Geri Dön

Görünürlük uzamlarında kamusallık, denetim, mahremiyet: İstanbul örneğinde kameralı gözetimin sosyo-politiği

Publicity, control and privacy in the spaces of visibility: Socio-politics of the video surveillance in the Istanbul case

  1. Tez No: 285871
  2. Yazar: AYŞE MERMUTLU
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ÖMER AYTAÇ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Kamu Yönetimi, Sosyoloji, Public Administration, Sociology
  6. Anahtar Kelimeler: Kameralı gözetim, kentsel kamusallık, denetim, mahremiyet, bakışın idaresi, kentsel mekân, kent tecrübesi, güvenlik, Video surveillance, urban publicity, control, privacy, management of the gaze, urban space, urban experience, security
  7. Yıl: 2010
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Fırat Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sosyoloji Bölümü
  12. Bilim Dalı: Sosyoloji Ana Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 151

Özet

Kentsel mekânların kameralı gözetimi risk, korku ve yüksek suç oranları ile karakterize olan çağdaş kent yaşamının hayati bir bileşeni haline gelmiştir. Kameraların kent mekânlarındaki hızlı yayılımı, bazı kriminolojistler tarafından risk yönetimi stratejilerine dayalı yeni bir kriminoloji yaklaşımının göstergelerinden biri olarak değerlendirilmektedir. Bu değerlendirme, kameraları bir suç önleme enstrümanı olarak seferber etme sürecinde neo-liberal kent yönetiminin gündeme getirdiği kimi gerekirliklerin rolünü dikkate alma yönündeki bir eğilimi de içermektedir. Küresel pazarın yatırımcıları ve tüketicileri için daha cazip bir uğrak haline gelme arayışında kent, güvenli ve istikrarlı bir yer olmaya zorlanmakta ve kameralar, bu türden mekânların gerçekliğinin değilse bile imajının üretilmesinde hayati bir fonksiyon yerine getirmektedir. Kentsel mekânların metalaşması sonucunu da doğuran bu sterilleştirme süreci, sahte kamusallıkların üretilmesinden de sorumlu tutulmaktadır. Kent yaşamına özgü karmaşıklığı yönetme ve farklılıkları bir arada tutma yetisinden yoksun olan çağdaş kent kamusallığı, bir türdeşleşme süreci ile karakterize olmaktadır. Bu durum da, kendi başına, kentsel mekânların kameralı gözetim ile denetlenmesi girişimini anlamlı hale getirmektedir.Bu çalışmada, kameralı gözetimin kent tecrübesi ve daha genelde kentsel kamusallık üzerindeki olası etkiselliğinin araştırılması amaçlanmaktadır. Çalışmanın kuramsal hareket noktasını, yetkin ifadesini Panopticon'da bulan, bakış ile iktidarı özdeşleştirme eğiliminin eleştirel bir yeniden değerlendirmesi oluşturmaktadır. Söz konusu bağlamda, `bakışın idaresi' çalışmanın anahtar nosyonu olarak öne çıkmaktadır. Buradan hareketle, kamerada temsil olunan bakışın kentsel mekânlara dâhil olma ve bu mekânların haricine düşme biçimleri anlaşılmaya çalışılmaktadır. Bu amaca yönelik olarak gerçekleştirilen alan araştırmasında, İstanbul'da kameralarla gözetlenmekte olan kamuya açık 14 ayrı noktada 469 kişi ile görüşülmüştür. Alan araştırması sonucu elde edilen veriler kameraların mevcudiyetine ilişkin farkındalık, kameralarla gözetleniyor olmanın denetim ve mahremiyete ilişkin içerimleri, bir pratik olarak kameralı gözetimin söylemsel kuruluşu ve güvenlik retoriğinin bu bağlamdaki yeri gibi parametre ve sorunlar esas alınarak analiz edilmiştir.Bu veriler ışığında, kamerada cisimleşen bakışın idaresinde iki faktör özellikle önemli görülmektedir: kameraların anonimlikle karakterize olan mekânlarda konumlandırılmış olması ve güvenlik retoriği. Verilerin analizi; kameraların mevcudiyetinin ona atfedilen belli bir güvenlik işlevi üzerinden onaylandığını, kameraların risk ve güvenlik terimlerine de konu olabilecek anonim mekânlarda konumlandırılmasının uygun görüldüğünü, bununla birlikte kamerada cisimleşen bakışın her halükarda mekânın dışına düşme eğilimi taşıdığını ve özellikle veri güvenliği ile ilgili endişelerin cari olduğunu ortaya koymuştur. Bunlara ilaveten, suiistimal endişesi ile güvenlik retoriğinin görece naif olmayan bir alımlanışı arasında ve yine suiistimal endişesi ile yasal/hukuki düzenlemeye yönelik talepte bulunma arasında pozitif yönlü korelasyonlar saptanmıştır. Yasal/hukuki düzenlemeye yönelik taleplerin de kameraların mekânsal dağılımından ziyade görüntü verilerinin güvenliğine ilişkin olduğu görülmektedir. Mekânların anonimliği ve güvenlik retoriğinin yanı sıra, veri güvenliği ve verilerin kullanımını düzenleyen mekanizmaların da kamerada temsil olunan bakışın indirgenemez hariciliğinin telafisinde önemli bir işlev üstleneceği anlaşılmaktadır. Kamerada temsil olan bakışın kentsel mekânlara dâhil olması ve kent tecrübesinin bir bileşeni haline gelmesi, onun idare edilebilirlik kapasitesi ile ilgilidir.

Özet (Çeviri)

Video surveillance of the urban spaces has become a crucial aspect of the contemporary city life which is characterized mostly by risk, fear and high crime rates. The rapid diffusion of the cameras across urban spaces is appraised by some criminologists as one of the manifestations of a new criminological approach based on risk government strategies. This evaluation includes also a tendency of considering the part of certain requirements in the process of deployment of surveillance cameras as a crime prevention tool that have brought on the agenda by the neo-liberal city government. In search of rendering it more attractive for the investments and consumers of the global market, the city is forced to become a safe and stable place and the cameras fulfill a crucial function in creating if not a reality, an image of such places. This purification process of the urban spaces resulting also in the commodification of those spaces is also taken responsible for producing false publicities. Depriving of the power to manage the complexity peculiar to the city life and hold all of the differences together, contemporary urban publicity is characterized by a homogenization process. This situation itself also makes significant the attempt of controlling urban spaces by way of the video surveillance.In this study it is aimed to investigate the possible effect of the video surveillance on the urban experience and more generally on the urban publicity. The theoretical starting point of the study is a critical reassessment of the gaze-power equation which finds its perfect statement in the Panopticon. In this context, `management of the gaze? constitutes the key notion of the study. From that point of view, it is tried to find out the manner of the inclusion in and the exclusion from urban spaces of the gaze embodied in the camera. In the field work to this end a total of 469 interviews have been conducted with those passers-by at the 14 selected open-street areas under surveillance in Istanbul. The data obtained from the survey was analyzed with respect to such parameters and issues as the awareness of the presence of cameras, implications of being under surveillance concerning to the control and privacy, discursive construction of the practice and the part of security rhetoric in that context.In the light of the data, two factors are found highly important as to the management of the gaze embodied in the camera: deployment of the cameras in the spaces characterized by anonymity and the security rhetoric. The analysis of the data has shown that the presence of the cameras is affirmed by way of a certain security function attributed to it; the deployment of the cameras is found suitable for the anonymous spaces that can also be subject to the terms of risk and security; the gaze embodied in the camera nevertheless have a tendency of falling out of the space in any case and especially the concerns about data protection are prevailing. In addition it has been found positive correlation between the fear of abuse and the relatively non-naïve recognition of the security rhetoric; and also between the fear of abuse and regulatory demands. It has been also seen that the regulatory demands is relating to the data protection rather than to the spatial distribution of the cameras. Besides the anonymity of spaces and the security rhetoric, the data protection and mechanisms to regulate the use of the data would have an important part in the compensation of irreducible exteriority of the gaze embodied in the camera. It is depending on the capacity of manageability of the gaze to be included in urban space and become a component of the urban experience.

Benzer Tezler

  1. A resilience engineering approach to mitigate confined space hazards on FPSO units

    FPSO ünitelerinde kapalı alan tehlikelerini azaltmakiçin dayanıklılık mühendisliği yaklaşımı

    ERTUĞRUL MOLLAAHMETOĞLU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Deniz Bilimleriİstanbul Teknik Üniversitesi

    Gemi ve Deniz Teknoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYHAN MENTEŞ

  2. Turbulent flow and acoustic predictions over open cavityconfigurations at transonic speeds

    Transonik hızlardaki açık kavitekonfigürasyonlarının türbülanslı akış ve akustiktahmini

    SEYFETTİN ÇOŞKUN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Havacılık MühendisliğiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Havacılık ve Uzay Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YUSUF ÖZYÖRÜK

  3. CBS tabanlı görünürlük analizlerinin şehir planlama süreçlerine entegrasyonu

    Integration of GIS based visibility analysis into urban planning process

    HATEM K.M. ABUAZAB

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Mühendislik BilimleriKonya Teknik Üniversitesi

    Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET TOPÇU

  4. Weighted multi-visibility analysis on directional paths

    Yönlü hatlarda ağırlıklı çoklu-görünürlük analizi

    ÇAĞIL ŞEKER

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2010

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Jeodezi ve Coğrafi Bilgi Teknolojileri Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. VEDAT TOPRAK

  5. Improved viewshed analysis algorithms for avionics applications

    Aviyonik uygulamalar için geliştirilmiş görünürlük analizi algoritmaları

    MUSTAFA ÖZKIDIK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve KontrolOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Bilişim Sistemleri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALTAN KOÇYİĞİT