Hazar Havzası'nın Çin Halk Cumhuriyeti enerji politikalarındaki yeri
The place of Caspian Basin in The People's Republic of China's energy policies
- Tez No: 326802
- Danışmanlar: DR. R. KUTAY KARACA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Enerji, Uluslararası İlişkiler, Energy, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2012
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Harp Akademileri Komutanlığı
- Enstitü: Stratejik Araştırmalar Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 305
Özet
Enerji, tarihin ilk dönemlerinden beri insani faaliyetlerin gerçekleştirilebilmesinde, ekonomik ilerlemenin sağlanabilmesinde ve endüstriyel kapasitenin arttırılabilmesinde son derece hayati bir role sahip olmuştur. Sanayi devrimi ile birlikte enerjinin toplumlar üzerindeki etkisi daha da belirgin hale gelmiştir. Bugün gelinen noktada ise endüstriyel gelişim, ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınmanın tesisi açısından enerji, vazgeçilemez stratejik bir faktör olarak değerlendirilmektedir. Enerjinin artan önemi ve temininin gerekliliği, enerji güvenliğini güvenlik konularının ilk sıralarına taşımıştır. Dolayısıyla devletlerin geleceğe dönük güvenlik kaygılarının temelinde enerjinin tedariki konusu yer almaktadır. Enerjinin devlet politikalarında bu denli belirleyici hale gelmesi, enerjiyi öncelikli bir dış politika konusu haline getirmektedir.Dünya artan enerji talebi ve devlet politikalarında enerji güvenliğinin öncelikli konumu, enerji kaynağı bakımından zengin bölgelere dünya jeopolitiğinde stratejik bir konum sağlamıştır. Bu durum neticesinde enerji açısından zengin bölgeler üzerinde bir güç ve iktidar sağlama mücadelesi söz konusu olmaktadır. Enerjinin paylaşımı, kontrolü ve diğer bölgelere ulaştırılması sürecinde gündeme gelen rekabet, bölge üzerinde bir takım istikrarsızlık yaratıcı sorunları da beraberinde getirmektedir.Hazar Havzası, kanıtlanmış ve potansiyel enerji kaynaklarıyla (doğal gaz ve petro) dünyanın önemli enerji alanlarından birisi olarak değerlendirilmektedir. Dolayısıyla ?Yeni Büyük Oyun? olarak adlandırılan bölge üzerindeki enerji kaynaklarının kontrolünü amaçlayan bir kaynak elde etme yarışı gündeme gelmektedir. Günümüzde Hazar kaynaklarının kontrolünü elde etme mücadelesinde dikkate alınması gereken aktörlerin en başında, artan enerji talebi ile Çin Halk Cumhuriyeti (ÇHC) gelmektedir. Bir buçuk milyara yaklaşan nüfusu, her yıl ortalama yüzde on olarak gerçekleşen ekonomik büyüme oranı ve istikrarlı endüstriyel gelişimi ile ÇHC, en fazla enerji talep eden devletlerin başında gelmektedir.ÇHC artan enerji gereksinimini karşılayabilmek adına etkin enerji politikaları geliştirmekte ve bu noktada enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi konusuna hayati önem vermektedir. Geniş bir coğrafyada enerji kaynağı arayışı içinde bulunan ÇHC, Orta Asya ve Orta Doğu gibi bölgesel açıdan kendisine yakın kaynak bölgeleriyle yetinmeyip, Güney Amerika, Afrika gibi deniz aşırı enerji pazarlarında da kaynak arayışına girişmektedir. Zengin petrol ve doğal gaz kaynaklarına ek olarak, Hazar Devletleri ile ÇHC sınırı arasındaki mesafenin çok fazla olmaması, bölge ile arasındaki tarihsel yakınlık ve bölgenin Orta Doğu enerji kaynaklarına yakın stratejik bir noktada bulunuyor oluşu, bölgeyi ÇHC açısından stratejik bir nokta haline getirmektedir.ÇHC, bölge enerji kaynaklarının kontrolünü sağlayabilmek için bölge devletleriyle yakın siyasi, ekonomik ve askeri ilişkiler kurmayı amaçlamaktadır. 1991 tarihinde SSCB'nin dağılmasını takip eden süreçte bölge devletlerinin siyasi ve ekonomik bağımsızlıkları ÇHC tarafından desteklenmiştir. Ayrıca mali yardım, silah satışı, alt yapı programları ve kredi desteği gibi politikalar ile bölgenin ÇHC'ye bağlanması hedeflenmiştir. ÇHC, ulusal enerji şirketleri bu noktada önemli bir işleve sahip olup bölge devletleriyle enerjiye dayalı ilişkilerin geliştirilmesinde etkin rol oynamışlardır.Günümüzde enerjinin ekonomi ve politikayla bu denli iç içe geçtiği ortamda, ÇHC, ?en büyük büyümekte olan ülke? sıfatıyla sürdürülebilir kalkınmasının devamı adına etkin enerji güvenliği politikaları yürütmek durumundadır. Dolayısıyla ÇHC, dünya statükosundaki mevcut konumunu korumak ve geliştirebilmek için etkin enerji güvenliği politikaları geliştirmek zorundadır. Hazar Havzası da bölgesel yakınlığı, kaynak zenginliği ve tarihsel bağları ile ÇHC açısından alternatif bir kaynak deposu olarak değerlendirilmelidir.ÇHC, merkantilist politikaların bir gereği olarak dış ticareti, bölge ülkeleri ile ilşkilerinde etkin olarak kullanmaktadır. Doğal kaynakların ülkeye akışını sağlamayı amaçlayan bakış açısıyla ÇHC, enerji tedariki konusunda ithalat kota ve kısıtlamalarını etkin bir şekilde kullanma yoluna gitmemektedir. ÇHC, merkantilist politikalara ek olarak liberal düşünceyi de devlet uygulamalarında benimsemektedir. Dolayısıyla, Liberal ve merkantilist politikaları bünyesinde barındıran ve Çin Modeli olarak adlandırılan yapı, ÇHC'nin devlet uygulamalarında etkisini göstermektedir.Bu çalışma kapsamında Hazar Havzası enerji kaynakları üzerindeki güç mücadelesi, SSCB'nin dağılması sonrası gelişen jeopolitik yapı kapsamında değerlendirilecektir. Çalışmada, Hazar kaynaklarının rakamsal verileri ortaya konulacak ve Hazar'ın dünya coğrafyası üzerindeki stratejik önemi belirlenecektir. ÇHC'nin bölge devletleri ile ilişkileri ekonomi politik kapsamında ele alınacak ve ÇHC'nin enerjiye ulaşmaya yönelik politikaları ekonomik, siyasi ve askeri ilişkileri de bünyesinde bulunduran bir yelpazede değerlendirilecektir. Bölge enerji kaynaklarının, Hazar kaynakları üzerindeki rekabette önemli aktörlerden birisi olan ÇHC enerji güvenliği politikalarına etkisi de çalışma kapsamında ortaya konulmaya çalışılacaktır. ÇHC'nin artan enerji ihtiyacı ve enerji güvenliğini tesis etmeye yönelik politikaları ise 1977 tarihli Deng Xiaoping iktidarını başlangıç noktası olarak ele alan bir bakış açısıyla ele alınacaktır.
Özet (Çeviri)
Energy has had a vital role in realizing human activities, providing economic development and increasing industrial capacity since the beginning of the history. As of the industrial revolution, the influence of the energy on communities has been more explicit. At the present situation, energy is considered to be an indispensable strategic factor for industrial progress, economic growth and sustainable development. Accordingly, energy supply is located at the core of forward security considerations of governments. Having such a decisive role in government policies, energy has become a privileged foreign policy issue. Ever increasing importance and necessity of procurement has placed energy security near the top of security issues.Increasing world energy demand and the privileged location of energy security in government policies provide a strategic location to regions rich in energy sources in world geopolitics. In consequence of this situation, a struggle for power and dominance on the energy-rich regions comes out. Rivalry coming up in the process of sharing and controlling energy resources and transporting them to other regions brings about some problems which creating instability in the region.Caspian Basin, with proved and potential energy resources (natural gas and oil) has been considering one of the important energy areas of the world. Accordingly, a competition which is called ?New Great Game? and aiming to control energy resources of the region comes up. Today, with the increasing energy demand, PRC is in the lead among actors which are necessary to consider in the struggle to gain control of energy resources of Caspian. With nearly one and a half billion population, average annual economic growth rate of ten percent and industrial progress, PRC is one of the countries which demand highest amounts of energy.In today?s environment that energy nested with economy and politics such a degree, PRC, in the capacity of ?greatest growing country?, needs to conduct effective energy security policies to maintain sustainable development. . Accordingly, PRC has to develop effective energy security policies to maintain and improve its present situation in the status quo of the world. With its proximity, resource richness and historical ties, Caspian Basin should be considered as an alternative resource storage for PRC.To meet the increasing energy need, PRC develops active energy policies and attaches great importance to the issue of the diversification of energy sources. Seeking energy resources in a wide geography, PRC is not contented with nearby energy-rich regions such as Central Asia and Middle East and simultaneously is in search of source in oversea energy markets such as South America and Africa. However, besides rich oil and natural gas resources, geographic proximity of Caspian resources and historical intimacy between the region and PRC, make the region a strategic point for PRC.To control energy resources of the region, PRC aims to establish close relations with governments of the region. In the process following the disintegration of the USSR in 1991, independence of the region's governments has been supported by PRC. Moreover, with rationalist policies such as financial aid, arms sale, infrastructure projects and credit support, it has been targeted that the region to be tied to PRC. National energy companies of the PRC have important function at this point and play an active role in improvement of energy-based relations with region's governments. In accordance with the mercantilist policy, PRC uses foreign trade effectively in relations with region?s countries. With the viewpoint supporting inflow of natural resources, PRC does not opt for using import quotas and restrictions effectively in respect of energy supply. RPC adopts Liberal thought in addition to Mercantilist Policies in state practices. Hence, the structre which includes liberal and mercantilist policies and named as ?China Model? shows its effect in RPC?s state practices.In scope of this study, power struggle on energy resources of Caspian Basin will be evaluated within the frame of geopolitics structure which improved after the disintegration of USSR. In the study, the rate of the Caspian rezerves wiill be evaluated and the strategic importance of the Caspian on the world geograpic will be determined. It will be also tried to reveal effects of the region's energy resources to energy security policies of PRC that is one of the most important actors in rivalry on Caspian resources. As to PRC policies based on the increasing energy demand and on establishing energy security will be discussed with a viewpoint taking 1977 dated Deng Xiaoping government as the starting point.
Benzer Tezler
- Türkmenistan'ın Çin politikası ve stratejik ilişkileri
Turkmenistan's China politics and strategic relations
TOYLY ERGASHEV
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Uluslararası İlişkilerKütahya Dumlupınar ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ BARIŞ ADIBELLİ
- Enerji güvenliği bağlamında Orta Asya ve Kafkasya'daki bölgesel politikaları
Turkish regional politics in the Middle Asia and Caucasia in the concept of energy security
FAYSAL KÖTEN
Yüksek Lisans
Türkçe
2012
Uluslararası İlişkilerYalova ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. GÖKHAN ÖZKAN
- Hazar ve Basra Körfezi havzalarının enerji kaynakları üzerinde stratejiler ve Türkiye
The strategies on the energy sources of the Persian Gulf and the Caspian basin and Turkey
YASİN ŞENYURT
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
Uluslararası İlişkilerUfuk ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Bölümü
DOÇ. DR. CELALETTİN YAVUZ
- Küreselleşen Dünyada Hazar enerji kaynaklarının Dünya enerji pazarı içindeki konumu, küresel ve bölgesel güçlerin Hazar Havzasına yönelik politikalarının analizi
The position of Caspian Sea in the World's energy market within the globalizing World and the analysis of the policies of regional and global actors towards the energy resources of Caspian Sea
HASAN YILMAZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2005
Savunma ve Savunma TeknolojileriHarp Akademileri KomutanlığıStrateji ve Stratejik Araştırmalar Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKKI CAŞIN
- Devletlerin güvenlik algılamasında enerji kaynaklarının rolü: Hazar Havzası örneği
The role of the energy resources in perceprion of states' security: The case of Caspin Sea
ASLI HÜSEYİNOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
EnerjiKadir Has ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Bölümü
DOÇ. DR. LEVENT ÜRER