Geri Dön

Türk Tiyatrosunda trajedi

Tragedy in Turkish Theatre

  1. Tez No: 360010
  2. Yazar: ZEHRA BALI KAPLAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MÜZEYYEN BUTTANRI
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Sahne ve Görüntü Sanatları, Türk Dili ve Edebiyatı, Performing and Visual Arts, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Dram Sanatı, Trajedi, Türk ve Dünya Tiyatrosu, Trajedinin Unsurları, Tragedyanın Kaynakları, Trajik, Drama, Tragedy, Turkish and World Theatre, Elements of Tragedy, Resources of Tragedy, Tragic
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Eskişehir Osmangazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Yeni Türk Edebiyatı Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 403

Özet

İnsana dair her şeyi içinde barındıran dram sanatı, başlangıçtan bugüne insanla beraber sürekli yenilenmiş ve her yenilenmeyle birlikte yeniden doğmuştur. Dram sanatının önemli bir kolu olan trajedi; insanın hüzünlü yanına, ağır ve asil duruşuna, insan yaradılışına ilişkin olağanüstü durumlara ayna tutarken, yüksek değerler etrafında arınma yoluyla bilinç tazelemesine de kaynaklık eder. Bu çalışmada, Batı'dan kaynağını alan trajedi; öncelikle Dionysos tapıncı, dans, ritüel ekseninde incelenmiş, tragedyanın kaynakları, farklı bakış açılarından hareketle tragedya tanımları ve tragedya unsurları değerlendirilerek diğer türlerle farklılaşan noktalarına dikkat çekilmiştir. Dünya tiyatrosunda trajedinin tarihsel seyri kronolojik olarak incelenmiş ve ardından çalışmanın asıl konusunu oluşturan Türk tiyatrosunda trajedinin gelişimi üzerine açımlamalar yapılmıştır. Bu çerçevede trajedi/fâcia adıyla verilen oyunlar, bu oyunların mukaddime ve eklerinden çokça faydalanılmış, oyunlar için yazılan eleştiriler yol gösterici olmuştur. Türklerde dram unsuru ilk olarak dinî törenlerde ve Şaman inancıyla kendini gösterir. Dramatik anlayış, İslâmiyet'in kabulüyle birlikte yeni bir boyut kazanırken, taziyeler trajik unsurun en belirgin taşıyıcısı olur. Türk tiyatrosu daha çok güldürü geleneğine bağlı bir gelişme gösterse de, Tanzimat ile birlikte trajedi ilk kez bir tür olarak benimsenir ve örnekleri verilir. Meşrutiyet'te türler karmaşası göze çarpar ve daha çok siyasî ve toplumsal gelişmeler tiyatroyu yönetir. Dolayısıyla oyunlar, daha çok dönemin algısına uygun ancak trajik anlayışa uymayan eserler olur. Cumhuriyet döneminde trajik anlayış daha iyi kavranır ve bilhassa A. Turan Oflazoğlu, çağdaş Türk trajedilerinin başarılı örneklerini verir.

Özet (Çeviri)

Drama, that incorporates everything about human being, constantly renewed with humanity since its inception and reborn together with any renewal. As an important branch of drama, tragedy lightens the sad side of human, its serious and noble stance, extraordinary circumstances relating to human nature, also around higher values it is a source to fresh consciousness through purification. In this study, tragedy that rises from the West, is firstly examined on the axis of Dionysos, dance and ritual; the sources of tragedy, tragedy definitions from different perspectives and the elements of tragedy are evaluated. Attention is drawn to different points of tragedy from other kinds. Historical progress of tragedy in the world theater is investigated chronologically and then upon the progress of tragedy in Turkish Theatre, the main topic of study, explanations are made. In this context, the plays with the name of tragedy, prologue and attachments of these plays have been benefited, the critics written for plays has guided to study. Dramatic element in Turks reveals itself firstly in religious ceremonies and with Shamanistic belief. While dramatic perception is gaining a new dimension with the adoption of Islam, taziyes are the most prominent carrier of tragic elements. Although Turkish theatre has an improvement depending on rather comedy, tragedy is accepted as a kind with Tanzimat for the first time and the examples of tragedy are written. Confusion of kinds stands out in Meşrutiyet period and mostly political and social developments manages the theater. Therefore, plays are appropriate to the perception of this period but not tragic. The understanding of tragic is conceived better during the Republican period and especially A. Turan Oflazoğlu gives successful examples of contemporary Turkish tragedy.

Benzer Tezler

  1. Daughters of the stage: Constructing the modern woman in the theater in the late Ottoman Empire and early Turkish Republic (1914-1935)

    Sahnenin kızları: Geç Osmanlı ve erken Cumhuriyet Dönemi tiyatrosunda modern kadının inşası (1914-1935)

    SALİHA ELİF SHANNON-CHASTAİN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2019

    Sahne ve Görüntü Sanatlarıİstanbul Bilgi Üniversitesi

    Sosyal Bilimler Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLHAN BALSOY

  2. Şiirli ve manzum Türk Tiyatrosu'nun doğuşu (1866-1908)

    The Birth of poetic and verse drama in Turkish Theatre (1866-1908)

    AYŞE ULUSOY

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Türk Dili ve EdebiyatıGazi Üniversitesi

    Yeni Türk Edebiyatı Bilim Dalı

    PROF. DR. SADIK TURAL

  3. Hüseyin Cavid'in piyeslerinde sosyal meseleler

    Social issues in the plays of Hüseyin Cavid

    BÜŞRA ÜNAL MERT

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Türk Dili ve EdebiyatıMarmara Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHDİ GENCELİ

  4. Türk tiyatrosunda kantocu kadınlar, tiyatroda kantonun yeri, önemi ve günümüzde yok olan kanto

    Canto artists in Turkish theatre, the place and importance ofcanto in theatre and vanishing of canto

    GÜZİN ŞEBNEM ÖZİNAL ÖZTEK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Sahne ve Görüntü SanatlarıBahçeşehir Üniversitesi

    İleri Oyunculuk Ana Bilim Dalı

    ÖĞR. GÖR. ALİ DÜŞENKALKAR

  5. Türk tiyatrosunda Reşit Asım Baran (Hayatı, sanatı)

    Reşit Asım Baran in the Turkish theatre (His life and art)

    ENGİN KEFLİOĞLU

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Sahne ve Görüntü SanatlarıYıldız Teknik Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DİDEM ARDALI BÜYÜKARMAN