Geri Dön

Hukuk yargılamasında somutlaştırma yükü

Substantiation of process materials in civil procedure

  1. Tez No: 459841
  2. Yazar: TANER EMRE YARDIMCI
  3. Danışmanlar: PROF. DR. İBRAHİM ÖZBAY
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Hukuk, Law
  6. Anahtar Kelimeler: Vakıa, delil, taraflarca getirilme ilkesi, iddia yükü, inkâr etme yükü, somutlaştırma yükü, delil ikame yükü, Fact, evidence, the principle of party presentation, the burden of submitting the facts, the burden of challenging the facts, the burden of substantiation, the burden of giving evidence
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Özel Hukuk Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 328

Özet

Taraflarca getirilme ilkesi gereğince maddî vakıaları yargılamaya dâhil etmek taraflara bağlıdır. Mahkeme, kararını yalnızca taraflarca ileri sürülmüş ve ispat edilmiş vakıalara dayandırabilir. Yalnızca çekişmeli vakıalar hakkında delillerin değerlendirilmesi gerekir. Şayet yeterli ölçüde somutlaştırılmamış bir vakıa iddiası karşı tarafça inkâr edilir ise, hâkim, gösterilmiş delili değerlendirmeyecektir. Bu yüzden, taraflardan her biri, kendi iddiası lehine olmak üzere, ilgili vakıaları somutlaştırmalıdır. Bu çalışmanın amacı, vakıa iddialarının taraflarca nasıl somutlaştırılabileceğini ve usul hukukunda hangi araçların bu yönde taraflara yardımcı olacağını tespit etmektir. Uyuşmazlığa ilişkin vakıalar hakkında bilgi edinme ve delilleri elde etme yasağı gereği, ilgili vakıaları ortaya koymak ve delilleri belirtmek taraflara ait bir görevdir. Eğer dava konusu vakıa iddiası belirsiz bir şekilde ifade edilirse, dava reddedilecektir. Re'sen araştırma ilkesi uygulanmadığı sürece, iddia yükü taraflardadır. Maddî hukuk kuralında öngörülmüş bütün vakıaların somutlaştırılması için gerekli olan her bir ayrıntı ileri sürülmelidir. Taraflar, ilke olarak, davayı ilgilendiren vakıaları araştırmak ve toplamak için kendi kaynaklarına dayanmalıdırlar. Bazı durumlarda, davalı taraf, davacının vakıa iddialarını somutlaştırabilmek için ihtiyaç duyacağı bütün yararlı bilgilere sahip olabilir. Bu yüzden, davacıya yardımcı olacak bilgi araçları mevcut olmalıdır. Alman Medeni Usul Kanununa kıyasla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda çok sınırlı bilgi araçları vardır. Her şeyden önce, AMUK m. 254'de düzenlenmiş basamaklı dava gibi bir dava HMK'da öngörülmemiştir. Türk hukukuna göre bilgi talep edilmesine yönelik sözleşmede veya kanunda bu yönde bir imkân söz konusu olsa dahi, davacı, ayrı bir bilgi davası açabilirken; basamaklı dava açamaz. İddiaları somutlaştırmaya yönelik bütün gerekli bilgiler bilgi davası açıldıktan sonra elde edilebilir. Bu durumda, maddî hukukla tanınmış hakka ulaşılması kesinlikle çok fazla zaman alır. Basamaklı dava, davacının menfaatine hizmet edecek bir araçtır; fakat Türk hukukunda uygulanmamaktadır. Türk hukukunda bu hak (bilgi alma), zorunlu olarak ayrı bir davada talep edilebilir. Bunun yanında, Alman ve Türk hukukları arasında dava açılmadan önce bilgi temini hakkı açısından esaslı bir farklılık vardır. Türk hukuku, Alman hukuku kadar kanunî bilgi talep etme hakkı öngörmemiştir. Alman hukukunda sözleşmede veya kanunda bir bilgi alma hakkı yer almasa dahi, belirli şartlar altında dürüstlük kuralı gereği, davacıya bu hak tanınabilmektedir. Türk hukuk sisteminde dürüstlük kuralının böyle bir uygulaması yoktur. AMUK m. 138/2 hükmü uyarınca, inkâr edilmeyen vakıalar gerçeğe uygun olarak dikkate alınır. İddia edilmiş vakıaların genel bir şekilde inkârı çoğunlukla yeterlidir. Davacı iddiaları ayrıntılı bir şekilde somutlaştırdıktan sonra, davalı taraf, aynı şekilde ayrıntılı inkârda bulunmalıdır. İstisnai hâllerde, vakıa iddialarının daha ayrıntılı bir şekilde inkâr edilmesi beklenmektedir. Karşı tarafın cevabı daha belirgin olmalıdır; yoksa vakıa iddiasının davacının iddia ettiği gibi gerçeğe uygun olduğu varsayılır. HMK'da davalının vakıa iddialarına karşı çıkmasına yönelik usulî bir yük yoktur. Davalı tarafından reddedilmemiş vakıalar inkâr edilmiş sayılır. Bunun bir sonucu olarak, dava vakıalarını somutlaştırmaya yönelik bilgilerden yoksun olan davacı, somutlaştırma yükünden dolayı davayı kaybedebilir. Bu yüzden, eşitlik ilkesi gereği, karşı taraf, iddia edilmiş vakıaları ayrıntılı bir şekilde inkâr etmelidir. Türk hukukunda tarafların isticvabı bu anlamda faydalı bir araç olabilir. Her şeyden önce, bir tarafın isticvabı, HMK'da delil olarak düzenlenmemiştir. Belirli bir iddia hakkında sorguya çekilecek taraf, davete icabet etmelidir. Eğer davet edilen taraf gelmezse veya gelip de yöneltilen soruya cevap vermezse, iddianın doğru olduğu varsayılır. Hâkim, taraflar arasında silahların eşitliğini sağlamak için, davacı taraf lüzumlu bilgiden yoksun ise, davalıyı sorguya çekmelidir. Bu durumda, davalı taraf, vakıa iddiasını ayrıntılı bir şekilde inkâr etmelidir. Böylece, bilgi eksikliği giderilmiş olur. Alman hukukunda olduğu gibi, Türk hukukunda da taraflar için bütün bilgiyi açıklama şeklinde bir ödev öngörülmemiştir. Nemo tenetur ilkesinin bir sonucu olarak, taraflardan her birinin karşı tarafa dava malzemesini sağlamakla yükümlü olmadığı kabul edilmiştir. Alman hukukundaki hâkim görüşe göre, davaya ilişkin gerekli bilgilerin taraflarca açıklanması şeklinde genel bir yükümlülüğün ihdas edilmesi usul hukukunun görevi değildir. Alman hukukunda, maddî hukuktaki bilgi talep edilmesine yönelik dava öncesi haklar, Türk hukukundakinden daha geniş bir uygulama alanına sahiptir. Bu yüzden, söz konusu bu yaklaşım, Alman hukukunda belirli ölçüde makul görülebilir. Fakat, bir davacı iddialarını somutlaştırmak için bilgiye ihtiyaç duyduğunda, Türk hukuku, dürüstlük kuralına dayalı bir bilgi talep etme hakkı sağlamamaktadır.

Özet (Çeviri)

According to the principle of party presentation (Verhandlungsgrundsatz), it is up to the parties to obtain the factual materials. The court bases its ruling only facts submitted and proved by the parties. Evidence may only be taken on the disputed facts. If a not sufficiently substantiated factual allegation is disputed by the other side, the judge will refuse to determine presented evidence. Therefore, every party must concretize related facts in favor of his claim. The aim of this study is to discover how the factual allegations may be substantiated by the parties and which devices of the civil procedure may help the parties in this regard. Due to the prohibition of fishing expedition, setting out the relevant facts and stating evidence is a duty of the parties. If the factual allegation of the case is described in very vague notions, the claim will be rejected. As long as inquisitorial principle (Untersuchungsgrundsatz) is not applicable, the burden of submitting the facts (Behauptungslast) is left to the parties. Every necessary detail must be asserted to substantiate all elements prescribed by the material law. The Parties must mainly rely on their own sources to investigate and gather facts relevant to the case. In certain cases, the defendant has all useful information which the plaintiff needs to substantiate his allegations. Therefore, there must be information devices to help the plaintiff. There are very limited information devices in Turkish Code of Civil Procedure with comparison of German Code of Civil Procedure. First of all, there is not provided such an action by stages (Stufenklage) with the meaning of Art. 254 German Code of Civil Procedure. Although there is a contractual or statutory claim for information under Turkish Law, the litigant can't file an action by stages, but an information action. All necessary information can be gathered to substantiate the allegations after the information action. In this case, it will certainly take a lot of time to reach the requested right granted by material law. Action by stage is a better device for the benefit of the plaintiff. But, it is not applicable in Turkish law. This claim has to be enforced mandatorily in separate lawsuit in Turkey. Furthermore, there is one essential difference between German and Turkish law in respect of information right prior to proceedings. Turkish material law does not regulate statutory claims as many as German law. Even if there is not provided a contractual or statutory claim for information in German law, this right can be granted the plaintiff under certain circumstances based of good faith. There is not such an application of good faith in Turkish legal system. Under Art. 138 (2) German Code of Civil Procedure, the alleged facts which are not challenged by the defendant deemed as true (Geständnisfiktion). It is sufficient often to contest generally the alleged facts. After the plaintiff substantiate allegations in detail, the defendant must contest in detail likewise. In exceptional cases, it is waited to rebut the factual allegations in more detailed way (sekundäre Behauptungslast). Thus, the opponent's response must be more precise, otherwise it will be assumed that the allegation is truthful as claimant indicated. There is not such a procedural obligation on the defendant to deny the allegations in Turkish Code of Civil Procedure. The alleged facts which are not challenged by the defendant deemed as rejected (Bestreitungsfiktion). As a result of this, the claimant in the lack of information to concretize all factual circumstances will lose the case because of the burden of substantiation. The opponent must be enforced to rebut the alleged facts in detail because of equity. Interrogation of the parties (Parteivernehmung) in this sense can be a useful device in Turkish Law. First of all, interrogation of a party is not regulated as an evidence in Turkish Code of Civil Procedure. The party which will be interrogated on a specific allegation must obey the invitation. If he does not appear or answer the question, the allegation will be deemed as true (Geständnisfiktion). The judge has to interrogate the defendant to establish equality of the parties (Waffengleichheit), when the claimant is in lack of information. In this case, the defendant will have to deny the factual allegation in a detailed way. Consequently, the paucity of information may be compensated in this way. As in Germany, there is not provided a general duty (allgemeine Aufklärungspflicht) for the parties to disclose all information in Turkey. As a result of the nemo tenetur principle, it is accepted that no party is obliged to provide his opponent with the materials. According to prevailing view in German Law, it is not a task of civil procedural law to establish such a general duty to disclose all necessary information. In German Law, pre-process rights from the material law to demand information has a broader scope of application than in Turkish Law. Therefore, this approach may be seen reasonable to a certain extent in German Law. But, Turkish substantive law does not provide a claim for information based on good faith, when a potential litigant needs information to concretize his allegations. A general duty for the parties to provide a complete and truthful account of the facts must be regulated in Turkish Code of Civil Procedure.

Benzer Tezler

  1. Medeni usul hukukunda delillerin gösterilmesi ve ibrazı

    Showing and presenting evidence in civil procedure law

    İZGİ KARDAŞ ALADAĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    HukukBahçeşehir Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ADNAN DEYNEKLİ

  2. Milletlerarası ticari tahkimde delillerin değerlendirilmesi

    Başlık çevirisi yok

    ÖMER KESİKLİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. İLHAN YILMAZ

  3. Hukuk yargılamasında delillerin toplanmasında tarafların ve hâkimin rolü

    Role of the parties and the judge in the administration of proofs in civil jurisdiction

    NUR BOLAYIR

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    HukukGalatasaray Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN PEKCANITEZ

  4. Hukuk yargılamasında vekâlet ücreti

    Attorney fee in civil procedure

    YASEMİN BAĞLI TAHİROĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Hukukİstanbul Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ EVREN KOÇ

  5. Hukuk yargılamasında uzman görüşü (özel bilirkişi)

    Expert opinion in civil procedure (private expert)

    HASAN ELYILDIRIM

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HukukHacettepe Üniversitesi

    Özel Hukuk Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. LEVENT BÖRÜ