Geri Dön

Nonmelanom nazal cilt tümörleri ve rekonstrüksiyon yöntemleri

Nonmelanoma nasal skin cansers and reconstruction methods

  1. Tez No: 294288
  2. Yazar: İSA KAYA
  3. Danışmanlar: PROF. DR. FAZIL APAYDIN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 115

Özet

Bu çalışmada, 2004-2010 yıllarıarasında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kulak BurunBoğaz Hastalıklarıkliniğinde burun cildi tümörü nedeniyle tedavi gören 188 hastanındemografik verileri, tümör histopatolojisi, yerleşimi ve yapılan tedavileri açılarındandeğerlendirilmiştir. Toplam 188 hastanın 116'sı erkek 72'si bayandır. Hastalarımızınyaşlarıdeğerlendirildiğinde ortalama yaş 63.8 ( 29-88 arası) olarak saptanmıştır.Hastalarımızın büyük çoğunluğu dermatoloji kliniği, dişhekimliği fakültesive kliniğimizin oluşturduğu çalışma grubunun, ortaklaşa yaptığıdüzenli toplantılardadeğerlendirilen ve tedavisi beraber kararlaştırılan hastalardan oluşmaktadır. Bu hastalarıntümünün fotoğrafik dökümantasyonu yapılmışve bilgisayar programında anamnez,patoloji, demografik özellikleri, uygulanan cerrahi ve takipleri kayıtlanmıştır.188 hastadan 6 (% 3.2 ) tanesinde takiplerinde burunun farklısubünitelerinde yenicilt kanseri saptanmıştır. 5 ( % 2.6) hastada ise takiplerinde nüks geliştiği saptanmıştır.188 hastanın 18 tanesinde aynızamanda yüzün farklıünitelerinde tümör saptanarak eşzamanlıtedavi edildiler. 4 hastada ise aynızamanda burunun farklısubünitesinde tümörsaptanarak aynıseansda tedavi edildiler. Toplamda 22 (% 11.7) hastada multpl lezyonsaptanarak aynıseansda tedavi edilmiş oldu.Burun cildi kanserlerinin etiyolojik nedenleri arasında en çok üzerinde durulanfaktör güneş ışığına maruziyettir. Güneş ışığına maruziyet özellikle mesleğe bağlıolarak artış göstermektedir. Hastalarımızdan 69 kişi ile en fazla sayıyı oluşturan çiftçilikleuğraşan hastalar bu gerçeği doğrulamaktadır.Hastalarımızın ortalama takip süresi 39.8 ay ve en uzun takip süremiz ise 81aydır. Olgularımızda toplamada 5 (% 2.6) hastada takip sürecinde rekürren tümör saptadık.Tüm lezyonların postoperatif patoloji sonuçları incelendiğinde En sık görülenhistopatolojik tanı BHK (n=167, % 82.6) olarak saptanırken , sonrasında SHK (n=20, % 10),Bazoskuamöz Karsinom ( n= 7, % 3.5) Aktinik Keratoz (n=6, % 2.9) ve Kerataoakantom (n=2, % 1) olarak saptanmıştırLezyonların bulunduğu burun estetik ünitelerinin incelenmesi sonucunda 188 hastadasaptanarak müdahale edilen 202 lezyonun, 59 ( % 29.2) tanesinin ala nazide, 50 ( % 24.7)tanesi nazal yan duvarda, 44 ( % 21.7) tanesi dorsumda, 41 (% 20.2) tanesi nazal tipte ve 8 (%3.5) tanesi ise kolumellada bulunduğu saptanmıştırYapılan müdahaleler, kriyoterapi, sekonder iyileşme, primer kapatma ,serbest ciltgrefti, lokal flep, subtotal rekonstrüksiyon, radyoterapi ve protez uygulması olmak üzere 7 anagruba ayrıldı.En sık kullanılan onarım tekniği fleple ile onarımdı(n=114, % 56.4 ). Primer kapatmatoplam 16 (% 7.9 ) lezyona uygulanırken 38 (% 18.8) lezyona serbest cilt grefti ilerekonstrüksiyon ve 2 (%1) lezyona konka auriculadan alınan kompozit greft ilerekonsrüksiyon uygulandı. Ala nazide lezyonu olan 3, kolumellada lezyonu olan 1 hasta olmaküzere toplamda 4 ( %2 ) hastaya rezeksiyon sonrasıloj sekonder iyileşmeye bırakıldı.Paramedian alın flebi ile subtotal nazal rekonstüksiyon 19 (% 9.4 ) hastada uygulandı.Skuamöz hücreli karsinomu olan 1 (% 0.5) olgumuzda ise peroperatif gönderilen frozensonuçlarına göre rezeksiyon genişletilerek sonucunda total nazal amputayona gidilmekzorunda kalınmışve rekonstrüksiyonun nazal protez ile yapılmasına karar verilmiştir. 1 (%0.5 ) hasta kendi isteğiyle radyoterapi tedavisini tercih etmiştir. Ayrıca 4`ü nazal tipde, 2'sidorsumda ve 1'i ala nazide olmak üzere 7 ( % 3.5) hastaya kriyoterapi uygulanmıştır.Rezeksiyon sonrasıoluşan defektin rekonstrüksiyonunda kullanılan en sık flep, 38lezyona uygulanan nazolabiyal flep iken, 31 lezyona bilobe flep, 19 lezyona paramedian alınflebi, 16 lezyona glabellar ilerletme flebi, 12 lezyona malar ilerletme flebi, 8 lezyona V-Yilerletme flebi, 5 lezyona ada flebi ve nazal tipde lezyonu olan 1 hastaya da ankor flepuygulanmıştır.Flep komplikasyonu 2 ( %1.5) hastada saptanmıştırBurunun birkaç subünitini birden tutan ve geniş kartilaj destrüksiyonu yapabilenagresif tümörlerde subtotal ve total nazal rekosntüksiyon için en kullanışlıflep olanparamedian alın flebi toplamda 19 hastaya uygulanmıştır. Tüm hastalarda nazal iskelet yapıkartilaj greftlerle tekrar oluşturulmuştur. Bütün hastalarda postoperatif 5. hafta lokal anestezialtında flep pedikül kesilmesi uygulanmıştır. Paramedian alın flebi uygulanan 1 hastada flepdistalinde nekrotik dokular oluşmuşve yapılan debridman ve pansumanlarla sorungiderilmiştir.Sonuç olarak cilt kanserlerinin, insidansısürekli olarak artan ve tüm dünyada en çokgörülen kanser türü olmasınedeni ile tüm doktorlar tarafından erken tanınmasıçokönemlidir. Kulak Burun Boğaz Hastalıklarıhekimleri için ise cilt kanserlerinin en fazlabaşboyun bölgesinde ve burada da burun bölgesinde görülmesi, çoğunluğunun cerrahitedavi ve rekonstrüksiyon gerektirmesi dikkate alınmasıgereken özelliklerdir. Burununyüzde estetik açıdan en dikkat çekici organlarından birisi olmasıve fonksiyonel açıdanönemli görevlerinin olmasıda göz önünde tutulursa bu tümörler dahada önemkazanmaktadır.Bu nedenlerle, elde edilen veriler ışığında ve literatür taramasına dayanarakmeslektaşlarımıza, bu lezyonlarıerken tanıma, cerrahi yöntemleri ve rekonstrüksiyontekniklerini uygulama konusunda teorik bilgiler vermek ve pratik uygulamalarınayardımcıolmak amacıile bu tez yazılmıştır.

Özet (Çeviri)

Nose is one of the most insight areas of the body and reconstruction of the nose aftersurgical procedures is a very difficult and spesifical matter. Human face, specially the nose,effects one at first sight and may cause prejudice centurions. Skin is one of the largest andheavy organs of the human body. Because of its broad surface and being exposed to sunlightoften there is an increased insidance of the skin cancer. Skin cancers are the most determiningcancer among the human cancers. İn spite of whole body is surrounded by the skin, becauseof the protecting effect of the dress , head and neck area specially the nose is the mostcommon area threatened by the skin cancers.Most detected malign tumors of the skin are basal cell carcinoma, scuamose cellcarcinoma and malign melanoma. Most common type is basal cell carcinoma and second isscuamose cell carcinoma . Biologic behaviour of these tumors show difference. Most of theskin cancers are non melanoma type and this fact is considered as an possitive prognosticfactor because of malign melanoma is very agressive tumor with a short time of survival rates.Dermal and subdermal structures of the nose have rich blood circulation and this factbrings of possibility of preparing different types of skin flaps. Site of the deffective area,incissions which made previous procedures, aesthetic lines of the skin of face and redundantskin areas are the major factors which effect the choice of type of skin flap. Surgery may bedone under by general or lokal anesthesia depends on surgical technique and patient?smedical situation. Main indications of postoperative radiotherapy are perineural invasion,servical lymphoid metastasis, extracapsuler lymph node metastasis, some selected patientswith recurrrent disease and some selected patients which has rest of cancer after surgery.It is necessary for ENT practioners to know nature of skin cancers because they arelocalised on the nose area. Making diagnosis and knowing treatment modalities of thesetumors is a very special matter.It is widely known that in most patients medical treatment isnot enough and surgical excision is necessary.Excision is not enough because after resectionof tumor proper reconstruction of defected area mus be necessary.There is an increased attention among whole ENT specialist in the world to these kindof tumors of late years and our clinic try to bring of this attention to the clinical practisecorrespondingly.To provide data interchange between different clinics there is a combinedworking group named as EGEYA concil consists of dermatology, otolaryngology anddentistry clinics specially is isterested in head and neck and oral lesions in University ofEge.Patients are documented photographically and detailed history,pathologic results,surgicalprcedures and follow-ups are recorded in a special computer programme. In last seven years188 individuals which have skin cancer of nose are evaluated and 202 skin lesions had treatedwith surgery.In this research we intend to share datas about the skin cancers of the nose which wemade surgery. Demographical informations of patients,surgical approches,different flaptechniques for reconstruction,planning of the flap for each nose unit an follow-up results wereshared.In the light of these datas and according to literature we aimed to help our colleaguesto have some useful theorical and practical informations principally surgical andreconstruction techniques for skin cancers of the nose.

Benzer Tezler

  1. Bazal hücreli karsinom olgularında nüks saptanmasında videodermoskopi ve reflektans konfokal mikroskopi yöntemlerinin karşılaştırılması

    Comparison of videodermoscopy and reflectance confocal microscopy methods in detection of recurrence in basal cell carcinoma cases

    ESMA İNAN YÜKSEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    DermatolojiSağlık Bakanlığı

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET SALİH GÜREL

  2. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi, Medikal Onkoloji Kliniği'nde takipli olan meme kanserli kranial metastaz gelişen hastalarda sağ kalımı etkileyen faktörlerin retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of the factor affecting survival in patients with breast cancer who developed brain metastasis followed up at The Medical Oncology Clinic of the Dicle University Medical Faculty

    CEVAHİR SUVARİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    OnkolojiDicle Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ZUHAT URAKÇI

  3. Non-melanom cilt kanserli hastalarda oksidatif DNA hasarı ve vitamin A, E ile 25-hidroksi vitamin D düzeylerinin belirlenmesi

    Investigation of oxidative DNA damage, vitamin A, vitamin E and 25-hydroxy vitamin D levels in patients with nonmleanoma skin cancer

    GÖNÜL TEKİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    BiyokimyaYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HAMİT HAKAN ALP

  4. Non-melanom deri tümörlerinin tanısında Tzanck smearin tanısal değeri

    Diagnostic value of Tzanck smear in the diagnosis of non-melanoma skin tumors

    ŞULE NERGİZ BAYKARA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    DermatolojiDicle Üniversitesi

    Dahili Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. MEHMET HARMAN

  5. Development of JAK1 sIRNA mediated nanotherapeutics for non-melanoma skin cancer therapy

    Non-melanom cilt kanseri tedavisi için JAK1 sİRNA aracılı nanoterapötiklerin geliştirilmesi

    MİNELA ASLAN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    BiyomühendislikHacettepe Üniversitesi

    Biyomühendislik Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. KEZBAN ULUBAYRAM

    PROF. DR. İPEK EROĞLU