Geri Dön

Kraniyotomide preoperatif anksiyetenin postoperatif ağrı üzerine etkileri

The influence of preoperative anxiety on postoperative pain in patient undergoing craniotomy

  1. Tez No: 344254
  2. Yazar: BERNA YILMAZ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MELTEM UYAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 92

Özet

Postoperatif ağrı, cerrahi travmaya bağlı ortaya çıkan inflamatuvar sürecin de eşlik ettiği ve doku iyileşmesi ile giderek azalan akut bir ağrıdır. Literatürde kraniyotomilerin ve pek çok nöroşirurjikal girişimin diğer cerrahi uygulamalar kadar ağrıya yol açmadığı belirtilmekte ise de, son yıllarda, hastaların büyük çoğunluğunda akut postoperatif dönemde orta-yüksek şiddette ağrı yakınması olduğunu destekleyen yayın sayısı giderek artmaktadır. Kraniyotomi sonrası ağrı insidansıyla ilgili farklı rakamlardan söz edilmektedir (%0-75) ve bu oran çoğunlukla % 40?dan fazladır. Postoperatif ağrı gelişimini etkileyen faktörler dört gruba ayrılmaktadır: demografik özellikler, psikolojik faktörler, preoperatif ağrı varlığı ve cerrahi ile ilişkili faktörler. Preoperatif dönemde hastaların % 60- 80? inin anksiyetesinin olduğu yapılan çalışmalarda bildirilmiştir. Preoperatif dönemde yüksek oranda anksiyeteye sahip olan kişilerde postoperatif ağrının daha fazla olduğu gösterilmiştir. Postoperatif dönemdeki ağrı 3-6 aydan daha uzun sürüyorsa kronik postoperatif ağrı ya da dirençli postoperatif ağrı olarak tanımlanmaktadır. Cerrahi yara iyileşmesini takiben persistan ağrı devam eden inflamasyonun bir sonucu olarak ya da periferik sinirlerde meydana gelen hasar kaynaklı nöropatik ağrı şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Literatürde, kraniyotomi sonrası kronik ağrı insidansının % 0 ile % 65 arasında olduğundan söz edilmektedir. Postkraniyotomi başağrısı sıklıkla insizyoneldir. Perikraniyal kas retraksiyonu, BOS basıncının düşmesi, duranın iritasyonu ve aseptik menenjit ağrının kaynağı olabilmektedir. Kadın cinsiyet, anksiyete ve depresyon varlığı ve kullanılan cerrahi teknik ile ağrının kronikleşmesi arasında güçlü ilişki olduğu bilinmektedir ancak literatürde kraniyotomi sonrası kronik ağrı gelişimi ile ilgili yapılan çalışmalarda farklı sonuçlara rastlanmaktadır. İntrakraniyal tümör tanısı konmuş hastalarda, preoperatif anksiyete sık görülen bir durum olmakla birlikte, literatürde kraniyotomi geçiren hastalarda preoperatif anksiyetenin postoperatif ağrı üzerine etkileri ile ilgili yeterli prospektif çalışma bulunmamaktadır. Bu nedenle; çalışmamızda Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin Cerrahisi Anabilim Dalı?nda kraniyotomi uygulanan hastalarda preoperatif anksiye ve ağrı düzeyinin belirledik ve postoperatif akut ve kronik ağrı gelişimi üzerine olan etkilerinin araştırdık. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik Kurul izni alındıktan sonra, nöroşirürji ameliyathanesinde elektif kraniyotomi operasyonu uygulanacak ASA I- III grubundan 18- 70 yaş arasındaki gönüllü olgular, bilgilendirilmiş onam formu ile izinleri alınarak prospektif olarak çalışmaya dahil edildiler. Hastalardan bilgilendirilmiş onam formu ile izinleri alındıktan sonra, kendileri, geçirecekleri operasyon ve uygulanacak olan anestezi ile veya diğer perioperatif faktörler ile ilgili anksiyete düzeyi açısından, STAI I ve STAİ II (Durumluk ve Sürekli Kaygı Saptama İndeksi-(State Trait Anxiety Inventory) testi soruları ve visüel analog skala (VAS) ile ilgili olarak bilgilendirildiler. Çalışmamızda, bu bilgilendirme sonrası kraniyotomi uygulanan toplam 104 olguda; preoperatif dönemde, operasyon öncesinde STAİ I (State Trait Anxiety Inventory) ve STAİ II ölçeği kullanılarak anksiyetelerinin ölçümü, vizüel analog skoru (VAS) kullanılarak preoperatif ağrı olup olmadığı ve varsa şiddeti sorgulandı, kaydedildi. Operasyon öncesi ve sonrası bilinci kapalı, kooperasyonu kısıtlı, kognitif fonksiyonları kısıtlı olan hastalar çalışma dışı bırakıldı. Olguların demografik verileri, ASA (I-III) değerleri, eşlik eden hastalıkları, preoperatif ek ilaç kullanımları, özellikle antiepileptik ve analjezik kullanımları, alkol ve sigara kullanımı, preoperatif başağrısı varlığı ve preoperatif- postoperatif VAS- VRS skorları, preoperatif anksiyete kaynağı (cerrahi, anestezi, postoperatif ağrı, bilgilendirilme eksiği), operasyon çeşidi (vasküler/ tümör), operasyon süresi kaydedildi. Operasyon sonrasında hasta kendine gelir gelmez, bizimle ilişki kurup cevap verebilecek bilinç durumuna eriştiği an, postoperatif 0. dak. olarak belirlendi. İletişim kurulduktan sonra hastaya herhangi bir rahatsızlığı olup olmadığı ( bulantı kusma baş dönmesi üşüme titreme vs ) soruldu. Ağrısı olup olmadığı VAS ağrı skalalarına göre değerlendirilip; kalp hızı, sistolik ve diastolik kan basıncı değerleri, Ramsey bilinç skoruna göre sedasyon skorları, postoperatif bulantı kusma gibi herhangi bir problem varlığı değerlendirilerek not edildi. Aynı işlemler postoperatif 30. dak., 60.dak., 2.saat, 24.saat, 48.saat ve 6.ayda da tekrarlandı, eş zamanlı ölçümlerle analjezik tüketimleri saptandı. Hasta postoperatif dönemde ağrı yakınması belirttiğinde nöroşirürji kliniği postoperatif analjezi sağlama prokolüne göre analjezisi sağlandı. İstatistiksel değerlendirmeler Ege Üniversitesi Biyoistatistik Anabilim Dalı tarafından yapıldı. Ağrı skorları Kruskal-Wallis, ağrı skorları ile vital bulguların bağlantısı Spearman, zaman dilimlerine göre skorlar arası değerlendirme Wilcoxon, demografik veriler ve operatif veriler Ki- kare, parametrelerin kendi aralarındaki farklılıklar Mann-Whitney U testleri ile değerlendirildi. Çalışmaya katılan 104 hastanın 45? i erkek 59? u ise kadın olgudur. Erkeklerin 24? ü ASA I, 20? si ASA II ve 1 kişi de ASA III; kadınların 33? ü ASA I ve 26? sı ASA II? dir. Olguların postoperatif dönemde ağrı seyirlerine bakıldığında; preoperatif dönemde ve erken postoperatif dönemde (0.dk, 30.dk ve 1.saatte) VAS skorları 4 ve 4?ün üzerinde olanların postoperatif dönemde de (2.saat, 24.saat, 48.saat ve 6.ayda ) aynı seyiri devam ettirdiği izlendi. 30.dk VAS skoru ile 1.saat, 2. saat, 24.saat, 48.saat ve 6.ay VAS skorları arasında anlamlı ilişki bulunmaktadır (p0.05) STAİİ1 puanı ile 48.saat VAS skoru arasında anlamlı ilişki bulunmaktadır.(p

Özet (Çeviri)

Postoperative pain is an acute pain accompanied by inflammatory process that emerges due to surgical trauma and decreases gradually with tissue-recovery. Although it was reported in literature that craniotomies and a number of neurosurgical attempts do not lead to pain as much as other surgical applications, in recent years the number of publications supporting that vast majority of patients have experienced pain complaints with medium to high severity during acute postoperative period are increasing. Different numbers are cited related to post-craniotomy pain incidence (0-75 %) and this rate is usually over 40 %. The factors affecting development of postoperative pain are divided into four groups; demographic characteristics, psychological factors, presence of postoperative pain and the factors related to surgery. It was reported in studies carried out that 60-80 % of the patients have experienced anxiety during postoperative period. Those patients with high rate of anxiety during postoperative period had more postoperative pain. If the pain during postoperative period lasts more than 3-6 months it is defined as chronic postoperative pain or persistent postoperative pain. Following recovery of surgical trauma the persistent pain appears as a result of ongoing inflammation or as a damage-originated neuoropathic pain that occurred on peripheral nerves. In literature the incidence of post-craniotomy chronic pain is reported to be between 0 and 65 %. The post-craniotomy headache is often incisional. The pericranial muscle retraction may be the source of decreased BOS pressure, irritation of dura and aseptic meningitis pain. It is well known that there is a strong relationship between woman gender, presence of anxiety and depression and surgical technique being used and the pain becoming chronic; however, different results are encountered in studied carried out related to development of post-craniotomy chronic pain. Although preoperative anxiety is frequently seen in patients diagnosed with intracranial tumor, the prospective studies carried out on patients who have undergone craniotomy related to the effects of preoperative anxiety on postoperative pain are scarce in literature. Therefore, in our study we determined the preoperative anxiety and pain levels of patients who have undergone craniotomy in the Department of Brain Surgery of Ege University Medical Faculty and investigated their effects on the development of postoperative acute and chronic pains. After the permission of Ege University Medical Faculty Board is obtained the volunteers (18 and 70 years old) from ASA I-III groups who will be subjected to elective craniotomy operation in the neurosurgery operation room filled out the informed consent form and were included in study prospectively. After their permission is obtained they were informed of the operation they will undergone and the anesthesia to be applied and also STAI and STAI II (State Trait Anxiety Inventory) test questions and visual analog scale (VAS) were explained in terms of their anxiety levels related to other perioperative factors. In our study, in 104 cases who subjected to craniotomy, during preoperative period before operation anxiety was measured by using preoperative STAI I (State Trait Anxiety Inventory) and STAI II scale and presence of any preoperative pains was questioned by using visual analog (VAS) score and if available, its severity was recorded. Unconscious patients and those having limited cooperation and cognitive functions during pre-and post-operation were excluded from study. Patients? demographic data, ASA (I-III) values, accompanying diseases, preoperative adjuvant drug usage (especially, anti-epileptics and analgesics), alcohol and cigarette usage, presence of preoperative headache and pre-and post-operative VAS scores, preoperative source of anxiety (surgical, anesthesia, preoperative pain, lack of information), type of operation (vascular/tumor) and length of operation were recorded. After operation the time patient has recovered, when he/she reached the state to answer by communicating with us, was identified as preoperative 0 minute. After communication was established the patient was asked whether he/she had any illness (nausea, vomiting, dizziness, cold, chill etc). Whether any pain is present was evaluated according to VAS pain scales; heart rate, systolic and diastolic blood pressure values, sedation scores according to Ramsey consciousness scores, presence of any problems such as preoperative nausea-vomiting were evaluated and recorded. Same processes were repeated at 30 min., 60 min., 2 hours, 24 hours, 48 hours and 6 months; analgesic consumption was determined by concurrent measurements. When patient complained about the pain during postoperative period, analgesic therapy was provided according to postoperative analgesic application protocol of neurosurgery clinic. Statistical evaluations were performed by Department of Biostatistics, Ege University. The pain scores were evaluated through Kruskal-Wallis; the connections between pain scores and vital findings through Spearman; the interscore evaluation according to timeframes through Wilcoxon; the demographic data and operative data through Chi-square; intraparametric differences through Mann-Whitney U tests. Of 104 patients participated in study 45 were males and 59 were women. 24 of the males are ASA I, 20 ASA II and 1 ASA III; 33 of the women are ASA I and 26 ASA II. When patients? courses of pain during postoperative period were reviewed, it was observed that those who had 4 and above VAS scores at the preoperative and early postoperative periods (0 min, 30 min. and 1 hour) have continued the same courses during postoperative period (2 hours, 24 hours, 48 hours and 6 months). There is a significant relationship between 30 min. VAS score and 1-hour, 2-hour, 24- hour, 48-hour and 6-month VAS scores (p 4 at postoperative 0 min. regressed, a pain with moderate-severity continued in 30.8 % of them. The pain level at 6 months was at moderate-severity in 51 % (53 individuals) of 104 cases. There is a statistically significant relationship between postoperative 0 min. and 6-month VAS scores (p0.05). There is a significant relationship between STAI I score and 48-hour VAS score (p

Benzer Tezler

  1. Kraniotomi hastalarında preoperatif anksiyetenin postoperatif ağrı ve analjezik tüketimine etkisi

    The effect of preoperative anxiety on postoperative pain and analgesic consumption in craniotomy patients

    GİZEM TOYDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Anestezi ve Reanimasyonİstanbul Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ACHMET ALI

  2. Hipofiz cerrahisi geçiren hastalarda preoperatif ölçülen tiroid hormon düzeylerinin perioperatif komplikasyonlara etkisi

    The effect of preoperative measurement of thyroid hormone levels on perioperative complications in patients under pituitary surgery

    GİZEM KIRBAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Anestezi ve Reanimasyonİzmir Katip Çelebi Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT YAŞAR ÖZKALKANLI

  3. Kraniyotomilerde sevofluran ve izofluran ile intravenöz lidokain infüzyonunun hemodinamik yanıt, peroperatif opioid gereksinimi ve postoperatif derlenmeye etkileri

    The effects of sevoflurane and ızoflurane combined with ıntravenous lidocain ınfusion ın craniotomies to hemodynamic response, perioperative opioid need and postoperative recovery

    ÖZGÜR SİNAN CENGİZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Anestezi ve ReanimasyonAnkara Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YÜKSEL KEÇİK

  4. Supratentoryal kraniyotomilerde deksmedetomidinin propofol ve izofluran ile birlikte kullanımının etkileri

    In supratentorial craniotomies the effect of dexmedetomidine additional to propofol and isoflurane anaesthesia

    RECAİ KAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Anestezi ve ReanimasyonGaziantep Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SENEM KORUK

  5. İntrakranial cerrahide 3 saati geçen vakalarda kan laktat seviyelerinin postoperatif morbitide ve mortalite üzerine etkileri

    The effects of blood lactate levels on postoperative morbitis and mortality in case over 3 HOURS in itracranial surgery

    BEDRİ İLCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Anestezi ve ReanimasyonDicle Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FEYZİ ÇELİK