Kardiyovasküler cerrahi sonrası akut böbrek hasarının erken tanısında solubl ürokinaz plazminojen aktivatör reseptör
Soluble urokinase plasminogen activator receptor(supar) in the early diagnosis of acute kidney injury(aki) after on-pump cardiac surgery
- Tez No: 464133
- Danışmanlar: PROF. DR. İSMAİL HAKKI CİNEL
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Anesthesiology and Reanimation, Thoracic and Cardiovascular Surgery
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Marmara Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 128
Özet
Amaç: Akut böbrek hasarı(AKI) açık kalp cerrahisi sonrasında diğer cerrahilere oranla daha sık gözlenen ve hastaların morbiditesi ve mortalitesi üzerinde önemli etkiye sahip bir komplikasyondur. Kalıcı hasar gelişmeden önce böbrek hasarının erken evrelerinde tanınması hayati bir öneme sahiptir. Çalışmamızda akut böbrek hasarının erken evrede tanınmasında suPAR, NGAL, sistatin C karşılaştırıldı. Gereç ve Yöntem: Yapay kalp akciğer makinası ile elektif olarak ameliyata alınan öncesinde bilinen bir böbrek hastalığı olmayan, aydınlatılmış onamı alınan 105 hasta çalışmaya dahil edildi. Demografik ve açık kalp cerrahisi ile ilgili veriler kaydedildi. Serum kreatinin, plazma ve idrarda NGAL, plazmada suPAR için örnekler alındı. preoperatif, yoğun bakım yatışını takiben 2. saatte ve 24. saatte alındı. Hastalar KDIGO (Böbrek Hastalıkları: Global sonuçları iyileştirme) sınıflamasına göre renal hasar gelişen ve gelişmeyen olarak iki gruba ayrıldı. Bulgular: Çalışmaya dahil ettiğimiz 105 hastada AKI insidansını %38 olarak saptadık. AKI gelişen ve gelişmeyen hastalar arasında yaş, boy, cinsiyet, vücut kitle indeksi, peroperatif eritrosit süspansiyonu, taze donmuş plazma, peroperatif ve yoğun bakım ünitesi vazoaktif ilaç kullanımı, cerrahilerin pompa ısıları, pompa süreleri, kross klemp süreleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıştır. AKI gelişmeyen grupta postoperatif ekstübasyon saatleri ortalama 9(8-14) iken, AKI gelişen grupta ortalama 12.5(8-27.5) olarak saptanmış olup bu sonuç istatistiksel olarak anlamlı idi(p=0.0024). Ayrıca AKI gelişen ve gelişmeyen grup arasında yoğun bakım yatış günü ve eve taburcu günü açısından istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (sırasıyla p=0.015 ve p=0.012). KPB sonrası renal replasman ihtiyacı ise 1(%0.95) olup exitus ise 7 hastada (%6.6) olarak tespit ettik. AKI grubu derecesi arttıkça yoğun bakım yatış günü, serviste takip günü ve mortalite arasında ilişki olduğu tespit edildi. Çalışmamızda suPAR biyobelirtecinin AKI gelişen ve gelişmeyen grupla karşılaştırıldığında izole KABG (Koroner Arter Bypass Greftleme) cerrahisi geçiren hastalarda postoperative 24. Saatte AKI tanısını öngörmede istatistiksel olarak anlamlı bulduk. Sistatin C ise hastaların yoğun bakım yatışını takiben 2. ve 24. saatte AKI tanısını öngörmede istatistiksel olarak anlamlı idi. NGAL plazma ve idrar ölçümlerinde ise ölçüm zamanlarındaki değişim anlamlı olsa da AKI tanısını öngörmede başarısız olduğu saptandı. Sonuç: Çalışmamız, açık kalp cerrahisinde AKI'nin erken tanısı için suPAR biyobelirtecinin değerlendirildiği ilk prospektif çalışmadır. AKI gelişen ve gelişmeyen hastalarda cerrahi sonrası suPAR değerleri yükselmiştir ancak bu değişim AKI'yi öngörmede yetersiz kalmıştır. NGAL plazma ve idrar değerleri de AKI tanısını öngörmede yetersiz kalırken, postoperatif 2. ve 24. saat Sistatin C değerleri AKI'yi öngörebilmiştir. Yeni biyobelirteçlerin rutin kullanıma girmesiyle AKI tanısının erken dönemde öngörülmesi ve prognozun tahmini açısından AKI tanı ve tedavisinin sürdürülebilirliği konusunda ilerleme sağlanabilecektir.
Özet (Çeviri)
Aim: Acute Kidney Injury (AKI) is a complication having important impacts on patients' morbidity and mortality, and is seen more frequently after open heart surgeries compared to other surgeries. It is vital to detect at the early phases of kidney injury before permanent damage. In this study we compared suPAR, NGAL, cystatin C in the detection of acute kidney injury at the early stages of AKI. Materials and Methods: 105 patients with obtained written informed consent, no history of known kidney disease and scheduled for elective cardiac surgery with cardiopulmonary bypass machine are included. Data related to demographics and open heart surgery are obtained. Samples for serum creatinine, plasma and urine NGAL, plasma suPAR are obtained at the time points of preoperative, 2. hour and 24. hour after admission to ICU. Patients divided into two groups as acute kidney injury group and non-AKI group according to KDIGO (Kidney Diseases: Improving Global Outcome) classification. Results: We found 38% of AKI incidence in 105 patients enrolled to our study. The is no statistically significant difference between AKI group and non-AKI group with the parameters of age, length, gender, body mass index, usage of peroperative eritrocyte suspension, fresh frozen plasma, vasoactive drugs both peroperative and during intensive care, pump temperatures during surgeries, pump duration, cross-clemp duration. In AKI group the time of postoperative extubation 12.5(8-27.5) hours, non-AKI group mean duration of extubation 9(8-14) hours, these findings were statistically significant(p=0.0024). Statistically significant difference was found in the duration of intensive care and discharge to home (p=0.015, p=0.012 respectively). We found 1(0.95%) patient for the need of renal replacement therapy after cardiopulmonary bypass and 7(6.6%) patient was died. It is found that the is a correlation with intensive care days, service care days and mortality as AKI stage increases. We found that suPAR biomarker values were statistically significant for prediction of AKI after 24 hour of ICU admission only CABG surgery patients when AKI and non-AKI groups compared. Cystatin C values were statistically significant for the prediction of AKI at 2 and 24 hours after admission of ICU. NGAL plasma and urine values were not statistically significant for prediction of AKI even though the changes are statistically significant in subgroup analysis. Conclusion: Our study is the first prospective study which evaluating suPAR biomarker for the early diagnosis of AKI in open heart surgeries. Both AKI and nonAKI groups have elevated suPAR values but this change is not statistically significant to predict AKI diagnosis. NGAL plasma and urine values also could not success for prediction of AKI diagnosis, postoperative 2 and 24 hours' cystatin C values has shown to predict AKI diagnosis. It can be proceeded on sustainability of AKI diagnosis and treatment to predict AKI diagnosis at early stages and to estimate the prognosis with the help of the routine usage of new biomarkers
Benzer Tezler
- Kardiyak cerrahi sonrası KDİGO kriterleri ile tanı alan akut böbrek hasarının risk faktörleri ve sonuçları
Risk factors and consequences of cardiac surgery-related acute kidney injury diagnosed by KDIGO criteria
MURAT ANLAMA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİHAN YAPICI
DR. ŞAHİN YILMAZ
- Pediatrik yaş grubunda kardiyovasküler cerrahi ile ilişkili akut böbrek hasarının önlenmesinde aminofilin ve furosemid etkinliğinin değerlendirilmesi
Evaluation of aminophylline and furosemide in prevention of acute renal damage related to cardiovascular surgery in pediatric age group
SILA YALDIZ ATAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TALİHA ÖNER
- Koroner bypass ameliyatlarında ortalama arter basıncının ve sıvı yönetiminin postoperatif akut böbrek hasarı geişimine etkisi
The effect of mean arterial pressure and fluid management on the development of postoperative acute kidney injury in coronary bypass surgery
TURKAN NABIYEVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. NİHAN YAPICI
- Genel anestezi indüksiyonundan sonra oluşan hipotansiyonu öngörmede inferior vena kava kollapsibilite indeksi ve kavalaorta indeksinin ultrasonografik olarak değerlendirilmesi
Ultrasonographical evaluation of inferior vena cava collapsibility index and cavalaorta index in predicting hypotension after general anesthesia induction
ENES ESKİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri ÜniversitesiAnesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALİ SAİT KAVAKLI
- Kardiyotorasik cerrahi sonrası gelişen pnömoni sürveyansı: Epidemiyoloji ve risk faktörleri
Postoperati ve pneumonia surveillance after cardiothorasic surgery: Epidemiology and risk factors
SEVGİ SÖKÜLMEZ YILDIRIM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Klinik Bakteriyoloji ve Enfeksiyon HastalıklarıGazi ÜniversitesiEnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MURAT DİZBAY