Kırkbeş yaş altında görülen bazoselüler epiteliomaların klinik ve histopatolojik özellikleri
Başlık çevirisi mevcut değil.
- Tez No: 33176
- Danışmanlar: PROF. DR. HALİT KAPDAĞLI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Dermatoloji, Dermatology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 1993
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Dermatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 57
Özet
ÖZET Son yıllarda bazoselüler epitelioma görülme yaşının gittikçe düştüğü; aynca gençlerde görülen tümörlerin daha agresif seyirli olabileceği konusunda yayınlar dikkati çekmektedir. Bu araştırmada, yaşlan 45in altında, toplam 120 bazoselüler epitelioması olan 107 hastanın lezyonlarının klinik ve histopatolojik özellikleri retrospektif olarak incelenmiştir. Kontrol grubu olarak, yaşlan 45in üzerinde 34 hasta, aynı özellikler açısından değerlendirilmiştir. Hasta ve kontrol gruplarında cins, deri rengi, köy ve kent yerleşimi açısından anlamlı bir fark bulunamamış, ancak açık renk derili kişilerde bazoselüler epitelioma sıklığı daha yüksek olarak bulunmuştur. Epitelioma gelişiminde travmanın rolü, gençlerde önem taşımaktadır. Her iki grup arasında lezyonlann büyüklüğü açısından anlamlı bir fark gösterilememiştir. Lezyonlar, hasta grubunda en sık burun, yanaklar, nazolabial sulkuslar, üst dudak, göz çevresi ve gövde ; kontrol grubunda ise burun, alın-saçlı deri ve kulak yerleşimlidir. Yaşlan 45in üzerindeki kişilerde gövde yerleşimi °/ol 1.6 oranında izlenirken, kulak yerleşimi 42oldukça nadirdir(%2.5). Oysa kontrol grubunda gövde yerleşimi hiç saptanmamış; saçlı deri ve kulak yerleşimlerine dikkat edilmiştir(sırasıyla %23.7 ve %15.8) Histopatolojik inceleme sonucu nda her iki grup arasında, tümörlein histolojik tipleri açısından anlamlı bir fark gösterilememiştir. Agresif tabiatlı olarak değerlendirilen lezyonlann hasta grubunda, kontrol grubuna oranla daha yüksek oranda olmadığı izlenmiştir. Histopatolojik özelliklerden ülserasyon varlığı ve immün yanıtın şiddeti ile tümörlerin davranışları arasında bir ilişki saptanamamıştır. Ancak agresif tümörlerde periferik palizadlaşmanın bozulduğu ve stromal fibrozisin daha şiddetli olduğu gösterilmiştir. 43
Özet (Çeviri)
Özet çevirisi mevcut değil.
Benzer Tezler
- Acil serviste COVID-19 pnömonisi tanısı alan hastalarda kandaki interlökin – 6, interlökin – 1 seviyelerinin morbidite ve mortalite öngörmedeki yerinin araştırılması
Prognostic value of interlokin-1 and interlokin-6 levels in COVID-19 pneumonia in emergency depertment
ALPER BOZDOĞAN
- Akut koroner sendromlu genç kadın ve erkeklerde homosistein ve lipoprotein (a) düzeylerinin artmış koroner arter hastalığı riski ile ilişkisi
The relation between homocysteine and lipoprotein (a) levels and increased risk of coronary artery disease in young men and women with acute coronary
MEHMET MURAT SUCU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
KardiyolojiDicle ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİZAMETTİN TOPRAK
- Köpeklerde oküler bozuklukların prevalansı
Prevalance of ocular disorders in dogs
MUSTAFA BİRKAN DİLİK
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Veteriner HekimliğiAfyon Kocatepe ÜniversitesiCerrahi (Veterinerlik) Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İBRAHİM DEMİRKAN
- An analysis of widowhood and learning experiences of young widows
Eşi vefat etmiş genç kadınların dulluk ve öğrenme deneyimlerinin analizi
MİNE ŞİRİN
Yüksek Lisans
İngilizce
2016
Eğitim ve ÖğretimBoğaziçi ÜniversitesiEğitim Bilimleri Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. HAVVA AYŞE CANER
DOÇ. DR. ÖZLEM ÜNLÜHİSARCIKLI
- Derin anemi nedeniyle eritrosit transfüzyonu yapılan çocuk hastaların geriye dönük değerlendirilmesi
A retrospective evaluation of the children red blood cell transfused due to severe anemia
ÖMER ERTUĞRUL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıOndokuz Mayıs ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUHAMMET ŞÜKRÜ PAKSU