Hematürili hastalarda mesanenin bt sistografi ve pozitif sanal sistoskopi ile incelenmesi
In hematüria patients bladder of examination with ct cystography and positive virtual cystoscopy
- Tez No: 195779
- Danışmanlar: Y.DOÇ.DR. ALPARSLAN ÜNSAL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Radyoloji ve Nükleer Tıp, Üroloji, Radiology and Nuclear Medicine, Urology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2007
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Adnan Menderes Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Radyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 95
Özet
Mesane tümörleri üriner sistemin en sık görülen tümörüdür. Toplayıcı sistem tümörlerinin yarıdan fazlası mesane yerlesimlidir. Hastalar sıklıkla hematüri sikayeti ile basvururlar. Hematüri, makroskopik veya mikroskopik olabilir. Kitlelerin makroskopik olarak %80-90'ı polipoid yapıda olup, %90'ından fazlası degisici epitelyum karsinomudur. Mesane tümörlerinin tanısında günümüzde kullanılan altın standart yöntem konvansiyonel sistoskopidir. Ancak, minimal invaziv bir prosedür olsa da; hasta açısından pek konforlu olmayan bir teknik olması, lokal anestezi altında gerçeklestirilse de, bazı hastalarda genel anestezi gerektirmesi nedeniyle anesteziye baglı komplikasyon gelisme riskinin artması daha nonivaziv, alternatif bir görüntüleme yöntemi arastırılmasına sebep olmustur. Özellikle, bakteriüri, akut sistit, üretrit, prostatit, obstruktif prostatik hipertrofi, üretranın rüptürü yada darlıgı gibi konvansiyonel sistoskopinin uygulanamadıgı durumlarda da baska bir tanı yöntemine ihtiyaç vardır. Bu tanı yönteminin, konvansiyonel sistoskopiye yakın duyarlılıga sahip olması gerekmektedir. Spiral BT incelemesindeki teknik gelismeler kolon patolojilerinin, trakeabronsial sistem patolojilerinin saptanmasında oldugu gibi, mesane patolojilerinin saptanması ve karakterizasyonunda da üç boyutlu görüntülemeyi gündeme getirmistir. lk defa 1996 yılında tanımlanan ve sanal sistoskopi adı verilen bu yöntemde spiral BT incelemesiyle elde edilen aksiyal kesitlerin üç boyutlu rekonstrüksiyonu gerçeklestirilmistir. Son dönemde yapılan çalısmalarda sanal sistoskopi bulguları ile konvansiyonel sistoskopi bulguları karsılastırılmıstır. Biz de çalısmamızda Haziran 2005 ? Haziran 2007 tarihleri arasında, hematüri sikayeti olan ve konvansiyonel sistoskopi tetkiki uygulanan hastaların, konvansiyonel sistoskopi bulguları ile sanal sistoskopi bulgularını karsılastırdık. Sanal sistoskopinin sadece mesane tümörlerini saptamadaki duyarlılıgını degil, divertikül, trabekülasyon, gibi mesane patolojilerindeki sensitivite ve spesifitesini de arastırdık. Makroskopik ve mikroskopik hematüri sikayeti olan 51 hasta çalısmamıza alındı. Mesane taramaları, mesane lokalizasyonu yapıldıktan sonra supin pozisyonunda, 3 mm kesit kalınlıgı, 120 kV, 250 mAs ile 2 pitch parametreleri kullanılarak incelendi. Elde edilen tarama hacminden 1mm aralıklarla rekonstrükte edilen görüntüler is istasyonuna aktarıldı. Navigator V 2.06 p programı ile ?surface shaded display? metodu kullanılarak, mesanenin endolüminal üç boyutlu görüntüleri elde edildi. Bu yöntemde, esik degerler mesane opasifikasyon derecesine baglı olarak manuel ayarlanmaktadır. Böylece elde ettigimiz sanal sistoskopi görüntüleri prespektif olarak incelendi. Hastalara bu taramadan ortalama 1 ay içinde konvansiyonel sistoskopi tetkiki yapıldı. ki tetkik arasındaki bulgular karsılastırıldı. Ayrıca BT aksiyal ve reformat görüntüler de incelendi. Bu tetkiklerden elde edilen bulgular da konvansiyonel sistoskopi bulguları ile karsılastırıldı. Aksiyal ve reformat BT kesitlerinin polipoid, solid-plak tarzındaki kitleleri saptamada sensitivitesi % 100, spesifitesi % 94, pozitif prediktif degeri %97, negatif prediktif degeri % 100 olarak bulundu. Divertiküler dolum fazlalıkları, trabekülasyon, polipoid, solid-plak tarzındaki patolojilerine sahip hastalarla, tamamen normal konvansiyonel sistoskopi bulguları olan hastaların aksiyal BT ve konvansiyonel sistoskopi bulguları karsılastırıldıgında sensitivite, %92, spesifite % 96, pozitif prediktif deger % 95, negatif prediktif deger % 92 olarak bulundu. Sanal sistoskopi kesitlerinin polipoid, solid-plak tarzındaki kitleler için sensitivitesi % 100, spesifitesi % 94, pozitif prediktif degeri %97, negatif prediktif degeri % 100'dü. Tanımladıgımız mesane patolojilerine sahip olan hastalarla hiçbir mesane patolojisi olmayan hastaların BT sanal sistoskopi ve konvansiyonel sistoskopi bulguları karsılastırıldıgında, sensitivite, %92, spesifite % 96, pozitif prediktif deger % 95, negatif prediktif deger % 92 olarak saptandı. Olgularımızda sanal sistoskopi ve aksiyal, reformat BT tetkikinde 5 mm'ye esit ve daha küçük 4 lezyondan ikisini gösteremedik. Bu lezyonlar konvansiyonel sistoskopi incelemesinde 2 mm ve 3 mm olarak saptanan lezyonlardı. 5 mm'nin üzerindeki tüm lezyonları gösterdik. Sonuç olarak; ince mukozal detayın gösterilememesi ve patolojik örnekleme yapılamaması gibi dezavantajlarına ragmen, 5 mm ve üstü boyuttaki tüm lezyonların gösterilebildigi BT sanal sistoskopi, konvansiyonel sistoskopinin uygulanamadıgı hastalarda uygun bir non-invaziv görüntüleme yöntemidir. Aynı anda aksiyal ve sagittal, koronal reformat görüntülerin degerlendirilmesi basarı oranını artırmakta, ekstravezikal yayılım ve lenf nodu tutulumunu saptamamıza olanak saglamaktadır.
Özet (Çeviri)
The most common malignancy of urinary tract is bladder cancer. More than half of the collecting system tumors are located in urinary bladder and most of these patients suffer from microscopic or macroscopic hematuria. 80 ? 90 % of these masses are macroscopically polipoid lesions and more than 90 % of them are transitional cell carcinomas on pathological examination. Conventional cystoscopy is a minimally invasive procedure and is the gold standard diagnostic tool in the evaluation of bladder cancers. On the other hand, the procedure is not so comfortable for the patients, and sometimes general anesthesia is needed, so related complication risk may increase. In addition; various clinical conditions such as bacteriuria, acute cystitis, urethritis, prostatitis, obstructive prostatic hypertrophy, urethra rupture or stenosis may preclude conventional cystoscopy. These factors reveal the necessity for a non-invasive alternative imaging modality which should be as sensitive as gold standard tool. Developments of helical CT technology introduced three dimensional (3D) imaging of urinary bladder, as in colon and tracheo-bronchial system. The 3D virtual CT cystoscopy was first presented at 1996 and the technique depends on 3D reconstruction of transverse thin sections obtained by helical CT scanners. Comparison of the results of virtual CT cystoscopy to the conventional cystoscopy is the subject of various recent papers. In this trial; the patients who admitted to the Urology clinic of our hospital with hematuria complaint between June 2005 ? June 2007 were examined. Not only the bladder cancers, but the other bladder pathologies such as diverticulae and trabeculation were also evaluated. Fifty-one patients with either microscopic or macroscopic hematuria were enrolled in this prospective study. Bladder scans were obtained with patients on supine position with following parameters: Slice thickness: 3 mm, 120 kV, 250 mAs, and pitch: 2. The volumetric data was reconstructed at 1 mm intervals and transferred to the work station. 3D endoluminal images of bladder were produced with the help of Navigator 2.06 software. The threshold values were manually adjusted according to the opacification level of bladder. These transverse sections and the virtual cystoscopic images were prospectively evaluated. The patients were then examined cystoscopically within 1 month of initial CT scans. Both examinations were compared to each other. According to these comparisons; the sensitivity, specifity, positive and negative predictive value of transverse and reformatted CT images to detect polipoid and plaque-like masses were 100 %, 94 %, 97 % and 100 %, respectively. When all the bladder lesions such as masses, diverticulae etc? were considered, the same figures were as following: sensitivity: 92 %, specifity: 96 %, positive predictive value: 95 % and negative predictive value: 92 %. Similar figures were revealed in comparison of virtual CT cystoscopy results to the conventional cystoscopy findings: sensitivity: 100 %, specifity: 94 %, positive predictive value: 97 % and negative predictive value: 100 % for mass detection; sensitivity: 92 %, specifity: 96 %, positive predictive value: 95 % and negative predictive value: 92 % for bladder pathology detection. Neither transverse and reformatted images nor virtual CT cystoscopy could detect the 2 of 4 lesions smaller than or equal to 5 mm. These two lesions were 2 mm and 3 mm on conventional cystoscopy. All lesions over 5 mm were detected by CT. In conclusion; beneath several handicaps such as the difficulty to show the fine mucosal detail and the impossibility to obtain pathological specimens, as all the mass lesions over 5 mm can successfully detected, virtual CT cystoscopy can be a proper alternative to conventional cystoscopy especially in selected patients who cannot be examined cystoscopically. The evaluation of transverse and reformatted images besides the virtual cystoscopic images can raise the success of the examination and the possible extra-vesical invasion and lymph node involvement may be detected.
Benzer Tezler
- Mesane tümörlerinde transüretral rezeksiyon sonrası kemoterapide kullanılan ajanların hastalarda nüks ve progresyona etkileri
The effects of agents used in chemotherapy after transuretral resection on recurrence and progression in bladder tumors
EMRE KIRAÇ
- Benign prostat hiperplazisi cerrahisinde transüretral rezeksiyonu (TUR P) ile transüretraleloktrovaporazisyonun (TUVAP) ın karşılaştırılması
A comparison of transurethral resection (TUR P) and transurethral elektrovaporization (TUVAP) for benign prostatic hyperplasia
FAHRİ SİNAN AKŞİT
- Mesane tümörlü hastalarda ve normal mesane dokularında eser element düzeylerinin karşılaştırılması
Comparisons the level of trace elements levels on patients with bladder tumor and common urinary bladder tissues
ÖZCAN CANBEY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2014
ÜrolojiYüzüncü Yıl ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. MEHMET KABA
- Mesane tümörlerinde shear wave elastografi'nin (SWE) histopatolojik derece, tümör evresi ve mikrodamar yoğunluğu ile korelasyonu
To evaluate the pathological correlation and prognostic value of tissue stiffness measured by shear wave elastography (SWE) in bladder cancer
GÖKHAN ŞAHİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
ÜrolojiAydın Adnan Menderes ÜniversitesiÜroloji Ana Bilim Dalı
PROF. HAKAN GEMALMAZ
- Mesane tümörlü hastaların dokularındaki oksidan – antioksidan düzeylerinin değerlendirilmesi
To evaluate the levels of oxidant-antioksidant in tissues of patient with bladder cancer
RECEP ERYILMAZ