Geri Dön

Avrupa Birliği'nin gelişen sınır politikalarının Türkiye'ye etkisi: Frontex ve Interreg

The effects of developing border policies of European Union on Turkey: Frontex and Interreg

  1. Tez No: 294706
  2. Yazar: PINAR ÇOLAK
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. BAHAR RUMELİLİ
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2011
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Harp Akademileri Komutanlığı
  10. Enstitü: Stratejik Araştırmalar Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Strateji ve Stratejik Araştırmalar Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 130

Özet

Avrupa Birliği'nin sınırları, yaşanan önemli genişleme dalgalarından sonra tartışılan konuların başında gelmeye başlamıştır. Bu tartışmalar, bir taraftan birliğin sınırlarının nihai halinin nerede sonlanacağı üzerine odaklanırken, bir taraftan da genişleme dalgaları neticesinde ulaştığı yeni sınırlara yönelik politikaları konu edinmektedir. AB, uzun yıllardır birçok farklı boyutu ile incelenmiştir. Özellikle son zamanlarda AB'nin sınır politikaları konusunda da gelişen bir literatür söz konusudur. Bu çalışma ile birliğin sınır politikalarının Türkiye açısından karşılaştırmalı olarak ele alınmasıyla literatüre bir katkı sağlamak amaçlanmıştır.Küreselleşme ile beraber her ne kadar devletlerin sınırlarının önemini kaybettiği şeklinde tartışmalar söz konusu olsa da, günümüzde sınırlar önemini korumakla beraber yapı ve işlevleri ile değerlendirilmeye başlanmıştır. Bunun en önemli nedeni tarihsel süreçte sınır kavramının içeriğinde yaşanan değişim gibi jeopolitik teorilerde de yaşanan kayıştır. Böylece sınırlar, artık sadece fiziki ya da siyasi boyutu ile ele alınmakla kalmamakta, eleştirel jeopolitiğin ortaya koyduğu sosyal, stratejik ve ekonomik boyutları ile de değerlendirilmektedir. Eleştirel jeopolitik bakış açısından hareket edildiğinde sınırları, harita üzerindeki çizgiler olarak ele almaktan öte insanların onlara verdiği anlamlarla şekillenen sosyal olgular olarak değerlendirmek gerekmektedir. Bu sebepten sınırların yapı ve işlevlerinin ne olduğu noktası da önem kazanan yerlerden biri olmaktadır.Bu tez çalışmasında eleştirel jeopolitik teorisinin sınıra yaklaşımı konusunda ortaya koyduğu temel değerlendirmeler göz önüne alınarak AB'nin gelişen sınır politikalarının genelde tüm birlik komşusu ülkeler ile olan sınıra yapmış olduğu etki açısından özelde ise Türkiye sınırının yapı ve işlevine yapmış olduğu etki açısından incelenmiştir. Bu nedenden öncelikle sınır kavramının tarihsel açıdan dönüşümü, eleştirel jeopolitik teorisinin temel yaklaşımları ve bu çerçevede sınırların yapı ve işlevlerine göre sınıflandırılması incelenmiş, sonrasında bu bilgiler ışığında AB'nin sınırları analiz edilmiştir. Bulgular ve yorumlar bölümünde de AB sınır politikalarından en güncel olan Frontex ve Interreg politikaları ve bu iki politikanın Türkiye-AB sınırına yapmış olduğu etki değerlendirilmiştir.Araştırmanın sonucunda, sınır kavramını bu değişen anlamları ile beraber incelediğimizde AB açısından vurgulanması gereken önemli noktalar karşımıza çıkmıştır. AB'nin farklı sınırlarına ve farklı coğrafyalarına yönelik farklı sınır algılarının ve politikalarının olduğu, bu nedenden AB sınırının tekil bir yapı ve işlevinin olmadığı göze çarpmaktadır. Aksine farklı sınır bölgeleri, farklı yapı ve işlevlerle donatılabilmekte; kimi zaman aynı ülke ile sınırı, farklı işlevleri bünyesinde barındıran politikalar ile şekillenmektedir. Bu durum AB açısından sınırdaşlarına yönelik ortak bir sınır algısının ve politikasının olmadığını gözler önüne sermektedir.Bu farklılaşan sınır algısı, birliğin geliştirdiği sınır politikalarına da yansımakta, kimi bölgelere daha kapsayıcı ve işbirliği odaklı politikalar geliştirirken, kimilerine daha dışlayıcı ve güvenlik odaklı yaklaşmasına neden olmaktadır. Birliğin sınırdaş ve komşu ülkelerinden biri olan Türkiye'ye yönelik geliştirdiği sınır politikaları da, sınırlara birçok farklı anlam ve yapı yüklemektedir. Türkiye ile AB sınırında hem güvenlik odaklı bir sınır politikası olarak Frontex hem de sınıra işbirliği odaklı bakış açısını yansıtan ise Interreg politikası yürütülmektedir. Frontex politikası ile ulus devletin katı sınırlarına dönüşen bu bölgede bir yandan da Interreg politikası ile etkileşim sağlanmaya çalışılmaktadır. Görüldüğü gibi AB'nin çelişen sınır politikaları, tek bir sınırdaş ülkesi ile olan sınırlarında bile görülmektedir. Sınır ötesi işbirliği konsepti içerisinde çok daha aktif bir sınır olan Bulgaristan sınırına karşı, sınır güvenliğinin ön planda olduğu Yunanistan sınırı arasında çok ciddi farklılıklar söz konusudur. Bu durum AB'nin geliştirdiği sınır politikaları ile o bölgeye ne derece etki yaptığını gözler önüne sermektedir.AB'nin geliştirmiş olduğu sınır politikalarının Türkiye-AB ilişkileri açısından ele alınması da başka bir çalışmada ayrıntılı olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak genel bir tablo olarak sınır politikalarının AB ilişkilerine yapmış olduğu bazı önemli noktalar söz konusudur. AB içerisinde Türkiye'nin adaylığına yönelik negatif bir algının varlığı söz konusudur. Bunun giderilmesi gereken yerler arasında ilk sırada sınır bölgeleri gelmektedir. Ancak sınır bölgelerinde dahi, Türkiye ile gerçek manada bir aday ülke olarak ilişkiler geliştirilememiş, iletişim sağlanamamış ve ön yargılar kırılamamışsa, bu negatif algıyı tüm birlik ekseninde gidermek daha da zor olacaktır. Aksine birliğin yürütmüş olduğu sınır politikaları sınır bölgelerinde olan iletişimi sekteye uğratabilecek unsurları da barındırmaktadır. Görülen o ki AB, sınır politikaları ile aday ülke olan Türkiye'ye karşı da ikircikli bir şekilde yaklaşmakta ve gerçek bir aday ülke iletişimi kuramamaktadır.

Özet (Çeviri)

Since the major enlargement waves that have taken place over the last decades, the issue of the EU borders has became one of the most debated issues on the international agenda. The debates cover the union?s policies existing towards the new borders following the latest enlargement process while in the meantime focusing on the question of where the ultimate shape of the borders will have end. Many different dimensions of the EU related subjects have been substantially studied for years. Especially in recent years, literature on the EU?s border policies has been developed and enriched. With this thesis, it is aimed to contribute to the literature through comparatively addressing the union?s border polices, Frontex and Interreg, with the respect to Turkish borders or Turkey.Although, it is being debated that the significance of borders is diminishing as the world becomes global, let alone becoming unimportant they are also being considered and evaluated in terms of structural and functional qualifications. The most important reason for that is the shift in the geopolitical theories just like the change in the notion of border itself through historical process. Hence, borders are not only approached from the perspective of physical or political concerns but also treated with the respect to social, strategic and economic dimensions that the geopolitics put forth. From the point of critical geopolitics, we need to consider borders as social facts formed with the meaning attributed to them by the peoples of the related countries rather than just percieving them as simple lines on the maps. Therefore, the question of what the structures and functions of the borders are, has been gaining much more importance than ever.In this thesis, within the context of major principles of critical geopolitics on the border issues the impacts of the developing border policies of the EU, in generel, on the borders with all the neighbours and particularly on the borders with Turkey have been studied. With the respect, first of all, the transformation of the notion of border throughout the history, major principles of critical geopolitics and the classification of borders in terms of their structures and functions have been examined and later on, in the light of those information, the EU borders have been analyized. In the findings and interpretation part, the effects of these two polices on the Turkish-EU border have been reviewed.At the end of the research, it has been encountered that there are some critical points regarding the EU that are needed to be emphasized. It stands out that in the EU, there are different perceptions of borders and it pursues different policies toward its different borders and different geographies. That?s, the EU borders do not have one single structure and function. On the contrary, it separate borders with separate structures and functions and in some cases it employs separate border policies toward the different borders of the same country. This situation demonstrates that the EU neither has a common perception of borders nor a common border policy.This differentiated perception of border has also affected the union?s border policies through developing much more comprehensive and cooperation oriented policies for some certain regions while approaching some other countries in an exclusive and security oriened manner. The border policies developed by the union towards Turkey, its one of the neighbouring countries, have brought along a new structure and meaning to the borders. The EU pursues both Frontex policy as a result of its security focused approach and Interreg policy as a reflection of its attitude towards the need for cooperation between two parties. At this region, where it has turned out rigid borders of the nation-state due to its Frontex policy, it is sought to maintain interaction between Turkey and the EU with the help of the Interreg policy. This situation shows how influential the EU on that region through its border policies.Studying this subject in terms of the impacts of the border policies on Turkey-EU relations, calls for another comprehensive research efforts. Nevertheless, there are some crucial consequences stem from the border policies of the union and come into play in the direction of the relationship. There is a negative stance in the union toward the full membership of Turkey, and borderlands are the primary points to resolve this problem. If, even in the borderlands, developing good relations with Turkey is not promoted, a healthy communication channel is not maintained and the existing prejudices are not overcome; getting over this negative stance across the entire union will be far more difficult. Contrary, the union?s border policies hamper the existing level of communication. Apparently, the EU through its border policies treats Turkey, a candidate country, indecisive manner and does not provide the proper communication level needed for such candidate country

Benzer Tezler

  1. Soğuk Savaş döneminde Türkiye-Sovyetler Birliği ilişkisi (1945-1965) ve Türk dış politikası, cilt 1

    Turkish-Soviet Union relations (1945-1965) during the Cold War and Turkish foreign policy (1 valume)

    MEHMED ALİ GEMUHLUOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Uluslararası İlişkilerGazi Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. REFET YİNANÇ

  2. Gelişmekte olan ülkelerin dış borç sorunu ve Türkiye'nin dış borçları

    Başlık çevirisi yok

    MUSTAFA KARAGÖZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1992

    Ekonomiİstanbul Üniversitesi

    Maliye Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ARİF NEMLİ

  3. Japon kalkınmasında geleneksel değerlerin ve müesseselerin rolü

    Başlık çevirisi yok

    ENVER ALPER GÜVEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1992

    EkonomiAtatürk Üniversitesi

    PROF.DR. İ. EROL KOZAK

  4. Turkey's role in Afghanistan in the post 9/11 era

    11 Eylül'den günümüze Türkiye'nin Afganistan'daki rolü

    CANAN BAYRAM ÇUBUK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2014

    Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. IŞIL ANIL

  5. 1945 sonrasında Avrupa güvenliği yapılanmaları ve Türkiye'nin rolü

    European Security structurals and Turkish role after 1945

    İRFAN MESUT KÖROĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Uluslararası İlişkilerGazi Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. OSMAN METİN ÖZTÜRK