Geri Dön

Kuzey Irak'taki Kürtler ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin aldığı kararlar

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 31019
  2. Yazar: GÜZİDE YÜLEK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ESAT ÇAM
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1994
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Uluslararası İşletmecilik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 177

Özet

Çalışmama önce Kürt kimliğinin ne olduğunu be lirtmekle girmeyi uygun gördüm. Ardından konum olan Ku zey Irak'taki Kürtler'in özelliklerini birinci bölümde topladım. Burada Kürt dili, dini seçimleri, Kuzey Irak'taki Kürtler'in sosyal, ekonomik ve anayasal konum larını inceledim. Hiç şüphesiz ki, dünyada yaşayan yak laşık 25 milyon Kürt'ü birarada tutan en büyük etken, dilleri... Ağırlıklı olarak Kurmanci ve Soranı' lehçesiy le konuşan Kürtler, bundan başka Dimili, Zaza, Gori, Kermanşahi gibi lehçeler de kullanıyorlar. Doğu ve Gü neydoğu Anadolu'daki Kürtler'in Kurmanci lehçesini, Ku zey Irak'ın doğu ve güneyinde yaşayanların ise Sorani- ce'yi kullanmalarına ragmen bu insanlar neredeyse bir birlerini hiç anlamıyorlar. Yüzyıllar boyunca yazı dili olmayan, yalnızca konuşma dili olarak kullanılan Kürt çe'de edebi eserler Farsça'nın bölgedeki büyük etkisi nedeniyle Kürt aydınları eserlerini daha çok Farsça yaz mışlardır. Örneğin, 16. yy'da yaşayan şeref Han (Şera- feddin Bitlisi) Şerefname adlı Kürt tarihini Farsça yaz mıştır. Kürtler de dini yapı da dillerindeki lehçe gibi farklılık gösteriyor. Kürtler'in büyük bir çoğunluğu Sa fi mezhebine bağlı Sünni Müslüman. Geri kalanı ise Ale vi, Hakaik ve Yezidi inancını benimsemişler. Kürtler'in siyaseti, ulusal bir devlet kurmak için yaptıkları ayaklanmalarda da büyük rol oynamıştır, îşte bu nedenle“Kürtler'de siyaset”başlığı altında, direnişlerini, direniş örgütleri ve partilerini, ayak lanmalarını incelemeyi uygun buldum. Kürtler'de siyase tin oluşumunu, 1920'de yeraltından Irak hükümetine karşı sürdürülen Kürt otonomi mücadelesiyle başlattım. Bu mü cadele başlarda geleneksel dini liderlerle yapılmasına karşın 1937'den 1946'ya kadar ulusal örgütlenmelerin fa aliyetlerine başlamasıyla liderler tarafından yönetilme ye dönüşmüştür. İşte bu nedenle 1946 -1975 yılları ara sında tek bir politik güç olan Irak Kürdistanı Demokrat Partisi, ulusalcı mücadelede büyük kitleleri ardından sürüklemiştir. Kürt siyasetinde bir çok parti kurulması-na rağmen belli başlı 6 parti siyaset yapmıştır. Bunlar, Irak Kürdi stam demokrat Partisi (1946), Kurdistan Yurt severler Birliği (1975), Irak Kürdistan Sosyalist Parti si (1979), Irak Komünist Partisi Kürdistan Seksiyonu (1934), Kürdistan Sosyalist Partisi (1976), Kürdistan Halk Demokrat Partisi'dir. (1981). Kürtler'in bağımsız lığa ve devlet kurmaya yönelik ayaklanmalarım 1919'da Osmanlı imparatorluğu 'nun Birinci Dünya Savaşı' nda ye nilgiye uğramasıyla daha da çok arttığından, ayaklanma ları kronolojik olarak bu dönemden başlattım ve günümüze kadar getirdim. Ardından da Kuzey Irak'ta 19 Mayıs 1992'de yapılan ilk parlamento ve başkanlık seçimlerini inceleyerek, çok az da olsa bu noktalara gelinmesinde önemli rol oynayan Kürt Lobisi 'ne değinerek birinci bö lümü bitirdim. Araştırmamın ikinci bölümünde, 1980'de Îran-Irak ve 1990'da Körfez Savaşı 'yla tüm dünya ülkelerinin gün demine giren Kürtler'e ayırdım. Îran-Irak Savaşı 'm baş ta ABD olmak üzere tüm Batı ülkeleri dikkatle izlemiş tir. ABD'nin gerek Îran-Irak gerekse Körfez Savaşı 'nda oynadığı aktif rol, Ortadoğu pazarlığına dayanmaktadır. 1980 ortalarında hem îran'a hem de Irak'a yönelik iki başlı politika izleyen ABD, bölgede özellikle Kürt- ler'den çekinmiştir. Çünkü; Bağdat'taki rejimi kızdırmak ABD'nin işine gelmemiştir, zaten aynı dönemde Kürtler de yer yer ayaklanma başlatmışlardır. Ayrıca 1972'de ABD'ye güvenerek Molla Mustafa Barzani liderliğinde Irak reji mine karşı ayaklanan ancak 3 yıl sonra Amerikan'ın des teğini çekmesiyle Saddam'ın ordusuyla karşı karşıya ka lan Kürtler, zulümden kurtulmak için îran ve Türkiye sı nırına dağlara kaçmışlardır. îşte bu tutumun öcünü almak isteyen Kürtler, ABD'nin Îran-Irak Savaşı 'ndaki planım bozabilecek statüde olduklarından bu savaşta da önemli rol oynamışlardır. Bu nedenle ABD, 1984'te Irak'la dip lomatik ilişkilerini yeniden canlandırıp savaşın bizzat içine girmiştir. Çünkü İran'daki Şii rejiminin güçlenme si, bölgedeki diğeri ülkeleri de hayli tehdit etmeye başlamıştır. Savaş, ABD'nin önce Stinger füzelerini Bah reyn'e satılacağını, İran'dan petrol ithalatına da sonverildiğini açıklaması üzerine 8 yıl sonra kritik bir noktaya girmiştir. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, bu gelişmeler üzerine 20 Temmuz 1988'de Savaşı sona er direcek 598 sayılı kararını almıştır. Tüm bu gelişmeleri olurken Washington, Sovyetler Birliği ile ezelden beri rekabet halinde olduğu Ortadoğu bölgesinde savaş sonrası ortaya çıkacak yeni dengeleri gözetmektedir. Kısacası, ABD, siyasi boşlukta Kürt hal kının savunuculuğunu Sovyetler'e kaptırmaktan yana de ğildi. Îran-Irak Savaşı 'nda savaşı iki tarafta kazanma dı. Ancak savaş sonrası komşu ülkeleri tehdit eden İran tehlikesi ortadan kalktı. Oysa bu süre içinde Batı'nın da desteğini alan Irak, hem silah hem de ordu gücünü ar tırmıştı. İran-Irak Savaşı sırasında kimyasal silah kullan dığı tüm delilleriyle ortaya çıkmasına rağmen hiç kimse Irak'a karşı bir şey yapamadı. Hatta 1989 yılında Pa ris'te toplanan ve 140 ülkenin katılımıyla gerçekleşen Kimyasal Silahlar Konferansı 'ndan da sonuç alınamadı. Irak'a kimyasal silahlar konusunda hiç bir şey yapamayan Batı ve Birleşmiş Milletler, bir anlamda Halepçe Katli amı 'mn da zeminini hazırlamış oldu. Nitekim, iran'la barış anlaşması imzalayan ve bir yandan farklı politika ları gütmeye hazırlanan Irak, ateşkesin yürürlüğe girme sinden tam 5 gün sonra Kürt halkına saldırı başlattı. Günlerce tüm dünya ülkelerinin medyasından düşmeyen Ha lepçe Katliamı 'nda 5 bin savunmasız masum insan öldü, yaklaşık 12 bini de yaralandı. 1990 yılında yaklaşık 1 milyon silahlı askeri bu lunan Irak Bağdat'ta yapılan Arap Birliği Zirvesi 'nde, Arap ülkelerinin OPKC kotalarına uymayarak fazla üretim yaptıklarından ve bu sebeple petrol fiyatlarının düşük olduğunu söyleyerek Körfez Krizi'm'n de ilk adımım at mış oldu. Sözkonusu ülkeler Suudi Arabistan ve Ku- weyt'ti. Irak, zirvede şikayet ettiği bu iki ülkenin fazla petrol üretimi yapmasına hiç kimsenin ses çıkarma dığını görünce Arap Birliği 'ne bir memorandum verdi. Me-morandum'da yer alan maddelerden biri de Irak-Kuveyt sı nırının yeniden tespit edilmesiydi. Kuveyt memorandumda ki maddeleri reddetti ve Irak'ın Kuveyt sınırına 30 bin kişilik kuvvetini yığması yi a Birleşmiş Mi 11 eti er 'e baş vurdu. Irak, bu hareketle çileden çıktı. Sorun Arap Bir liği ve Suudi Arabistan'ın devreye girip arabuluculuk yapmasıyla çözümlenmek istendi. Irak, Rumeyla petrol bölgesi, Warbah ve Bubiyan adalarım Kuveyt'in terketme- sini istedi. Kuveyt ise bu isteği reddedince Körfez Sa vaşı başqlamış oldu. Savaşın başlaması ve Irak'ın bir çok ülkeyi kar şısına almasını fırsat bilen Kürtler, bağımsızlık için ayaklanma fırsatım da yakalıyordu. Ancak bu arada kendi aralarında da ikiye bölünmüşlerdi. İkinci Dünya Sava şı 'ndan bu yana Ortadoğu bölgesinde Kürtler'i piyon ola rak kullanan ABD, Körfez Savaşı döneminde bu stratejisi ni de sürdürdü. Saddam'ı yoketmek için Kürtler'e güvene- meyen ve yalnızca piyon olarak kullanan ABD'nin bu dü şüncesini, 1992'de Kuzey Irak'ta yapılan seçim sonuçla rında kanıtlıyordu. Çünkü Talabani ve Barzani, seçimler den neredeyse eşit oy alarak çıkıyorlardı. Konu her ne kadar Kuzey Irak'taki Kürtler'i ve BM'nin bu konuda aldığı kararları içeriyorsa da Körfez Savaşı 'nda aktif rol oynayan Türkiye ve aldığı kararlar, attığı adımlar da bu bölümün içinde zaman zaman geçmiş tir. Türkiye'nin, Kuzey Irak'taki stratejisi, son olarak Eylül başlarında aldığı“Kuzey Irak'a girişlerde vize uygulaması”ile“Kuzey Irak'ta bir Kürt Devleti kurula maz”olduğudur. Nitekim, Talabani ve Barzani 'nin temsil cileri aracılığıyla 23 Temmuz 1994'te Paris'te Kürt dev letinin kruluşunun temel belgesi olacak Anayasa taslağı nı hazırlatmasına tepki göstermiş,“İmzalarsanız bu iş biter”sözüyle tüm dünyaya tavrım göstermiştir. 13 Ey lül 'de Paris'e gitmeye hazırlanan liderler, Türkiye'nin kararlı tutumu karşısında bu düşüncelerinden vazgeçmiş lerdir. Bu karar Türkiye'nin son zamanlarda aldığı en önemli kararlardan biridir. Kararla, Kuzey Irak'taki Kürtler'e“Siz bağımsız devlet kurma sevdasından vazge-çin. Burası Irak'ın parçasıdır”mesajı verilirken, batı lı ülkelere de“Elinizi buradan çekin”uyarısı yapılmış tır. Araştırmamın Körfez Savaşı dönemi ağırlıklı olma sı nedeniyle bu bölümün sonuna 1990-1994' ü kapsayan bir kronolojik açıklamayı da ekleme ihtiyacı duydum. Son olarak Üçüncü bölümde de BM'nin aldığı kararların tam metnine yer verdini. Ancak, bu kararlar araştırma içinde konuyla bağlantılı olarak geçmiştir. 1979-1992 ABD-Irak Kronoloji'si her ne kadar Kürtler'le doğrudan ilgili de ğilse de Washington'daki yönetimlerin bölgeye ve Saddam Hüseyin rejimine karşı yaklaşımlarına ışık tutacak nite likte olduğundan, araştırmanın son bölümünde bunu da ek lemeyi uygun gördüm.

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Ortadoğu'nun yeniden yapılanması ile Irak'ın işgali ekseninde Irak Türkleri ve Türkiye

    Iraqi Turks and Turkey aftermath the reconstruction of Middleeast and Iraq's invade

    ÜMİT ERTUĞRUL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    Uluslararası İlişkilerKocaeli Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. SAMİR SALHA

  2. Türkiye'nin Orta Doğu'daki sınır komşuları ile ilişkileri (1970-1997)

    Turkey's relations with its border neighbours in the Middle East

    TÜREL YILMAZ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    Uluslararası İlişkilerGazi Üniversitesi

    Uluslararası İktisat Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. REFET YİNANÇ

  3. U.S. Policy towards the kurds since the 1970 s

    ABD'nin 1970 sonrası kürtlere yönelik politikaları

    MAKİKO Aİ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2002

    TarihBoğaziçi Üniversitesi

    DOÇ. DR. ASIM KARAÖMEROĞLU

  4. Geopolitics of Kirkuk and it's impact on the future of Iraq

    Kerkük'ün jeopolitiği ve Irak'in geleceğin üzerine etkisi

    WELDAN ABDULWAHAB

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2017

    Uluslararası İlişkilerHacettepe Üniversitesi

    Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ÖZLEN ÇELEBİ