Larenksin skuamöz hücreli kanserlerinde östrojen reseptör beta-2(ERβ2) ekspresyonunun lenf nodu durumu ve konvansiyonel parametrelerle ilişkisinin araştırılması
Estrogen receptor beta-2 presence and it's association with lymph node involvement and conventional parameters in laryngeal squamous cell cancer
- Tez No: 452379
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MURAD MUTLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Ankara Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim Ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Sağlık Eğitimi Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 98
Özet
AMAÇ: Aynı yerleşim ve klinik evrelerde bile farklı yayılım gösterebilen larenks kanserlerinde;bu durumu etkileyen farklı antitelerin olduğu aşikardır. Bunlar genellikle; tümörün klinik patolojisi ve biyolojisiyle ilgilidir. Biyolojik faktörler arasında tümör süpresör genler ve onkogenler başta olmak üzere bazı moleküller yer almaktadır. Sunulan çalışmamızda daha önce baş-boyun kanserleri dışında farklı dokularda çalışılmış ve tümör agresivitesi açısından fikir veren östrojen reseptör beta-2 (ERβ2)'nin larinks kanserli dokularda ekspresyonunun lenf nodu pozitifliği ile ilişkisine bakılmıştır. Bu çalışmamızdaki amaç larenks kanserli olgularda servikal lenf nodları metastazının ERβ2,Ki67,P53 ile korelasyonunun ortaya konmasıdır. GEREÇ ve YÖNTEM: Bu çalışmaya 2006-2016 yılları arasında S.B. Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim Araştırma Hastanesinde larenks kanseri tanısıyla tedavisi uygulanan ve takibe alınan 72 hasta dahil edildi.Hastalar patoloji spesmenlerindeki lenf nodu pozitifliğine göre 2 gruba ayrıldı.Lenf nodu pozitif grupta 46, lenf nodu negatif grupta 26 hasta bulunmaktadır. Hastalar primer larenks skuamöz hücreli kanser tanısı konmuş bu yada başka bir nedenle daha önce kemoterapi yada radyoterapi almamış hasta gruplarından oluşturulmuştur.İmmunohistokimyasal boyamada ERβ2 (Clone 57/3), Ki-67 (Clone SP6), mutant p53 (Clone N235K N239Y) antikorları çalışıldı. 2 gruba ayrılan hastalar ERβ2,Ki-67,p53 ekspresyon oranları,yaş, cinsiyet,tümörün lokalizasyonu, T evresi, histopatolojik tanı, tümör diferansiyasyonu, perinöral ve vasküler invazyon açısından karşılaştırmaları istatistiksel olarak değerlendirildi. BULGULAR: Olguların 71'i erkek, 1'i kadındı.Tümörün patolojik diferansiyasyonuna bakıldığında lenf nodu negatif grup ile lenf nodu pozitif grup arasında istatistiksel anlamlı farka ulaşılamamıştır. 2 grup arasında perinöral invazyon açısından anlamlı istatistiksel fark izlenmezken ,vasküler invazyon değerlendirildiğinde lenf nodu pozitif grupta anlamlı istatistiksel veriler elde edilmiştir. ERβ2 ekspresyonu açısından 2 grup arasında anlamlı istatistiksel fark tespit edilmedi. Ki67 ve P53 değerleri ile servikal metastaz arasında negatif ya da pozitif korelasyon izlenememiştir. SONUÇ: Larenksin skuamöz hücreli karsinomlarında bakılan ERβ2'nin lenf nodu pozitif grupta boyanma skorlarının daha yüksek olmasına rağmen istatistiksel olarak anlamlı olmadığı sonucuna varılmıştır.Bu durumun bizim lenf nodu pozitif grubumuzdaki hasta sayısının az olmasından ve lenf nodu metastazını etkileyen multifaktöriyel nedenlerden kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Bu konuda sonucumuzu aydınlatacak daha ileri çalışmaların yapılması gerektiğini düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
PURPOSE: Even having the same location and clinical phase, larynx cancers can expand differently so it is obvious that there are different antities that affect this situation. These are mostly related with the clinical pathology and biology of the tumour. Within biological factors there are several molecules particularly tumour suppressor genes and oncogenes. In this study the relation between lymph node positivity and estrogen receptor beta -2 (ERβ2) expression, which has been previously studied in tissues rather than head and neck cancers and found to give an idea about the aggressiveness of the tumour is studied. The purpose of our study is to present the corelation between cervical lymph node metastasis and ERβ2,Ki67,P53 in larengeal cancer cases. MATERIAL AND METHOD: In this study,72 patient that has been treated with the diagnosis of larynx cancer in S.B.Dışkapı Yıldırım Beyazıt Education and Research Hospital between years 2006-2016, are included. The patients are divided into two groups considering the lymph node positivity in the pathology specimens. There are 46 patients in the lymph node positive group and 26 patients in the lymph node negative group. The patients are picked from the patient groups that has been diagnosed with primary larengeal squamous cell carcinoma or patients that has not been under radiotherapy or chemotherapy because of this or another reason. In immunohistochemical staining ERβ2 (Clone 57/3, Serotec; 1:400), Ki-67 (Clone SP6, Abcam; 1:100), mutant p53 (Clone N235K N239Y, Bioss; 1:350) are studied. The comparison of ERβ2, Ki-67 and p53 expression rates, age, sex, localization of the tumor, T stage, histopathological diagnosis, tumor differentiation, perineural and vascular invasion between the two groups of patients are statistically analysed. FINDINGS: %71 of the cases were man, and one of the patients were woman. When the pathological differentiation of the tumour is considered there was no statistically significant difference between the lymph node positive group and lymph node negative group. There weren't any statistically significant difference between 2 groups in terms of perineural invasion, but significant statistical datas are reached in terms vascular invasion. There was no significant statistical difference of ERβ2 ekspression between two groups. There were no negative or positive correlation between Ki67 and P53 levels and cervical metastasis. RESULT: Even though the staining scores are superior in the lymph node positive group, it is concluded that the testing of ERβ2 in larengeal squamous cell carcinoma is not statisticallt significant. This may originate from our low patient number in our lymph positive patient group our the multifactorial causes that affect the lymph node metastasis. We think that further researches should be done in order to enlighten our result.
Benzer Tezler
- Larenksin skuamöz hücreli karsinomlarında reaktif oksijen türlerinin (ROT) varlığının araştırılması
Başlık çevirisi yok
TEKİN BAĞLAM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Kulak Burun ve BoğazMarmara ÜniversitesiKulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı
- Larenks kanserli hastaların tümör dokularında Epsteın-Barr virüsün gerçek zamanlı polimeraz zincirleme reaksiyonu ile saptanması
Identification of Epstein-Barr virus with real time polymerase chain reaction in tumoral tissues of patients with laryngeal carcinoma
TUBA MÜDERRİS
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
MikrobiyolojiGazi ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEYYAL ROTA
- İleri evre larinks kanserlerinde P53 ve BCL-2 onkogeninin prognostik önemi
Oncogens of P53, BCL2 prognostic significance in advance larengeal carsinoma
MÜZEYYEN YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2004
Kulak Burun ve BoğazDicle ÜniversitesiKulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FARUK MERİÇ
- Larinksin skuamöz hücreli karsinomlarında epitelyal mezenkimal geçiş belirteçleri olan e-kaderin ve β-katenin'in prognostik rolü
Prognostic role of e-cadherin and β-catenin which is epithelial mesenchymal transition markers in squamous cell carcinomas of the larynx
FATİH KULA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
PatolojiZonguldak Bülent Ecevit ÜniversitesiTıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GAMZE YURDAKAN
- Larenksin skuamöz hücreli karsinomunda servikal lenf bezi metastazı ile klinik ve histopatolojik parametrelerin ilşikisi
The relationship between clinical and histopatologic parameters, and cervical lymph node metastases in laryngeal squamous cell carcinoma
MECDİ GÜRHAN BALCI