Geri Dön

The analysis of the l2 performances of Turkish speakers on the island constraints in English to assess the validity of the interpretability hypothesis

Yorumlanabilirlilik varsayımının geçerliliğini değerlendirmek için İngilizceyi ikinci dil olarak edinen Türklerin İngilizcedeki ada kısıtlamaları üzerindeki performanslarının incelenmesi

  1. Tez No: 365008
  2. Yazar: SİNAN ÇAKIR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. IŞIL ÖZYILDIRIM
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Dilbilim, İngiliz Dili ve Edebiyatı, Linguistics, English Linguistics and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Interpretability Hypothesis, Second Language Acquisition, Universal Grammar, Island Constraints
  7. Yıl: 2014
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Hacettepe Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Dilbilim Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 211

Özet

Evrensel Dilbilgisi ve ikinci dil edinimi arasındaki ilişki üzerine geliştirilmiş son yıllarda öne çıkan varsayımlardan birisi Tsimpli ve diğerleri (2003), ve Tsimpli ve Dimitrakopoulou'nun (2007) ortaya attığı Yorumlanabilirlilik Varsayımıdır. Bu varsayıma göre sadece yorumlanabilir özellikler ve ana dilde var olan yorumlanamayan özellikler ikinci dil edinimi için erişilebilir durumdadır. Bu varsayımı destekleyen (Hawkins ve Hattori, 2006; Al-Thubaiti, 2011, gibi) ya da bu varsayıma karşı duruş sergileyen (Rothman ve diğerleri, 2010; Bond ve diğerleri, 2011, gibi) çok sayıda çalışma mevcuttur. Bir başka deyişle, bu konudaki tartışmalar henüz son bulmamıştır. Yorumlanabilirlilik Varsayımı üzerine yapılmış mevcut çalışmaların hiçbiri Türkçe-İngilizce dil çifti üzerine odaklanmamıştır. İngilizcede var olan yorumlanamayan ne-özelliğinin Türk ikinci dil öğrenicileri tarafından edinim sürecinin incelenmesi bu konudaki tartışma üzerine yararlı veriler ortaya sunacaktır. Bu çalışma, İngilizceyi ikinci dil olarak edinen Türklerin İngilizcedeki ne-taşıma sırasında ortaya çıkan ada kısıtlamaları üzerindeki performanslarını inceleyerek Yorumlanabilirlilik Varsayımının geçerliliğini değerlendirmeyi amaçlamaktadır. Çalışmanın verileri bir dilbilgisellik değerlendirme testi, ne-sorusu oluşturma testi ve Türkçeden İngilizceye çeviri testi vasıtasıyla toplanmıştır. İngilizce anadil konuşucularından oluşan bir kontrol grupla (N:58) beraber, yaşadıkları ülkeye (ABD ya da Türkiye) ve İngilizce yeterlilik düzeylerine (İleri düzey yada orta düzey) göre dört öğrenici grubu çalışmaya dahil olmuştur (sırasıyla N:46, N:38, N:20, N:30). Toplanılan veriler Kruskal Wallis H Testi ve Mann Whitney U Testi vasıtasıyla istatistiksel olarak incelenmiştir. Hedef dilde doğal veriye maruz kalmış ve bu dilde üst seviye yeterliliğe sahip ikinci dil öğrenicilerinin ada yapılarını fark etmede ve dilbilgisel tümceler üretmede İngilizce anadil konuşucuları kadar başarılı olduğu gözlemlenmiştir. Türkçede yorumlanabilir olmayan güçlü ne özelliğinin (uwh*) var olmadığı dikkate alındığında, bu katılımcıların performansı onların hedef dildeki parametrik değerleri edindikleri ve yorumlanabilir olmayan güçlü ne özelliğinin (uwh*) ikinci dil edinimi için de edinilebilir olduğu sonucunu ortaya koymaktadır. Sonuç olarak çalışmanın bulguları Yorumlanabilirlilik Varsayımına karşı çıkmakta ve Tam Transfer & Tam Erişim Varsayımını desteklemektedir. Çalışmanın bulguları ikinci dil edinimi sırasında doğal veriye maruz kalmanın önemini de vurgulamaktadır. Yapılan testlerin sonuçları, (uwh*) özelliğinin, sadece üst seviye İngilizce yeterliliğine sahip ve bu dilde doğal veriye maruz kalmış ikinci dil öğrenicileri tarafından tam olarak edinilmiş olduğunu ortaya koymuştur. Bu açıdan, Evrensel Dilbilgisine erişim ve ikinci dil edinimi arasındaki ilişkiyi inceleyen çalışmaların doğal veriye maruz kalan bireyler üzerinde yürütülmesi gerekliliği ortaya çıkmaktadır. Anahtar Sözcükler : Yorumlanabilirlilik Varsayımı, Ġkinci Dil Edinimi, Evrensel Dilbilgisi, Ada Kısıtlamaları

Özet (Çeviri)

The Interpretability Hypothesis (Tsimpli et. al., 2003; Tsimpli and Dimitrakopoulou; 2007) claims that uninterpretable features which are not instantiated in L1 are unavailable for L2 acquisition. This hypothesis is supported (e.g. Hawkins and Hattori 2006; Al-Thubaiti, 2011) and opposed (e.g. Rothman et. al., 2010; Bond et. al. 2011) by many other studies, and this hypothesis is still hotly debated. In such studies, different language pairs should be extensively analyzed to reach at more concrete results. None of the recent studies that focus on Interpretability Hypothesis focus on Turkish-English language pairs. The acquisition process of the uninterpretable wh-feature in English by Turkish L2 learners of English might provide fruitful results for this debate. The present study aimed to analyze the validity of the Interpretability Hypothesis by analyzing the performances of the Turkish L2 leaners of English on island constraints on wh-movement in English. The data of the study were collected through a Grammaticality Judgment Test, Wh-Question Formation Test and Translation Test. Along with a native control group (N:58), four learner groups were formed according to the place they live (USA or Turkey) and their level of proficiency in English (advance or intermediate) (N:46, N:38, N:20, N:30 respectively). The data gathered were statistically analyzed by using two non-parametric tests: Kruskal-Wallis H Test and Mann-Whitney U Test. It was observed that L2 learners of English who are exposed to positive evidence in a naturalistic learning environment in the target language can deal with these island constraints as well as the native speakers of this language. Since their mother tongue lacks the uninterpretable strong wh-feature (uwh*), this result suggests that they have already acquired the necessary L2 parameter values, and this uninterpretable feature is available in their L2 acquisition process. Hence, the findings of the present study support the Full Transfer Full Access Hypothesis, standing against the Interpretability Hypothesis. The results of the study also emphasized the importance of positive evidence in L2 acquisition process. According to the results, the uninterpretable strong wh-feature (uwh*) appeared to be available only for the highly proficient L2 learner of English who are exposed to natural input in this language, yet not for the other group who acquired this language only in their home country. As the results of the study suggest, to assess the availability of UG in SLA precisely, such studies should be carried out on the participants who are exposed to natural input in the target language.

Benzer Tezler

  1. The acquisition of null and overt subjects in L2 Turkish at the syntax discourse interface across different languages

    Farklı dillerde sözdizim-söylem ara yüzünde boş ve dolu özne adıllarının D2 olarak Türkçede edinimi

    OKTAY ÇINAR

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2021

    DilbilimHacettepe Üniversitesi

    İngiliz Dilbilimi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. IŞIL ÖZYILDIRIM

  2. Development of L2 oral proficiency through video-based shadowing practices

    İkinci dilde sözel becerilerin video temelli gölgeleme uygulamalarıyla geliştirilmesi

    SULTAN MICIK

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2020

    Eğitim ve ÖğretimPamukkale Üniversitesi

    Yabancı Diller Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ FİLİZ RIZAOĞLU

  3. Processing wh-dependencies in L2 English: The role of L1 and working memory capacity

    İkinci dil olarak İngilizce?de Wh-soru bağımlılıklarını işleme: Birinci dil ve işler-bellek kapasitesinin rolü

    FİLİZ ÇELE

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2010

    DilbilimBoğaziçi Üniversitesi

    İngiliz Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYŞE GÜREL

  4. Acquisition of referential meaning of words in a second language

    Yabancı dilde kelimelerin gönderimsel anlamlarının öğrenimi

    UFUK ÖZEN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2001

    Eğitim ve ÖğretimUludağ Üniversitesi

    İngiliz Dili Eğitimi Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. MERAL ÖZTÜRK