Geri Dön

Balkanlar'da Bizans-Türk ilişkileri (IV-X. yüzyıllar)

The Byzantine and Turkish relations in the Balkans ( IV-X. centuries)

  1. Tez No: 332022
  2. Yazar: FATMA ÇAPAN
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. SEZGİN GÜÇLÜAY
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Tarih, History
  6. Anahtar Kelimeler: Roma, Doğu Roma İmparatorluğu, Hunlar, Avarlar, Bulgarlar, Hazarlar, Balkanlar, Rome, East Roman Empire, the Huns, the Avars, the Bulgarian, the Hazars, the Balkans
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Fırat Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 284

Özet

Balkan Yarımadası çok eski devirlerden beri doğudan batıya doğru ilerleyen veya kuzeyden Tuna Nehrini aşarak Akdeniz'e inmek isteyen ve bazen de Cihanşümul İmparatorluklar kurmak isteyen kavimlerin önemli bir geçit yolu ve devletlerin mücadele alanı olmuştur. Balkanlar'da güçlü bir hakimiyet kurmak isteyen Makedonya Krallığı'na karşı önemli mücadeleler veren Roma İmparatorluğu M.Ö II. Yüzyılda yarımadaya hakim olunca bölgede bir sükûnet dönemi başlamıştır. Ancak Kavimler Göçü'nün başlamasıyla bu sükûnet dönemi sona ermiş Roma İmparatorluğu, nüfus olarak çok kalabalık olan bu toplumların Tuna'yı geçerek güneye inmesini engelleyememiştir.IV.yüzyılın sonlarından itibaren Roma İmparatorluğu'nun ikiye ayrılmasından sonra ise Balkan Yarımadası Doğu Roma İmparatorluğu hakimiyetine geçmiştir. Yine aynı yüzyılın sonlarına doğru İtil Nehrini geçerek Avrupa önlerinde görünen, Doğu Roma İmparatorluğu topraklarını ele geçirerek, Cihanşümul bir imparatorluk kurmak isteyen Avrupa Hunları, özellikle Attila döneminde büyük bir yükselişe geçmiş yaklaşık bir asır boyunca Doğu Roma İmparatorluğu'nun Balkan politikasında belirleyici unsur olmuşlardır. Ancak, Avrupa Hun İmparatorluğu'nun güçlü hükümdarı Attila'nın 453 yılında ölümüyle Doğu Roma İmparatorluğu büyük bir tehlikeden kurtulmuştur.VI. yüzyılda Avarlar'ın Slavları itaat altına alarak güçlü bir devlet kurmaları ve Balkanlar'da sınırlarını genişletmeleri üzerine o sıralarda İran ile savaşlar yapan Doğu Roma İmparatorluğu çok zor bir durum içine girmiştir. İmparator Heraklios(610-641) döneminde Avarlar ile barış yapılarak İran ile meşgul olunmak istendiyse de 626 yılında Avarlar, İran ile ittifak yaparak İstanbul'u kuşattılar. Bu kuşatmada başarılı olamayan Avarlar hakimiyeti altındaki kavimlerin isyanları nedeniyle zayıflamaya başlayınca Doğu Roma İmparatorluğu bir kez daha rahatlamış ve bir tehlike daha böylece atlatılabilmişti. Ancak Doğu Roma İmparatorluğu, Balkanlar'da eski üstünlüğünü kurabilme fırsatı yakalamasına rağmen VII. yüzyıl ortalarında başlayan İslam fütühatı nedeniyle başarıya ulaşamamıştır.VII. yüzyılın sonlarında Türk asıllı Bulgarlar'ın lideri Asparuh komutasında Balkan Yarımadasına gelişleri Doğu Roma İmparatorluğu'nu Balkanlar'da yeni ve güçlü Bulgar Devleti ile karşı karşıya bırakmıştı. VIII. yüzyılın sonlarında İslam dünyasındaki karışıklıkları fırsat bilen Doğu Roma İmparatoru V. Konstantin(741-775), Bulgarlar üzerine yaptığı arka arkaya seferlerle onları askerî gücünü kırmıştır. 802 yılında Bulgar tahtına çıkan Krum Han, Doğu Roma İmparatorluğu'nun bu başarılarına büyük bir darbe vurmuş ancak Krum'un aniden ölümüyle Doğu Roma İmparatorluğu bu tehlikeyi atlatabilmiştir. Bundan sonra uzun bir süre barış dönemi yaşanan Bulgar-Doğu Roma ilişkileri 893 yılında Bulgar tahtına çıkan Çar Symeon döneminde gerginleşmiştir. 927 yılında Symeon'un ölümünden sonra Bulgaristan tekrar Doğu Roma İmparatorluğu'na boyun eğerken Balkan ülkelerinde de İmparatorluğun nüfuzu sağlamlaşmaya başlamıştır. İmparator Nikephoros Phokas(963-969) zamanında barış döneminin yine sona ermesi üzerine Doğu Roma İmparatorluğu, Rus hükümdarı Svyatoslav'a başvurdu. Bunun üzerine Ruslar kısa zamanda Bulgarlar'ı mağlup ederek ülkelerini işgal etti. Ancak yanlış bir politika izleyen Doğu Roma İmparatorluğu bu kez karşısında daha güçlü bir düşman olarak Ruslar'ı bulmuştur. 976-1014 yılları arasında Samuel Bulgar Devleti'ni yeniden kurduysa da İmparator II.Basileios(976-1025) uzun süren savaşlar sonrasın da 1014 yılında kesin olarak Bulgar Devleti'ne son vermiştir. Böylece Balkan Yarımadası tamamen Doğu Roma İmparatorluğu hakimiyetine girmiş oldu. Bütün bunlar yaşanırken VI. ve X. yüzyıllar arasında yaklaşık dört asır boyunca Doğu Avrupa tarihinde önemli bir rol oynayan Hazarlar ise Doğu Roma İmparatorluğu'nun Balkan ve İran politikalarında çoğunlukla İmparatorlukla ittifak halinde hareket edip dönemin tarih akışı içerisinde yer almışlardır.

Özet (Çeviri)

Since ancient times, Balkan Peninsula had been a significant passage for clans that had been proceeding from East to West or wishing to sail onto the Mediterranean having crossed the Danube, and occasionally for those wishing to found worldwide empires and also had been an area of strife for nations. The Roman Empire, operating noteworthy campaigns against the Macedonian Kingdom, which had been wishing to establish a powerful dominance across the Balkans, led to an era of serenity in the area when it dominated the Peninsula in the 2nd Century B.C. However, the era of serenity came to an end with the beginning of the Migration of Clans. Thus, the Roman Empire failed to prevent these communities holding outnumbering populations from sailing onto the Southern waters having crossed the Danube.From the ending period of the 14th Century, the Balkan Peninsula came under the rule of East Roman Empire after the Roman Empire had split up. To the end of the same century, European Huns, who appeared at the enterance of Europe crossing the Lake Itil and desired to found a worldwide empire capturing East Roman Empire, started a dramatic rise especially during the era of Atilla and became determinant factor in the Balkan policy of East Roman Empire for almost an age. However, East Roman Empire pulled through a big danger in 453 with the death of Atilla, powerful emperor of European Hun Empire.As for in the 6th Century, Avars, founded a powerful state taking Slavs under their obedience and expanded their borders in Balkans. Thus, East Roman Empire that had wars with Iran during that period fell into a very hard situation. In the era of Emperor Heraklios (610- 641) , it was expected to make peace with Avars and deal with Iran; however, Avars surrounded Istanbul allying with Iran. When Avars, who could not succeed in this surround, started to weaken because of the riots of the clans under its obedience, East Roman Empire felt relieved and got over the danger from another Clan. However, East Roman Empire didn?t succeed because of Islam conquests that started in the middle of 7th Century although it caught the opportunity of founding its old supremacy in Balkans.At the end of 7th Century, when the Bulgarian at their Turkish originated leader Aspurah?s command came to Balkan Peninsula, East Roman Empire came across a novel and strong Bulgarian State. At the end of 8th Century, East Roman Emperor, 5th Konstantin (741-775), who took advantage of the disorders in Islam World demoralised the military power of the Bulgarian with one after another military expedition. Krum Han that inherited the Bulgarian throne in 802 made a drastic strike on this success of East Roman Empire. However, with the sudden death of Krum, East Roman Empire managed to overcome this peril. Afterwards, the relationship between the Bulgarian and East Roman Empire going through a long run peaceful period became tense in the era of Char Symeon that ascended the Bulgarian throne in 893. After the death of Char Symeon in 927; while Bulgaria succumbed to the East Roman Empire, the influence of the empire began to strengthen in the Balkans. Over the ending of the peaceful period in the era of Emperor Nikephoros Phokas(963-969), the East Roman Empire applied to Svyatoslav the Russian Monarch. Thereupon, having defeated the Bulgarians, the Russians occupied Bulgaria in a short time. However, this time East Roman Empire that followed a wrong policy confronted Russia as a powerful hostile. Between 976 and 1014, even though Samuel re-founded the Bulgarian State, Emperor II.Basileios(976-1025) put an absolute end to the Bulgarian State in 1014 following the long lasting battles. Thus, the Balkan Peninsula ended up coming under the domination of the East Roman Empire. While the whole thing was being experienced, between the 6th and 10th centuries during almost four centuries, the Hazars, playing a main role in the history of Eastern Europe, mostly acted allying with the Empire in the Iran and Balkan policy of the East Roman Empire. Therefore, they appeared in the flow of history.

Benzer Tezler

  1. Moğol-Bizans ilişkileri ve Moğol istilasının Bizans siyaseti üzerindeki etkileri

    Mongolian-Byzantine relations and the effects of Mongolian invasion on Byzantine politics

    AYHAN ERİNKARLI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    TarihArdahan Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ AYŞE BEYZA ERCAN

  2. Peçenek ve Kıpçakların Bizans Devleti ile olan ilişkileri

    The relationships of Pechenegs ond Kıpchaks with Byzantine State

    ÇETİN DAMAR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    TarihFırat Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SEZGİN GÜÇLÜAY

  3. XIII. yüzyıl Bizans tarihyazımında Türk imajı

    The Turkish image in Byzantine historiography in the 13th centuries

    CANAN ÖZTÜRK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    TarihHacettepe Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. RESUL AY

    PROF. DR. MURAT KEÇİŞ

  4. The Ottoman conquest of thrace, aspects of historical geography

    Tarihsel coğrafya bakımından Trakya'nın Osmanlılar tarafından fethi

    GEORGİOS LİAKOPOULOS

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2002

    Tarihİhsan Doğramacı Bilkent Üniversitesi

    PROF. DR. HALİL İNALCIK

  5. Altın Orda-Bizans ilişkileri

    Byzantine relations in the Golden Horde

    METEHAN ÜNLÜ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    TarihAnkara Üniversitesi

    Tarih Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ABDULLAH GÜNDOĞDU