Aort koarktasyonu nedeniyle ameliyat olan hastalarda hipertansiyon varlığının ve sıklığının kardiyak muayene, elektrokardiyografi, ekokardiyografi ve yirmi dört saatlik ambulatuar kan basıncı monitorizasyonu ile değerlendirilmesi
Evaluationing the presence and frequency of hypertension after successful repair of aortic coarctation by means of cardiac examination, electrocardiography, echocardiography and ambulatory blood pressure monitoring for 24 hours.
- Tez No: 225274
- Danışmanlar: PROF. DR. AYGÜN DİNDAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 94
Özet
Amaç: Aort koarktasyonu (AK) proksimal torasik aortanın duktusun giriş yerindeki diskret darlığıdır. AK'nun vücuttaki en önemli etkileri, vücudun üst yarısında yarattığı şiddetli hipertansiyon, anevrizma gelişimi, rüptür, koroner arterlerde intimal proliferasyon ve dejenerasyon oluşumu, aterosklerozdan daha erken ve sık etkilenmedir. Tedavi edilmemiş AK'lu hastalarda hipertansiyona bağlı iskemik serebrovasküler hastalık, intrakraniyal kanama, miyokard infarktüsü, konjestif kalp yetersizliği ve aort rüptüründen kaynaklanan yüksek mortalite ve morbidite görülmektedir. AK'nun tedavisi: darlığın cerrahi olarak rezeksiyonu veya balonla genişletilmesidir. Tedavi ile AK'lu hastalardaki semptomlar iyileşmiş ve sağ kalım süreleri artmıştır. Ancak normal sağlıklı çocuklarla karşılaştırıldıklarında morbidite oranı daha yüksek, yaşam süreleri daha kısadır. Bu temel olarak; erken kardiyovasküler hastalık insidansının yüksek olmasına bağlıdır. Bu hastalardaki en önemli morbidite nedenleri hipertansiyon, aterosklerotik kalp hastalığı, aortada anevrizma gelişimidir. Hipertansiyon bu hastaların morbidite ve mortalitesinden sorumlu temel faktördür. Literatürde AK düzeltme ameliyatından sonra hipertansiyon sıklığı %17-%59 arasında değişmektedir. Bu çalışmanın amacı; AK ameliyatı sonrası hastalarda hipertansiyon varlığını ve sıklığını 24 saatlik ambulatuar kan basıncı monitorizasyonu ile belirlemektir. Ayrıca hipertansiyon saptanan olgularda hipertansiyon oluşumuna etki eden faktörleri incelemek, hipertansiyona bağlı elektrokardiyografideki ve ekokardiyografideki değişiklikleri belirlemektir.Yöntem: Çalışmamız, 1990-2007 yılları arasında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Çocuk Kardiyolojisi Polikliniği'nden izole aort koarktasyonu veya aort koarktasyonu ile beraber girişim gerektirmeyen kalp anomalileri nedeniyle izlenen ve aort koarktasyonu nedeni ile ameliyat olan, 30 hastada yapıldı. Öncelikle hastalarda dinlenme durumunda hipertansiyon varlığı ve sıklığı araştırıldı. Hastalar; hipertansiyonu olanlar (grup-1) ve hipertansiyonu olmayanlar (grup-2) şeklinde iki gruba ayrıldı. Bu iki grup arasında cinsiyet, yaş, boy, ağırlık, vücut yüzey alanı, ameliyat tipi, ameliyat oldukları zaman, ameliyat sonrası geçen süre, dinlenme durumundaki arteriyel sistolik-diyastolik kan basınçları, elektrokardiyografik, ekokardiyografik, ve 24 saatlik ambulatuar kan basıncı monitorizasyonu göstergeleri açısından karşılaştırma yapıldı. İstatistiksel analizlerde SPSS (Statistical package for social sciences) 10 programı kullanıldı.Bulgular: Çalışmamızdaki 13 hastada (%43,3) dinlenme durumunda hipertansiyon saptandı. Her iki grup arasında cinsiyet, yaş, boy, ağırlık, vücut yüzey alanları arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı. Ameliyat yaşı ve ameliyat sonrası izlem süresi arttıkça hipertansiyon sıklığında artış olmasına karşın, gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Gruplar ameliyat tiplerine göre karşılaştırıldığında; istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık saptanmadı. Dinlenme durumundaki sistolik ve diyastolik kan basıncı, 24 saatlik ambulatuar kan basıncı monitorizasyonunda ortalama sistolik ve diyastolik, gündüz sistolik ve diyastolik, gece diyastolik kan basıncı değerleri hipertansiyonu olanlarda istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde yüksek olarak saptandı. Gece diyastolik kan basıncı değeri hipertansiyonu olanlarda yüksek olmasına karşın, bu fark istatistiksel olarak anlamlı değildi.. Gruplar PR, QRS ve OTc süreleri, ventriküler hipertrofi, disritmi ve diğer EKG patolojileri açısından karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu. Hastalar ekokardiyografideki IVSd, LVPWd, EF ve eşlik eden diğer kardiyak anomaliler açısından karşılaştırılmasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı. Ancak IVSd ve LVPWd değerleri hipertansiyonu olanlarda daha yüksek bulundu. Hipertansiyonu olan hastalarda LVIDd değeri istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olarak saptandı.Sonuç: Çalışmamızdaki 30 hastaların 13'ünde (%43,3) AK ameliyatından sonra hipertansiyon saptadık. Bu sıklık daha önce bildirilen çalışmaların sonuçlarıyla uyum göstermektedir. Ameliyat yaşı ve izlem süreleri arttıkça hipertansiyon sıklığında artma olduğunu saptadık. AK ameliyatı olan hastalarda ameliyat sonrası morbidite ve mortalitede hipertansiyon temel faktör olduğu için, bu hastalar hipertansiyon açısından yakından izlenmelidirler. Bu hastalar dinlenme durumunda normotansif olsalar bile, 24 saatlik ambulatuar kan basıncı monitorizasyonu gün içindeki kan basıncı değişimlerini göstermede çok önemli olduğundan, bu hastalara mutlaka uygulanması gerektiği yorumu yapıldı.
Özet (Çeviri)
Objective: Coarctation of the aorta is discrete narrowing in the entrance of ductus at the proximal thoracic aorta. The most significant effects of aortic coarctation are found as severe hypertension at upper part of the body, aneurysm formation and rupture. İn addition to these complications, intimal proliferation and degeneration at arteries predisposes to early atherosclerosis in the long-term. High morbidity and mortility due to ischemic cerebrovascular disease, intracranial haemorrhage, myocardial infarction, congestive heart failure, aortic rupture related to hypertension are expected in patients with aortic coarctation. Repair of the coarctation of aorta are surgical resection or balloon dilatation of the coarctation are two main methods of treatment. However, despite successful therapy their survival is shorter and their morbidity rates are higher than the healthy children. Hypertension is the main factor which is responsible for the morbidity and mortality of these patients. According to the clinical studies, the incidence of hypertension after repair of aortic coarctation is found to be between 17% - 59%. The objective of this study is to define the presence and frequency of hypertension after successful repair of aortic coarctation by means of arterial blood pressure monitoring for 24 hours. Furthermore, it aims to examine factors leading to hypertension and to define the changes in electrocardiography and echocardiography related to hypertension.Patients and method: Our research was performed on 30 patients who had been followed at Istanbul University, Istanbul Faculty of Medicine, Department of Pediatric Cardiology, due to isolated aort coarctation. Patients were divided into two groups as patients with hypertension (Group-1) and patients without hypertension (Group-2). A comparison was made between these two groups based on sex, age, height, weight, body surface area, operation type and delayed age of operation, postoperative follow-up duration, physical examination, electrocardiography, echocardiography and 24 hour blood pressure monitoring parameters. SPSS (Statistical Package for Social Sciences) 10 was used for statistical analyses.Results: Hypertension was found in 13 patients (43,3%). Between the two groups, no statistical significant difference in terms of sex, age, height, weight, body surface area was found. Although delayed age of operation and longer postoperative follow-up period resulted in increased hypertension incidence, the difference was not statistically significant between the two groups. Additionally, no statistically significant difference was found when the two groups were compared according to their operation types. All parameters 24 hour blood pressure monitoring excluding night time diastolic blood pressure were defined as significantly higher in group-1. Despite high night time diastolic blood pressure values in group-1, the difference was not statistically significant. Electrocardiographic parameters were found to be similar between the groups. On echocardiographic evaluation, significantly increased LVIDd diameter were found in the hypertensive children.Conclusion: We defined hypertension in 13 of our 30 patients(43,3%) after repair of coarctation. We have also documented that advanced age of operation and longer follow up period resulted in increased rate of hypertension. Because hypertension is the main factor for morbidity and mortality, these patients should be closely monitored by 24 hour blood pressure monitoring routinely even if they are normotensive at rest.
Benzer Tezler
- Aort koarktasyonunda cerrahi operasyon ve balon anjioplasti uygulamasının erken orta dönem sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of angioplasty and surgery for native coarctation of the aorta: immediate and mildterm follow-up results
MUHAMMET KARAYUSUF
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. ÜMRAH AYDOĞAN
- Konjenital kalp hastalığı nedeni ile ameliyat edilen yenidoğanlarda erken enteral beslenme
Early enteral feeding of neonates with congenital heart disease undergoing congenital heart surgery
ESİN OKMAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıBaşkent ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİYAZİ KÜRŞAD TOKEL
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde konjenital kalp hastalığı nedeniyle takip edilen hastalarda sık kullanılan ilaçların yan etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the side effects of frequently used drugs on follow-up patients in the newborn intensive care unit DUE to congenital HEART disease
SETENAY ALTUNTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DİLEK DİLLİ
- Aort koarktasyonunda balon anjioplasti sonuçlarını etkileyen faktörlerin belirlenmesi
Determination of factors affecting the results of balloon angioplasty in coarctation of aorta
ÖZLEM SARISOY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
KardiyolojiBaşkent ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. CANAN AYABAKAN
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde konjenital kalp hastalığı nedeniyle takip edilen hastaların preoperatif ve postoperatif görüntülemelerinin karşılaştırılarakanlamlı fark olup olmadığının değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
GİZEM ÇAĞLAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DİLEK DİLLİ