Primer perkütan koroner girişim uygulanan ST segment yükselmeli miyokart enfarktüsü hastalarında QT dispersiyonuna etki eden faktörlerin belirlenmesi
Determination of factors affecting QT dispersion in patients with ST segment elevated myocardial infarction
- Tez No: 412605
- Danışmanlar: PROF. DR. İLYAS ATAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2015
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Başkent Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 66
Özet
Akut ST segment yükselmeli miyokart enfarktüsü hayatı tehdit eden ventriküler aritmilerle seyredebilmektedir. QT dispersiyonu repolarizasyon heterojenitesini gösteren ventriküler aritmiler için iyi bilinen patogenetik bir faktördür. Çalışmamızda ST segment yükselmeli miyokart enfarktüsü hastalarında QT dispersiyonuna etki eden faktörler, primer perkütan girişimin etkisi ve hastane içi dönemde QT dispersiyonun seyrinin incelenmesi hedeflenmiştir. Mayıs 2011-Mayıs 2015 tarihleri arasında acil serviste tanı alıp başarılı primer girişim uygulanan hastalardan öncesinde bilinen koroner arter hastalığı olmayanlar geriye dönük taranmıştır. Çalışmaya alınan 171 hastanın ortalama QTc dispersiyonu 81.11 ± 0.81 ms saptanmıştır. Başarılı girişim yapılmasıyla ortalama QTc dispersiyonu 70.2 ms'ye gerilemiştir. Tanı anında anteriyor miyokart enfarktüsü grubunun QTc dispersiyonu 84.8 ± 1.19 ms, inferiyor miyokart enfarktüsü grubunun ise 78,3 ± 1,05 ms dir. (p < 0.001) Bu fark revaskülarizasyon ile değişmeyip hastaların yoğun bakım takibi boyunca devam etmiştir. Koroner arter hastalığı yaygınlığı açısından gensini skoru yüksek olan hastaların QTc dispersiyonu skoru düşük/orta olanlara göre yüksek saptanmıştır. (84.6 ms – 77.9 ms p .05) Sonuç olarak, akut miyokard enfarktüsünde artmış olan QT dispersiyonu başarılı primer perkutan girişim ile azalır. Bu azalma hastaların yoğun bakım ünitesinde takibi süresince devam eder.
Özet (Çeviri)
Acute ST-segment elevated myocardial infarction may proceed with life-threatening ventricular arrhythmias. QT dispersion is a well known pathogenetic factor for ventricular arrhythmias representing heterogeneity of repolarization. In our study, we aimed to determine factors affecting QT dispersion, the impact of primary percutaneous intervention on QT dispersion and the course of QT dispersion in-hospital period in patients with ST-segment elevated myocardial infarction. Patients with no prior coronary artery disease, diagnosed in the emergency department who underwent successful primary percutaneous intervention between May 2011-May 2015 were reviewed retrospectively. Enrolled 171 patients had an average 81.1 ± 0.81 ms QTc dispersion, respectively. The average QTc dispersion declined to 70.2 ms after successful revascularization. At the time of diagnosis QTc dispersion of anterior myocardial infarction group was 84.8 ± 1.19 ms, while inferior myocardial infarction group was 78.3 ± 1.05 ms. (p .05) As a result, increased QT dispersion in acute myocardial infarction decreases significantly with successful primary percutaneous intervention. This Fall lasts during monitoring of patients in intensive care unit
Benzer Tezler
- Primer perkütan koroner girişim yapılan st segment yükselmeli miyokart enfarktüsü hastalarında koroner akımsızlık ile elektrokardiyografik iskemi drade arasındaki ilişki
Başlık çevirisi yok
HÜLYA CEBE
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. FATMA NİHAN TURHAN ÇAĞLAR
- ST yükselmeli miyokart enfarktüsünün girişimsel tedavisinde trombüs aspirasyonunun işlem sonrası konvansiyonel transtorasik ekokardiyografi, longitudinal straın ve rotasyon parametreleriyle değerlendirilen sol ventrikül sistolik fonksiyonu üzerine etkisi
Impact of thrombus aspiration on post-procedural left ventricular systolic function assessed with conventional transthoracic echocardiography, longitudinal strain and rotation parameters in interventional treatment of ST-segment elevation myocardial infarction.
MEHMET ONUR OMAYGENÇ
- St segment yükselmeli miyokard enfarktüsü nedeniyle primer perkutan girişim uygulanan hastalarda klinik syntax skoru'nun uzun dönem prognoza etkisi
The value of the clinical syntax score in predicting long-term prognosis in patients with st-segment elevation myocardial infarction who have undergone primary percutaneous coronary intervention
GÖKHAN ÇETİNKAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Kardiyolojiİstanbul ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SAİT MESUT DOĞAN
- Primer perkütan koroner girişim uygulanan st segment yükselmeli miyokard enfarktüsü hastalarında kan basıncı değişkenliğinin kontrast nefropatisi ile ilişkisi
Relationship of blood pressure variability with contrast induced nephropathy in st elevation myocardial infarction patients undergoing primary percutaneous coronary intervention
CAHİT COŞKUN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET BARAN KARATAŞ
- Primer perkütan koroner girişim uygulanan ST yükselmeli myokart enfarktüs tanılı hastalarda pentraksin 3 değerinin uzun dönem prognostik önemi
Long-term prognostic value of elevated pentraxin 3 in patients undergoing primary angioplasty for ST-elevation myocardial infarction
ÖMER FARUK BAYCAN
Tıpta Uzmanlık
İngilizce
2015
KardiyolojiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAMDİ PÜŞÜROĞLU
DOÇ. DR. ÖZGÜR AKGÜL