Geri Dön

Üst batın ameliyatı geçiren hastalarda postoperatif ilk saatte uygulanan non-invaziv ventilasyonun etkilerinin gözlenmesi

Effects of postoperative prophylactic non-invasive ventilation for first postoperative hour on upper abdominal surgery patients

  1. Tez No: 337806
  2. Yazar: AYŞE NUR YEKSAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. YUSUF TUNALI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Cerrahpaşa Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 106

Özet

Çalışmamıza üst batın cerrahisi geçiren ASA I-II, 40-65 yaşları arasında, ZEV1/ZVK oranı %60-80 veya VKİ?30 olan 44 hasta dahil edildi. Bilinen kardiyak/respiratuar arrest veya çoklu organ yetersizliği öyküsü olan, postoperatif ciddi ajitasyon ya da ensefalopati gelişen, fazla miktarda sekresyonu ya da kontrol edilemeyen kusması olan, havayolu güvenliğini sağlayamayan, acil entübasyon gerektiren, hemodinamik stabilitesi sağlanamayan, hemoptizi veya üst gastrointestinal kanama geçiren çalışma dışı bırakıldı. Çalışmaya dahil edilen 44 hasta randomize olarak iki gruba ayrıldı. Ameliyat sonrasında derlenme odasında 2 saat süreyle, kontrol grubuna (Grup K) yalnızca maske ile oksijen verilirken, çalışma grubuna (Grup N) BiPAP modda non-invaziv ventilasyon uygulandı. Bu hastalarda postoperatif profilaktik NİV uygulamasının olumlu/olumsuz etkilerini anlamak üzere anestezi öncesi, tedavi öncesi ve sonrası PaO2, PaCO2, SaO2, VK ve DSS ölçümleri yapıldı. Postoperatif pulmoner komplikasyonlar açısından hastalar postoperatif 48 saat boyunca izlendi. Bulantı/kusma, flatus ve deşarj ilk ve ikinci 24. saatlerde sorgulandı. Hastaların hastanede kalma süreleri kaydedildi. Üst batın cerrahisinde postoperatif pulmoner komplikasyon gelişme oranı %4,5 olarak bulundu; ki bu oran bu alanda benzer çalışmalarda geçen orandan oldukça düşüktü. Non-invaziv ventilasyon uygulanan ve uygulanmayan gruplar arasında pulmoner komplikasyon gelişme oranları açısından istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu. Grup N?de beklendiği üzere bulantı/kusma insidansı Grup K?den istatistiksel olarak anlamlı derecede fazla değildi. Grup N hastalarında flatus ve deşarj Grup K hastalarında daha erken gerçekleşti. Non-invaziv ventilasyon uygulanan hastaların hiçbirinde uygulamaya bağlı ciddi komplikasyon, gastrik distansiyon gözlenmedi.

Özet (Çeviri)

In our study, 44 patients who had upper abdominal surgery, were between the ages 40-65 and ASA I-II and of whom FEV1/FVC ratio was between 60-80% or BMI was over or equal to 30 are included. Patients who had the story of cardiac/respiratory arrest, multiple organ failure, postoperative severe agitation or encephalopathy, who had copious secretion, uncontrolled vomitting, heamoptysis or upper gastrointestinal bleeding, whose airway protection was not enough and who needed urgent tracheal intubation are excluded from the study. Patients who are included are randomly assigned into 2 groups. After surgery, in recovery room only oxygen therapy with a mask was applied to the patients in control group (Group K), while non-invasive ventilation was applied to the patients in study group (Group N) for a while of 2 hours. PaO2, PaCO2, SaO2, VC and RR are measured before anaesthesia, before and after applications to understand positive/negative effects of NIV on these patients. All patients are observed postoperatively for 48 hours regarding postoperative pulmonarı complications. Nausea/vomitting, flatus and discharge were asked to the patients at first and secon 24th hours. Length of stay for all patients was recorded. For this study, postoperative pulmonary complication incidence in patients having upper abdominal surgery was 4,5% which is really under the value among similar studies performed on this area. There was no statistically significant difference between two groups regarding postoperative pulmonary complication rates. Nausea /vomittig incidence in Group N was not statistically significant more than incidence in Group K as if it was expected. Flatus and discharge was earlier in Group N patients. There were no severe complications or gastric distension among patients in Group N related to NIV application.

Benzer Tezler

  1. Elektif laparoskopik kolesistektomi sonrası komplikasyonlar ve bunların tanı yöntemleri

    Başlık çevirisi yok

    HAKAN SÜHA EROL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Genel CerrahiGATA

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ÜMİT SARIKAYALAR

  2. Orta kulak cerrahisinde baş boyun pozisyonunun serebral doku oksijenizasyonu ve postoperatif kognitif fonksiyonlara etkisi

    The effects of the head and neck posi̇ti̇on to postoperati̇ve cogni̇ti̇ve functi̇on and cerebral ti̇ssue oxygenati̇on at the middle ear surgery

    ŞÜKRÜ ÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Anestezi ve ReanimasyonKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ENGİN ERTÜRK

  3. Üst batın ameliyatı yapılan hastalarda hipotermiyi önlemek için ameliyat esnasında ısıtıcı kullanımının etkisinin incelenmesi

    Başlık çevirisi yok

    EMEL YILMAZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    1997

    HemşirelikEge Üniversitesi

    Hemşirelik Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ŞENAY KAYMAKÇI

  4. Sleeve gastrektomili hastalarda preoperatif endoskopik değerlendirme sonuçlarının postoperatif morbidite ile olan ilişkisinin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of the relationship of preoperative endoscopic evaluation results with postoperative morbidity in patients with sleeve gastrectomy

    HASAN EROĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NECDET DENİZ TİHAN