Maksillofasiyal travmalara eşlik eden toraks travmalı olguların değerlendirilmesi
The evaluation of maxillofacial trauma patients with concomitant thorax trauma
- Tez No: 440142
- Danışmanlar: DOÇ. DR. HAYRİYE GÖNÜLLÜ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi, İlk ve Acil Yardım, Thoracic and Cardiovascular Surgery, Plastic and Reconstructive Surgery, Emergency and First Aid
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 64
Özet
Maksillofasiyal travmalara eşlik eden toraks travmalarının ciddiyeti ve yönetimi bu çalışmada değerlendirilecek, etiyolojileri incelenecektir. Çalışmamızda gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki sebeplerin farklarına, başvuru sürelerine, tedavi şekillerine dikkat çekmeyi ve bunları güncel literatür ışığında yeniden değerlendirmeyi amaçladık. Bulgular: Çalışmamıza MFT geçirdiği bilinen 712 kişi alınmış olup bunların 548'i erkek (%76.9), 164'ü kadındır (%23.1). Bu 712 kişinin 85'inde (%11.9) aynı zamanda toraks travması olduğu tespit edilmiştir. Bu 85 hastadan 64'ü (%75.3) erkek iken, 21'i (%24.7) kadındır. Yaş ortalaması 37.01±7.01'dir (Ortanca yaş 35:, minimum 3, maksimum 72). Yaş gruplarına göre incelediğimizde hastaların en sık 31-50 yaş grubunda (% 43.5) oldukları görülmüştür. Hastaların mevsimsel dağılımı incelendiğinde sıklıkla yaz (%34.1) ve sonbahar (%34.1) mevsimleri görülmektedir. Hastaların %58.8'inin 16.00-00.00 saatleri arasında, %27.1'inin ise 08.00-16.00 arasında hastaneye başvurduğu saptanmıştır. Hastaların mevcut yaralanmalarının etiyolojik olarak en sık nedeni araç içi trafik kazalarıdır (%68.3). Eş zamanlı toraks travması olan hastaların MFT tiplerinin dağılımı incelendiğinde en fazla maksilla kırığı (%25.6) ve orbita kırığı (%24.4) olduğu görülmüştür. Hastaların toraks travmasına sekonder göğüs duvarı yaralanmaları incelendiğinde %75.3'ünün yumuşak doku travması olduğu görülmüştür. MFT'ye toraks travması eşlik eden hastalarda birincil acillerin dağılımında 15 hastada (%55.6) pnömotoraksa rastlanmıştır. Hastaların ikincil acillerin dağılımında, 15 hastada (%83.3) pulmoner kontüzyon görülmüştür. Hastaların %91.7'sinde kesi tanı konulurken bilgisayarlı tomografi kullanılmıştır. Çalışmamızda Focused Assessment with Sonography in Trauma (FAST) hiç kullanılmamıştır. Hastalar en çok yatışsız biçimde acil serviste takip edilmiş (%25.9), yatırıldıkları kliniklere göre incelendiğinde sıklıkla yoğum bakımlar (%15.3), plastik cerrahi servisi (%15.3) ve göğüs cerrahisi servisi (%11.8) görülmektedir. Hastaların %89.4'ü şifa ile taburcu olurken, %7.1'i sekel ile hastaneden ayrılmıştır. 2 hasta (%2.4) ise hayatını kaybetmiştir. Kadınlarda en sık orbita kırığı (%50.0) görülürken, erkeklerde en sık maksilla kırığı (%56.1) görülmüştür. 0-18 yaş grubunda en sık orbita kırığı (%66.7), 19-49 yaş grubunda en sık maksilla kırığı (%57.4), 50 yaş ve üzeri grupta ise en sık orbita kırığı (%57.9) 6 görülmüştür. Her iki cinsiyette de en sık görülen toraks travma türü yumuşak doku travmasıdır. Her üç yaş grubunda da en sık yumuşak doku travması görülmüştür. En uzun hastanede yatışa sebep olan nazal kemik kırığı olurken (8.87 gün), en kısa yatış süresi orbita kırığı (7.08 gün) varlığında görülmüştür. Yumuşak doku travması varlığında hastanede yatış süresi 7.14 gün iken, basit kot fraktüründe bu süre 7.23 gün olarak hesaplanmıştır SONUÇ: Çalışmamıza konu aldığımız, MFT'ye eşlik eden toraks travmalarının varlığının değerlendirilmesi, literatürde yüz bölgesinin travmalarına eşlik eden diğer vücut bölümlerinin travmalarına kıyasla daha nadir değinilmiş bir başlıktır. Literatürdeki, gelişmekte olan ülkelerde yapılmış tarama çalışmalarına korele olarak, ülkemizde en sık etiyolojik sebep motorlu taşıt kazaları olarak saptanmıştır, bu durumun yönetici birimler tarafından incelenmesi, düzenlemelerin yapılması yararlı olabilir. İleri çalışmaların yapılması, Acil Tıp Uzmanları başta olmak üzere bütün klinisyenlerin izleyebileceği kılavuzlar oluşturulmasında faydalı olacaktır.
Özet (Çeviri)
In this study, the severity and management of thoracic trauma that accompanies the maxillofacial trauma will be evaluated, and social and medical reasons will be analyzed. We aim to highlight the differences in etiology, admission times and the treatment modalities between the developed and the developing countries and re-evaluate them in the light of current literature. Materials and Methods: In the present study, data from 712 patients who were admitted to the Emergency Department Of Yüzüncü Yıl University School of Medicine due to maxillofacial trauma between December 2015 and January 2010 were analyzed retrospectively. First, Demographic data of the accompanying thoracic trauma were introduced. Comorbidities and trauma etiology were determined. Thereafter, the groups were divided into two whether if they require intervention in the emergency department(primary emergency group) or advanced surgical and/or clinical follow-up(secondary energency group). Groups were compared in terms of age, time of application, diagnosis, treatments, mortality and morbidity. Statistical analysis was performed using SPSS 20.0 for windows software (SPSS, Inc.; Chicago, USA) . Descriptive values are expressed as number (n), percentage (%), average (Avg.), standard deviation (SD), and median (median). For the comparison of categorical variables, Pearson chi-square, Yates Chi-square and Fisher's exact tests were used. Normality assessment performed with Kolmogorov-Smirnov and Shaphiro-Wilk tests revealed continuous variables to disobey the normal distribution, whereas non-parametric tests(Mann-Whitney U test and the KruskalWallis test) were used to compare the continuous variables. P value of < 0,05 was considered as statistically significant. Results The study population consists of 548(76,9%) men and 164 women(23,1%). Among these, 85(11,9%) had also a chest trauma. 64 of these 85 patients were men(75,3%) and 21 patients were women(24,7%). The average age was 37.01 ± 7 years(median age 35; minimum 8 3, maximum 72). Groups by age showed a preponderance between 31 and 50 years(43,5%). Patients were mostly admitted to hospital in the summer(34,1%) and fall(34,1%). 58,8% of the patients were brought to the hospital between the hours of 16:00 – 24:00 while 27,1% of them between 08:00 - 16:00 and the rest 14,1% between 00:00 – 08:00. The most common etiologic cause of the injury of patients was seen as motor vehicle accident (68,3%). When the distribution of maxillofacial trauma type was analyzed in patients with concurrent thoracic trauma, maxillary fractures (25.6%) and orbital fracture (24.4%) were found to be most prevalent. When the chest wall injuries secondary to thoracic trauma was examined, soft tissue trauma was found in 75.3%. Among the patients with concurrent thoracic trauma with the maxillofacial trauma in primary emergency group, 15(55.6%) patients had pneumothorax. Among the patients with concurrent thoracic trauma with the maxillofacial trauma in secondary emergency group, 15 patients (83.3%) had pulmonary contusion. Computerized tomography was used in 91.7% of the patients for final diagnosis. Most of the patients (25.9%) are followed in Emergency Department and discharged. The most frequent clinics that admitted patients were intensive care units (15.3%), plastic surgery service (15.3%) and thoracic surgery service (11.8%). 89.4% of the patients were discharged with complete healing. The most common fracture in women was orbital fracture(50.0%) while the most common fracture in men (56.1%) was maxillary fracture. Orbital fracture was most frequent in 0-18 years (66.7%), maxillar fracture in 19-49 years(57.4%), and the orbital fracture in 50 years or older (%57.9). Soft tissue trauma was the most common thoracic trauma in both genders. In each of the three age groups, soft tissue injury was the most common observed. Nasal bone fracture was accounted for the longest hospital admission(8,87 days) while orbital fracture was accounted for the shortest(7,08 days). Conclusion Evaluation of thoracic trauma accompanying maxillofacial trauma has not been investigated as much as the neighborhoods of the maxillofacial region. According to the literature, in developing countries the motor vehicle accidents are the predominant cause for maxillofacial traumas, in our study we found out the same, this should be investigated further by authorities to apply the necessary regulations. Further studies are essential for revealing the etiology and establishing guidelines for all clinicians, especially emergency physicians.
Benzer Tezler
- Acil servise multipl travma nedeniyle başvuran hastalarda vertebra fraktürlerine eşlik eden organ yaralanmalarının incelenmesi
Evaluation of vertebral fractures and associated injuries in multiple trauma patients
ÇAĞDAŞ CİGERCİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İlk ve Acil YardımManisa Celal Bayar ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MUHAMMED İKBAL ŞAŞMAZ
- Maksillofasiyal travma cerrahisi uygulanan hastalarda perioperatif ve postoperatif sorunlar: Prospektif, gözlemsel çalışma
Başlık çevirisi yok
ANIL ÇELİKTAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Anestezi ve ReanimasyonEge ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. İLKBEN GÜNÜŞEN
- Maksillofasiyal fraktürlü hastaların epidemiyolojik, etiyolojik özellikleri ve tedavi stratejilerinin retrospektif çalışması
Retrospective study of epidemiological, etiological properties and treatment stratecies of patients with maxillofacial fracture
REHBER MARŞİL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahiİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiPlastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DOÇ.DR.MELTEM AYHAN ORAL
- Kontrol beyin tomografisi çekilen erişkin kafa travmalı hastaların değerlendirilmesi
The evaluation of adult patients with head trauma that performed control cranial tomography
İBRAHİM AĞAOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2016
İlk ve Acil YardımÇanakkale Onsekiz Mart ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. OKHAN AKDUR
- Maksillofasiyal travma tedavisi için ısı ile şekillendirilebilen kompozit kemik plakalarının geliştirilmesi
Development of heat malleable composite bone graft plates for maxillofacial trauma treatment
İLKER CENGİZ
Doktora
Türkçe
2024
Polimer Bilim ve TeknolojisiHacettepe ÜniversitesiPolimer Bilim ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HALİL MURAT AYDIN