Kameo örneğinde süstaşı işlemeciliği
Gemstone jewelling in a cameo example
- Tez No: 413915
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. FÜSUN ÖZPULAT
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Güzel Sanatlar, Fine Arts
- Anahtar Kelimeler: Kameo/Ġntaglio/Gemma, Gliptik/Lapidari, Gemoloji/Arkeogemoloji, SüstaĢları, Cameo/Intaglio/Gem, Glyptic/Lapidary, Gemology/Archeogemology, Gemstones
- Yıl: 2013
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Güzel Sanatlar Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Tekstil ve Moda Tasarımı Ana Sanat Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 295
Özet
Bu araştırma, kuyumculuk ve takı tarihinde süstaşı işlemeciliğini; hem özel bir biçimlendirme tekniğine, hem de bu teknikle üretilen betimsel bezemeli ürünlere nitelik ismini veren kameo örneği üzerinden incelemek amacıyla yapılmıştır. Kameo terimi, gelişim süreci içinde alternatif bazı malzemelerin ve üretim yöntemlerinin de kullanılmasıyla beraber, orijinal olarak ve çoğunlukla farklı renk katmanlı sert süstaşlarının yeğlendiği, geneli minyatür boyuttaki betimsel kabartma gliptik işçiliğini ve bu yolla üretilen ürünleri karşılar. Kameoların kökeni, bilindiği kadarıyla İ.Ö. 4.-3. yy.a ve Helenistik Yunanistan?a dayanmaktadır. Taşlar, çok çeşitli türleri ve özellikleri nedeniyle metallerin keşfine değin uygarlığın maddi ve sosyal gelişiminin ilk ve başlıca malzemelerinden olagelmişlerdir. Öyle ki metallerin keşfinden sonra da, hatta günümüzde dahi, birçok bakımdan bu ayrıcalıklı konumlarını korudukları görülmektedir. İlk insanların, çeşitli gereksinimlerini metallerin keşfinden çok daha önce değişik taş türlerini biçimlendirerek karşılamaları, günümüzde Taş Devri Endüstrisi olarak bilinen ilk ve önemli aşamanın, uygarlık tarihinin başlangıcı sayılmasına neden olmuştur. İnsanoğlu, taşları çoğu kez sağlamlıkları nedeniyle ?zamana meydan okuma? ve ?ölümsüzlük? gibi kavramlarla özdeşleştirerek, onlara malzeme olmanın ötesinde kavramsal/simgesel değerler de yüklemiştir. Bu nedenle de taşlardan; silah, tarım aleti, kap-kaçak, barınak yapımı vb. gibi öncelikli sosyal ve fizyolojik gereksinmelerin; ayrıca tapınma ve dinsel-büyüsel ritüellerin gerçekleştirilmesi gibi sosyal-psikolojik ve kültürel gereksinmelerin karşılanmasında yararlanıldığı anlaşılmaktadır. Taşlar, günümüzde, insanoğlunun ilk inanışlarının, dinsel-büyüsel ritüellerinin yönlendirmesiyle ortaya çıktığı düşünülen süsle[n]me olgusu ve takı kültürünün de ilk ve vazgeçilmez öğelerinden olmuşlardır. Özellikle de süstaşları; görsel çekicilik, dayanıklılık, nadir bulunma gibi türlü nitelikleri sayesinde gerek ekonomik, gerekse kültürel/simgesel anlamda değer kazanarak takı ve kuyumculuk kültüründe önemli bir yer edinmişlerdir. Süstaşlarının ve diğer alternatif malzemelerin, takı üretimi ve kuyumculukta kullanılabilmeleri için biçimlendirilmeleri gerekmektedir. Süstaşlarının biçimlendirilmesi, genellikle ?parça kaybı esasına dayalı teknikler bütünü? olarak tanımlanabilen ?gliptik sanatı?na ait ?lapidari/lapidary? alt dalının konusudur. Lapidari, aynı zamanda mineralojinin süstaşlarıyla ilgili, özel bir araştırma ve uygulama alanı olan ?gemoloji/gem[m]ology? ile de sıkı bir ilişki içindedir. Süstaşlarının, özellikle araştırmanın esas konusu ve lapidarinin başlıca uygulamalarından olan kameo niteliğinde işlenmeleri, ayrıca bir güzel sanatlar dalı olarak heykelciliğin de sözü edilen uygulama ve araştırma alanlarıyla beraber incelenmesini gerektirmektedir. Helenistik sanatın bir mirası olan kameoların başlıca önemi, Antikçağ?ın ilkel olanaklarına rağmen, yüksek sanatsal değerler taşıyan ayrıntılı betimsel öğelerin, geneli minyatür boyutlu ve işlemesi zor malzemelere ustaca uygulanabilmesidir. Bu koşullara, malzemenin veya betimleme konularının kültürel/simgesel değerleri de eklendiğinde, kameo ve diğer betimli gemmaların sanatsal, kültürel ve tarihi önemleri daha iyi anlaşılabilir. Diğer betimli gemmalarla beraber kameolar da, betimsel özellikleri sayesinde sikkeler, vazo resimleri, heykeller vb. birçok arkeolojik eser gibi, taşınabilir maddi kültür öğeleri olarak değerlendirilmektedir. Orijini, İ.Ö. 4.-3. yy.a ve Helenistik Yunan kültürüne dayandırılan kameoların, daha Antikçağ?da Yunan kültüründen etkilenen Romalılarca benimsendiği; tekniğin cam vb. alternatif malzemelerle geliştirildiği gözlenmektedir. Çağlar sonra, antik Yunan ve Roma kültür-sanatının yeniden keşfedilip yükselişe geçtiği her dönemde, antik kameolar ve diğer gemmalar yani betimsel işlemeli süstaşları da, Antikçağ sanatının en seçkin örneklerinden bazıları olarak beğenilmiş, çoğunlukla -örn. Rönesans sanatında- taklit edilmişlerdir. Zaman zaman -örn. Art Nouveau kuyumculuğunda- özellikle betimsel ve tematik olarak klasik ve modern yaklaşımların bir sentez oluşturduğu da söylenebilmektedir. Otantik anlamda el işçiliğine dayalı kameo işlemeciliği/sanatı, günümüzün ileri makine teknolojisiyle bile, halen oldukça sabır ve ustalık gerektiren bir uğraştır. Ancak bilgisayar destekli tam otomatik biçimlendirme tezgâhları, sanatsal nitelik bakımından büyük ölçüde konumuzun dışındadır. Türkçe
Özet (Çeviri)
The study was conducted to examine lapidary through the history of jewellery and its related accessories both based on examples of cameo which qualitatively identifies descriptively decorated works produced by the concerned technique and on a specific shaping process. The term ?cameo? stands for a variety of items created by glyptic descriptive reliefs and other associated pieces, most of which are miniaturised in dimension and in which hard gemstones with different colour layers are particularly used as well as alternative materials and production techniques in the process of development. Origin of cameo - produced pieces is estimated to date back to 4th and 3rd centuries B.C. and Hellenistic Greece. Stones, especially gemstones were primary and basic materials of important social development of civilizations until discovery of metals such that they have since been sustaining their privileged status in many respects. The fact that ancient people met their various needs by forming different types of stones long before dicovery of metals caused the first and important step currently known as Stone Age Industry to be accepted as the beginning of history of civilization. Human beings tend to identify stones with concepts such as immortality and challenge to unmercifully rapidly passing time just because of their strength and durability, attributing conceptional/symbolic values to them beyond the fact that they are just stuffs found in nature. Stones are therefore known to have historically been used to meet social, cultural and pyschcologic requirements for worshipping, religion and related rituals as well as prior neccesities such as social, industrial and domestic processes for making weapons, farming devices, pots and pans and shelter. Stones have been first and indispensable elements in culture of adornment and accessories believed to have been accounted for by guidance of human religious/magical rituals and primitive faiths. Thanks to their properties such as visual attractiveness, durability, strength and rarirty, gemstones have been evaluated by people to finally play a significant role in the process of jewellery and accessories in terms of livelihood, culture and symbolism. Gemstones and other alternative materials have to be shaped in order that they could be used in jewellery and accessories. Shaping gemstones and related stuffs is generally the subject of lapidary subbranch of glyptic art described as combination of techniques based on saving pieces to be wasted away as the result of glyptic processing. Lapidary is closely related to gemmology, which is a specific field of research and application involving gemstones in mineralogy. One of basic applications of lapidary and also the basic subject of the research study, gemstone processing in cameo technique requires sculpture to be handled together with the related research and processes above. Importance of cameo from Hellenistic art is that comprehensively descriptive features of high artistic value can be applied to materials which are minature-size and thus difficult to process. Artistic, cultural and historical importance of cameo and other descriptive gemmas can be further understood considering cultural and symbolic values of materials or descriptive subjects for the matter involved. Cameos and other describtive gemmas have long been evaluated as coins, vase paintings, sculptures and many other archeological finds owing to their describtive/narrative contents. The technique of cameo whose origin is attributed to 4th and 3rd centuries B.C. and Hellenistic culture and adopted by Romans who were influenced by Greek Antiquity is observed to have been developed by alternetive materials glass and some other synthtetics. Whenever Antique Hellen and Roman culture and arts have been rediscovered to rise through ages, antique cameos and other gemmas, that is descriptive decorative gemstones have been popularised as some of outstanding examples of Antiquity and often immitated during Renaissance in particular. Clasical and modern approaches to the technique in description, narration and theme can be said to occasionally form a synthesis especially in Art Neouveau. Cameo processing/art based on labor-intensive workmanship is an activity requiring great patience and mastery even in the present age of sophisticated technology. However, we had better exclude fully automatic CAD/CNC workbenches from the current agenda considering artistic quality. Ġngilizce
Benzer Tezler
- Ezan, kâmet, tesbihat formları örneğinde günümüzde cami mûsikîsi ürünlerinin seslendirme biçemleri
Vocalization styles of adhan, iqame ann tesbihat forms today
OSMAN ÖZCAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
MüzikAydın Adnan Menderes ÜniversitesiGeleneksel Türk Müzikleri Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HÜLYA UZUN
- Total quality management and its impact on employee's performance in higher education: A study case of Samarra University, Iraq
Yüksek öğretimde toplam kalite yönetimi ve çalışan performansı üzerindeki etkisi: Irak Samarra Üniversitesi örneği
OMAR ABDULSATTAR KAMEL SANDEL ARAB
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
İşletmeKarabük Üniversitesiİşletme Yönetimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HALİME GÖKTAŞ KULUALP
- H. Böll-A. Nesin, S. Lenz-Y. Kemal, M. Frisch-A. Ağaoğlu, W. Koeppen-D. Ceyhun'un yapıtlarında 'Aydın Tutumlar'
Başlık çevirisi yok
HİKMET TAN
Doktora
Türkçe
1997
Alman Dili ve EdebiyatıMersin ÜniversitesiAlman Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı
PROF.DR. ONUR BİLGE KULA
- Ekşi hamur tozu eldesi ve ekmek üretiminde kullanılabilme olanakları
Production of sourdough powder and its potential use in bread production
FATMA BURCU AKGÜN
Yüksek Lisans
Türkçe
2007
Gıda MühendisliğiPamukkale ÜniversitesiGıda Mühendisliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. YUSUF YILMAZ
- Geçmişten günümüze jenerik tasarımındaki gelişmeler
Developments in titles design from past to present
KAMER İNCEDURSUN
Sanatta Yeterlik
Türkçe
2021
Sahne ve Görüntü SanatlarıBeykent ÜniversitesiSinema Televizyon Ana Bilim Dalı
PROF. BÜLENT VARDAR