Geri Dön

XIX. yüzyılda Nusayriler: Arap Alevileri

The Nusayris (Arab Alawis) in XIX. century

  1. Tez No: 315043
  2. Yazar: İLKER KİREMİT
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MEHMET ÖZDEN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Din, Tarih, Religion, History
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2012
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 231

Özet

Ebû Şuâyib Muhammed b. Nusayr`ın Onbirinci İmam Hasan el-Askerî`nin ve daha sonra onun oğlu kayıp imam Muhammed b. el Askeri (mehdi)`nin bâbı olduğunu savunan Nusayriler, kendilerine özgü Şii-batıni inanç anlayışı teşkil etmişlerdir. Nusayri inanç anlayışına göre Tanrı, kendini farklı dönemlerde maddi dünyada göstermiştir. Tanrının maddi dünyada son temsiliyeti ise Ali b. Ebitalib şeklinde olmuştur.Yavuz Sultan Selim`in 1517 yılında Suriye`nin kontrolünü ele geçirmesinden sonra Osmanlı egemenliği altına giren Nusayriler, XIX. yüzyıla gelindiğinde, Lazkiye`nin özellikle Cebel-i Nusayri bölgesi ve çevresinde aşiretler halinde bulunuyorlardı. Bu bölgeden başka ayrıca Lazkiye`nin sahil kesimindeki köylerde, Antakya ve Çukurova bölgelerinde de yaşıyorlardı. Bu dönemde Cebel bölgesindeki Nusayri aşiretleri arasında arazi anlaşmazlığı gibi nedenlerden dolayı kanlı çatışmalar yaşanmaktaydı. Diğer taraftan, bölgedeki Nusayriler yüzyılın başlarından beri vergilerini ödememeleri, askerlik vazifesine muhalefet etmeleri ve eşkıyalık hareketleri nedeniyle devletle çatışma içerisine bulunuyorlardı.XIX. yüzyılın sonlarına doğru Batılı devletlerin, bölgedeki çıkarları paralelinde misyoner faaliyetleri de artmaya başlamıştı. Misyonerlerin başta Nusayriler olmak üzere bölgedeki farklı inanç kesimleriyle kurduğu münasebetleri, Osmanlı bir tehdit unsuru olarak görüp engellemeye çalışmıştır. Devlet aynı zamanda bu faaliyetlerin önüne geçmek isterken Nusayrilere karşı siyasi tutumunu değiştirmeye başlamıştır.II. Abdülhamit'in yeni İslamcılık fikri, Nusayrilerle kurulmak istenen yeni ilişkinin ideolojik arka planını oluşturuyordu. Devletin Hanefi mezhebine dayalı resmi İslam ideolojisinden hareketle Nusayrilerle kurulmak istenen bu ilişki, onların Sünni İslam`ı benimsemelerine yönelik bir amaç taşımaktaydı. Böylece misyoner çalışmaların önüne geçileceği gibi, Nusayrilerin Osmanlı'ya olan bağlılıkları da güçlendirilmiş olunacaktı. Nusayriler ise, gerek misyonerlerin sunduğu imkanlar, gerekse devletle olan ilişkilerinde yaşanan değişimin sağlayacağı avantajlar çerçevesinde ?daha iyi yaşam imkanları sağlama? niyetiyle takiyyeye başvurma yoluna gitmişlerdi.Bu çerçeve içerisinde, Nusayrilerin etnik kimlikleri ve ortaya çıkışlarından XIX. yüzyıla kadar olan tarihsel gelişim sürecini işledikten sonra sahip oldukları inanç, ritüel ve temel prensipler üzerinde durmaya çalıştık. Daha sonra, Nusayrilerin XIX. yüzyıldaki genel durumlarından hareketle siyasi iktidarlarla yaşadıkları ilişkileri değerlendirdik. Son olarak da, Nusayriler arasında yaşanan misyoner faaliyetlerine karşı özellikle II. Abdülhamit`ten itibaren devletin İslamcılık politikası ışığında Nusayrilerle kurulmak istenen yeni münasebeti ele almaya çalıştık.

Özet (Çeviri)

Nusayris, believing Ebû Şuâyib Muhammad b. Nusayr was the door (bâb) of Imam Hasan el-Askerî the eleventh and later his lost son Imam Muhammad b. el Askeri (Mahdi), were going to constitute their own Shii-esoteric (batıni) religious understandings. According to the Nusayri belief which was contributed to shaping the İsmailism and the philosophy of Neo-Platonism, God appeared in the materialistic world in different times. The last appearance symbolizing God on Earth is believed to have been Ali. b. Ebitalib.After the annexation of Syria by Yavuz Sultan Selim in 1517 Nusayris, who were taken under the Ottoman rule, were living as tribes around the territory of Latakia and especially that of Cebel-i Nusayri by XIX. century. Aside from this vicinity where the majority of the population lived, there were also communities in the coastal villages of Latakia and in the provinces of Antioch and Cilicia. During this era, the territory of Cebel-i Nusayriye (Nusayriya Mountain) turned out to be a place where violent skirmishes took place among Nusayri tribes. Conflicts resulting with bloodshed were taking place due to such land-sharing reasons. On the other hand, the Nusayris were always in conflict with the state since the beginning of the century because of not paying tax, opposition to perform military service and also their banditry movements.Towards the end of XIX century, the missionary work of Western countries started to gain momentum in accordance with their interest in the territory. The interactions initiated between these states and other communities mainly the Nusayris were seen as a threat by the Ottoman Empire. Upon this, Ottoman Empire endeavored to prevent this interaction, which also let to a change in the attitude of the State towards the Nusayris.The idea of Islamism developed by Abdulhamid II. formed the ideological background of the new relationship with the Nusayris. The relation characterized and motivated by Sunni perception of Islamic faith of the State aimed to convert the Nusayris into Sunni perception of Islam. By doing so, not only the missionary work would be hindered but also the loyalty of the Nusayris to the State would be consolidated. In the meantime, the Nusayris were in the struggle of ?provide opportunities for a better life? both through the opportunities presented by the missionaries and the advantages provided by the relations with the State by taking refuge in takiyya.Within the frame work, after we elaborated upon the ethnic identity and development of historical process from the emergence of the Nusayris up until XIX century, we tried to evaluate the belief and the rituals of the Nusayris. Then, we evaluated the relations of Nusayris with the political authority from the point of their general situation in XIX. century. As last, we tried to evaluate the new realtions tried to be built with the Nusayris especially by the time of Abdulhamit II. in the light of Ottoman Islamism policies as a response to the missionary activities among the Nusayris.

Benzer Tezler

  1. Nusayri geleneğinde inkarnasyon öğretisi

    Incarnation in the Nusayri tradition

    HATİCE ARSLAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Dinİstanbul Üniversitesi

    Felsefe ve Din Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MAHMUT SALİHOĞLU

  2. XIX. yüzyılda Osmanlı-Rus münasebetleri

    Başlık çevirisi yok

    TALAT AKTAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1999

    Türk İnkılap TarihiAnkara Üniversitesi

    DOÇ.DR. İBRAHİM YILMAZÇELİK

  3. XIX. yüzyılda yazıldığı tahmin edilen bir yazmadaki dini musiki güfteleri

    Başlık çevirisi yok

    FATİH ÖZNUR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    MüzikMarmara Üniversitesi

    İslam Tarihi ve Sanatları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. NURİ ÖZCAN

  4. XIX. yüzyılda Pera/Beyoğlu'nun ekonomik kültürel ve politik yapısının mimariye etkileri

    Başlık çevirisi yok

    SEZA DURUDOĞAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1998

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AFİFE BATUR

  5. XIX. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda liberal ekonominin gelişimi üzerine bir değerlendirme

    An assessment of the development of the liberal economy in the Ottoman Empire in the XIX century

    NURTEN ŞANVER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    EkonomiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    İktisat Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HATİCE IŞIL ALKAN