Origins of critique: Subject, rationality and praxis in critical theory'
Kritik'in kökenleri: Eleştirel teori'de birey, rasyonelite ve praxis'
- Tez No: 220836
- Danışmanlar: DOÇ.DR. MURAT BAÇ
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Felsefe, Philosophy
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2007
- Dil: İngilizce
- Üniversite: Boğaziçi Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 91
Özet
Bu çalışmada Eleştirel Teori'nin kökenleri, kritik kavramı üzerinden araştırılıyor. Kritik kavramı, salt eleştiri kavramından farkı bağlamında incelenir, çünkü bu farkla, kritik kavramının önemli özellikleri ortaya çıkar. Kritik kavramının kendine has özne, rasyonelite ve praksis kavramları ile olan derin ilişkisi sayesinde, bir gelenek olarak eleştirel teorinin ne olduğu görülür. Bu üç kavram birbirleri ile örtüşür ve birbirlerini karşılıklı olarak etkilerler. Bunlar ve bunların birey ve toplum katmanlarındaki yansımaları sayesinde, Hegel, Marx ve Frankfurt Okulu modern toplumlardaki ayrıklığı eleştirirler. Bunu yaparken, kritik kavramının kendini açtığı içkin kritik, fetişsizleştiren kritik ve bir tanı olarak kritik katmanları, ayrıklığı farketmemizi sağlayan ana unsurlar olacaktır. Böylelikle, aslında kritik ayrıksı durumdaki kriz üzerine yapılan yargı olacaktır. Bu miras içerisinde Eleştirel Teori'nin ortak yönleri, geleneksel teori anlayışına getirdiği kritik ile tartışılacaktır; fakat sonuç, içkin bir ütopya çıkaramamak şeklinde tezahür eder. Bunun sebebi, Eleştirel Teori'de aklın her zaman araçsal bir eğilimi olmasıdır.
Özet (Çeviri)
In this study, I aim to inquire about the origins of Critical Theory with a view to its conception of critique. The concept of critique is articulated by reference to its opposition to mere criticism, because in that separation the essential aspects of critique are discerned. Critique is in deep relation to its peculiar concepts of subject, rationality and praxis, where critical theory as a heritage is founded. Each concept is correlated and reciprocally influencing. By virtue of these concepts and their representation within the spheres of individuality and collectivity, Hegel, Marx and Frankfurt School are practising their critique against bifurcation in modern societies. While using critique, layers of immanent, defetishising and crisis diagnosing critiques constitute the guideline to realise the bifurcation. Hence, critique is actually the decisive judgement made upon the bifurcated condition of crisis. With the common aspects of Critical Theory in this heritage, its critique against traditional theory will be discussed as an example; yet, the consequence will be the impossibility to derive an immanent utopia. This is because in Critical Theory, rationality always bears an instrumental tendency within itself.
Benzer Tezler
- John Rawls ve Norman Barry'de sosyal adalet düşüncesi
The idea of social justice in John Rawls and Norman Barry
NİSANUR ÖNAY
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiKamu Hukuku Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BİRDEN GÜNGÖREN BULGAN
- Le rapport des droits de l'homme au politique: Lefort et Rancière
İnsan haklarının politik-olan bağlantısı: Lefort ve Rancière
EYLEM YOLSAL MURTEZA
Doktora
Fransızca
2022
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİYE KARABÜK KOVANLIKAYA
- La psychanalyse de la connaissance chez Gaston Bachelard
Gaston Bachelard'da bilginin psikanalizi
TALHA SUNA
Yüksek Lisans
Fransızca
2020
FelsefeGalatasaray ÜniversitesiFelsefe Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. S. ATAKAN ALTINÖRS