Küreselleşme ve uluslararası nükleer silahlanma
Globalization and international nuclear armament
- Tez No: 459994
- Danışmanlar: DOÇ. DR. SEDA ÜNSAR
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Siyasal Bilimler, Uluslararası İlişkiler, Political Science, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Küreselleşme, Nükleer Silahlanma, Güç, Güvenlik, Caydırıcılık, Globalization, Nuclear Arms, Power, Security, Deterrence
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Arel Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 62
Özet
Kültürlerin sınır ötesi etkileşimi ve ulus devletlerin etkinliğini yitirmesi, baskı, şiddet ve ekonomiyi çıkarları doğrultusunda kullanan kapitalist ülkelerin“güçlü”kabul edilmesine sebep olmuştur. Güçlü ülkelerin daha güçlü, güçsüzlerin daha güçsüz olması küreselleşen dünyada kaçınılmazdır. Küreselleşmenin siyasi, askeri ve ekonomik alanda tetiklediği eşitsizlikler her ülkede güvenliği arttırma ihtiyacı doğurmuştur. Güçlü olmak daha güvenli ve caydırıcı olmak demekti. Savunma sanayii ve silahlanma yarışları böylece başladı. II. Dünya Savaşı'nı atom bombası kullanarak sonlandıran Amerika Birleşik Devletleri (ABD) dünyadaki tek nükleer güç olmadığını anladığında, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'ni (SSCB) kendi güvenliğine karşı en büyük tehdit olarak tanımlamıştır. Nükleerleşen küresel dünyada güçlü iki kutuptan biri ABD diğeri ise SSCB olmuştu. Diğer ülkelerin caydırıcılığını arttırmak için nükleer silahlanmaya yönelmesi, nükleer gücün dünya üzerinde istenmeyen sonuçlar doğurması riskini arttırdı. Bu nedenle devletlerarası antlaşmalar imzalandı. Günümüzde Avrupa Kıtasında İngiltere ve Fransa da, Asya Kıtasında Çin, Kore, Hindistan, Pakistan, İran ve İsrail, ABD ve Rusya'dan sonra nükleer silaha sahip olan ülkelerdir.
Özet (Çeviri)
Due to the cross-border engagement of cultures and the erosion in the sovereignty of nation states; the capitalist states, practicing violent and repressive policies as well as using the economy for their self-profit, were regarded as the powerful states. In the global world, it is inevitable that the powerful states become more powerful while the weak become weaker. The conditions of disparity in politics, military potential, and the economy triggered by globalization led every country to be in need of more safety and security, which meant that the more deterrent power the state had, the safer the people living in that country were. Hence, the defense industry and armament race were initiated in due course. Even U.S.A, ending the World War II by launching an atomic bomb, defined USSR as the most important threat after realizing that the U.S. is not alone in the nuclear industry. U.S.A was the authority and USSR became the opposite pole in our nuclear global world. The other states, following the path which U.S.A and USSR have taken and desiring to have deterrent power, headed for nuclear armament, which created an increasing risk of unavoidable and undesirable consequences. It was for such reasons that the states signed a number of international treaties. England and France in Europe, China, Korea, India, Pakistan, Iran and Israel in Asia, are the countries other than the U.S. and Russia having nuclear weapons.
Benzer Tezler
- Demokrasi ve nükleer silahlar: İran örneği
Democracy and nuclear weapons: Case of İran
BÜŞRA CELEP
Yüksek Lisans
Türkçe
2020
Uluslararası İlişkilerTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiKüreselleşme ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN CAVLAK
- Myth or truth? An analyses over North Korean nuclear deterrence capability and the real policy of the USA about Northeast Asia
Efsane ya da gerçek? Kuzey Kore'nin nükleer caydırıcılık kapasitesi hakkında bi̇r analiz ve ABD'inin Kuzey Doğu Asya için gerçek politikaları
KEMAL MURAT YETKİN
Yüksek Lisans
İngilizce
2018
Uluslararası İlişkilerTekirdağ Namık Kemal ÜniversitesiUluslararası İlişkiler ve Küreselleşme Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HALİT BURÇ AKA
- Küreselleşme bağlamında yeni toplumsal hareketler; barış ve insan hakları hareketi
New social movements in the context of globalization; peace and human rights movement
İBRAHİM MAVİ
- The Changing dimensions of security after the cold war
Soğuk savaş sonrası güvenliğin değişen boyutları
HALUK DURUDUYGU
Yüksek Lisans
İngilizce
2002
Uluslararası İlişkilerHacettepe ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
DR. ÖZLEN KÜNÇEK ÇELEBİ
- Turkey's foreign policy in Africa : The usage and impact of soft power in the case of Ghana
Afrika'ya yönelik Türk dış politikası : Gana örneğinde yumuşak gücün kullanımı ve etkisi
LILLIAN YAA GYAMENA
Yüksek Lisans
İngilizce
2015
Uluslararası İlişkilerMarmara ÜniversitesiSiyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM MAZLUM