Aort koarktasyonu nedeniyle opere olan hastalarda hipertansiyon varlığının ve sıklığının yirmi dört saatlik ambulatuvar kan basıncı monitörizasyonu ve efor testi ile değerlendirilmesi
Evaluatıon of presence and frequency of hypertensıon ın operated aortıc coarctatıon patıents wıth twenty-four hour ambulatory blood pressure measurement and treadmıll test
- Tez No: 388693
- Danışmanlar: PROF. DR. FİGEN AKALIN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2015
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 91
Özet
Amaç: Aort koarktasyonu günümüzde başarı ile tedavi edilebilen bir konjenital kalp hastalığı olmasına karşın hastaların uzun dönem izleminde rekoarktasyon ya da rekoarktasyon olmaksızın kalıcı sistemik hipertansiyon görülebilmektedir. Çalışmamızda rezidüel koarktasyonu olmayan postoperatif hastalardaki sistemik hipertansiyon sıklığı istirahat kan basıncı ölçümlerinin yanısıra ambulatuvar kan basıncı (AKB) ve efor testi ile araştırılmış, sistemik hipertansiyonda rol oynayan faktörler incelenmiştir. Yöntem: Çalışmaya 1993-2014 yılları arasında Marmara Üniversitesi Pendik EAH, Çocuk Kardiyolojisi Polikliniği'nde opere aort koarktasyonu nedeni ile izlenen 20 hasta ve 27 sağlıklı kontrol alındı. Operasyon yaşı, izlem süresi, operasyonun tipi kaydedildi. Ekokardiyografik olarak sol ventrikül fonksiyonları değerlendirildi. İstirahat kan basıncı ölçümü, ABPM, EFOR testi uygulandı. Hipertansif olduğu saptanan hastalarla hipertansif olmayan hastalar yaş, operasyon yaşı, operasyon tekniği, izlem süresi, sol ventrikül kitlesi yönünden karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışma grubu yaşları 5.3-22 arasında değişen (Ort±SD=12,6±5,0 yıl) 7'si (%35) kız, 13'ü (%65) erkek hastadan, kontrol grubu yaşları 7-17 arasında değişen (Ort±SD=12,0±2,5 yıl) 6'sı (%22) kız, 21'i (%78) erkek çocuktan oluşuyordu. 18 hasta ucuca anostomoz tekniği ile opere edilmişti. Hasta grubundaki çocukların boy z skorları kontrol grubuna göre anlamlı olarak düşüktü (p=0.02). İstirahat kan basıncı ölçümlerine göre 5 hastada prehipertansiyon (% 25), 2 hastada hipertansiyon (% 10) saptandı. AKB sonucu ise 4 hasta hipertansiyon tanısı aldı (% 20). Hasta grubunda AKB ile hastalarda 24 saatlik sistolik ve diyastolik kan basıncı yükü kontrol grubuna oranla anlamlı olarak yüksekti (Sistolik yük hasta grubunda 11.7± 1.16, kontrol grubunda 5.5±6.0, p=0.041, diyastolik kan basıncı yükü hasta grubunda 12.3±1.55, kontrol grubunda 4.4±2.5, p=0.033), 15 hastada“sistolik dipping”yoktu (%75). Hastaların efor süresi kontrol grubuna göre anlamlı olarakdüşük ve ulaşılan maksimum sistolik kan basıncı anlamlı olarak yüksekti (sırasıyla p=0.0001, p=0.003). Hastalarda interventriküler septum ve sol ventrikül arka duvar kalınlıkları artmış bulundu (p0.05). Sonuç: Sonuç olarak, ek anomalileri olmayan, aort koarktasyonu nedeni ile opere edilen hastalarda rezidüel ya da rekürren koarktasyon olmasa bile %20 oranında sistemik hipertansiyon görülebilmekte ve bu durum sol ventrikül hipertrofisine neden olmaktadır. Hastaların uzun dönem izleminde rutin istirahat kan basıncı ölçümlerinin yanısıra ambulatuvar kan basıncı monitorizasyonu ve efor testi ile izlenmesi risk altındaki hastaların belirlenmesi açısından yararlı olacaktır. Sistemik hipertansiyona etki eden mekanizmaların aydınlatılması için daha uzun süreli ve ayrıntılı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Özet (Çeviri)
Objective: Coartation of aorta is a treatable condition with excellent surgical resultsduring early postoperative period. However, recoarctation and permanent systemic hypertension may occurinlong term follow up. We investigated the frequency of systemic hypertension in patients without residual coarctation using ABP monitorization and exercise test in addition to resting blood pressure measurements and the effecting factors. Patients and methods: Our study included on 20 patients followed at Marmara University, Department of pediatric cardiology between 1993-2014 and 27 healtly childrens. Age of operation, folow up period and operation technique were recorded. Resting blood pressure, ABPM, echocardiography and treadmill tests were performed. Patients with hypertension and without hypertension were compared in terms of age, age of operation, opertation techniques, follow up period, and left ventricular mass. Results: The study group consisted of 7(35%) female, 13 (65%) male patient, of the control group included 6 (22%) female, 21(78%) male children. Mean age of patients were 12,6±5,0 years and control group was 12,0±2,5 years. Eighteen patients were operated with the technique of end to end anostomoses. Z score of the height in patients group were significantly lower than control group (p=0.02). Twenty four hour mean systolic blood pressure load and diastolic blood pressure load were significantly higher in the patient group comparingto the control group. Five patients were prehypertensive and 2 patients had hypertension according to the resting blood pressure measurements. Systolic pressure load has increased in patients comparing to the control group (%11.7±1.16 and %5.5±6.0 in patients and control groups, respectively (p=0.041)). Diastolic pressure load has increased in patients comparing to the control group (%12.3±1.55 and %4.4±2.5 in in patients and control groups, respectively (p=0.033)). Fifteen patients (75%) were non dippers. Exercise duration was shorter and systolic blood pressure at maximal exercise was higher(p=0.001, p=0.003 respectively). IVSd, LVPWd and left ventricular mass index has increased in the patient group significantly (p
Benzer Tezler
- Aort koarktasyonu operasyonu geçiren çocuklarda egzersizin tansiyon arteriyel ve ekokardiyografi parametrelerine etkisi
Başlık çevirisi yok
NACİ ÖNER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1998
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÜMRAH AYDOĞAN
- Aort koarktasyonu cerrahi sonrası tekrar girişim için risk faktörleri:çocukluk çağı aort koarktasyonu hastalarında geriye yönelik araştırma.
Aortic coarctation risk factors for re-intervention following surgery: back-end research in childhood aortic coarctation
RAUF YUSIFOV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiEge ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. YÜKSEL ATAY
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde konjenital kalp hastalığı nedeniyle takip edilen hastalarda sık kullanılan ilaçların yan etkilerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the side effects of frequently used drugs on follow-up patients in the newborn intensive care unit DUE to congenital HEART disease
SETENAY ALTUNTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DİLEK DİLLİ
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde konjenital kalp hastalığı nedeniyle takip edilen hastaların preoperatif ve postoperatif görüntülemelerinin karşılaştırılarakanlamlı fark olup olmadığının değerlendirilmesi
Başlık çevirisi yok
GİZEM ÇAĞLAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık BakanlığıÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. DİLEK DİLLİ
- Desendan ve torakoabdominal aort anevrizması cerrahisinde mortalite ve morbidite üzerine etkili faktörlerin retrospektif analizi
Descending and thoracoabdominal aortic aneurysm surgery in a retrospective analysis of influential factors on Mortality and Morbidity
NURZHAN NARYMBETOV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiEge ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ANIL ZİYA APAYDIN