Geri Dön

Türkiye'de yetiştirilen bazı bodur fasulye (Phaseolus vulgaris L.) genotiplerinin bor ve çinko uygulamalarına tepkilerinin belirlenmesi

Determination of responses of some dwarf bean (Phaseolus vulgaris L.) genotypes grown in Turkey to zinc and boron applications

  1. Tez No: 199619
  2. Yazar: MEHMET HAMURCU
  3. Danışmanlar: PROF. SAİT GEZGİN
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Ziraat, Agriculture
  6. Anahtar Kelimeler: Bor noksanlığı, bor toksisitesi, çinko noksanlığı, bodur fasulye, Boron deficiency, boron toxicity, zinc deficiency, dwarf bean
  7. Yıl: 2007
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Selçuk Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Toprak Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 164

Özet

ÖZETDoktora TeziTürkiye'de Yetiştirilen Bazı Bodur Fasulye (Phaseolus vulgaris L.) Genotiplerinin Borve Çinko Uygulamalarına Tepkilerinin BelirlenmesiMehmet HAMURCUSelçuk ÜniversitesiFen Bilimleri EnstitüsüToprak Anabilim DalıDanışman: Prof. Dr. Sait GEZGİN2007, sayfa: 150Jüri: Prof. Dr. Sait GEZGİN (Danışman)Prof. Dr. Saim KARAKAPLANProf. Dr. Mehmet BABAOĞLUProf. Dr. Aydın GÜNEŞProf. Dr. Mustafa ÖNDERBu çalışma bazı bodur fasulye genotiplerine bor ve çinko uygulamalarının biyolojikverim, kuru ağırlık, tane verimi, bitki bor ve çinko konsantrasyonları ile tane protein oranlarıüzerine etkilerini araştırmak amacıyla yapılmıştır. Araştırmada Türkiye'de ekimi yapılantescilli ve yerel popülasyon niteliğindeki 25 bodur fasulye genotipi materyal olarakkullanılmış ve genotiplere üç bor (0, 5, 10 mg kg-1) ve üç çinko (0, 5, 10 mg kg-1) dozuuygulanmıştır. Deneme kontrollü sera şartlarında tesadüf parsellerinde faktöriyel denemedesenine göre üç tekerrürlü olarak kurulmuştur.Fasulye genotipleri bor ve çinko uygulamalarından önemli ölçüde etkilenmiştir. Boruygulamasıyla fasulye genotiplerinin biyolojik verim, kuru madde ve tane verimlerindemeydana gelen değişmeler birlikte değerlendirildiğinde; Eskişehir - 855, Karacaşehir-90,Noyanbey, Terzibaba, Yakutiye, Fasulye Sıra, Yalova-17, Romano, Nazende, Seminis Gina,Yunus-90, Akman-98, Zülbiye, Horoz Fasulye ve Kanada bor noksanlığına toleranslıgenotipler, Şehirali-90, Göynük-98, Akdağ, Şahin-90, Önceler-98, Aras-98, Sarıkız, Magnum,May Gina ve Efsane genotiplerinin ise bor noksanlığına hassas genotipler, bu genotiplerdenen yüksek tane verimini 10 mg kg-1 bor (B1) uygulamasında veren Aras-98 ve Kanadagenotiplerinin ise bor toksisitesine toleranslı genotipler olduğu belirlenmiştir.Biyolojik verim, kuru madde ve tane verimi bakımından genotip x çinko interaksiyonlarıönemli çıkmıştır. Çinko uygulamasının söz konusu verim değerleri üzerine etkileriningenotiplere bağlı olarak değiştiği, buna göre çinko noksanlığına Akman-98, Karacaşehir-90,Noyanbey, Terzibaba, Şahin-90, Horoz Fasulye, Nazende ve Efsane genotiplerinin toleranslı;Göynük-98, Aras-98 ve Fasulye sıra genotiplerinin orta toleranslı; Eskişehir-855, Yunus-90,Şehirali-90, Önceler-98, Zülbiye, Yakutiye, Romano ve Kanada genotiplerinin orta hassas;Akdağ, Sarıkız, Magnum, Seminis Gina, May Gina ve Yalova-17 genotiplerinin ise çokhassas olduğu belirlenmiştir.Çiçeklenme dönemi ile hasatta vejetatif aksam ve tanenin bor ve çinkokonsantrasyonları uygulanan bor ile çinko dozları ve genotiplere bağlı olarak değişmiştir.Genellikle bütün genotiplerin vejetatif aksam ve tanelerindeki bor ve çinko miktarı, kontroluygulamalarında (B0 x Zn0) noksan düzeylerde bulunmasına rağmen uygulanan çinko ve bormiktarının artışına bağlı olarak artmış olup, 5 mg kg-1 bor uygulamasında bazı genotiplerde ve10 mg kg-1 bor uygulamasında da bütün genotiplerde toksik düzeylere ulaşmıştır. Bununyanında biyolojik verim, kuru madde, tane verimi ve tane protein içeriği ile çiçeklenmedöneminde ve hasatta vejetatif aksam ve tanelerin bor konsantrasyonları arasında istatistikiolarak önemli negatif, çinko konsantrasyonları arasında ise önemli pozitif ilişkilerbulunmuştur.Fasulye genotiplerine çinko uygulamasının bitkilerin protein oranlarını arttırdığı, boruygulamasının ise bitkilerin protein oranlarının 5 mg kg-1 bor dozu uygulamasında en yüksekseviyeye ulaştığı, bu dozun üzerindeki seviyelerde ise protein oranlarında azalmalar olduğu vebu azalmalar üzerinde de çinkonun çok fazla sınırlayıcı bir etkisinin olmadığı belirlenmiştir.

Özet (Çeviri)

ABSTRACTPh. D. ThesisDetermination of Responses of Some Dwarf Bean (Phaseolus vulgaris L.) GenotypesGrown in Turkey to Zinc and Boron ApplicationsMehmet HAMURCUSelçuk UniversityGraduate School of Natural and Applided SciencesDepartment of Soil ScienceSupervisor: Prof. Dr. Sait GEZGİN2007, Page: 150Jury: Prof. Dr. Sait GEZGİN (Supervisor)Prof. Dr. Saim KARAKAPLANProf. Dr. Mehmet BABAOĞLUProf. Dr. Aydın GÜNEŞProf. Dr. Mustafa ÖNDERThis study was conducted in order to determine the effects of boron (B) and zinc (Zn)applications on biomass, dry weight content, grain yield, B and Zn contents of the plants aswell as their effects on the protein ratios of the dwarf bean species tested. A total of 25 dwarfbean species, registered and local populations, were grown for 3 B and 3 Zn doses (0, 5, 10mg kg-1). The trial was conducted in three replicates within a controlled glasshouse accordingto randomized plots factorial design.Results have shown that B and Zn applications considerably effect on the dwarf drybean varieties in terms of biomass, dry weight and grain yield. From the species used,Eskişehir-855, Karacaşehir-90, Noyanbey, Terzibaba, Yakutiye, Fasulye Sıra, Yalova-17,Romano, Nazende, Seminis Gina Yunus-90, Akman-98, Zülbiye, Horoz Fasulye and Kanadawere found to be resistant to B deficiency while Şehirali-90, Göynük-98, Akdağ, Şahin-90,Önceler-98, Aras-98, Sarıkız, Magnum, May Gina and Efsane were the sensitive species. Thehighest grain yield at 10 mg B kg-1 application was attained from the species Aras-98 andKanada, hence they were classified as resistant to B toxicity.Zinc x variety interaction was found significant from the stand point of biomass, dryweight and grain yield were considered. Akman-98, Karacaşehir-90, Noyanbey, Terzibaba,Şahin-90, Horoz Fasulye, Nazende and Efsane were tolerant to Zn deficiency, while Göynük-98, Aras-98 and Fasulye Sıra were moderately tolerant. On the other hand, the varietiesEskişehir-855, Yunus-90, Şehirali-90, Önceler-98, Zülbiye, Yakutiye, Romano and Kanadawere moderately sensitive to Zn deficiency, while the species of Akdağ, Sarıkız, Magnum,Seminis Gina, May Gina and Yalova-17 were highly sensitive.Boron and zinc concentrations of the vegetative parts (during the flowering period andthe harvest time) of the dwarf dry bean varieties tested differed according to the B and Zndoses applied as well as between the species. In general, B and Zn contents of both thevegetative parts and the seeds were taken up with the increased doses, these elements weredeficient in the controls (B0xZn0), and while 5 mg kg-1 dose was found to be toxic for somespecies, 10 mg kg-1 dose was found to be toxic for all the varieties tested. Beside, biomass,dry weight, grain yield and protein content as well as B contents of the vegetative parts andseeds during plant flowering and harvest were found to be negatively significant, statistically.In contrary, positive correlation was found for the Zn concentrations.Seed protein contents of the bean varieties tested increased with the increasing of Zndoses. While protein contents of the plants were highest in the dose of 5 mg kg-1 boron, therewas a decreasing in seed protein content above this level. Additionally, no improvement onprotein content was possible with the addition of Zn on the seeds that were obtained from thehigh B dosages.

Benzer Tezler

  1. Bodur kuru fasulye (Phaseolus vulgaris l.) çeşitlerinde fizyolojik ve biyokimyasal parametreler kullanılarak kuraklığa dayanıklılığın belirlenmesi

    Determination of drought resistance in dry bean ( Phaseolus vulgaris l.) cultivars by using physiological and biochemical parameters

    RAMAZAN İLHAN AYTEKİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    ZiraatNiğde Ömer Halisdemir Üniversitesi

    Bitkisel Üretim ve Teknolojileri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEVGİ ÇALIŞKAN

  2. Die Funktion und die distribution des infinitivs im Deutschen und die schwierigkeiten bei der anwendung im Deutsch unterricht

    Alman dilindeki mastarların işlevleri, ifade içindeki dağılımları ve Almanca öğretiminde yol açtıkları güçlükler

    YASEMİN GÜLEÇ CEYLAN

    Doktora

    Almanca

    Almanca

    2000

    Alman Dili ve EdebiyatıUludağ Üniversitesi

    Yabancı Diller Eğitimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ZİHNİ TUNCER

  3. Türkiye'de yetiştirilen bazı çeltik çeşitlerinin genetik çeşitliliğinin ISSR tekniği ile saptanması

    Determination of the genetic diversitybetween some rice varietiesdeveloped in Turkey using ISSR technique

    BAHADIR TÖRÜN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    BiyolojiAnadolu Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EMEL SÖZEN

  4. Türkiye'de yetiştirilen bazı marul (Lactuca sativa)örneklerinin basit dizi tekrar (SSR) yöntemi ile molekülerkarakterizasyonu

    Molecular characterization of some lettuce samples(Lactuca sativa) grown in turkey using simple sequencerepeat (SSR)

    YAZGIM FUNDA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    BiyolojiEskişehir Teknik Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FİLİZ ALANYALI

  5. Türkiye'de yetiştirilen bazı kabak türlerinde (Cucurbita sp.) kuraklık stresine tolerans bakımından genotipik varyasyonun belirlenmesi

    Determination of genotypic variation some species grown in Turkey pumpkin (Cucurbita sp.) terms of drought stress tolerance

    ŞERİF KÖSE

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    FizyolojiYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Ziraat Bölümü

    DOÇ. DR. FİKRET YAŞAR