Geri Dön

Bireysel ve toplumsal hafıza bağlamında otobiyografik sanat yapıtı

Otobiographic art work in the context of individual and collective memory

  1. Tez No: 425575
  2. Yazar: DUYGU SABANCILAR IŞTIN
  3. Danışmanlar: DOÇ. GÜLÇİN ÖZDEMİR
  4. Tez Türü: Sanatta Yeterlik
  5. Konular: Güzel Sanatlar, Fine Arts
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Resim Ana Sanat Dalı
  12. Bilim Dalı: Resim Sanat Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 186

Özet

“Ben kimim”sorusu belki de bu eser metninin başlangıç noktasını oluşturabilir. Kim sorusunu, bir kimlik meselesi yapmadan ya da bir yere ait olmadan sormak istedim. Bir insan olarak, Duygu adında birisi olarak kimdim, beni insan olmanın dışına iten şeyler neydi? Doğanın mucizesi olarak bir şekilde doğmuş, doğanın yarattığı bir insan olmuştum. Sonra ne oldu da bir kavime, bir millete, bir sınıfa, bir sınırın içine dahil oldum, ne oldu da insan ve birey olmanın dışında, tüm bu dünyadaki uydurdulmuş kimliklere ait oldum, ne oldu da kendi kimliğimi sanat alanına bahane yaptım? Psikolojik, sosyolojik, felsefi, hukuki hatta biyolojik tanımları olan şu kimlik denen şey, ne kadar önemli gözükürse gözüksün, ne kadar önemli olarak sunulursa sunulsun, aslında sadece bir varsayımdan ibaret, o kadar. Bir dünyalı olarak, uydurulmuş tüm kimliklere dahil olmamı ya da olamamamı nasıl açıklayabilirim bilemiyorum, ancak bu durumu anlamaya çalışıyorum. Bu nedenle“kimlik denen kağıt parçasıyla işe başlayabilirim”diye düşündüm. Bu kağıdın ilk önce rengi beni bir sınıfa koydu, kadındım. Bir vatandaşlık numaram vardı ve bu numaranın ait olduğu bir ülke, Türkiye. Sınırlarım belirlenmişti artık, Türkiyeliydim. Bu ülkenin bir anayasası vardı ve ben oradaki …maddeye göre Türktüm. Doğum tarihim beni bir yıla götürdü, 1982. Bir kuşağa ve bir döneme aittim. Anne ve baba adım, soyadım ve bir seri numarası beni bir aileye ait yaptı. Nüfusa kayıtlı olduğum yer ise bir bölgeye, bir şehre, bir köye ve bir sülalaye ait yaptı. Doğduğum ay Kasım, beni akrep burcuna ait yaptı. Dinim İslammış, beni İslam Kültürüne ait yaptı. Kan grubum da varmış 0 Rh+, o da beni bir gruba ait yaptı. Kimliğin verildiği yer, yaşadığım yeri işaretleyerek beni yeniden bir şehre ait yaptı. İlk önce bekardım, bekarlar grubuna aittim. Şimdi evliyim ve yeni bir soyadım var. Yeni soyadımla ve yeni kütüğümle hiç bilmediğim bir aileye, sülaleye ve hiç bilmediğim bir şehre ait oldum. Doğaya ait bir birey olmaktan da çoktan çıktım sanırım. Sonra bir mesleğim vardı, bu meslekte beni bir sınıfa ait yapıyordu. Sanatçı ve akdemisyendim. Sanat ve üniversite alanındaki aidiyetlerimin getirisi ve mecburiyeti olan bir alanda, tüm bu meseleleri sorgulama ihtiyacı duydum. Öyleyse beni ilgilendiren sorulara cevap bulabilmek için, 'Ben' ve 'Türkiye Cumhuriyeti' üzerinden inceleme yapmaya başlayacak, içinde bulunduğum durumu anlayabilmek için de; aileme, çevreme, işime, şehrime, ülkeme ve dünyaya bakıp bu alanlar arasında dolaşarak ve karşılaştırmalar yaparak ilerleyeceğim. Bu çalışma,“kısmen otobiyografik bir sanat yapıtı”olarak düşünülerek; kısmen, otobiyografi ve sanat yapıtı kavramlarını bireysel ve toplumsal hafıza bağlamında ele alıp sorgulamayı amaçlar. Sanatta Yeterlik bitirme konusu olarak, hafıza ve otobiyografi meselesini sanat alanına taşıyarak sosyoloji, psikoloji ve edebiyat alanlarından yararlanılır. Burada amaçlanan, toplumsal hafıza içerisindeki, bireysel hafızanın ne kadarının bana ait olduğunu süreç içerisinde görebilmektir. Bu nedenle çalışmanın, sanat alanında hareket ederek; kimlik ve hafıza alanlarından faydalanan bir metin olması istenir. Kesin yargı bildiren kelimelerden kaçınılır. Bireysel hafızaya referans vererek, doğduğum günden bugüne yaşadıklarımın kısmen bana ait olanlarının anlatısı olması niyetiyle yola çıkıldığından ve aynı zamanda bir eser metin olması nedeniyle kişisel bir bakış açısınıda içinde barındırır. ANAHTAR KELİMELER: sanat, kısmen, anı, hafıza, bireysel hafıza, topumsal hafıza, kimlik, Türkiye Cumhuriyeti.

Özet (Çeviri)

The question who I am might constitute the starting point of this work. I wanted to ask the question 'who' without making it an identity issue or without belonging to somewhere. Who am I as a human being, as a person whose name is Duygu? What were the things that pushed me outside of being human? I was somehow born as a miracle of nature, and became a human created by nature. Then what happened that I was suddenly involved in a society, a nation, a class, a border? What happened that outside of being human and an individual, I suddenly belonged to all these fabricated identities? What happened that I used my identity as an excuse in art? That which is called identity, defined in psychology, sociology, philosophy, law and even in biology is merely an assumption no matter how important it appears to be and how much significance is attached to it, nothing more. As an earthling, how can I explain belonging or not belonging to all those fabricated identities? I have no idea. However, I'm trying to understand this situation. Therefore I thought I can begin with the piece of paper which is called the Id card. Firstly the color of this card put me in a class. I was a woman and I had a personal number, as well as a country which this number belonged to: Turkey. Now my borders were determined. I was from Turkey. This country had a constitution and I was Turkish according to the …. article therein. My date of birth took me back to a certain year: 1982. I belonged to a generation, and a period. My mother's name, father's name, surname and a serial no made me a member of a family. The place where I was registered made me belong to a region, a city, a village and a lineage. The month I was born in was November, which made me a Scorpio. My religion, as it is written on the card, was Islam, so this made me belong to the Islamic culture. I also had a blood type, which was 0 +, and it made me belong to a group as well. The place where the Id card was issued marked the place I was living in and made be belong to a city again. Firstly I was single, I belonged to the ranks of bachelors. Now I'm married and I have a new surname. I got involved in a family, lineage and city, none of which were known to me, with my new surname and log. I guess I'm no longer an individual that belongs to nature. Then I had a profession. This made be belong to a class as well. I was an artist and an academician. In an area which is the return and obligation of my belonging in arts and in the university, I felt the need to question all these issues. Then I will begin with 'I' and the 'Turkish Republic' in order to answer the questions that relate to me. In order to understand the situation I'm in, I will look to my family, my environment, my work, my city, my country and the world and proceed by of going about and making comparisons between these areas. This study aims to address and question the autobiography and work of art concepts in the context of individual and social memory, partially, being considered as a 'partially autobiographical work of art'. It carries the memory and autobiography issues as the subject of finishing and completion in art to the area of art and utilizes academic, sociological, psychological and literature areas. Here the purpose is to see how much of my individual memory within the social memory belongs to me, within the process itself. Therefore the study is intended to be a text that moves in the area of art and utilizes identity and memory areas. Hence it is a process which is created by way of avoiding absolute judgment words. The intention is to refer to personal memory and to narrate the part that partially belongs to me among all that I lived since the day I was born, and it is also a text of work, hence, it contains a personal perspective. KEYWORDS: art, partial, memories, memory, personal memory, social memory, identity, Turkish Republic.

Benzer Tezler

  1. Otobiyografik sanat bağlamında öznelliğin irdelenmesi

    Analysis of subjectivity within the context of autobiographic art

    PEMRA AKSOY

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    PROF. GÜLÇİN ÖZDEMİR

  2. 'Naciye Öğretmen' kısa filmi bağlamında sinema ve hafıza ilişkisi

    The relationship between cinema and memory in the short film 'Naciye Öğretmen'

    MURAT ÇETİNKAYA

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Güzel SanatlarMaltepe Üniversitesi

    Disiplinlerarası Güzel Sanatlar Ana Sanat Dalı

    PROF. DR. SELAHATTİN YILDIZ

  3. Kolektif hafıza bağlamında kamusal mekan ve gündelik yaşamın değişimi üzerine bir değerlendirme: İzmir Konak Atatürk Meydanı

    An evaluation on the change of public space and daily life in the context of collective memory: İzmir Konak Atatürk Square

    BETÜL AYBÜKE MERAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Kentsel Tasarım Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜLDEN DEMET ORUÇ ERTEKİN

  4. 21.yy'da İstanbul Taksim'deki ikonik mekanların değişiminin uygunluk ve renk bağlamında incelenmesi

    Examination of the change of iconic spaces in Istanbul Taksim in the 21st century in context of conformity and color

    DAMLA KARADERE

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    Temel Eğitim Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ DERYA ÜLKER KIPÇAK

  5. Birey, mekan, hafıza: Süryanilerin hafızasında Bahe Binebil

    Individual, memory, space: Bahe Binebil in the memory of Assyrians

    SEMA ÜLKE

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    SosyolojiMardin Artuklu Üniversitesi

    Sosyoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ADNAN ÇETİN

    DR. ÖĞR. ÜYESİ DUYGU ÇELİK