Adolesan disfonksiyonel uterus kanamalı hastaların ve tedaviye yanıtlarının değerlendirilmesi
Dysfunctional uterine bleeding in adolescent girls and evaluation of their response to the treatment
- Tez No: 266700
- Danışmanlar: PROF. DR. ORHAN DERMAN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 71
Özet
Disfonksiyonel uterus kanaması (DUK), adolesan dönemde sık karşılaşılan jinekolojik problemlerdendir ve adolesan dönemde en sık hastaneye acil başvuru nedenidir. Adolesanlarda DUK genellikle hipotalamus hipofiz over (HPO) aksının gelişimsel immatüritesine bağlı olarak anovulasyon nedeniyle oluşur. Vakaların %75'inden fazlasında anovulasyon ya da over fonksiyonlarının azalmasına bağlı olması nedeniyle, bazı otoriteler DUK'u anovulatuvar uterus kanaması olarak adlandırırlar. Tanı, altta yatan herhangi bir neden olmadığında konulur, bu nedenle diğer nedenlerin dışlanması çok önemlidir.Bu çalışmanın amacı adolesan DUK'lu kızlarda tedaviye yanıtın değerlendirilmesi ve adolesanlarda menorajiye neden olan kanama bozukluklarının ve diğer altta yatan nedenlerin sıklığının ortaya konulmasıdır. Çalışma, Hacettepe Üniverstesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Adolesan bölümünde yapılmıştır. Çalışmaya, yaşları 11-16 arasında değişen ve yedi günden uzun süren menstrüel kanama nedeniyle başvuran 36 kız adolesan alınmıştır. Tüm adolesanların menarş, pubarş ve telarş yaşları, menstrüel siklus aralıkları ve kanama gün sayıları, dismenorelerinin olup olmaması sorgulanmıştır. Tüm hastalara fizik muayene yapılmıştır. Yapılan laboratuvar incelemeleri; tam kan sayımı, aktive parsiyel tromboplastin zamanı, protrombin zamanı, karaciğer ve böbrek fonksiyon testleri, von Willebrand faktör antijeni, folikül stimüle edici hormon (FSH), lüteinize edici hormon (LH), progesteron ve prolaktin düzeylerini ve serum tiroid stimüle edici hormon (TSH) düzeyini kapsamaktadır. Herhangi bir kanama parametresinde bozukluk saptanması durumunda hasta hematoloji bölümüne sevk edilmiştir. Altta yatan herhangi bir nedenin saptanmadığı hastalarda DUK'un hipotalamus hipofiz over aksının gelişimsel immatüritesine bağlı olarak meydana geldiği kabul edilmiştir. Tüm hastalara uygulanan tedavi şeması ve tedavi sonrasındaki hemoglobin düzeyleri de not edilmiştir.Hastaların başvuru anındaki hemoglobin değerleri ile tedavi sonrasındaki hemoglobin değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Aynı şekilde hormon tedavisi alan hastaların tedavi öncesi ve sonrası hemoglobin değerleri arasında anlamlı fark bulunmuştur. Ancak, herhangi bir tedavi verilmemiş hastalarda izlem öncesi ve sonrası hemoglobin değerleri arasında anlamlı fark bulunamamıştır. Çalışmamızda 25 hastada (% 69.4) altta yatan organik neden saptanmamış, 9 hastada (% 25) hematolojik bozukluk, 1 hastada (% 2.8) polikistik over sendromu, 1 hastada (% 2.8) ise hipotiroidi saptanmıştır.Sonuç olarak adolesan dönemde DUK son derece sık görülmektedir ve normal fizyolojik gelişimin bir sonucu olarak kabul edilmelidir. Kız adolesanlar, menstürasyonun erken dönemlerinde hem medikal hem de psikolojik eğitim ve destek almalıdırlar. Disfonksiyonel uterus kanamasının tedavisi; belirti ve bulgulara, fizik muayeneye, aneminin varlığına, yokluğuna ve ciddiyetine göre planlanmalıdır. Diğer yandan altta yatan kanama yatkınlığı yönünden de hasta incelenmelidir.
Özet (Çeviri)
Dysfunctional uterine bleeding (DUB) is a gynecologic problem that happens frequently during adolescence and is the most frequent cause of urgent admission to the hospital during adolescence. Dysfunctional uterine bleeding occurs in the adolescent usually because of anovulation, a result of developmental immaturity of the hypothalamic pituitary ovarian (HPO) axis. As anovulation or distruption of normal ovarian function accounts for more than 75 % cases, some authors have advocated referring DUB as anovulatory uterine bleeding. Diagnosis can only be confirmed when there are no other pathology present, so it is important to exclude all the other possibilities.The aim of this study is to evaluate the response to the treatment given to the adolescents having DUB and to assess the frequency of coagulation disorders and the other underlying situations as a cause of menorrhagia in adolescents. The study took place at Hacettepe University İhsan Doğramacı Childrens Hospital Adolescent Unit. We accepted 36 female adolescents between 11-16 years old, having more than 7 days menstrual bleeding to this study. All adolescents were asked for the age of menarche, pubic hair and breast development, menstrual cycle intervals and bleeding days, having dysmenorrhoea or not. All patients have a physical examination. Investigations that were performed were a full blood count, activated partial thromboplastin time, protrombin time, liver and kidney function tests, von Willebrand factor antigen, follicle stimulating hormone (FSH), luteinizing hormone (LH), progesterone, prolactin levels and a serum thyroid stimulating hormone (TSH) level. If any screening test for bleeding disorders were abnormal, patients were referred to a clinical haematologist. If no other pathologies were found, the patients were thought to have DUB as a result of developmental immaturity of the hypothalamic pituitary ovarian axis. All patients management for DUB and the final haemoglobin levels after the therapy were noted.There were statistically significant relationships between the final haemoglobin concentrations and initial haemoglobin concentrations. Also there were statistically significant relationships between the final haemoglobin concantrations and initial haemoglobin concantrations of the patients who take hormone therapy. However we did not determine any statistically significant relation between the final haemoglobin concantrations and initial haemoglobin concantrations of the patients who have no therapy. In our study 25 of our patients (69.4 %) have developmental immaturity of the hypothalamic pituitary ovarian axis, 9 patients (25 %) have bleeding disorders, 1 patient (2.8 %) has polycystic ovary syndrome (PCOS) and 1 patient (2.8 %) has hypothyroidism.In conclusion, DUB is extremely common in young adolescents, and can be regarded as a part of normal physiologic development. An adolescent girl should be given both medical and psychological education and support during those early years of menstruation. Management of dysfunctional uterine bleeding is based on presenting signs and symptomps; examination findings; and the presence, absence, or severity of associated anemia. It is also important to exclude an underlying hematologic disease.
Benzer Tezler
- Anormal uterus kanamalı adolesanlarda kombine oral kontraseptif ile östrojenli transdermal yama ve oral progesteron kombine tedavisinin karşılaştırılması
Comparison of combined oral contraceptives, and transdermal estrogen patch combined with oral progesterone in adolescents with abnormal uterine bleeding
HASAN BORA ULUKAPI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıEskişehir Osmangazi ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ENVER ŞİMŞEK
- Pediatri kliniklerinden istenen kadın hastalıkları ve doğumkonsültasyonlarının değerlendirilmesi
Evaluation of consultations for obstetrics and gynecological conditions requested from pediatric clinics
EMİNE YILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMersin ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZLEM TEZOL
- Menorajili adolesan ve genç kadınlarda pıhtılaşma kusurlarının araştırılması
Bleeding disorders in adolescents and young women presenting with menorrhagia
SUAR ÇAKI KILIÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
HematolojiKocaeli ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NAZAN SARPER
- Polikistik over sendromu olan adölesanlarla sağlıklı adölesanların aerobik kapasite ve fiziksel uygunluk seviyesinin karşılaştırılması
Comparison of aerobic capacity and physical fitness levels of adolescents with polycystic ovary syndrome and healthy adolescents
ŞEYMA BÜLBÜL
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Fizyoterapi ve RehabilitasyonHacettepe ÜniversitesiFizik Tedavi ve Rehabilitasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EBRU ÇALIK KÜTÜKCÜ
- Adölesan polikistik over sendromlu hastalarda kisspeptin, leptin, nöropeptit y ve nörokinin b düzeyleri
Kisspeptin, leptin, neuropeptid y and neurokinin b levels in adolescents with polycystic ovary syndrome
İSMAİL GÜZELKAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAtatürk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZERRİN ORBAK