Kamusal sanatta farklı kamusallıklar: İstanbul'daki kamusal sanat çalışmaları üzerinden bir okuma
Diverse approaches to 'public-ness? in 'public art?: A reading on public art projects in Istanbul
- Tez No: 319742
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. DİDEM KILIÇKIRAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Güzel Sanatlar, Kamu Yönetimi, Sosyoloji, Fine Arts, Public Administration, Sociology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Kadir Has Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tasarım Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 120
Özet
Kamusal alanlarda yapılan, insanların kendilerini özgürce ifade edebilmeleri için ortam yaratan, topluma ve kente sosyal, fiziksel, çevresel ve ekonomik katkılar sağlayan `kamusal sanat', Batı'da 20. yüzyılın başında, Türkiye'de ise ancak 1990'lı yılların sonlarında ortaya çıkmıştır. `Yeni tip kamusal sanat', izleyiciyi katılımcıya da dönüştürebilen, gündelik hayatın içine karışarak toplumsal sorunlara odaklanan, farkındalık yaratan, süreç odaklı bir sanat türüdür. Bu çalışmada, İstanbul`da gerçekleştirilen yeni tip kamusal sanat projelerinin `kamusallık' yaklaşımları, Hannah Arendt, Jürgen Habermas, Oskar Negt ve Alexander Kluge'nin `kamusal alan' tartışmaları çerçevesinde yorumlanmış ve `kamusal alan' ile `kamusal sanat' arasındaki ilişki tartışılarak, `yeni tip kamusal sanat' olarak adlandırılan çalışmaların karşımıza farklı çıkış biçimleri incelenmiştir.Literatürdeki `kamusal sanat' tartışmalarının genellikle `kentsel dönüşüm' ve `soylulaştırma' kavramları ile eklemlendirilmesinden dolayı bu iki kavram da araştırmada önem kazanmıştır. Temporary Services, T.A.M.A, Superflex ve Mess Hall'un projeleri de çalışma kapsamında kısaca incelenmiş, ancak oluşturulan kavramsal çerçeve daha çok asıl alan araştırmasını oluşturan İstanbul'da gerçekleştirilen Oda Projesi oluşumunun `Gülsuyu Gülensu Dükkânı', Monica Fritz, Ursula Katipoğlu, Christina Schray ve Kadriye Bayraktar'ın organize ettiği `Kuzguncukla İç İçe', Işıl Eğrikavuk'un `Olağandışı Bir Mahalle Turu', Can Altay'ın `Kent Bostanı', Pist'in `Yardımcı Eller'i, Yıldız Teknik Üniversite'sinden akademisyen ve öğrencilerin gerçekleştirdiği `Abbasağa Çiftçileri' ve Kamusal Sanat Laboratuvarı'nın `İsimsiz Mektup' projeleri çerçevesinde derinlemesine tartışılmıştır.Bu projelerin kamusallık yaklaşımlarına dair yapılan detaylı tartışma, projelerin hemen hepsinin `yer kimliğini, aidiyet duygusunu öne çıkarmak, farklı kültür, tarihlere sahip çıkmak, sanatı herkese ulaştırmak, izleyici/katılımcıyla sanat/sanatçı arasındaki mesafeyi azaltmak, politik direnişlerin sesini duyurmak, devlete, kapitalist düzene, kurulu/yerleşik sosyal sisteme tepki göstermek, farkındalık yaratmak, iletişim kurmak, çatışan durumları olumlu bir amaca yönlendirmek, demokratik, eşitlikçi ve farklı karşıt kamusallıklar yaratmak' gibi özelliklerle öne çıktığını göstermektedir. Bu anlamda kamusal sanatın, Habermas'ın arzuladığı gibi `tekil, eşitlikçi ve demokratik bir alan'dan ziyade, Arendt'in tartıştığı anlamda bir `toplumsal alan' oluşturduğu ve Negt, Kluge ikilisinin de vurguladığı gibi `çatışmaları içinde barındıran, karşıtlıklardan oluşan çoğul bir kamusal alan'ı kendine tercih ettiği söylenebilir. Bu tarz projelerdeki bu `mücadeleci kamusal alan'lar sanat ile birbirlerini karşılıklı olarak etkileyip, sürekli bir ilişki kurmaktadırlar.
Özet (Çeviri)
Public art provides a means for people to freely express themselves in public spaces, and by doing so it makes physical, environmental, and economic contributions to communities and cities. Coming into prominence at the beginning of the 20th century in the West, in Turkey public art began to emerge in the late 1990s. New styles of public art are process-oriented, focus on social problems by engaging with daily life, seek to raise awareness, and transform viewers into participants. This study examines how approaches of `public-ness? have been utilized in such new types of public art in Istanbul within the framework of discussions on public space in the works of Hannah Arendt, Jürgen Habermas, Oskar Negt and Alexander Kluges. In this way, the study explores the relationship between public space, public art, and the different types of contemporary art which are emerging in the spaces of Istanbul.In the literature, since discussions on public art are generally articulated in terms of urban renewal and gentrification, this study also emphasizes these concepts. Although it briefly examines the Temporary Services, TAMA, Superflex, and Mess Hall projects, the conceptual framework of this study focuses primarily on projects realized in Istanbul, such as the `Gülsuyu-Gülensu Shop? under the auspices of the Oda Projesi, `One Within the Other with Kuzguncuk? (Kuzguncuk?la İç İçe) organized by Monica Fritz, Ursula Katipoğlu, Christina Schray, and Kadriye Bayraktar, Işıl Eğrikavuk?s `Unusual Neighborhood Tour? (Olağandışı Bir Mahalle Turu), Can Altay?s `Urban Kaleyard? (Kent Bostanı), PiST?s `Assistant Hands? (Yardımcı Eller), 'Abbasağa Farmers? (Abbasağa Çiftçileri) carried out by studentand academicians from Yıldız Technical University and Public Art Laboratories? (Kamusal Sanat Laboratuvarı) `The Anonymous Letter ' (İsimsiz Mektup).This study, through a detailed discussion of approaches to projects which take up public-ness, argues that almost all of the projects share similar features which seek to promote a sense of belonging and place identity, to protect differing cultures and histories, to attempt to make art accessible to everyone, to reduce the distance between viewers/participants and art/artists, and to help give voice to political resistance, as well as to provide a platform for reacting to the state, the capitalist order, and the organizational/resident social system. Additionally, such projects attempt to raise awareness, open lines of communication, guide conflicts towards positive solutions, and create differing democratic, equitable, and oppositional forms of public-ness. In this sense, the claim can be made that public art creates a `social space?, as Arendt has argued, to a greater extent than as Habermas desired a singular, equitable, democratic space. It contains within itself conflicts, and prefers a plurality of public spaces which consist of reciprocity, as Negt and Kluges have emphasized. The `combative public spaces? generated by these kinds of projects impact one another other and create a sustainable relationship.
Benzer Tezler
- Kamusal sanatta yeni medya teknolojilerinin kullanımı
Use of new media technologies in public art
DERYA GÖZEYİK
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Sanat TarihiMimar Sinan Güzel Sanatlar ÜniversitesiSanat Tarihi Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ERALP OSMAN ERDEN
- The construction of public realm in contemporary art: Reading on international İstanbul biennial
Çağdaş sanatta kamusal alanın inşası: uluslararası istanbul bienali üzerine okuma
MELİKE ATICI
Yüksek Lisans
İngilizce
2014
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiDisiplinlerarası Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. İPEK AKPINAR
- Kamusal alanda sanatta siyasi sınır kavramı
The concept of political boundary in art in the public space
ELİF YAZGAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Güzel SanatlarAkdeniz ÜniversitesiSanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı
DOÇ. DR. EBRU NALAN SÜLÜN
- Yeniden işlevlendirilen kamusal bir mekânın markalaşma süreci ve bir uygulama
Branding process of a refunctioned public space and an application
DENİZ KÜRŞAD
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2016
Güzel SanatlarHacettepe ÜniversitesiGrafik Ana Sanat Dalı
DOÇ. SERDAR PEHLİVAN
- Pekin olimpiyatları kapsamında bir kamusal alan heykeli uygulaması 'Prizmanın Telaşı'
Scope of beijing olympics, the sculpture of a public space application 'Confusion of Prism'
İLKER YARDIMCI
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2011
Güzel SanatlarDokuz Eylül ÜniversitesiHeykel Ana Sanat Dalı
YRD. DOÇ. GÖKÇEN ERGÜR