Geri Dön

Mültipl myelom hastalarında hematopoetik kök hücre nakli sonrası ilerleme ve yinelemeyi göstermede idrar immunfiksasyon elektroforezinin yeri

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 361389
  2. Yazar: MUHAMMED ERKAM SENCAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. RAUF HAZNEDAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Hematoloji, Hematology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Gazi Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Dahili Tıp Bilimleri Bölümü
  12. Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 69

Özet

MÜLTİPL MYELOM HASTALARINDA HEMATOPOETİK KÖK HÜCRE NAKLİ SONRASI İLERLEME VE YİNELEMEYİ GÖSTERMEDE İDRAR İMMUNFİKSASYON ELEKTROFOREZİNİN YERİ Mültipl myelom tanısı serum ve/veya idrarda bulunan monoklonal immunoglobulini tespit etmeye dayanmaktadır. 2000'li yılların başına kadar; MG'yi tespit etmek için kullanılan serolojik testleri serum ve idrar PE testi ve serum ve idrar İFE testi oluşturmuştur. 2001 yılında nicel SSHZ ölçümü mümkün olmuştur. SSHZ ölçümünün mümkün olmasıyla MG'leri tespit etmede kullanılan laboratuvar testlerinin tanısal hassasiyeti oldukça artmıştır. MM hastalarınının %95'inden fazlasının serumunda SHZ gösterilmiştir. Hastaların %50'sinden fazlasının MM tanısı aldığında azalmış kreatinin klerensine sahip olduğuna ve yaklaşık %20 hastanın ise hastalığın seyrinde böbrek yetmezliğine ilerlediği gösterilmiştir. Dolayısıyla idrardaki BJ proteini serumla korele olmamaktadır ve hastalık aktivitesini yeterince gösterememektedir. Sonuç olarak SSHZ düzeyinin çalışılmaya başlanması idrar çalışmalarının tanı algoritmasındaki yerinin sorgulanmasına sebep olmuştur. SSHZ testinin idrar İFE testinden her durumda daha duyarlı olduğu ve idrarda proteinürisi olmayan hastada tanısal algoritmadan idrar İFE testini çıkarmanın tanısal hassasiyette minimal kayıp yaptığını destekleyen çok sayıda çalışma yapılmıştır. Çalışmaya MM tanısı almış ve OKHN/AKHN yapılmış ve nakil sonrası belli zamanlarda nüks olan; 49 erkek, 29 kadın; toplam 78 hasta alındı. Hastaların yaş aralığı 26 ile 66 arasında olup ortanca yaş 55'dir. Tanı anı SSHZ düzeyleri çalışılmış 30 hastadan sadece 2'sinin SSHZ oranı normal olarak bulunmuştur. 28 hastanın (%93.4) SSHZ oranı ise anormal olarak saptanmıştır. Tanı anı idrar İFE testi ve SSHZ düzeyleri birlikte çalışılmış hastalardan; idrar İFE testinde monoklonal protein tespit edilen hastaların tamamında SSHZ oranı anormal olarak bulunmuştur. Tanı anı %94.4 tanı koyma oranı ile serum İFE testinin, tanı koyma oranı en yüksek test olduğu tespit edilmiştir. Tanı anı SPE, Serum İFE ve SSHZ ölçümününden oluşan test kombinasyonunu ile hastaların %97.2'sine tanı konmuştur. Bu test kombinasyonuna İdrar İFE testini ekleyince ek olarak 2 hastaya daha tanı konabilmiştir. Yapılan çalışmada nüks anı hastalara SPEP+serum İFE+SSHZ düzeyleri birlikte çalışılırsa hastaların %95'ine nüks tanısı konulurken, bu testlere idrar İFE testini ekleyince ek olarak kimseye nüks tanısı konamamıştır. Sonuç olarak çalışmamızda idrar İFE testini bu 3'lü test kombinasyonuna eklemenin tanısal duyarlılığı artırmadığı ortaya çıkmıştır. Nüks anı idrar İFE testi pozitif olan hastalar incelenirse bu hastalardan sadece birinin SSHZ oranı normal bulunmuştur. Bu hastanın SSHZ düzeyleri artmasına karşın SSHZ oranı normal sınırlar içersinde kalmıştır. Ayrıca bu hastanın nüks anı serum İFE testi ve SPEP testinde monoklonal protein saptanmıştır. Sonuç olarak, çalışmamıza göre, ilerleme ve yinelemenin anlaşılmasında, hastaların izlemlerinde; 24 saatlik idrarda yeni proteinürisi saptanan, protein miktarında artış olan, veya klinik olarak nüks bulgusu olup diğer serolojik testlerle kanıtlanamayan hastalar dışındaki hastalara rutin olarak idrar İFE testinin yapılması anlam taşımamaktadır.

Özet (Çeviri)

THE ROLE OF URINE IMMUNOFIXATION IN SHOWING PROGRESSION OR RELAPS OF MULTIPLE MYELOMA PATIENTS AFTER HEMATOPOIETIC STEM CELL TRANSPLANTATION The diagnosis of multiple myeloma is based on detecting the monoclonal immunoglobulin in blood and/or urine. Until the year 2000, SPE, UPE, serum IFE and urine IFE are the most commonly used techniques for detecting the MG. Following the succesful development of measuring serum FLC levels and determining monoclonality by establishing the ratio of κ and λ, the diagnostic sensitivity of serologic tests that detecting monoclonality has considerably increased. Studies show that free light chains are shown in serum of more then %95 of all MM patients. Renal failure occurs in %20 of myeloma patients, and there is some renal pathology in more than one-half of patients. As a result of that; the presence of Bence Jones proteins in the urine does not correlate well with the serum and it cannot be used to assess the activity of the disease. With the introduction of quantitative serum assays for Ig free light chain, the role of urine IFE in the diagnosis of MG came under question. Many reported studies suggest that the replacement of urine IFE studies with SFLC assays cause minimal loss in diagnostic accuracy. Our study included 78 MM patients, who received autologous or allogeneic stem cell transplantations during their treatments and relapsed after treatment. Of the patients 49 were men and 29 women. The age range of the patients was between 26 to 66 years with a median age of 55 years. 30 patients whose serum FLC test have been studied at the time of diagnosis only 2 (6.6%) of these had normal SFLC levels. Among all the patients whose SFLC levels and urine İFE studied together during diagnosis, all the ones detected with light chains in their urine were also found to have abnormal SFLC levels. Comparison of the diagnostic sensitivity of the tests yielded that serum IFE is the most sensitive test with a sensitivity of 94.4%. Furthermore, using a combination of SPE, serum IFE and SFLC tests, 97.2% of the patients can be diagnosed correctly. After adding the urine İFE test to this combination, two more patients could be diagnosed. Studying the SPE, Serum IFE and serum FLC ratio tests together at the time of relapse or progression make it possible to diagnose relapse in %94.9 of patients. Adding the urine IFE this combination does not help in diagnosing a relapse or progression. In other words, our study shows that urine İFE does not contribute to the sensitivity of the combination of the above three tests in diagnosing relapse or progression. In conclusion, we are not suggesting a routine study of urine İFE in scanning the relapse or progression for MM patients after autologous or allogeneic transplantation except for those who have presence or increase in their 24 hours urine proteins or who has evidence of clinical relapse but have not been proved by other serologic tests.

Benzer Tezler

  1. Otolog kök hücre nakli sonrası nüks multipl myelom hastalarının değerlendirilmesi

    Evaluation of recurrent multiple myeloma patients after autologous stem cell transplantation

    ASLI KAYA TURAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜLŞAH AKYOL

  2. Otolog hematopoetik kök hücre nakli yapılan yeni tanı multipl myelom hastalarında nakil sonrası erken granülosit koloni stimülan faktör uygulamasının engraftman ile ilişkisi

    A relationship of EARLY granulocyte colony stimulating factor application with engraftment after transplantation for new diagnosis multiple myeloma patients with autologos hematopoetic stem cell transplantation

    LEYLA TOPAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HematolojiErciyes Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUZAFFER KEKLİK

  3. Otolog nakil adayı lenfoma ve multipl myelom hastalarında mobilizasyon başarısızlığına etki eden faktörler ve mobilizasyon başarısızlığının hastalık prognozuna etkisi

    Factors affecting the mobilization failure in autologous hematopoetic stem cell transplantation for lymphoma and multiple myeloma patients and effects of mobilization failure on prognosis

    AHMET BURAK DİRİM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Hematolojiİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MELİHA NALÇACI

  4. Otolog hematopoetik kök hücre nakli yapılan multipl myelom hastalarında nakil sırasındaki enfeksiyon sıklığı ve neden olan etkenler

    Frequency of infection and caused factors during transplantation in patients with multiple myeloma transplantation with autologous haematopoietic stem cell transplantation

    CEREN CENNET ALİMOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HematolojiAkdeniz Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ORHAN KEMAL YÜCEL

  5. Otolog kemik iliği transplantasyonunda mobilizasyon başarısız olan hastalarda pleriksafor (AMD3100) etkisi

    Plerixafor (AMD3100) effect in patients who have mobilisation failure in autologous bone marrow transplantation previously

    NİHAN IŞIKLI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    HematolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜNER HAYRİ ÖZSAN