Yakın dönem Türkiye tarihindeki ayaklanmaların modellenmesi (1800-1938)
Modelling of the contemporary era insurgencies in Turkey (1800-1938)
- Tez No: 314033
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. YAVUZ SELİM KARAKIŞLA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Siyasal Bilimler, Türk İnkılap Tarihi, Political Science, History of Turkish Revolution
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Harp Akademileri Komutanlığı
- Enstitü: Stratejik Araştırmalar Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Strateji ve Stratejik Araştırmalar Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 309
Özet
Ayaklanma kavramı uzun bir süredir askerî literatürde kullanılmakla birlikte; gerilla savaşı, gayrinizami savaş, direniş, anarşizm, terörizm gibi yakın anlamlı kavramlarla iç içe geçmiş durumdadır. Bu durum ise, ayaklanma kavramına yüklenen anlam üzerinde derin tartışmaları beraberinde getirmektedir. Hem anlam ayrımını hem de doktrinel ayrımı esas alarak yapılabilecek özgün bir ayaklanma tanımı şu şekilde olabilir: ?Ayaklanma; sosyo-ekonomik temelli, hakim otoriteyi hedef alan, tercihen safhalı bir stratejiye, karmaşık ve uyabilen bir örgüt ağına sahip, siyasi emellerine ulaşmak maksadıyla; her türlü düzenli ya da düzensiz çatışma biçiminden yararlanan, uzun süreye yayılmış bir halk hareketidir.?Ayaklanma kavramı geride kalan yüzyıllar boyunca meşruluk sarmalı içinde bir çıkış yolu aramış, bu ışığı onsekizinci yüzyılda direnme ve ayaklanma hakkı adıyla bulmuştur. Ondokuzuncu ve yirminci yüzyıllar, ayaklanma fikirlerinin uygulamaya sokulacağı ve doktrinleştirileceği çağlar olacaktır.Ayaklanmaya bakış, güvenlik çalışmalarının evrimine paralel olarak değişmektedir. Sözgelimi, klasik ayaklanmaya karşı koyma teorisi uzunca bir süre ayaklanmaların sosyal sistemler olduklarını iddia etmiştir. Karmaşıklık teorisi sosyal sistemlerin aynı zamanda organik sistemler olduğunu göstererek; onların da hücreler, organizmalar ve eko-sistemler gibi yaşayan sistemlerle benzer özelliklere sahip olduklarını ortaya koyar.Sultan III. Selim ve Sultan II. Mahmud saltanatlarını kapsayan yarım yüzyıllık dönem, ayaklanmaların seyrini değiştiren bir etkiye sahiptir. Balkanlar'daki ayrılıkçı ayaklanmaların tohumları bu dönemde atılmış ve uygulanmaya başlanmıştır. Arap dünyasındaki Vahhabi ve Kavalalı Mehmed Ali Paşa ayaklanmaları da bu dönemin ürünleridir. Doğu Anadolu'da merkezîleşmeye karşı meydana gelen aşiret ayaklanmaları da bu dönemde çıkmışlardır.Ondokuzuncu yüzyılda gayrimüslim teba arasında ortaya çıkan milliyetçilik cereyanları, dil ve etnik temelden ziyade dine dayanmaktaydı. Din, Müslüman Türkler ve Hıristiyan teba arasında, ırka dayalı ve kültürel asimilasyonu engellemiş, geçmişin Altın Çağları'na ilişkin hatıraların canlı tutulmasını sağlamıştır. Kilise de, ayrılıkçı hareketlerin başladığı dönem öncesinde, ortak ve güçlendirici bir bağ vazifesi görmüştür.Aynı dönemde Arap, vilayetlerinde merkezî idareye karşı gösterilen tepkilerin dört temel nedene dayandığı görülmektedir. Bunlar; batılı devletlerin tahrikleri ve yönlendirmeleri; Osmanlı yönetiminin merkezîleşme ve ıslahat politikaları; bazı yerel liderler ile merkezden gönderilen idareciler arasındaki anlaşmazlıklar ve bu liderlerin kişisel ihtirasları ile ekonomik nedenlerdir.Ayaklanma sahnesine en son Osmanlı İmparatorluğu'nun tarihî, sosyolojik ve kültürel menbaı olan Anadolu katılmıştır. Doğu Anadolu sorununu, Osmanlı İmparatorluğu döneminde Ermeni ve Pontus odaklı; Cumhuriyet döneminde ise Kürtçülük odaklı değerlendirmek uygun olur. Dolayısıyla, Ermeni ayaklanmaları, Birinci Dünya Savaşı, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Dönemi ayaklanmaları da hesaba katıldığında; Doğu Anadolu bölgesinde 1908'den 1930'a kadar, neredeyse kesintisiz bir silahlı çatışma dönemi yaşanmış olduğu söylenebilir.Ondokuzuncu yüzyıl boyunca, Osmanlı İmparatorluğu kapitalizmle bütünleşme süreci içinde geriledi ve çeşitli milliyetçi ayrılık hareketlerinin başarıya ulaşması sonucu parçalandı. Babıâli'nin her ekonomik buhranda aldığı yetersiz tedbirler, zaman içinde ülke genelinde toplumsal memnuniyetsizliğe yol açtı. Yabancı devletlerce istismar edilen hoşnutsuzluklar, özellikle imparatorluğun yabancı devletlerle temas sağlayan bölgelerinde, toplumsal tepkilere ve ayrılıkçı ayaklanmalara dönüştü.1815 Viyana Kongresi'nde dile getirilen Şark Meselesi; Avrupa'da çıkması muhtemel krizleri ve Avrupa monarşilerine karşı tehditleri önlemek gibi iyi niyetli bir düşüncenin ürünü gibi görünse de, kongreye katılan devletlerin her birinin, kongrenin sonuçlanmasından sonra, Osmanlı İmparatorluğu'nun muhtemel dağılmasını, kendi çıkarlarına uyacak biçimde kontrollü bir hale getirmeye gayret ettikleri görülmektedir. Bu gelişme, dış desteğin önemli bir role sahip olduğu yakın dönem Türkiye ayaklanmaları için önemlidir.Ayaklanmaların ortak özelliklerini ortaya koymayı amaçlayan, ?Organik Sistem Modeli?; Bölge, Gerekçe, Hedef, Lider Kadrosu, Örgüt Yapısı ve Asi Profili, Çatışma Süresi, Zamanlama, Kuvvet Oranları, Silahlar, Sivil Savunma Kuvvetleri, Kolluk Kuvvetleri, Din ve Mezhep, İtibar, Şehirlileşme, Güvenli Üsler (Korunaklar), Hükümetin Rejimi, İdeolojiler Öyküler, Stratejiler, Taktikler, Karşı Koyma Prensipleri, Temin Yöntemleri, Finansman, Propaganda ve Sonuç ölçütlerine dayanır. Ağ modeli ise, ayaklanmalar ve aktörleri arasındaki bağlantıları belirlemeyi amaçlar. Her iki modeli içeren Karmaşık Sistem Modeli ise, yakın dönem Türkiye ayaklanmalarıyla ilgili bulguları, mümkün olan en basit bir şekilde ortaya koymayı amaçlamaktadır.
Özet (Çeviri)
While the concept of insurgency is used in military literature for a long while, it is nested with the synonyms such as guerrilla warfare, irregular warfare, resistance, anarchism, terrorism. This situation brings about the disputes on the meaning which is ascribed on the concept. An unique definition of insurgency that bases both disambugiation and doctrinal distinction can be as: ?Insurgency is a protracted people?s movement that is socio-economic-based, aims the magisterial authority, has a phased strategy, a complex and adaptive organizational network, utilizes every kind of regular or irregular conflict to reach its political goals.?The insurgency concept had seeked a way out in the legitimacy spiral throughout the centuries, and found the way in the name of right of resistance and rebellion. The nineteenth and twentieth centuries were the ages in which the insurgency thoughts are put into practice and indoctrinated.View of insurgency is changing along with the evolution of security studies. For instance, the classical counterinsurgency theory has claimed long that insurgencies are social systems. Complexity theory proves that social systems have same features with cells, organisms and eco-systems, meanwhile it shows that social systems are organic systems at the same time.Sultan Selim III and Sultan Mahmud II?s half-century period has an impact which changed the course of insurgencies. The seperatist insurgencies were seeded and put into practice in this period. The Vahhabi and Kavalalı Mehmed Ali Pasha rebellions are the results of this period, too. Also, the tribal insurgencies against the East Anatolian centralization brought out in this period.The nationalist movements among the non-muslim people were relying on religion in spite of language and ethnicity in nineteenth century. Religion prevented the racial and cultural assimilation between Turks and Christian people, and kept alive the memories on the ?Golden Ages? in the past. The Church served as a common and strengthening link before the period of secessionist movements.During the same period, it is seen that the decentral reactions in Arabic provinces relied on four basic causes. These are; the incitements and inducements of Western states, centralization and reformatory politics of Ottoman government, economic causes, discords between centric governors and local rulers, and their personal ambitions.Anatolia the historical, sociological and cultural root of Ottoman Empire is the last actor of insurgency arena. It would be better that the case of eastern Anatolia focused on Armenia and Pontus in ottomanic period, and on Kurdism in republic period. Consequently, it can be said that there was a continuous conflict period from 1908 to 1930 in the eastern Anatolia when the Armenian insurgencies, the First World War, the Independence War and the insurgencies in republic period are taken into account.Ottoman Empire retrograded in the integration process with capitalism and disintegrated as the nationalist seperatist movements accomplished. The incapable measures which were taken in every economic depression caused social dissatisfaction across the country. The displeasures exploited by foreign states turned into social unrests and seperatist insurgencies, especially in the border regions of the empire.Even though the Eastern Question that was uttered during the Congress of Vienna in 1815 seemed as the result of a well-intentioned thinking which wanted to prevent the threats to European monarchies and possible crises it is seen that every state who took part in the congress worked to control probable Ottoman disintegration for their own sake. This point is important for contemporary insurgencies in Turkey.The ?Organic System Model? that intends to introduce common features of the insurgencies relies on the criterions such as; location and terrain, cause, goal, leader cadre, structure and insurgent profile, duration of conflict, timing, force ratios, weapons, civil-defense forces, law enforcement forces, religion and sects, popularity, urbanization, sanctuary available, system of government, ideology and narratives, strategies, tactics, principles of counterinsurgency, recruitment, financing, propaganda, and endings. The network model aims at determining the links between insurgencies and their actors. And, the Complex System Model intends to present the findings about the contemporary insurgencies in Turkey, as simple as possible.
Benzer Tezler
- Köksal Toptan'ın hayatı, siyasi faaliyetleri ve fikirleri
Life, political activities and ideas of Köksal Toptan
İSMAİL DUMAN
- Yakın dönem Türk siyasi tarihinde Sazak ailesi
The Sazak family in the Turkish political history in the recent period
FAHRİ YETİŞ
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
TarihEskişehir Osmangazi ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MESUT ERŞAN
- Yakın dönem Türk siyasi tarihinde İzzet Ulvi Aykurt
Izzet Ulvi Aykurt in recent Turkish political history
TEVFİK ZEYTİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2022
BiyografiEskişehir Osmangazi ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MESUT ERŞAN
- 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın siyasi biyografisi
8th President Turgut Özal's political biography
SAMİ ORÇUN ERSAY
Doktora
Türkçe
2024
Siyasal BilimlerGalatasaray ÜniversitesiSiyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HÜSEYİN ÖZGÜR ADADAĞ
- Türk siyasal hayatında politik mizah
The politics humour in the life of Turkish politic
KADİR TALİP TÜRK
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
GazetecilikMarmara ÜniversitesiGazetecilik Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İRFAN PAÇACI