İngiliz arşiv belgelerine göre Birinci Dünya Savaşı'nda Goeben/ Yavuz ve Breslau/ Midilli gemileri
Goeben/ Yavuz and Breslau/ Midilli war ships on British documents at the start of WWI
- Tez No: 378527
- Danışmanlar: PROF. DR. BAYRAM BAYRAKDAR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Tarih, History
- Anahtar Kelimeler: Goeben ve Breslau, Yavuz ve Midilli, İngiliz Akdeniz filosu, Alman Akdeniz filosu, Birinci Dünya Savaşı
- Yıl: 2014
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tarih Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Türkiye Cumhuriyeti Tarihi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 259
Özet
19 ve 20.yüzyıl dönemecinde Büyük Güçler arasındaki ilişkiler bozulmuş, söz konusu ülkelerin ekonomik çıkar ve sömürge paylaşım mücadelesinde, her çatışmanın bir savaşa dönüşme riski artmıştır. Bu süreçte Osmanlı Devleti olası bir Avrupa çatışmasında yalnız kalmamak adına hareket etmiştir. İtilaf Devletlerine yaptığı müttefiklik taleplerinin reddedilmesinin ardından 2 Ağustos tarihinde Almanya ile ittifak anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşmasının bir gereği olarak Akdeniz'de seyreden Alman Akdeniz donanmasına mensup Goeben ve Breslau gemilerinin, ilgili hükûmet yetkililerince gizlice İstanbul'a gelmesine karar verilmiştir. Goeben ve Breslau, Akdeniz'de seyreden otuza yakın İngiliz ve Fransız gemisinin arasından sıyrılarak on günlük bir seyir sonrasında İstanbul'a ulaşmıştır. Bu takipte müttefiki Avusturya'nın yardımından mahrum kalan Alman gemileri; tarafsızlığını ilan eden İtalya, İtilaf Bloku yanlısı olduğu bilinen Yunanistan ve Almanya ile bir ittifak antlaşması imzalamış olmakla birlikte kamuoyu nezdinde tarafsızlığını sürdüren Osmanlı Devleti'nin kendisine kapıları açması sonucu yolculuğunu tamamlamıştır. Gemilerin Osmanlı'ya iltica sürecinde Alman gemilerinin Doğu'ya yöneleceğini öngöremeyen İngiliz ve Fransız filoları bu gemileri yakalama fırsatını defalarca kaçırmıştır. İtilaf Devletleri elçileri, Yavuz ve Midilli adlarıyla Osmanlı bayrağı altına giren bu gemilerin Osmanlı'ya gelişini güçlü bir şekilde protesto etmiş ve gemilere Devletler Hukuku gereğince işlem yapılmasını, yirmi dört saat içinde limandan çıkartılmasını ve/veya Alman mürettebatın sınır dışı edilmesini talep etmişlerdir. Osmanlı Devleti, uluslararası tarafsızlığının sürdüğü konusunda ve Alman mürettebatın ülke dışına çıkartılacağı yönünde güvenceler vermekten kaçınmamış izlediği siyaset sayesinde gemilerin gelişinden itibaren üç ay daha tarafsız kalmayı başarabilmiştir. Bu araştırma, Alman gemilerinin Akdeniz'deki hareket tarzları ve İstanbul'a geliş süreçlerini değerlendirmenin yanı sıra Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na giriş sürecini işleyerek konuyla ilgili zamana ve konjonktüre bağlı ulusal ve uluslararası siyasal gelişmeleri de açıklamayı amaçlar.
Özet (Çeviri)
At the turning point of 19th and 20th centuries, the relations between Great Powers was disrupted and their conflicts of economic interest and dominions rendered any disagreement a possible fight. In this process, Ottoman Empire followed a policy to find allies in a possible conflict in Europe. Upon the rejection of her alliance requests by entente states, she signed an alliance agreement with Germany on 2nd August. As required by this agreement, two warships belonging to German fleet, Goeben and Breslau, ranging in Mediterranean Sea, would be brought to Constantinople. Goben and Breslau escaped English and French warships the number of which was about thirty and reached Constantinople after a ten days of voyage. German warhips were deprived of the help of thier ally Autsria in this pursuit. They finished their voyage thanks to the hospitality of Ottoman Empire who signed an alliance agreement with İtaly, neutral as pre-declared, Greece known to be in support of Entente Powers and Germany, and who also remained neutral in the eye of the public. English and French navies who failed to foresee that German ships would proceed to East, lost the chance to catch them many times during the process of their asylum in Ottoman Empire. Envoys from Entente Powers strongly protested Ottoman for taking these ships under her flag with the names Yavuz and Midilli and they demanded that action must be taken in accordance with İnternational Law, that ships must be taken out of the ports and German crew must be deported. Ottoman Empire had no hesitation to keep ensuring that she remained her international neutrailty and that German fleet would be deported. Thanks to the policy she followed, she managed to remain neutral for three months after the arrival of the ships. This research aims at explaining national and international political events, as well as commenting on the manner of German ships in the Mediterranean Sea. Keyword: Goeben and Breslau, Yavuz and Midilli, English Mediterranean fleet, German Mediterranean fleet, First World War.
Benzer Tezler
- Kızılay arşiv belgelerine göre İkinci Dünya Savaşı'nda Türk Kızılayı'nın yabancı savaş esirlerine yaptığı yardım faaliyetleri
According to the Kızılay archive documents, the help activities of the Turkish Red Crescent to the foreign prisoner of war in the Second World War
ÖZLEM KILINÇÇEKER
Doktora
Türkçe
2022
Kamu YönetimiAdıyaman ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ SELAHADDİN GÖK
- İngiliz kaynaklarına göre Birinci Dünya Savaşı'nda Türkiye'de esirler
Prisoners of war in Turkey during World War One according to British resources
ALPER ERSAYDI
- Birinci Dünya Savaşı'nda propaganda faaliyetleri
Propaganda activities in the Worl Ward I
SERVET AVŞAR
- Arşiv ve sözlü kaynaklara göre Sovyet-Afgan savaşında Kırgızistanlıların rolü
Архивдик жана оозеки булактар боюнча Aфган согушунда кыргызстандыктардын ролу
ALDİYAR AŞIRBEKOV
Yüksek Lisans
Kırgızca
2023
TarihKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiTarih Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. ZUHRA ALTIMIŞOVA
- Sovyet arşiv belgeleri ışığında Türk-Ermeni ilişkileri (1915-1923)
Turkish-Armenian relations according to Soviet archive documents (1915-1923)
MEHMET BORA PERİNÇEK
Yüksek Lisans
Türkçe
2007
Siyasal Bilimlerİstanbul ÜniversitesiAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF.DR. SABAHATTİN ÖZEL