Geri Dön

ANA ve ANCA IFAT pozitif saptanan hastalarda otoantikorların dağılımı

The distrübition of autoantibodies on the ANA and ANCA positive patients

  1. Tez No: 359601
  2. Yazar: MELEK İZMİR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. FUNDA DOĞRUMAN AL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Mikrobiyoloji, Microbiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 95

Özet

Çevresel faktörler, ilaçlar ve enfeksiyonlarla genetik yatkınlığı olan bireylerde bir çok otoimmün hastalık oluşabilmektedir. Otoimmün hastalıklar, organizmanın kendi doku ve hücrelerine karşı reaksiyon geliştirmesi sonucu oluşmaktadır. Otoimmün hastalıkların önemli bulgularından birisi otoantikorlardır. Hasta serumlarında anti nükleer antikor (ANA) varlığının saptanması, çeşitli konnektif doku hastalıklarının gerek tanı gerekse izlenmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. IFA tarama amaçlı olarak otoimmün bağ dokusu hastalıklarının tanısında yaygın olarak kullanılmaktadır. Otoimmün hastalıkların tipinin belirlenmesinde serum fizyolojik ile ekstrakte edilebilen nükleer antijenlere karşı oluşmuş antikorların (anti-ENA) tipinin tesbit edilmesi önemlidir. Çalışmamıza Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Merkez İmmünoloji Laboratuvarına 2009 - 2012 tarihleri arasında başvurmuş 224 ANA IFAT pozitif hasta ile ANCA IFAT pozitif 29 hasta retrospektif olarak dahil edilmiştir. İmmunoblot ile 418 antikor tesbit edilmiştir. Çalışmamızda antikor tipleri incelendiğinde en fazla anti-Ro-52 (150) % 35,9 oranında saptanmıştır. Anti-SS-A (137) % 32,8 , anti-SS-B (64) % 15,3 anti-Sm/RNP (34) % 8,1, anti-Scl-70 (17) % 4,1 , anti-Sm ( 9) % 2,2, anti Jo-1 (7) % 1,7 oranında saptanmıştır. Çalışmamızda ANCA pozitif hastalarda ELISA ile antikor dağılımına bakılmıştır. Toplam 33 antikor pozitif bulunmuştur. Çalışmamızda ELISA ile MPO % 45,5 (15 hasta), PR3 % 30,3 (10 hasta) , antielastaz % 15,1 (5 hasta) , BPI % 6,1 (2 hasta) , laktoferrin % 3 (1 hasta) oranında tesbit edilmiştir. Otoimmün hastalıkların tanısında IFA tarama amaçlı kullanıldıktan sonra hastalığın tipinin belirlenmesi için antikor dağılımının belirlenmesi önemlidir. Bu konuda yeni çalışmalar yapılmasına ihtiyaç vardır. Çevresel faktörler, ilaçlar ve enfeksiyonlarla genetik yatkınlığı olan bireylerde bir çok otoimmün hastalık oluşabilmektedir. Otoimmün hastalıklar, organizmanın kendi doku ve hücrelerine karşı reaksiyon geliştirmesi sonucu oluşmaktadır. Otoimmün hastalıkların önemli bulgularından birisi otoantikorlardır. Hasta serumlarında anti nükleer antikor (ANA) varlığının saptanması, çeşitli konnektif doku hastalıklarının gerek tanı gerekse izlenmesinde yaygın olarak kullanılmaktadır. IFA tarama amaçlı olarak otoimmün bağ dokusu hastalıklarının tanısında yaygın olarak kullanılmaktadır. Otoimmün hastalıkların tipinin belirlenmesinde serum fizyolojik ile ekstrakte edilebilen nükleer antijenlere karşı oluşmuş antikorların (anti-ENA) tipinin tesbit edilmesi önemlidir. Çalışmamıza Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Merkez İmmünoloji Laboratuvarına 2009 - 2012 tarihleri arasında başvurmuş 224 ANA IFAT pozitif hasta ile ANCA IFAT pozitif 29 hasta retrospektif olarak dahil edilmiştir. İmmunoblot ile 418 antikor tesbit edilmiştir. Çalışmamızda antikor tipleri incelendiğinde en fazla anti-Ro-52 (150) % 35,9 oranında saptanmıştır. Anti-SS-A (137) % 32,8 , anti-SS-B (64) % 15,3 anti-Sm/RNP (34) % 8,1, anti-Scl-70 (17) % 4,1 , anti-Sm ( 9) % 2,2, anti Jo-1 (7) % 1,7 oranında saptanmıştır. Çalışmamızda ANCA pozitif hastalarda ELISA ile antikor dağılımına bakılmıştır. Toplam 33 antikor pozitif bulunmuştur. Çalışmamızda ELISA ile MPO % 45,5 (15 hasta), PR3 % 30,3 (10 hasta) , antielastaz % 15,1 (5 hasta) , BPI % 6,1 (2 hasta) , laktoferrin % 3 (1 hasta) oranında tesbit edilmiştir. Otoimmün hastalıkların tanısında IFA tarama amaçlı kullanıldıktan sonra hastalığın tipinin belirlenmesi için antikor dağılımının belirlenmesi önemlidir. Bu konuda yeni çalışmalar yapılmasına ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Autoimmune disease may occur, by environmental factors, drugs and infections in people with genetic tendency. Autoimmune diseases occur as a result of the immune response to self antigens and tissues of the organism and the detection of autoantibodies is very important in the diagnosis of autoimmune diseases. A number of methods are available for the detection of ANA. Indirect immunofloresance antibody (IFA) method is widely used for screening and monitoring of connective tissue diseases. Indirect immunofluorescence assay (IFA) is the standard method which is more often preferred for detecting these antibodies. Differentiation of autoantibodies is the basis of correct diagnosis in autoimmune diseases. This method allows the extracted antigens (ENA) to be used for the differentiation of autoantibodies clearly. The aim of this study was to retrospectively evaluate the distribution of autoantibodies on the patients who have applied to Central Immunology Laboratory of Gazi University School of Medicine between 2009 and 2012. ANA positive patients are scanned for the distribution of antibodies by immunoblot. As a result, totally 418 antibodies are determined by immunoblot and the characterization of these antibodies were as follows in 150 patients anti-Ro-52 (35.9%), in 137 patients anti-SS-A (32.8%) , in 64 patients anti-SS-B (15,3 %), in 34 patients anti-Sm/RNP (8,1%), in 17 patients anti-Scl-70 (4,1%), in 9 patients anti-Sm (2,2%) and in 7 patients anti Jo-1 (1,7%) were positive. In our study the ANCA positive patients are scanned for the distribution of antibodies by ELISA. Totally 33 antibody positive are observed. As a result, totally 33 antibodies are determined by ELISA and the characterization of these antibodies were as follows in 15 patients MPO (45,5%), in 10 patients PR3 (30,3%) , in 5 patients antielastasis (15,1%) , in 2 patients BPI (6,1%) ,in 1 patient lactoferrin (3 %) were positive. Determining the distribution of antibodies is important in the diagnosis of autoimmune disorders after their IFA scan is completed. New research is required on this subject. We consider our study as a small scale revision of this matter.

Benzer Tezler

  1. Romatoid artrit akciğer tutulumu ve etki ettiği solunumsal parametreler

    Rheumatoi̇d arthri̇ti̇s lung involvement and respiratory parameters affected

    SERHAT OTUGÜZEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Göğüs HastalıklarıSivas Cumhuriyet Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SULHATTİN ARSLAN

  2. Sistemik vaskülitlerde böbrek biyopsilerinde histopatolojik bulgular ve prognoz ilişkisinin değerlendirilmesi

    Description of histopathologic findings and prognosis in kidney biopsies in systemic vasculitis

    CLAUDIA ANDREA GOMEZ GONZALEZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    PatolojiEge Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAİT ŞEN

    DOÇ. DR. BANU SARSIK KUMBARACI

  3. Kronik hepatit B hastalarında anti-nötrofil sitoplazmik antikor (ANCA) sıklığının araştırılması

    Anti-neutrophil cytoplasmic antibody frequency in chronic hepatitis B patients

    TURAN ÇALHAN

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    GastroenterolojiSağlık Bakanlığı

    Gastroenteroloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HACI MEHMET SÖKMEN

  4. Propiltiyourasil (PTU) tedavisi ile antinötrofil sitoplazmik antikor (ANCA) ilişkisi

    Başlık çevirisi yok

    VELİ YAZISIZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ÜMİT KARAYALÇIN

  5. İnflamatuar bağırsak hastalığının hücresel ve hümoral immünite yönünden değerlendirilmesi

    The evaluation of relationship inflammatory bowel diseases with cellular and humoral immunity

    PINAR GÜZELAY

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    Allerji ve İmmünolojiİstanbul Üniversitesi

    Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. SELİM BADUR