Radius distal uç kırıklarında pronator quadratus kasının izokinetik test ve ultrasonografi ile değerlendirilmesi
Evaluation of pronator quadratus muscle by isokinetic test and ultrasonography in distal radius fractures
- Tez No: 461623
- Danışmanlar: PROF. DR. CENGİZ ŞEN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
- Anahtar Kelimeler: volar approach, pronator quadratus, isokinetic strength
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 86
Özet
Amaç: Radius distal uç kırıkları en sık görülen ortopedik acillerdir. Yaşam ömrünün uzaması ile paralel olarak toplumdaki sıklığı artmakta olup tedavisi daha da önem kazanmıştır. Uygun anatomik ve fonksiyonel duruma hastaları kavuşturmak için, kırığın tipine ve hasta bazlı faktörlere bakarak konservatif tedavi veya cerrahi tedavi metodları kullanılmaktadır. Günümüzde açık redüksiyon, volar yaklaşım ile plaklama, radius distal uç kırıklarında en sık uygulanan cerrahilerden biridir. Bu yaklaşım ile pronator quadratus, fleksor pollicis longus, fleksor karpi radyalis kasları zarar görmektedir. Bunun klinik ve fonksiyonel yansıması ise tam olarak anlaşılmış durumda bulunmamaktadır. Bu nedenle volar yaklaşımla plaklama sonrası geç dönemde zarar gördüğünü düşündüğümüz pronator quadratus kasının fonksiyonel sonuçlara etkilerini izokinetik ve ultrasonografik olarak incelemeyi amaçladık. Gereç ve yöntem: Çalışmamıza üç grup alındı. İlk grupta distal radius kırığı tanısıyla, volar yaklaşımla plaklama ile opere edilmiş 18 hasta (%37,5), ikinci grupta eksternal fiksatör ile osteosentez yapılmış 16 hasta (%33.3), üçüncü grupta sağlıklı kontrol grubu olarak 14 kişi (%29.2) olmak üzere toplam 48 kişi çalışmaya alındı. Hasta grupları demografik veriler açısından benzer bulunmuştur. Katılımcıların izokinetik ölçümleri, fonksiyon skorlamaları, ağrı skorlamaları, eklem hareket açıklıkları, el bileği kavrama kuvvetleri belirlenmiş olup aynı zamanda volar yaklaşım yapılan bireylerde ultrasonografik olarak pronator quadratus kası atrofi açısından değerlendirilmiştir. Bulgular: Radyolojik analizleri yapılan hastalarda ulnar varyansın volar plaklama grubunda eksternal fiksatöre göre daha anatomik redükte olduğunu gördük (p: 0.049). Kavrama kuvveti ölçümleri yapılan katılımcılarda, eksternal fiksatör grubunda sağlam tarafa göre olan güç kaybının sağlıklı kontrol grubundaki bireylere göre anlamlı olarak fazla olduğunu saptadık (p: 0.039). Klinik verilere bakacak olursak, fonksiyonel skorlama olarak DASH, ağrı skorlaması olarak VAS skorlaması uygulandı ve gruplardaki hastaların eklem hareket açıklık dereceleri belirlendi. Gruplar arasında her üç parametre için de istatistiksel olarak anlamlı bir fark elde edilemedi (p >0.05). Yapılan ultrasonografik analizlerde volar plaklama yapılan hastalar sağlıklı bireylerle pronator quadratus kalınlığı açısından karşılaştırıldı. Volar plaklama yapılan grupta kalınlık daha az olduğu gözlense de anlamlı bir fark bulunamadı. İzokinetik test ölçümleri yapılan hasta gruplarında gruplar arası yapılan güç analizlerinde anlamlı fark elde edilememekle beraber volar plaklama grubunda sağlıklı tarafa göre supinator pik torkta ve supinator work per repetition (tekrar başına iş) değerlerinde anlamlı kayıplar olduğunu saptadık (sırasıyla p: 0.039, p: 0.025). Sonuç: Distal radius kırıklarında ortalama 55 ay takibi olan (en az 1 yıl) volar plaklama yapılan hastalarda sağlam tarafa göre supinator tork ve supinator tekrar başı iş değerlerinde kayıp mevcuttur. Volar yaklaşım yapılan grupta pronator quadratus diseksiyonu, geç dönemde izokinetik çalışmada ön kol pronator fonksiyonda anlamlı bir kayıp oluşturmamış ve ultrasonografik olarak kalınlığında belirgin bir azalma oluşmamıştır. Bu da bize volar yaklaşımın bu açıdan güvenle kullanılabileceğini göstermektedir. Anahtar Sözcükler: volar yaklaşım; pronator quadratus; izokinetik güç
Özet (Çeviri)
Purpose: Distal radius fractures are the most frequent orthopaedic emergencies. Its treatment is gaining importance day by day because prevalance of distal radius fractures is increasing due to prolongation of life span. The decision whether operative or nonoperative treatment is taken is based on patient factors, type of fracture. Nowadays open reduction and volar plating is one of the most frequent surgical methods. Pronator quadratus, flexor carpi radialis, flexor pollicis longus muscles are damaged and traumatized during this approach. It is not much clear whether this situation affects functional outcomes. So we decided to investigate whether volar approach affects functional outcomes or not by isokinetic measurements and defining pronator quadratus thickness using ultrasound imaging. Material-Method: Forty-eight people (range 19-65) participated in this study. 18 patients who was operated with volar plating at least one year ago, 16 patients who was operated with external fixator osteosynthesis at least one year ago and 14 patients as the control group created the participitants. All participants underwent bilateral isokinetic testing, pronator quadratus ultrasound imaging. Grip strength, range of motion, function (DASH) and pain (VAS) scores were also evaluated. Results: Grip strength deficit (operated arm vs. non-operated arm) was lower in external fixator group when comparing with control group (dominant arm vs. nondominant arm) (p: 0.039). Ulnar variance was better in volar plating group which brought best anatomic reduction (p: 0.049). Clinical outcomes such as DASH score, VAS score were not meaningful among operated groups. Although pronator quadratus thickness was less in plating group, there were no meaningful difference in ultrasound measurement analyzes. Volar plating group had meaningful supinator strength deficit when evaluating supinator tork and supinator work per repetition when comparing operating side to non operated side (p: 0.039, p: 0.025). However other isokinetic tests were not meaningful when comparing all three groups between each other. Conclusion: We found supinator tork and supinator work per repetition deficit in volar plating group which had at least 1 year follow up (average 55 months). In volar plating group there was no pronator deficit, no grip strength deficit and deficiency in thickness of pronator quadratus. That result showed that volar approach can be used safely regarding pronator quadratus damage.
Benzer Tezler
- Distal radius kırıklarında iki farklı volar plak uygulaması ve pronator quadratusun etkinliği
Compari̇son of TWO di̇fferent di̇stal radi̇us volar locki̇ng plates and the effect of pronator quadratus
MAHMUT TUNÇEZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Ortopedi ve Travmatolojiİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUHİTTİN ŞENER
UZMAN HÜSEYİN TAMER URSAVAŞ
- M. pronator quadratus'un anatomik ve morfometrik özellikleri
Morphometric and anatomic characteristics of pronator quadratus muscle
NURŞEN ZEYBEK
- Distal radius uç kırıklarında brakioradialis kas tenotomisinin el bilek fonksiyonu ve radyolojik parametrelerine etkisi
The effect of brachioradialis tenotomy on wrist function and radiologic parameters in distal radius fractures
SAKHAVAT SHAMAYEV
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Ortopedi ve TravmatolojiAnkara ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SİNAN ADIYAMAN
- Radius distal uç kırıklarında prognozu ekileyen faktörler
Factors influencing the prognosis of radius distal fractures
RIDVAN ALTAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Ortopedi ve TravmatolojiErzincan Binali Yıldırım ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AHMET ISSIN
- Radius distal uç kırıklarında konservatif tedavi sonuçlarımız
Result of conservative treatment of fractures of the distal radius
GÖKHAN KELEŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Ortopedi ve TravmatolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. MURAT ERDOĞAN