Geri Dön

Hemodiyalize bağlı hastaların tıp sosyolojisi açısından incelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 30734
  2. Yazar: IŞIK AKYOLLU
  3. Danışmanlar: PROF. DR. TÜLİN İÇLİ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Sosyoloji, Sociology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Sosyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 188

Özet

ÖZET Toplumların oluşması, gelişmesi, ilerlemesi kısacası varolabilmesi sağlıklı bireylerle mümkündür. Sağlık, bireyin verimli ve üretken olmasını sağlayan koşullardan biridir. Sağlıkla birlikte yaratıcı ve çalışkan olan birey, toplumun varlığı için gereklidir. Bu nedenle sağlık, insanlıkla birlikte varolan tarihsel bir sürece sahip bir olgudur. İlkel toplumlardan günümüze kadar her gelişim basamağında toplumun ve bireyin sağlığını korumak tıbbın görevi olmuştur. Sosyal ilişkiler sistemi içinde, sosyal bir kurum olan tıp, geçmişten günümüze kadar toplumları tehdit eden hastalıklarla uğraşmaktadır. Araştırmaları, tedavileri, buluşları ile tüm çabası toplum için gerekli olan sağlıklı bireylerin varlığını sürdürmektir. Bu nedenle tıp, toplumla iç içe bir sosyal sistem içinde varlığını sürdürür. Tıbbın çalışmalarının temelini kimya, biyoloji, fizik, matematik oluştursa da konusu insan olduğu için sosyal bilimlerle de desteklenmelidir. İnsan, fizyolojik yapısı temelinde toplumsal hayatın içinde ekonomik, sosyal, kültürel, özellikleriyle bir bütün halinde varlığını sürdürür. Hastalığa fizyolojik olarak sahip olurken onunla birlikte her aşamasını sosyal bir ilişki yumağı içinde yaşar. Bu nedenle tıp, felsefe, psikoloji, antropoloji, sosyoloji gibi sosyal bilimlerle işbirliği içinde olmalıdır. Tıbbın sosyoloji ile kaynaştığı alan oldukça geniştir. Tıbbın sosyolojik (sociology of medicine) olarak incelenmesi ile tıpta sosyoloji (sociology in medicine) çalışmaları yapılması, gerçekte içi içe olan bu iki alanı sistematik olarak ikiye ayırmaktadır. Tıbbın sosyolojik olarak incelenmesi (sociology of medicine); tıbbın toplumdaki organisazyonu, fonksiyonu, diğer sosyal kurumlarla işbirliği, devletin sağlık politikaları ile tıp çalışmaları arasındaki ilişki, tıp eğitimi gibi konulan kapsamaktadır. Oldukça geniş bir perspektif içinde tıbbı ele alan bu çalışmalar bu araştırmanın konusu olmadığından incelenmemiştir. Tıpta sosyoloji (sociology in medicine) ise; sağlık-hastalık olgusunun toplumsal hayatı nasıl etkilediği, sosyal gruplar üzerinde ne gibi etkiler yaptığı, sağlık-hastalık, ve hastalık öncesi rahatsızlık belirtilerinin fizyolojik yönün yanısıra, sosyal ifadelerinin ne olduğu, hasta rolü, hasta davranışının aşamaları ve sosyal hayat içinde anlatım biçimlerinin ele alınışı, hastalıkla birlikte bireylerin toplumdasahip oldukları statü, rol ve sorumluluklarının nasıl etkilendiği, toplumsal kimliğin hastalıkla birlikte nasıl değiştiği konulan üzerinde durmaktadır. Sağlık ve hastalık konulan üzerinde çalışırken sosyal etiyolojik ve sosyal epidemiyolojik yaklaşımlar karşımıza çıkmaktadır. Bu iki yaklaşım, hasta bireyin toplumda sahip olduğu rol, statü, ve sorumluluklardan ister istemez uzaklaşmasının altında yatan nedenleri inceler. Sosyolojik olarak hasta davranışı ve rolü bireyi bir sapma durumuna doğru sürükler. Hasta birey sosyal, kültürel ve ekonomik yaşamdan uzaklaştıkça toplumsal kimliğini kaybetmeye başlar. Hastalık, sosyolojik anlamda bireyi toplum dışına iterek sosyal bir sapmaya neden olur. Kronik böbrek yetmezliği de, bireyi toplum dışına iten ve sosyal sapmaya neden olan bir hastalıktır. Bu hastalığa sahip kişiler, haftanın 2-3 günü, 3-4 saat diyaliz makinasına bağlanarak yaşamlarının devam ettirmektedir. Bu çalışmada, toplumsal hayattan diyaliz merkezine gelip gitmekle, diyalize girmekle geçen bireylerin demografik, sosyal ekonomik ve kültürel koşullan incelenmiştir. Araştırma sonuçlan, hasta bireylerin, sahip oldukları toplumsal statü, rol, görev ve sorumlulukları kaybettiklerini göstermiştir. Ancak hastalara ailelerinin ve yakın çevrelerinin, ve hastane personelinin destek oldukları bulunmuştur. Hastalığın oluşmasına neden olan koşullardan bazılarının yetersiz bilgi, kişisel ihmal, yeterli sağlık kuruluşunun olmamasından dolayı yapılan tıbbi şevklerle geciken teşhis ve tedaviler olduğu söylenebilir. Diyalize bağlı hastalar hastalandıktan sonra çalışamamaktadır. Çocuk hastalar okula gidememektedir. Tüm hastalar spor, yolculuk gibi herhangi bir sosyal faaliyete katılamamaktadır. Hastalığın fizyolojik ve psikolojik sıkıntıları bireyi toplumdan uzak tutmaktadır. Araştırma boyunca hastalar için gerekli psikolojik tedavinin varlığına rastlanamamıştır. Diyaliz ile ilgili masraflar, devletin yardım kurumları ve özel vakıflar tarafından sağlanmaktadır. Hastalar yaşamla ilgili sorumluluklarını alamadıktan için kendilerini toplumdan uzak işe yaramaz insanlar olarak görmekte ve bu durum onları üzmektedir. Sosyolojik açıdan bir sapma durumu olarak ortaya çıkan bu hastalığa sahip bireyleri topluma kazandıracak, kendilerine toplumun bir üyesi olma hissini verecek sosyal kimliğe ihtiyaçları vardır.

Özet (Çeviri)

SUMMARY The existence, development and progress of the society is possible with healthy, individuals. If an individual is healthy it makes him more productive and fecund. So, it has an utmost importance for the existence of a society. Thus, the issue of health exist throughout the history of mankind. It is the duty of medical science to protect health of society and individuals since it's born among pirmitive societies. Within the boundaries of social relations system, the primary duty of the medical science is to deal with the diseases threating the societies. Its only aim with its treatments, research and discoveries is to provide healthy individuals who are necessary for the society. That is the reason of its continuing existance within the structure of the society and social system. Although its foundation is based on chemistry, biology, physic and mathematics, medical science should get support from social sciences since its main concern is human. Men leads his existance as a whole with his economic, social and cultural characteristics. When he catch a disease its every step within the context of a certain social relationship. For this reason medical science should build on alliance with some other social science such as philosophy, psychology, anthropology and sociology. The area which medical science and sociology are melted into each other is considerably large. To analyze medical science from a sociological point of view and sociological studies in the field of medical sciences systematicaly divide these two areas from each other wich are actually one within another. Analyzing sociology of medicine contains topics such as organization in the society, management, collaboration with other social instittutions and medical education. Sociology in medicine deals with area such as health and illness as a fact and its effect on social life and social groups, symptoms of health-illness as social statements, the role of the patient, stages of the patient behaviour, their new position as an outcome of their illness, the changing concept of their roles and responsibilities and their changed social identitiy as a result of illness.IV Social etiology and social epidemiology are. the sub branches of the sociology which are dealing with above mentioned subjects, ill individual cannot deal with his responsibilities, his position and roles in the society. Patient's behaviour and role leads the individual to a deviance. Ill individual starts to lose his social identitiy as he become distant from social, cultural and economic life. In this dissertation, I will investigate chronical kidney failure as case study. Such patients have to attach themselves to dialyser for two or three days a week for three or four hour in order to live on. These people waste a great portion of their social lives of dialyser centers. Thus their demography, socio-ecnomic and cultural conditions were taken into consideration. As for the results, it is clear that lives of these people have changed dramatically but received great understanding and help from their families, relatives, friends and stuff of the hospitals. Also lack of information and unadequate health institutions with unneccessary paperwork leads to the development of this illness. A patient, after attaching himself to the dialyser, can not work anymore. Children patiens cannot go to school and cannot participate any activities such as outdoor sports and travel. Because of the physical and psychological aspects of the illness they kept a distance from the society. There is no psychological treatment for these patients. All the expenses for dialyser are provided by the state and private foundation. Patients are seeing themselves as useless individuals who are detached from the society and feel sorry for this situation. This illness, from a sociological point of view, is a deviance and patients are in need for a social identity. For this reason, medical science and sociology need to unite their forces in order to provide help and support to the patients of various diseases like this.

Benzer Tezler

  1. Hemodiyaliz hastalarında hastalığa bağlı toplumsal rol değişimi beklenti ve sorunları: Bir sağlık sosyolojisi çalışması

    Social role change, expectations and challanges in hemodialysis patients due to the disease: A study of health sociology

    OYA ERYİĞİT GÜNLER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    SosyolojiSelçuk Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. RAMAZAN YELKEN

  2. Hemodiyalize bağlı hipotansiyonu olan hastalarda sertralin hidroklorür'!ün kardiyak otonomik fonksiyonlar üzerine etkisi

    Başlık çevirisi yok

    GARİP ŞAHİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    NefrolojiEskişehir Osmangazi Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. A. UĞUR YALÇIN

  3. Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda hemodiyalizin kardiyak aritmiler üzerine etkisinin araştırılması

    Başlık çevirisi yok

    ALPAY T. SEZGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Kardiyolojiİnönü Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. RAMAZAN ÖZDEMİR

  4. Çocuklarda hemodiyaliz tedavisinde oluşan akut hipotansiyon nitrik oksit düzeyindeki değişimlerin etkisinin incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    BERNA GÜRER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. SEVİNÇ EMRE

  5. Hemodiyaliz hastalarında kaşıntı sorununun değerlendirilmesi

    Evaluation of pruritus in hemodialysis patients

    ÖZGÜR TERZİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    NefrolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Nefroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NUROL ARIK