Geri Dön

Memenin invaziv duktal ve invaziv lobüler karsinomlarında e-cadherin ekspresyonunun immunhistokimyasal analizi ve prognostik faktörlerle karşılaştırılması

Immunohistochemical analysis of e-cadherin expression in invasive ductal and lobular carcinoma of the breast and comparing with the prognostic parameters

  1. Tez No: 419740
  2. Yazar: HÜSNİYE ESRA PAŞAOĞLU
  3. Danışmanlar: DR. DENİZ ÖZCAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2002
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Okmeydanı Eğitim. ve Araştırma. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 77

Özet

Metastatik sürecin ilk basamağı tümör hücrelerinin primer odaktan ayrılıp dolaşıma girmesidir. Bunun için hücreler arası adhezyon özelliğinde değişiklikler olması gerekmektedir. Epitelyal dokulardaki en önemli adhezyon molekülü kalsiyum bağımlı bir transmembran glikoproteini olan E-Cadherin'dir. 57 primer meme karsinomu olgusundan oluşan çalışmamızda meme karsinomunun iki temel histolojik tipi olan invaziv duktal ve invaziv lobüler karsinomlarda E-Cadherin ekspresyon durumu immunhistokimyasal yöntemle incelenmiş ve standart prognostik parametreler, hormon reseptörleri ve ayrıca c-erbB-2 onkogeni ile ilişkisi araştırılmıştır. Duktal karsinomların % 64,1'inde güçlü ve diffüz E-Cadherin ekspresyonu olurken hiçbir duktal karsinom olgusunda E-Cadherin ekspresyonunda tamamen kayıp görülmemiştir. Lobüler karsinomların % 73,4'ünde E-Cadherin ekspresyonunun tamamen kaybolduğu görülmüştür. Duktal karsinomlarda azalmış E-Cadherin ekspresyon düzeyi aksiler lenf nodu metastazları varlığı ile ilişkili bulunmuştur. Tümör çapı, tümör grade'i, vasküler invazyon, meme başı ve cilt invazyonu, hormon reseptör durumu ve c-erbB-2 onkogeninin ekspresyon durumu ile E-cadherin ekspresyonu arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmamıştır. E-Cadherin duktal , lobüler ve mikst meme karsinomların ayırıcı tanısında yardımcı bir diagnostik araç olarak kullanılabilir. İnvaziv duktal karsinomlarda azalmış E-cadherin ekspresyonunun aksiler lenf nodu metastazı ile ilişkili bulunması meme karsinomunun metastatik progresyonunda bu molekülle ilgili değişikliklerin de rolü olabileceğini düşündürmektedir.

Özet (Çeviri)

The first step of metastatic process is entrance of tumor cells into circulation from the primary site. For this process, there has to be a change in adhesion properties between tumor cells. E-Cadherin, which is a calcium depended transmembrane glycoprotein, is the most important adhesion molecule in epithelial tissues. In this study, there were 57 primary breast carcinoma cases with two main histopathological types as invasive ductal carcinoma and invasive lobular carcinoma. E-Cadherin expression was studied immunohistochemically and its relation with standard prognostic parameters, hormon receptors and c-erbB-2 oncogene was searched. E-Cadherin expression was strong and diffuse in 64% of invasive ductal carcinomas. Total loss of expression of E-Cadherin was never seen in any cases of invasive ductal carcinoma. Total loss of E-cadherin expression was seen in 73,45 of invasive lobular carcinoma. Decreased E-cadherin expression in invasive ductal carcinoma was associated with axillary lymph node metastasis. There is no meaningful statistical relationship between E-cadherin expression and tumor diameter, tumor grade, vascular invasion, nipple and skin invasion, hormone receptor profile, and c-erbB-2 oncogene expression. E-cadherin can be used in histopathologic differential diagnosis of invasive ductal, lobular and mixed carcinomas of the breast. As decreased E-Cadherin expression in invasive ductal carcinoma is found relevant to axillary lymph node metastasis, it may be thought that, this molecule may have a role in metastatic progression in breast carcinoma.

Benzer Tezler

  1. Memenin invaziv ve in situ karsinomlarında MED1 ve MED7 ekspresyonlarının klinikopatolojik parametrelerle ilişkisinin değerlendirilmesi

    Investigating the immunohistochemical expression of MED1 and MED7 in invasive and insitu breast carcinomas, regarding clinicopathological parameters

    YASEMİN ÖZERDEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    UZMAN ESRA UÇARYILMAZ ÖZHAMAM

  2. Memenin intraduktal hiperplazileri (IDH), atipik intraduktal hiperplazileri (AIDH) ve in situ duktal karsinomlarının (DCIS) ayırıcı tanısında LMW-CK (CK-8) VE HMW-CK (CK-34BetaE12) kullanımının önemi

    The importance of using LMW-CK (CK-8) and HMW-CK (CK-34BetaE12) in the differential diagnosis of intraductal hyperplasias (IDH), atypical intraductal hyperplasias (AIDH), and ductal carcinoma in situ (DCIS) of the breast

    SÜHEYLA EKEMEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    PatolojiSağlık Bakanlığı

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NUSRET ERDOĞAN

  3. Memenin invazif duktal, invazif lobüler ve mixt karsinomlarının klinikopatolojik özelliklerinin karşılaştırılması

    Comparison of clinicopathological features of invasive ductal, invasive lobular and mixed carcinomas of the breast

    ALİ DURAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Genel CerrahiSağlık Bakanlığı

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ADAM USLU

  4. Meme solid lezyonlarının değerlendirilmesinde difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntüleme ve apparent diffusion coefficient (Adc) değerlerinin rolü

    The role of diffusion-weighted magnetic resonance imaging and apparent diffusion coefficient (Adc) values in the evaluation of breast solid lesions

    ŞÜKRÜ OĞUZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Radyoloji ve Nükleer TıpSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALPER ÖZEL