Geri Dön

ST yükselmeli miyokart enfarktüsünde sorumlu lezyon lokalizasyonunu belirlemede elektrokardiyografinin yeri

The value of the electrocardiogram in localizing the site of occlusion in patients with ST elevation myocardial infarction

  1. Tez No: 247870
  2. Yazar: ÖMER ŞEN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MEHMET KANADAŞI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Çukurova Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 86

Özet

Amaç: Akut ST yükselmeli miyokart enfarktüsünde oklüzyon yeri miyokardiyal nekroz alanı ve prognoz ile yakından ilişkilidir. Bu nedenle enfarktüsle ilişkili lezyon yerini saptamaya yönelik olarak ST segment yüksekliği veya resiprokal ST çökmelerinin kullanıldığı birçok çalışma yapılmıştır. Ancak çalışmalardaki lezyon yerini öngörme başarıları büyük değişkenlik göstermektedir. Çalışmamızda ST yükselmeli miyokart enfarktüsü ile başvuran hastalarda, yeni bir parametre olarak bilgisayar yardımı ile hesaplanan ST yükselme alanının enfarktüsle ilişkili sorumlu lezyonun tam lokalizasyonunu tahmin etmedeki yeri araştırıldı.Gereç ve Yöntemler: Çalışmaya göğüs ağrısının ilk altı saati içinde başvuran toplam 251 hasta [147 akut anteriyor miyokart enfarktüsü (125 erkek, 22 kadın ve yaş ortalaması 55,3±10,3) ve 104 akut inferiyor miyokart enfarktüsü (89 erkek, 15 kadın ve yaş ortalaması 54,6±10,1) ] alındı. Tüm hastaların öyküleri alınarak fizik muayeneleri yapıldı. Koroner anjiyografik ve transtorasik ekokardiyografik incelemeleri yapıldı. Akut anteriyor miyokart enfarktüslü hastalar anjiyografik lezyon lokalizasyonuna göre sol inen arter birinci septal dal öncesi `Proksimal LAD' sonrası ise `Distal LAD' olarak iki gruba ayrıldı. Akut inferiyor miyokart enfarktüslü hastalar ise sorumlu koroner artere göre RCA (sağ koroner arter) ve Cx (sirkümfleks arter) olarak, sorumlu lezyonun sağ koroner arter sağ ventrikül dalı öncesi ve sonrasında olmasına göre sırasıyla `Proksimal RCA' ve `Distal RCA' olarak gruplandırıldı. Reperfüzyon tedavisi öncesi en fazla ST değişimi gösteren EKG'ler tarayıcı vasıtasıyla bilgisayar ortamına aktarıldı. Trace V 1.5 programı yardımı ile ST yükselme alanları manuel olarak hesaplandı. Anjiyografik lezyon lokalizasyonu ile ST yükselmesi ve ST yükselme alanının sorumlu lezyon öngörme başarıları SPSS 15.0 ve MedCalc programı kullanılarak karşılaştırıldı.Bulgular: Çalışmamızda akut anteriyor miyokart enfarktüsünde sol inen arter proksimal lezyonunu V1 ST yükselme alanının V1 ST yükselmesinden daha iyi öngördüğü saptandı (p=0,016). Yapılan ROC analizinde V1 ST yükselme alanı için kesim değeri 15 mm² alındığında % 50 duyarlılık ve % 87,4 özgüllük ile sol inen arter proksimal lezyonunu öngördüğü bulundu. Rentrop 0-1 kollateral dolaşım veya TIMI 0-1 akımın saptanan alt grupta ST yüksekliğine göre ST alanının lezyon yerini öngörmede başarısının daha da anlamlı olduğu görüldü (p=0,001). Sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu Proksimal LAD grubunda daha düşük bulundu (p=0,025). Çalışmamızda aile öyküsünün akut anteriyor miyokart enfarktüsü geçiren hastalarda sol inen arter proksimal lezyonunun bağımsız bir belirleyicisi olduğu saptandı (p

Özet (Çeviri)

Purpose: In ST elevation myocardial infarction, the site of occlusion is related to the extension of the myocardial necrosis and the prognosis. There have been several studies that attempted to correlate ST elevation or resiprocal ST depression results with the site of occlusion. However the degree of sucsess of these studies varied. In our study, we investigated the value of ST elevation area, a new parameter calculated by using computer program, to identify the culprit lession localization in patients with ST elevation myocardial infarction.Material and methods: Two hundred fifty one consecutive patients [One hundred forty seven patients (125 male, 22 female and mean age 55,3±10,3 years) with acute anterior myocardial infarction and one hundred four patients (89 male, 15 female and mean age 54,6±10,1) with acute inferior myocardial infarction] whom admitted less than sixth hour of chest pain enrolled the study. All patients history and physical examination were recorded. Coronary angiography and transthorasic echocardiyography were performed. The patients with acute anterior myocardial infarction divided to `Proximal LAD? and `Distal LAD? group as the angiographic lession location in left anterior descending artery before and after first septal branch, respectively. The patients with acute inferior myocardial infarction divided to RCA (right coronary artery) and Cx (circumflex artery) group as the angiographic culprit artery. Acute inferior myocardial infarction patients also divided to `Proximal RCA? and `Distal RCA? group as the angiographic lession location before and after the first major right ventriculer branch. Before reperfusion theraphy the electrocardiogram that shows the maximal ST deviation taken and scanned. ST elevation area was measured manually by Trace V 1.5 program. ST elevation and ST elevation area?s sucsess to predict angiographic lession localization compared by SPSS 15.0 and MedCalc program.Results: We observed that V1 ST elevation area was superior to V1 ST elevation to predict the proximal occlusion of left anterior descending artery (p=0.016). ROC curve analysis showed that when 15 mm² was accepted as a cut of value for predict the proximal occlusion of left anterior descending artery, the sensitvity and the specifity were 50% and 87.4%, respectively. In patients with Rentrop 0-1 collateral circulation and TIMI 0-1 flow, the sucsess of V1 ST elevation area to predict the proximal left anterior descending artery occlusion was better than V1 ST elevation (p=0.001). Left ventricular ejection fraction was more reduced in Proksimal LAD group (p=0.025). Family history was found an independent predictor for proximal left anterior descending artery occlusion (p

Benzer Tezler

  1. Primer PCI yapılan styme'lü hastalarda miyokardiyal blush gradelemesi ile ventriküler repolarizasyon parametreleri arasındaki ilişki

    The relationship between myocardial blush grade and ventricular repolarisation parametres in patients with stemi treated by primary percutan coronary intervention

    CELAL ÖZTEKİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖNDER ÖZTÜRK

    DOÇ. DR. MEHMET ZÜLKİF KARAHAN

  2. ST yükselmeli akut koroner sendromda elektrokardiografi ile suçlu damarın tespiti ve minoca sıklığının belirlenmesi

    Determination of the infarct related artery and minoca frequency in St elevated acute coronary syndrome by electrocardiography

    KHADIJA RAHIMOVA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    KardiyolojiÇukurova Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUSTAFA DEMİRTAŞ

  3. ST yükselmeli miyokard enfarktüsünde primer veya kurtarıcı perkütan girişim öncesi no-reflow fenomeni öngörülebilir mi?

    Is no-reflow phenomenon predictable before primary or rescue percutaneous intervention in ST elevated myocardial infarction?

    NAZİLE BİLGİN DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    KardiyolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NEZİHİ BARIŞ

  4. St yükselmeli miyokard infarktüsünde sol ön inen arter proksimal lezyonlarının tespitinde aVR derivasyonunun değeri

    Value of lead aVr in prediction of the left anterior desending coronary artery proximal lesions in ST-segment elevation myocardial infarction

    NAZİF AYGÜL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    KardiyolojiSelçuk Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MEHMET TOKAÇ