional supranational organization The European Union is a new modelfor sovereignty debates. EU fundamentally contradicts conventional meaning ofsovereignty because some agreements and some rules by taken Union have limited juridicalautonomy of member states.Lastly, non-governmental organizations (Ngo?s) have become much moreinfluential in international policy making process. The growing role of Ngo?s provesstrongly in favour of a healthy concern for democratization of policy making process in theall states.
Benzer Tezler
- Ulus-devletin dönüşümü ve meşruluk sorunu
Transformation of the nation state and problem of legitimacy
ABDULVAHAP ÇOŞKUN
- Türkiye'de 1980 sonrası siyasal iktidar, medya ve demokrasi
Political power, media and democracy in Turkey after 1980
İRFAN BARUT
Doktora
Türkçe
2017
Siyasal BilimlerAnkara ÜniversitesiKamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FETHİ AÇIKEL
- Sanayi toplumuna dönüşüm sürecinde sosyalizasyon ve eğitim. Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş yılları üzerine bir inceleme (1923-1946)
Başlık çevirisi yok
NAİLE BELGİN ERDEM
- Egemenlik kavramının tarihsel gelişimi ve dönüşümü: Yükselen duvarlar, zayıflayan egemenlik tezi üzerine bir analiz
The historical development and transformation of the concept of sovereignty: An analysis on the thesis of walled states, waning sovereignty
ÇAĞRIM ERDİNÇ ÇAKMAKOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2021
Siyasal Bilimlerİstanbul Yeni Yüzyıl ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EMRAH KONURALP
- Transformation of sovereignty discourse in Turkish politics
Türk siyasetinde egemenlik söyleminin dönüşümü
SEDA SAADET DOMANİC
Doktora
İngilizce
2007
Siyasal BilimlerSabancı ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü
DOÇ. DR. HASAN BÜLENT KAHRAMAN