Geri Dön

Evli ve boşanmış kişilerin depresyon, öznel iyi oluş ve geleceğe umutla bakış açısından karşılaştırılması

The comparison of the married and divorced people in terms of depression, subjective well-being and hopefullness for the future

  1. Tez No: 457449
  2. Yazar: YAPRAK ZARARSIZ
  3. Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. MUZAFFER ŞAHİN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Psikoloji, Psychology
  6. Anahtar Kelimeler: Evlilik, Boşanma, Depresyon, Öznel İyi Oluş, Geleceğe Umutla Bakabilme, Marriage, Divorce, Depression, Subjective-Well Being, Hope for Future
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Arel Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Psikoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 79

Özet

Bu araştırmanın amacı evli ve boşanmış kişilerin depresyon, öznel iyi oluş ve geleceğe umutla bakabilme açısından karşılaştırılmasıdır. Bu amaçları incelemek için 400 katılımcı Demografik Bilgi Formu, Beck Depresyon Ölçeği, Öznel İyi Oluş Ölçeği ve Beck Umutsuzluk Ölçeğini doldurmuşlardır. Söz konusu farklılıkları ve ilişkileri incelemek için t-test, pearson korelasyon analizleri, çoklu regresyon analizleri ve ki kare testi yapılmıştır. Yapılan t-test analizleri sonucunda boşanmış olan kadınların ve erkeklerin depresyon düzeyleri evli olan kadınlara ve erkeklere oranlara daha yüksek bulunmuştur. Öznel İyi Oluş ve Geleceğe Umutla Bakabilme düzeyleri evli olan kadınların ve erkeklerin, boşanmış olan kadınlara ve erkeklere oranla daha yüksek bulunmuştur. Boşanmış kadınların, gelecekle ilgili duygulara, motivasyon kaybına ve gelecekle ilgili beklentilerine ilişkin umutsuzluk düzeyleri boşanmış erkeklere göre daha yüksek bulunmuştur. Pearson korelasyon analizinde, boşanmış kadınların ve erkeklerin depresyon düzeyleri ile öznel iyi oluşları arasında olan negatif yönlü yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bir başka deyişle, boşanmış kadınların ve erkeklerin iyi oluş düzeyleri arttıkça depresyon düzeyleri azalmaktadır veya boşanmış kadınların ve erkeklerin iyi oluş düzeyleri azaldıkça depresyon düzeyleri artmaktadır. Evli kadınların ve erkeklerin depresyon düzeyleri ile öznel iyi oluşları arasında negatif yönlü orta düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Bir başka deyişle, evli kadınların ve erkeklerin iyi oluş düzeyleri arttıkça depresyon düzeyleri azalmaktadır veya evli kadınların ve erkeklerin iyi oluş düzeyleri azaldıkça depresyon düzeyleri artmaktadır. Evli ve boşanmış kadınların ve erkeklerin gelecekle ilgili duygulara ilişkin umutları ile öznel iyi oluşları arasında negatif yönlü yüksek düzeyde anlamlı bir ilişki bulunmuştur. Çoklu regresyon analizlerinde cinsiyet, yaş, öğrenim durumu, evlilik süresi, evlenme biçimi, evlenme yaşı, çalışma durumu, gelecekle ilgili duygular, motivasyon kaybı, gelecekle ilgili beklentiler, depresyon düzeyi değişkenlerinin tamamı öznel iyi oluş düzeyinin %66'sını açıklamaktadır. Buna göre, bireylerin öznel iyi oluş düzeyini etkileyen değişkenlerin yaş, evlilik süresi, evlenme yaşı, gelecekle ilgili duygular, motivasyon kaybı ve depresyon düzeyi olduğu gözlenmiştir. Standartlaştırılmış beta katsayıları incelendiğinde motivasyon kaybı değişkeninin (β = -0,390) diğer değişkenlere göre bireylerin öznel iyi oluş düzeyleri üzerindeki etkisi daha fazladır.

Özet (Çeviri)

The aim of this research is comparing the married and divorced people in terms of depression, subjective well-being and hopefulness for the future. To be able to analyze the stated aims, 400 participants are made to fill Demographic Information Form, Beck Depression Scale, Subjective Well-Being Scale and Beck Hopelessness Scale. T-test, Pearson Correlation Analysis, Multi Regression Analysis and Chi Square Test were conducted in order to study on the mentioned differences and the relations. After the analysis of the t-tests, it has been studied out that depression level of the divorced men and women are much more than that of the married men and women. Subjective Well-Being and Hopefulness For the Future levels of the married men and women are found to be much more higher than divorced men and women. Hopelessness level of the divorced women relating to their feelings for the future, loss of motivation and the expectations for the future were found to be higher than divorced men. Pearson Correlation Analysis has revealed a highly significant avoidant relation between the depression level and subjective well-being of the divorced men and women. In other words, depression level of the divorced men and women decreases as much as their well-being level increases or vice-versa. An avoidant relation of a medium-level significance was studied out between the depression level and subjective well-being of the married men and women. In other words, depression level of the married men and women decreases as much as their well-being level increases or vice-versa. Analysis has also revealed a highly significant avoidant relation between the hope in regard to the feelings for the future and subjective well-being of the divorced and married men and women. 66 percent of the subjective well-being level in Multi Regression Analysis is explained by the factors such as sex,age,state of education, marriage span, marriage type, marriage age, working condition, feelings for the future, loss of motivation, expectations for the future, level of depression. According to this analysis, age, marriage span, marriage age, feelings for the future, loss of motivation and depression level are pointed out to be the factors which effect the subjective well-being of the individuals. When standardised beta coefficients are examined, it has been studied out that the variable (β = -0,390) of the motivation loss has much more effect on the well-being of the individuals than that of the other variables.

Benzer Tezler

  1. Isparta ili merkez ve ilçe 112 acil servis çalışanlarının çalışma memnuniyetlerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of work satisfaction of İsparta city center and district 112 emergency service employees

    ERDOĞAN GÜL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Halk SağlığıSüleyman Demirel Üniversitesi

    Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET NESİMİ KİŞİOĞLU

  2. Yasadışı madde kullanımı nedeniyle denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulan erkek ergen ve yetişkin bireylerin kaygı ve depresyon durumlarının değerlendirilmesi

    Evaluation of anxiety and depression status of male adolescent and adult individuals subjected to probation precaution due to using illegal drug

    DİLEK ÖKER KELEŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    Uyuşturucu Alışkanlığı ve AlkolizmEge Üniversitesi

    Madde Bağımlılığı Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SERAP ANNETTE AKGÜR

  3. Birinci basamakta 18 yaş ve üzeri kronik hastalığı olan bireylerde görülen anksiyete ve depresyon düzeyi ve hastalık algısı ile ilişkisi

    The levels of anxiety and depression seen in individuals aged 18 years and older with chronic diseases in primary care and its relationship with the perception of illness

    AYDAN ARSLAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Aile HekimliğiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜZİN ZEREN ÖZTÜRK

  4. Üniversite öğrencilerinin sosyal medya kullanımının,yalnızlık ve depresyonla ilişkisinin incelenmesi

    Investigating the relationship between the use of thesocial media by university students, loneliness anddepression

    DÖNDÜ KARA

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2015

    Eğitim ve ÖğretimYakın Doğu Üniversitesi

    YRD. DOÇ. DR. YAĞMUR ÇERKEZ

  5. Adli tıbbi uygulamalarda temaruz

    Malingering in forensic medicine practices

    ENDE VARLIK TOKGÖZOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Adli Tıpİstanbul Üniversitesi

    Adli Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÖKHAN ORAL