Geri Dön

Sosyo-kültürel değişme sürecinde Hemşin'de yaylacılık

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 30883
  2. Yazar: ERHAN GÜRSEL ERSOY
  3. Danışmanlar: PROF. DR. METİN ÖZBEK
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Antropoloji, Anthropology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Antropoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 178

Özet

Verili ekolojik koşullar altında dış sistemin değişime zorlayıcı etkileri Hemşin'de sosyo-kültürel yaşamı yayla, köy ve kent eksenlerindeki çeşitli geçim uğraşılarına bağlı karmaşık bir dinamiğin içine sokmuştur. Yöre ekonomisine 1960'lı yılların sonlarında girmiş bulunan pazara yönelik çay üretiminden önce, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, yurt dışına iş göçü ile çiftçilik dışı uzmanlık alanlarına girmiş bulunan Hemşinli erkek nüfusu, kentlerde pastacı, fırıncı ve lokantacı olarak ulusal ekonomi içindeki yerini alırken, köylerdeki tarım ve hayvancılık ekonomisi cinsiyete dayalı işbölümü ilişkilerine bağlı olarak büyük ölçüde kadınların sorumluluğu altına girmiştir. Böylelikle varolan ekolojik koşullara uyum süreci içinde üretime katılan nüfusun niteliğine bağlı olarak az sayıda sığır sahipliğine dayalı, çobansız ve lokal bir transhumas döngüsü başat hale gelmiştir. Sınırlı arazilerde çay üretimi ile elde edilen gelirin yeterli bir geçim güvencesi oluşturmaması karşısında sürekliliğini koruyan iş göçü vasıtasıyla dış dünya ile yoğun ilişkiler içinde olan Hemsin toplumunda, genç ve dinamik nüfus kentlerde kazanılan yeni değer ve anlayışlarla modern yaşam unsurlarının yaylalara kadar ulaşmasını sağlamaktadır. Söz konusu yenilikler günümüzde yaylacılığın temelde geçime yönelik bir uğraş alam olma özelliğini pek fazla değiştirmemekle birlikte toplumsal yaşamın diğer bütün yönlerini önemli ölçüde etkilemektedir. Yayla göçünün sürdürülmesi, bir taraftan çoğunlukla yaşlı ve toprağa bağımlı hane üyelerinin geçim güvencelerinden birini oluştururken, diğer taraftan, birbirinden uzak ve dağınık köylerle göç süreciyle parçalanmış ailelerin, dolayısıyla bütün toplumun paylaşılan ortak kültürel değerler etrafında bir araya gelerek nüveleşmesine uygun bir ortam sağlamaktadır. Yaylalarda kutlanan Vartavor ve Hodoç gibi şenlikler bunun en somut örnekleridir.

Özet (Çeviri)

This study analyses the pastoral subsistance system in the context of ecosystem-cultural system interaction when exposed to the dynamic processes of socio-cultural changes following the development of market economy relations with the introduction of tea production and labor migration to developed centres, by focusing on the mountain-forest villages of Çamlıhemşin province in the Eastern Black Sea Region. While tea was introduced to village economy of Hemsin as a cash crop in the late 1960's, many Hemşinli men continued their activities especially in big cities (e.g. Ankara, Istanbul and İzmir) both as employers and employees in pastry, bakery, restaurants and hotels. Since the last decades of the Ottoman Empire, population pressure over the limited natural resources of mountain-forest villagers of Hemsin appears to have been main reason for outward migration. Parallel to this development, in many households, men became much more independent from all agricultural works, while women increasingly became confined to their traditional roles both as housewives and farm workers. Because of the persistence of patriarchal system, the sexual division of labor remained still dominant in all aspects of village life. Hence, women are also burdened with the domain of transhumance activities.Therefore, local transhumance system by small cattle ownership, which requires no herdsman appears to have emerged as an adaptational process to the local environmental conditions throughout the recent decades. At present, new generations tend to live in big cities, whereas older people, especially women, are compelled to continue their old survival strategies, due mainly to the lack of social security and dependency on cultural traditions. High Alpine pasturelands also have very important cultural functions in Hemşinli's social life which has continued for centuries. People living in scattered villages, and families that were divided due to labor migration to cities are only able to come together in high pastures in summer seasons. Their special festivals like Vartavor and Hodoç make it possible for them to strengthen their social cohesion by sharing the same cultural values in these customary practises.

Benzer Tezler

  1. Sosyo-kültürel değişme sürecinde Türk toplumunun cinsiyet kültürü

    Başlık çevirisi yok

    MUALLA TÜRKÖNE

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    SosyolojiHacettepe Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BEYLÜ DİKEÇLİGİL

  2. Türkiye'de sosyo-kültürel değişme sürecinde işçi hareketlerinin doğuşu ve gelişimi

    Başlık çevirisi yok

    ERDİNÇ YAZICI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1988

    SosyolojiGazi Üniversitesi

    DOÇ. DR. BEĞLÜ EKE

  3. Türkiye'de kültürel değişmenin göstergesi olarak batılılaşma: Ziya Gökalp ve Niyazi Berkes örneği

    Westernization as a indicator of cultural change in Turkey: The case of Ziya Gökalp and Niyazi Berkes

    KENAN TAZEFİDAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    SosyolojiKırıkkale Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İBRAHİM MAZMAN