Patent duktus arteriyozuslu prematürelerde tekrarlanan oral ibuprofen tedavisinin etkinliği ve güvenilirliği
The effectivity and safety of repeated oral ibuprofen treatment in prematures with Patent Ductus Arteriosus
- Tez No: 272972
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HAŞİM OLGUN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Patent duktus arteriyozus, Prematüre, İbuprofen, Nekrotizan enterokolit, Bronkopulmoner displazi, Patent ductus arteriosus, premature, ibuprofen, necrotizing enterocolitis, bronchopulmonary dysplasia
- Yıl: 2011
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Atatürk Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 74
Özet
Prematüre bebeklerde önemli derecede hemodinamik dengesizliğe yol açan patent duktus arteriyozus (PDA) tıbbi ya da cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilse de her iki tedavi seçeneğinin seçimi konusunda günümüzde halen tartışmalar devam etmektedir ve yarar zarar ilişkisi üzerine görüş birliğine henüz varılamamıştır.Çalışmamızın amacı, hemodinamik olarak önemli PDA saptanan prematüre bebeklerde enteral ibuprofenin duktus arteriyozusun kapanması üzerine etkinliğini ve yan etkilerini belirlemek, ibuprofen tedavisine cevap alınamadığında bu tedavinin tekrarlanması ile kaybedilen zamanda ortaya çıkabilecek olası PDA ilişkili komplikasyonların erken cerrahi ligasyonla önlenip önlenemeyeceği konusunda deneyimlerimizin aktarılmasıdır.Çalışmamızda Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde Mart 2008 - Mayıs 2010 tarihleri arasında izlenen, klinik ve ekokardiografik olarak PDA tanısı alan, hemodinamik olarak önemli (M-mod ekokardiyografi ile sol atriyum/aort kökü oranı >1.3 veya renkli Doppler ekokardiyografi ile duktal çap >1.5mm olması) PDA'sı saptanıp duktus arteriyozusunun kapatılması için medikal tedavi verilmesi uygun görülen 37 hafta altındaki 100 bebeğin sonuçları retrospektif olarak incelendi. Kliniğimizde patent duktus arteriyozusun medikal yolla kapatılması için ibuprofenin ilk dozu 10 mg/kg olarak nazogastrik sonda ile uygulanır. Daha sonra 24 saat ara ile 5 mg/kg'dan olmak üzere 2 doz daha enteral ibuprofen verilir (1 kür). Üçüncü doz verildikten sonraki ilk 24 saat içinde hastalar klinik ve ekokardiyografik olarak değerlendirilir. Tedavinin başarısız olduğu vakalara klinik ve laboratuar durumları uygunsa 2. ve 3. kür tedavileri verilir.Çalışmamızda olguların tamamında enteral ibuprofen tedavisi ile PDA kapanma oranı %88 olarak bulundu. Çalışmamızda tek kür ibuprofen tedavisi ile PDA kapanma oranı %71 olarak bulunurken iki kür tedavide %40 üç kür tedavi ile bu oran %35 idi. Enteral ibuprofen tedavisi ile PDA'sı kapanmayan 11 hastanın duktus arteriyozusları cerrahi yolla kapatıldı.Çalışmamızda nekrotizan enterokolit gelişme oranı %8 olarak bulundu. Tek kür tedavi ile PDA'sı kapatılan 67 hastanın on sekizinde (%26.9) bronkopulmoner displazi (BPD) gelişirken, çoklu kür tedavi ile PDA'sı kapatılan 27 hastanın on üçünde (%48.1) BPD gelişti. İki kür tedavi alan 13 hastanın altısında (%46) BPD gelişirken, üç kür tedavi alan 14 hastanın yedisinde (%50) BPD geliştiği tepit edildi.Sonuç olarak; enteral ibuprofen tedavisi, hemodinamik olarak önemli PDA saptanan prematüre bebeklerde güvenle kullanılabilecek, yan etkileri az, kolay ulaşılabilir, etkili bir uygulamadır. Enteral ibuprofene cevap alınamayan olguların duktus arteriyozusları, PDA komplikasyonlarından bebeklerin korunabilmesi için erken dönemde cerrahi yolla kapatılmalıdır.
Özet (Çeviri)
Altough patent ductus arteriosus (PDA) leading to significant hemodynamic changes in premature babies can be cured by means of medical or or surgical methods, debate about selection of the treatment method is stil ongoing, and there is not a consensus about the profit-damage relation.The aim of this study is to determine the effectivity of enteral ibuprofen on PDA closure, and its adverse effects in premature babies with hemodynamically significant PDA, and to investigate whether PDA related complications that can occur as a result of the delayed time due to the repeated tratment courses can be prevented by earlier surgical ligation.In our study, the medical records of the 100 preterm babies were evaluated retrospectivelly. They were followed in newborn intensive care unit of Ataturk University school of medicine between March 2008 and May 2010. All clinically and echocardiographically had hemodinamically significant (Left atrial/Aortic root ratio >1.3 or the narrowest diameter of the PDA shunt on color doppler echocardiography >1.5 mm) PDA. In all the gestational age was under 37 weeks and all babies were suitable for medical treatment. In oue clinic the preterm babies with with PDA are being treated by foolowing way; the first dose of ibuprofen is applied as 10 mg/kg by means of nasogastric catheter, then two consecutive doses of 5 mg/kg with 24 hour intervals (1 cure) are given. During the first 24 hours after the third dose, the patients are being evaluated clinically and echocardiographically again to evalute the response. If the treatment fails, the second and the third cure treatments are given if the laboratory and clinic status of the patients are suitable.In our study, after all courses, the rate of PDA closing with enteral ibuprofen treatment was found as 88%. The rate was 71%, after first cure, 40% after second course and 35% after third course. In 11 patients PDA was closed by surgical ligation. The NEC frequency was 8% in our study. Among patients in whom the PDA closed after the first cure the BPD frequency was 26.9% (18/67), nevertheless it was 48.1% (13/27) among patients in whom PDA closed after multipl courses. BPD frequency was 46% after second cure and 50% after third course.In conclusion, in preterm babies with hemodinamically significant PDA, as an easy accessible and applicable agent the enteral ibuprofen is affective, and safe with little side effects. In case of treatment failure in order to prevent the complications that can be related to prolonged ductal patensy earlier surgical ligation should be kept in mind.
Benzer Tezler
- 29. gebelik haftasından erken doğan prematüre bebeklerde Patent duktus arteriyozus'un erken tarama ve tedavisinin pulmoner hemoraji ve mortalite üzerine etkisi
The effect of early screening and treatment of Patent ductus arteriosus on pulmonary hemorrhage and mortality in premature babies born before 29 weeks of gestation
HATİCE ALBAYRAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
KardiyolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HASİBE CANAN AYGÜN
- Patent duktus arteriozuslu olgularda serum BNP düzeyleri
Serum BNP levels in patent ductus arteriosus cases
DEFNE ENGÜR
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAdnan Menderes ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MÜNEVVER KAYNAK TÜRKMEN
- Yenidoğanlarda patent duktus arteriyozusun agresif tedavi ile veya tedavisiz takibinin etkilerinin incelenmesi
Investigation of the effects of aggressive treatment with or without treatment of patent ductus arteriosus in newborns
SUNA ADEVİYE DİNÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HANİFİ SOYLU
- Patent duktus arteriyozus nedeniyle kardiyolojik değerlendirme yapılan prematüre bebeklerde, erken veya geç değerlendirmenin morbidite ve mortalite üzerine etkisi
The effect of early or late examination on morbidity and mortality in premature infants undergoing cardiologic examination for patent ductus arteriosus
ŞUAYİP KESKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SÜLEYMAN SUNKAK
- Prematüre bebeklerde patent duktus arteriyozus tedavisi için verilen enteral ibuprofenin her doz sonrasında etkinliğinin belirlenmesi
Efficiency of enteral ibuprofen for treatment of patent ductus arteriosus in premature infants
İRFAN OĞUZ ŞAHİN
Tıpta Yan Dal Uzmanlık
Türkçe
2013
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAtatürk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAŞİM OLGUN